X

İyileşme yaşamdan uzakta değil tam aksine yaşamın içinde olur

Son dönemde öğrencilerimde, etrafımda çok gördüğüm bir durum var. Yaşadıkları sağlık sorunları yüzünden fiziksel yoga pratiklerine ara vermek zorunda kalıyorlar! Bu durum da onları kırgın ve yorgun hissettiriyor!

Dürüst olmak gerekirse ben de çok yaşadım! Kırgın hissetmenin nasıl tek başına bir yer olduğunu çok iyi biliyorum! İlk temel yoga eğitimimi alırken belimden yaşadığım sağlık sorunları yüzünden çok zorlanmıştım. Rahatlıkla yapabildiğim şeyleri yapamıyor olmak ve eğitime herkes gibi dahil olamamak kolay değildi. Kırgınlığın derin halini anlatacak kelime yok cebimde. Ama biliyor musunuz o gruptan yoga eğitmenliğini meslek olarak yapan tek kişi de ben çıktım! Bunu kendini beğenmiş bir yerden yazmıyorum, lütfen öyle algılamayın!

16 senedir yoga hayatımdaysa en temel nedeni ona olan adanmışlığımdır!

Dolayısıyla çok kalpten söyleyebilirim ki; neye kalbinizi verirseniz, eninde sonunda çiçek açacaktır!

En sert yoga matından uzaklaşma dönemim beyin ameliyatına girmem gerektiğini öğrendiğim zamandı. Yoga pratiğini bırak, yaşayabilecek miyim sorusu çok daha sarsıcıydı.

Ameliyattan sonra iyileşme döneminde yine hayat çok sert vurdu! Bu kadar büyük bir ameliyat geçirmiş olmanın ağırlığı bedenimde, ruhumda gezinirken kendimi daha rahat hikayesi olanlarla çok kıyasladım.

Hayatın tüm süreçlerde inatla öğretmek istediği; izole ederek kendimi iyileştiremeyeceğim oldu! Çünkü doğal iyileşme süreci, yaşamdan uzak değil, tam aksine yaşamın içindeydi!

Ve kendimi kırık hissedersen yaşama atlamak, insanların arasına dahil olabilmek, yapabildiğim en ileri yoga pozum diyebilirim!

Yapamıyor olmak, çok yorgun bir yer arkadaşlar! Ama biliyor musunuz çok da öğretici!

En sert öğretmenlerim yaşadığım sağlık sorunlarıyla “kırgın, değersiz” hissetmeme vesile olan hislerimdi.

Yapamamayı bırak, burada olamama olasılığının içinden geçmek zorunda kalmış olduğumdan karanlık tünelin ucunun ne kadar derin olduğunu da biliyorum!

Yapamıyor olduklarımdan kendimi çok da hırpaladım ama yapabiliyor olduklarım güneş görmeyen zamanlarımın dayanaklarıydı!

Onlar sayesinde devam edebildim!

Onlar sayesinde bu yazıyı okuyorsunuz, inanın alternatif bir olasılıkta sadece kanepede yatabilirdim.

Dolayısıyla öyle bir yerden geçiyorsanız,

İster fiziksel yoga pratiğinden uzaklaşmak zorun kalın ister günlük rutinlerden ya da başka şeylerden…

Lütfen;

Kendinize acımak ya da kendinizi başkasıyla kıyaslamak yerine yapabildiklerinize odaklanın!

Bulunduğunuz yerden yapabildiğiniz ne mümkünse onu yapın!

Kırılmış, kırgın yerlerinizi saklamayın,

Açın camları, yaşayın ki güneşin erişmediği kırgın karanlıklar kalmasın…

Sevgimle…

İlginizi çekebilir: Neden kendimizin en iyisi olabilecekken, başkalarının ikinci versiyonları olalım?

Özde Çolakoğlu: Çalışma Ekonomisinden mezun oldu. Mezun olduktan sonra metin yazarlığı, editörlük, sosyal medya uzmanlığı gibi farklı alanlarda uzun yıllar çalıştı. 2009 yılında yoga ile tanışmasının ardından farklı uzmanlar ve stillerle çalışma şansı yakaladı. Bedende başlayan bu öğretiyi daha da derinleştirmek isteyen Çolakoğlu bu amaçla ilk temel yoga uzmanlık eğitimini 2012 yılında aldı. O zamandan itibaren farklı birçok eğitime katıldı ve katılmaya devam ediyor. Ocak 2018’de Yoga Alliance’ın E- RYT 500 Sertifikasını almaya hak kazandı. 2013 senesinden itibaren çeşitli yoga merkezlerinde ders vermeye başlayan Çolakoğlu, 2017 yılında Githa Yoga ekibine katıldı ve stüdyonun ana hocalarından biri oldu. Bu dönemde stüdyonun büyümesi için kurucu ekip ile birlikte çalıştı, atölyeler ve eğitimler verdi. Çolakoğlu, yoga uzmanlık programları düzenleyerek uzmanlar yetişiyor. 200 ve 300 saatlik temel ve ileri yoga uzmanlık programları ve kamplar düzenliyor. 2021’de bu mesleğini stüdyo sahipliğine dönüştürmüştür. Kadıköy, Moda’da kurulan, Yoga ve Ayurveda merkezi Goa Yoga’nın kurucu ortağıdır.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale