X

İsteklerimizi gerçekleştirmek için en renkli adım: Hayal kurmak

“Önce resmimi hayal ederim, sonra da hayalimi resmederim.”

Vincent Van Gogh

Eskiden çok daha sık ve inanarak hayaller kurardım. Son dönemde hayatın karmaşasından mıdır, nereye yol almak istediğimi bilemediğimden midir bilmem, bir türlü hayal kuramaz oldum.

Size de zaman zaman olur mu bilmem, sanki bir yolun ortasında öylece duruyorum, etrafımdan hızlıca zaman, yollar, mekanlar, insanlar akıyor, gidiyor ve ben tepkisiz onları seyrediyorum.

Böyle bir boşluğa kolay kolay düşmem ancak bazen sanki sıkı sıkıya tuttuğum hayatımın dümenini birazcık bırakmak istiyorum. Dümen nereye evrilirse oraya gideyim diyorum. Ama bazen bir de bakıyorum ki gemim de savruluyor benimle beraber. O zaman anlıyorum fazlaca teslimiyetçi olmuşum dümene, beni istemediğim çıkmazlara götürmüş. Ve öyle zamanlarda derhal başına geçiyor, yeniden kaptan kimliğimi ortaya çıkarıyorum.

Herkesin kendince iç motivasyon araçları vardır. Kimisi bir müzik açar, kimisi bir dostundan onaylayıcı cümleler duymak ister, kimisi de deniz kenarında kendini dinler ve daha nicesi…

Benimse kesinlikle hayal kurmak. Hayallerimizin bir yerlerde küçük renkli uçan balonlar olarak havalandığını ve zamanı gelince de penceremizde belirdiğini düşünürüm.

Zihnimizde hiçbir engelin olmadığı, kimsenin sınır koyamadığı, uçsuz bucaksız, tamamen bize ait harika bir çalışma alanı hayal kurmak. Bu hayaller belki bazen çok ütopik, bazen çok sınırsız, bazen yakın zamanlı, ulaşılabilir hedefler gibi olabilir. Ancak mühim olan buna ne kadar inandığımız, ne kadar istediğimizdir. Bir başkası için gerçekten imkansız olan bir hayal, bizim için tüm varlığımızla inandığımız renkli balonlarımız olarak bizimle yolculuğa çıkmaktadır.

Son dönemde durup düşünüyorum da hayallerimin peşinden gitmeyeli, onları vakit ayırıp parlatmayalı epey zaman olmuş. Oysa ki bizlerin şahane potansiyellerini performansa dönüştürecek en önemli araçlarımızdır hayallerimiz.

Geçenlerde okuduğum bir araştırmada şöyle diyordu, ölüm döşeğindeki 100 insana hayatlarındaki en büyük pişmanlıkları nedir diye sorulmuş ve hemen hemen hepsi yaptıklarından değil yapamadıklarından pişman olduklarını söylemiş.

Yaşadığımız anın tekrarı yok, olmayacak da. Hepimiz bu gerçeği bilsek de günün telaşında göz ardı ederiz ve bir de bakmışız ki zaman geçmiş bizim hayal balonlarımızın ise havası giderek sönmüş.

Amacım, umutsuz, karamsar cümleler kurmak değil. Tam tersi, içimizde var olan, bizlere bahşedilmiş yeteneklerimizi açığa çıkarmamız gerektiğini vurgulamak. Hepimizin, hayat denen bu olgu ile ödüllendirilmesinin bir sebebi var. Peki bizler neden bu sebebi ortaya çıkarmak yerine, onu yok sayıyoruz?

Eminim birçoğumuz pek çok başarı hikayesi dinlemiş, okumuşuzdur. Orada da vurgulanan, dünyaya damgasını vurmuş ünlü isimlerin yılmadan, kapıları defalarca kez kapansa da yollarından vazgeçmemeleridir. Peki nedir onların böylesi yılmadan yola devam etmelerini sağlayan motivasyon?

Tabii ki hayalleridir…

Ve hepimizin küçük ya da büyük gerçekleştirmek istediği bir hayali bile olsa mutlaka vardır.

Peki o hayalleri hayata geçirmek için bizleri tutan nedir? Öncelikle bunları sorgulayalım ve sonra da olanca inancımızla onlara dört elle sarılalım.

Başlamak için en doğru zaman bu zaman! Hadi alalım elimize boyalarımızı, önce resmimizi hayal edelim, sonra da hayat tuvalimize en güzel resmi çizelim.

Hepinize hayat terazisinde yaptıklarının yapamadıklarına daha ağır bastığı, hayallerini gerçekleştirmek için kendi tuvalinin ressamı olduğu ve istediği renklerle bezeli, harika bir yolculuk dilerim.

İlginizi çekebilir: Kendini bulmak: Kuşun kanatlarını keşif yolculuğu

Pınar Tümkaya: Selamlar, ben Pınar Tümkaya. 1984 senesinde sevimli bir Akdeniz kenti olan İskenderun’da doğdum. Çukurova Üniversitesi İktisat Bölümünden 2007 senesinde mezun olmadan hemen önce hep hayalini kurduğum İK alanında İşe Alım Uzmanı olarak çalışmaya başladım. Ama maalesef, kısa bir süre sonra rüzgar beni Mersin’e getirdi. Şuanda Mersin’de, uluslararası bir şirkette Finansal Kontrolör olarak görev almaktayım. Kendimi bildim bileli sıkıntımı, derdimi en çok yazarak anlatmayı sevdim. Ancak, yazar olmak hiç hayalim olmadı. Hayalim her zaman, insanlarla etkileşimde olarak, onların sorunlarına destek ve çözüm ortağı olmak oldu. Her ne kadar çalışmakta olduğum alan insanlardan çok rakamlarla ilgili olsa da kişisel gelişim aşkım hiç bitmedi. Geçtiğimiz Mart ayında bunu artık daha profesyonel bir hale getirmem gerektiğine karar vererek House of Human’dan Profesyonel Yaşam Koçluğu programını tamamlayarak Yaşam Koçu oldum. Bu platform sayesinde yaşayıp aştığım, her tökezlediğimde kendimce ürettiğim çarelerin başka insanların da çözümü olmasına vesile olmak, yazılarımla sesimi duyurabilmek en büyük mutluluğum olacaktır.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale