X

Ispanak suyunun kanıtlanmış 5 faydası

Ispanak gerçek bir besin zengini gıdadır çünkü vitaminler, mineraller ve antioksidanlar bakımından zengindir. Onu illa ki salatalara veya yemeklere koymak zorunda da değilsiniz. Taze ıspanağın suyunu sıkmanız da bu yeşil sebzenin keyfini çıkartmanıza yardımcı olacak. Hatta bu suyun sağlığa pek çok faydası da var. Bunlara bir göz atalım.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Antioksidan değeri yüksektir

Ispanak suyu içmek antioksidan alımınızı arttırmanın iyi bir yoludur.

Antioksidanlar serbest radikal adı verilen dengesiz molekülleri nötralize ederler ve bu nedenle sizi oksidatif stresten ve kronik hastalıklardan korurlar.

Ispanakta özellikle lutein, beta karoten, kumarik asit, violaxanthin ve ferulik asit bol bulunur. 8 kişiyle yapılan küçük ve 16 günlük bir çalışmada, günde 240 ml kadar ıspanak suyu içmenin DNA’daki oksidatif hasarı engelleyebildiği görülüyor.

Hayvan deneylerinde de benzer sonuçlar görülüyorlar ve bu nedenle ıspanağı oksidatif stresi önlemek için kullanabilirsiniz.

Göz sağlığını iyileştirebilir

Ispanak suyu lutein zeaxanthin bakımından zengindir ve bu iki antioksidan sağlıklı bir görme için önemlidirler.

Bazı araştırmalara göre bu bileşenler yaşa bağlı makula dejenerasyonunu önlemeye yardımcı oluyorlar ve bu yaygın rahatsızlık progresif görme kaybına sebep olabiliyor.

Altı çalışmanın bir değerlendirmesine göre zeaxanthin ve lutein katarakt riskini de azaltıyor.

Bunlara ek olarak ıspanak suyunda A vitamini fazladır ve bu da göz sağlığı için önemlidir. Bu vitaminin eksikliği göz kuruluğu ve gece körlüğüne sebep olabilir.

Tam miktarı ne kadar su kullandığınıza ve başka bir bileşen koyup koymadığınıza göre değişiyor olsa da 120 gram kadar çiğ ıspanaktan genelde 240 ml kadar su çıkar.

Bu miktar ise günlük A vitamini ihtiyacınızın %63’ünü karşılar.

Kanser hücresi gelişimini azaltabilir

İnsanlar üzerinde daha fazla araştırma gerekli olsa da bazı çalışmalara göre ıspanaktaki bazı bileşenler kanser hücrelerinin gelişimi ile savaşıyorlar.

Farelerde yapılan 2 haftalık bir çalışmaya göre ıspanak suyu kolon kanseri hücrelerinin hacmini %56 oranında azaltabiliyor.

Başka bir fare deneyinde ise ıspanakta bulunan MGDG adında bir bileşenin pankreas kanseri hücrelerini öldürme konusunda radyasyon terapisinin etkilerini artırdığı görülmüş.

Bunlara ek olarak insan deneylerinde daha fazla yeşil sebze tüketmenin akciğer, prostat, meme ve kolorektal kanser riskinde azalma sağladığı görülüyor.

Bu deneylerin büyük kısmı ıspanaktan ziyade genel olarak yeşil sebze tüketimine odaklı olduklarından ıspanak özelinde daha fazla çalışma gerekiyor.

Tansiyonu düşürebilir

Ispanak suyunda doğal yoldan oluşan nitratlar bol bulunurlar ve bunlar damarların genişlemesine yardımcı olurlar. Bunun sonucunda tansiyon düşebilir ve kan akışı iyileşebilir.

27 kişiyle yapılan 7 günlük bir çalışmada her gün ıspanak çorbası içmenin tansiyonu ve damar sertliğini kontrol grubuna göre azalttığı görülmüş.

30 kişilik başka bir çalışmada ise nitrat zengini ıspanak tüketenlerin büyük tansiyonlarında düşüş ve nitrik oksit durumlarında iyileşmeler görülmüş.

240 ml kadar ıspanak suyunda günlük potasyum ihtiyacının %14’ü bulunur ve bu mineral idrardan atılan sodyum miktarını düzenleme konusunda görev alır.

Sağlıklı bir saç ve cilt sağlayabilir

Ispanak suyu iyi bir A vitamini kaynağıdır ve 1 bardak kadarı günlük ihtiyacın %63’ünü karşılayabilir.

Bu vitamin cilt hücresi oluşumuna da yardımcı olur ve enfeksiyonlara karşı mukus üretiminde de kullanılır.

240 ml kadar ıspanak suyunda günlük C vitamini ihtiyacının %38’i bulunur ve bu temel suda çözünen vitamin bir antioksidan olarak da görev yapar.

Çalışmalara göre C vitamini cildi oksidatif stresten, inflamasyondan ve cilt hasarından koruyor ve bunları hepsi birer yaşlanma işareti. Ayrıca C vitamini kolajen üretimini de destekliyor ve bu bağ doku cildin iyileşmesi ve elastikiyetini koruması için önemli.

Bunlara ek olarak C vitamini demir emilimini de arttırabilir ve böylece demir eksikliğine bağlı saç kaybına engel olabilir.

Potansiyel yan etkileri

Ispanak suyunun faydaları olsa da dikkate alınması gereken bazı noktalar da mevcut.

İlk olarak araştırmaların büyük kısmının ıspanağın suyu değil kendisi üzerinde yapıldığını belirtmek gerekiyor. Bu nedenle suyuna dair daha fazla araştırma gerekiyor.

Ayrıca suyunu çıkartmak ıspanaktaki lifleri almanıza engel olur ve bu da faydalarını biraz azaltabilir.

Çalışmalara göre lifler de kan şekeri kontrolüne, kilo vermeye, tansiyona ve kolesterol düzeylerine yardımcı oluyorlar. Ayrıca hemoroid, kabızlık, reflü gibi çeşitli sindirim bozukluklarına karşı koruma sağlayabiliyorlar.

Ispanakta K vitamini de bol bulunur ve büyük miktarda K vitamini almak kan sulandırıcıların işlevlerini bozabilir. Bu nedenle kan sulandırıcı alıyorsanız beslenmenize ıspanak suyunu eklemeden önce doktorunuza danışmanız uygun olur.

Ayrıca hazır ıspanak suyu alacaksanız şeker ilavesi olmamasına dikkat etmelisiniz.

Ispanak suyu bir öğün yemeğin yerini de tutmaz çünkü dengeli bir beslenme için gerekli olan gıdaların büyük kısmı yoktur. Bu nedenle onu ana öğün olarak değil, diğer öğünlerin yanında bir takviye olarak kullanmanız gerekir.

Ispanak suyu antioksidanlar ve görmeyi, tansiyonu, saçları ve cildi koruyabilen pek çok bileşen bakımından zengindir.

Ancak lif miktarı düşüktür ve bir öğün yerine geçmez. Çünkü protein ve sağlıklı yağlar gibi besinler bakımından eksiktir.

Eğer ıspanak suyu içerseniz onu dengeli bir beslenmenin parçası olarak diğer gıdaların yanında tüketmeniz gerekir.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Kaynak: healthline

İlginizi çekebilir: Sabah rutinlerinin vazgeçilmezi yeşil içecek: Kereviz sapı suyunun faydaları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale