X

“Işığın Savaşçısının El Kitabı”ndan yaşam dersleri

Yazın son dönemine girdik. Her yıl bu zamanlarda hüzün ve keyfi bir arada yaşıyorum. Yaz beraberinde neşe ve coşku getirirken, sonbahar biraz hüzün ama biraz da tazelenme demek benim için. Deniz, güneş aktiviteleri yerini orman yürüyüşü, piknik gibi faaliyetlere çevirmeye başlıyor. Doğaya daha fazla dönüyoruz sanki sonbaharla. Yeşilin, doğanın kıymetini maalesef acı dolu tecrübelerle daha da çok fark ettiğimiz bu dönemde içinde nefes alabildiğimiz alanların bize nasıl ev sahipliği yaptığını görüyoruz.

Sonbaharın inançları tazelediği, yeni deneyimler getirdiği, yaza göre biraz daha kendimize dönüp gelecek planlarına adım attığımız bir döneme evrilmesiyle birlikte kimimiz kendimize dair inançlarımızı da sorgulamaya başlıyoruz. Tam da bu döneme özel kendimden çok şey bulduğum bir başucu kitabı Paulo Coelho’nun “Işığın Savaşçısının El Kitabı” üzerinden birkaç noktayı sizlerle paylaşmak istedim.

Işığın Savaşçısının özellikleri bizlere çok güzel mesajlar veriyor. Örneğin sevgiye ve şefkate duyduğumuz ihtiyacı tekrar hatırlatıyor. Gün batımını izlerken veya yağmurlu bir sonbahar sabahında toprağın kokusunu içimize çekerken mutluluk duymuyorsak kendimize dönmemiz ve “Yolunda gitmeyen bir şey mi var?” dememiz gerekebilir. Kendimize ve ana olan sevgimizi hissedebilmek çok önemli bir erdemidir Işığın Savaşçısı’nın.

Herkes gibi acı çektiği, kusur işlediği, yalan söylediği zamanlar olabilir. Bunların sonrasında hala daha iyi biri olacağına dair umudu varsa insanın, yoluna devam etmesinin önünde bir engel yoktur aslında. Kusurlarımız vardır, evet, ama erdemler de kusurlarla bir aradır. Çok sık duyduğum “Şanslı olduğun için bunu yaşıyorsun” sözünün aslında bu zamana gelene kadar verilen emeğin görülmeden söylendiğini kendim ve çevrem adına deneyimledim. Işığın Savaşçısı da tam da bu noktada şansı yaver gitse de erdemlerinden doğru yararlanarak başarıya gidebildiğini savunur. İnanç, umut ve sevgi yanındaysa başaramayacağı bir şey olmadığını düşünür.

Bazen herkes gibi hayatının anlamsız olduğunu düşünebilir. Bu dünyada var olma sebebini sorgular. Daha iyisi, yenisi için arayışa girer ve bazen aradığını da bulamaz. Başarısızlığa uğradığı çok fazla an vardır. Aradığı anlamı bulması çok uzun sürse de sonunda mutlaka anlamı bulacaktır, çünkü en çok bildiği iş soru sormaktır. Bizler de sorguladığımızda, merak ettiğimizde ve konuları tam anladığımızda başarıya daha yakın oluyoruz.

Bazen en yakın çevremizle paylaştığımız hayaller, kısa sürede hayal olmaktan çıkıp gündemimiz dışında kalabiliyor. Hayal kurmak her yetişkinin çocukluk döneminde bıraktığı çok önemli bir erdem bana göre. Daha çok hayal kurmak hem bizi geliştiriyor hem de zenginleştiriyor. Işığın Savaşçısı’nın kurduğu hayallere verdiği önem ortada ama bir yandan da sözcüklere dökerek hayallerinin tükenmesini istemiyor. Sözcükler çok güçlü ve anlamlı, onları hızla değil, sindirerek kullanmak bizi hızlandırırken tükenmişliğin de önüne geçecek bir şey belki.

Daha fazla sözcüğü kendimize saklayacağımız, tazeleneceğimiz, yeni hayaller kurabileceğimiz, sorgulayacağımız, inanç, umut ve sevginin yanı başımızda olacağı bir sonbahar yaklaşıyor. Buna inanıyorum ve inanarak aslında bu şekilde geçeceğini birçok açıdan garantiliyorum. Önümüzdeki günlerde bu bilgileri bana tekrar anımsatan Işığın Savaşçısının El Kitabı’ndan da bana eşlik edecek sayfalar karıştırmaya devam edeceğim. Sizler de okursanız kendinize dair birçok düşünce ve keşif içine gireceksiniz…

İlginizi çekebilir: Sebat etmek neden önemlidir: Pes etmeden ilerlememizi sağlayan güç

Didem Sümer Tiryaki: Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji lisans eğitimi ardından Galatasaray Üniversitesi'nde işletme yüksek lisansını tamamladı. Yaklaşık 10 senedir özel sektörde İnsan Kaynakları alanında çalışıyor. Kadın Girişimciler Derneği'nin Geleceğin Kadın Liderleri programından 2013 yılında mezun oldu. Kagider ve Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği'nde öğrenci veya yeni mezun kadınlara mentorluk yaptı. BÜMED'in yürüttüğü Next-Gen programında mentorluk çalışmalarına devam ediyor. Deneyimsel oyun terapisi eğitimleri ardından supervizyonlarını tamamladı ve Oyun Terapisi Uygulayıcısı oldu, son iki senedir gönüllü olarak 2-11 yaş arası çocukları destekliyor. Öğrenmeyi, gezerek/okuyarak veya deneyimlerek yeni bilgiler keşfetmeyi, bu öğrenme ve keşiflerinden insan doğasına dair çıkarımlar yapmayı ve bunları yazmayı seviyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale