X

İş yaşamında karşılaşılan zorluklarla baş etme yöntemi: Köpekbalığı Metodu

Hayatımızda her gün bir şeylerle mücadele ediyor, bir şeyleri yoluna koymaya çalışıyoruz. Başarılı olabilmek için elimizden gelenin en iyisini yapmaya çaba gösteriyor ve haliyle bir yıpranma yaşıyoruz. Bir çok birey zaman zaman sorumlulukların altında ezildiğini düşünüyor. Siz de bazen böyle hissediyor musunuz?

İş Hayatındaki Zorluklarla Başa Çıkma

Hayır diyebilen kişilerin az olduğunu düşünüyorum. Maalesef toplumda bize biçilen roller (anne, baba,  abi, kardeş, çocuk, müdür, çalışan, eğitimci …) sebebiyle bir çok sorumluluğumuz bulunuyor. Bir çoğunu severek yerine getiriyor ya da hayatta olduğumuz ve sorumlu olduğumuz için mutlu olup, güç alıyoruz. Özel hayatımızda, bazen güzel bir söz duymak, bazen çocuğumuzun yaptığı bir hareket (şirinlik), bazen bir teşekkür bizi her gün motive ediyor ve bazen kızarak bazen de gönülden, ailemizle ilgili her görevi yerine getiriyoruz.

İş yerinde ise sahip olduğumuz iş bilinci, misyonumuz, başarı odaklı yaklaşımımız, verilen görevi yerine getirme çabası motivasyonumuzu sağlıyor. Yapılan iş zor da olsa, bu motivasyon bütün engelleri kaldırıyor. Tabi kaldırmadığı, bizi zorladığı ve strese dönüştüğü zamanlar da oluyor. Sürekli bahsettiğimiz gibi; konfor alanlarımızı zorlayacak her hareket, davranış, durum bizi strese sokabiliyor.

Bütün bunlara rağmen aslında düşünülenin tam aksine, rahatlıktan çıkıp sorunlarla baş etmek için çabalamak bireyleri dinç tutuyor ve bulunulan ortamda/mevkide kalınmasını sağlıyor. Tıpkı Japonların köpekbalığı yönteminde olduğu gibi.

Yaşadığımız sorunlarla boğuşmanın bizi ne kadar dinç tuttuğunu ve güçlü kıldığını gösteren güzel bir örnek… İşte Japonların köpekbalığı yöntemi:

Japonlar bir ada toplumu olarak taze balığı her zaman çok severlermiş. Fakat Japonya sahillerinde bol balık az bulunduğundan, balıkçılar nüfusu doyurabilmek için daha büyük teknelerle okyanusa açılmaya başlamışlar.

Başlangıçta balık tutmak için uzaklara gidildikçe, geri dönmesi de daha uzun zaman almaya başlamış. Dönüş bir iki günden daha fazla sürdüğü için, tutulan balıkların da tazeliği kaybolmaktaymış. Japonlar, tazeliği kaybolmuş balığın farkını anlayıp lezzetini hiç sevmemişler. Bu problemi çözebilmek için balıkçılar, teknelerine soğuk hava deposu yaptırmışlar. Böylece istedikleri kadar uzağa gidip tuttuklarını da soğuk hava deposunda dondurulmuş olarak saklayabilmişler. Ancak Japon halkı bu defa da taze balıkla donmuş balığın lezzet farkını ayırt etmiş ve bu balıklara çok para ödemek istememişler.

Bunun üzerine balıkçılar, çareyi teknelerine balık akvaryumu yaptırmakta bulmuşlar. Japon halkı bu defa da canlı olmasına rağmen bu balıkların da lezzetinde bir farklılık hissetmişler. Hareketsiz, uyuşmuş bir durumda günlerce yol giden balığın, canlı, diri ve hareketli balığa göre lezzeti çok farklıymış. Sonunda Japonlar taze ve lezzetli balığı sofralara getirebilecekleri bambaşka bir yol bulmuşlar;

Balıkları yine teknedeki akvaryumlarında tutarken, içine küçük bir de köpekbalığı atmışlar. Böylece balıkların bir kısmı köpekbalığı tarafından yutulmasına rağmen, geride kalanlar son derece taze kalabilmiş.

Sıkıntılarımız, karşılaştığımız güçlükler aslında düşünüldüğünün aksine bizi güçlendiriyor. Hayatımızı daha renkli, daha hareketli yapıyor ve başarıya ulaştırıyor. Moralinizin bozulduğu, motivasyonunuzun azaldığı anlarda köpekbalığı yöntemini hafızanızdan çıkarmamanızı öneririm.

Tabi bu arada köpekbalığının yuttuğu balıkları da ayrıca değerlendirmek gerekiyor. Yutulan değil ,mücadele eden kısmında yer almanız dileğiyle.

 

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız. 

 

Saygı Günenç: Bir işletmenin en önemli kaynağı "insan" dır. Uzun yıllar yöneticilik yaptıktan sonra , insanların mutluluklarını, hüzünlerini, heyecanlarını, başarılarını paylaşabilmenin güzelliğiyle, vizyonumu bu kaynağa daha yakın bir meslekte oluşturdum. "Bu dünyadan aldığının karşılığını yerine koymak her insanın zorunluluğudur." der Albert Einstein. Bu felsefeyle hareket ediyor, yazılarımla bir nebze insanların ruhlarına dokunmaya çalışıyorum. Mesleğimi seviyorum, çünkü insanları seviyorum. Tarihi yerleri gezmeyi, büyüleyici doğayı izlemeyi, denizi çok seviyorum. Binicilik, kayak, su sporlarını yapmaktan mutlu oluyorum. Okumaktan keyif alıyor, bu farklı kapıları açan dünyada uzun süre vakit geçiriyorum. Gözümün nuru blogumda emek harcamanın keyfini çıkarıyor ve paylaşmanın ayrıcalığını yaşıyorum.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale