X

İnsanlar Aşkı Nasıl Bulur?

Özellikle uzun bir süredir romantik ilişkisi olmamış kişiler için aşkı bulmak zor olabilir. Ancak günümüzde sosyal medya ve arkadaşlık uygulamalarının yaygınlaşmasıyla birlikte aşık olabilecekleri kişileri bulmalarının eskisine göre çok daha kolay hale geldiği söylenebilir.

Gerçek aşk söz konusu olduğunda ortada saygı, güven, dürüstlük, iletişim, uyumluluk ve anlayış gibi niteliklerin de olması gerekir. Gerçek aşkı kendiniz olarak, açık fikirli olarak, kendinizi geliştirerek ve etkili bir şekilde iletişim kurmaya odaklanarak bulmanız mümkün olabilir.

Aşkı bulabilmek için yapabileceklerinizi ve sağlıklı bir ilişkinin taşıması gereken özellikleri bu yazıda okuyabilirsiniz.

Aşkı Bulmak için Ne Yapmalı?

Aşk, pek çok şekilde yorumlanabilen bir kavramdır. Aşk, tüm karmaşıklığına rağmen insanlık tarihinde her daim merak uyandırmış ve neredeyse tüm kültürlerde önemli olan evrensel bir duygudur.

Aşk dolu bir ilişki yaşamanın çoğu zaman fiziksel, duygusal ve zihinsel olarak pek çok faydası vardır. Ancak aşkı ve doğru kişiyi bulmak herkes için her zaman kolay olmayabilir.

Aşık olmak istiyor ve aşkı bulmak için neler yapabileceğinizi merak ediyorsanız, aşağıdaki püf noktalarına dikkat ederek aşk dolu sağlıklı bir ilişki için gerekli adımları atabilirsiniz.

1. İlişki durumunuzla barışık olun

Kendinizi aşkı bulma konusunda çaresiz hissederseniz, aşkı hiçbir zaman bulamayabilirsiniz. Bu nedenle aşkı bulmak için çaresizce birileriyle görüşmek yerine aşkı aramaya ara vermelisiniz. Bu sayede kendinizi geliştirmek ve doğru bir zihniyete sahip olmak için fırsat bulabilirsiniz. Birileriyle görüştüğünüzde insanları ancak yüzeysel olarak tanıyabilirsiniz. İlişki durumunuzla barıştığınızda ve birisini tam anlamıyla tanımaya hazır olduğunuzda ise gerçek bir ilişki kurabilirsiniz. Yalnız olmak, olumsuz bir deneyim değildir. Aksine kendi ihtiyaçlarınızı karşılamak ve istediğiniz kişi olmaya odaklanmak için harika bir fırsat olabilir.

İlginizi çekebilir: Arkadaşa aşık olmak: En yakın arkadaşıma aşık oldum ne yapmalıyım?

2. Yeni hobiler edinin

Aşkı bulmak için gerçekte kim olduğunuzu tam olarak bilmeniz gerekir. İnsanlar sürekli değiştiği için aslında çoğu insanın kim olduğu hakkında fikri yoktur. Bu nedenle kim olduğunuzu ve ne yapmak istediğinizi keşfetmek için farklı hobiler deneyin. Bunları denerken karşınızdaki insanda ne gibi özellikler aradığınızı daha iyi anlamaya başlayabilirsiniz. Pek çok insan hayatının belli bir noktasına kadar konfor alanından çıkmayı tercih etmez. Bu nedenle dünyayı, farklı kültürleri ve insanları tanımak için konfor alanınızdan çıkmaya hazır olun. Yeni hobiler ararken karşınızdaki insanın sizinle aynı zevklere sahip olamayabileceğinin farkında olun. Kişiler arasındaki ufak farklılıkların ilişkileri daha ilginç hale getirdiğini unutmayın.

3. Arkadaşlık uygulamalarına şans verin

Daha önce aşkı bulmak için arkadaşlık uygulamalarına şans vermemiş olabilirsiniz. Ancak bu uygulamaları kullanarak gerçek aşkınızla karşılaşmanız mümkün. Üstelik bu uygulamalarda aradığınız kişinin sahip olmasını istediğiniz özellikleri belirleyebilir ve bu sayede karşınızda yalnızca ilişki yaşamayı isteyeceğiniz insanların çıkmasını sağlayabilirsiniz. Arkadaşlık uygulamaları kullanırken dikkat etmeniz gereken en önemli nokta, karşınızdaki insanla ilgili çok fazla olumsuzluk görmüyorsanız, o kişiyle en az birkaç sefer buluşmanız gerektiğidir. Bazı insanlar ilk buluşmalarda normalden daha çekingen ya da gergin olabilir. Bu nedenle insanlara gerçek benliklerini göstermeleri için şans verin.

İlginizi çekebilir: Aşık edecek sorular

4. Pozitif olmaya çalışın

Negatif kişiler, ilişkilerine negatifliği ve kaosu çeken kişilerdir. Negatif olmak yerine pozitif olmayı öğrendiğinizde önceki ilişkilerinizde neden sürekli olarak tetikte olduğunuzu anlayabilirsiniz. Bu sayede eski ilişkilerinizde yaptığınız kavgaları yeni ilişkinizde tekrar yaşamayabilirsiniz. İlişkinizde partnerinize karşı ne kadar pozitif olursanız, partneriniz de ilişki için o kadar fazla çaba gösterecektir. Ayrıca sizin ona gösterdiğiniz pozitifliği o da size yansıtacaktır. İnsanların, onlara davranış şeklinize göre size karşılık verdiğini unutmayın. Bu nedenle hayatınızda ve önceki ilişkilerinizde negatifliğiniz nedeniyle sorunlar yaşadıysanız, daha pozitif bir bakış açısına sahip olarak bu sorunlardan kurtulabilirsiniz.

5. İnsanlara karşı nazik olun

Aşkı bulmanın en iyi yollarından bir tanesi tanıştığınız kişilere karşı nazik olmanızdır. Ancak insanlara karşı nazik olmanızın nedeni ruh eşinizi bulmak için değil, doğal olarak enerjinizi arttırmak olsun. Her gün iyi bir şeyler yapan insanlar genel olarak daha mutlu olma eğilimindedir. Aşkı bulmanıza yardımcı olacak olan şey de budur. Aşkı olmasa da sevgiyi arkadaşlarınızdan bulmuş olabilirsiniz. Ancak bu sevgi, doğru kişiyle tanışana kadar sürdürdüğünüz bekar hayatınızda geçici bir tatmin sağlayabilir.

6. Zıtlıklardan çok benzerliklere odaklanın

Zıt kutupların birbirini çektiği söylense de benzer yönü fazla olan insanların ilişkileri daha uzun sürme eğilimindedir. Bize benzeyen insanlarla daha uyumlu oluruz. Zıt değerlere ya da özelliklere sahip biriyle birlikte olmak yerine benzerliklerimizin fazla olduğu kişilerle daha istikrarlı ve huzurlu bir ilişkiye sahip oluruz. Bununla birlikte partnerlerin ilgi alanlarındaki bazı farklılıklar sağlıklıdır ve birbirlerinden yeni şeyler öğrenmelerine yardımcı olur. Ancak partnerlerin farklılıkları benzer yönlerinden fazlaysa ilişkide sık sık çatışmalar yaşanabilir. Bu nedenle değerlerinize odaklanın ve sizinle aynı değerleri paylaşan birini arayın.

7. İlk görüşte aşka inanmayın

Kimseye ilk buluşmada aşık olamazsınız. İnsanlar ilk buluşmalarında kendilerini en iyi şekilde göstermeye odaklanırlar. Bu nedenle karşınızdaki kişiyi dış görünüşüne veya işine göre değerlendirmek yerine derine inmeye çalışın. Buluşmalarınızda bilinçli bir şekilde hareket edin. Bazen yoğun bir şekilde etkilendiğiniz birini beşinci buluşmadan sonra önceki gibi çekici bulmayabilirsiniz. Fiziksel görünüm herkes için önemli olsa da bir ilişkinin temelini oluşturmamalıdır.

8. Birlikte zaman geçirmekten hoşlandığınız biriyle olun

Aşkı bulmanın en önemli noktalarından bir tanesi, gününüzü birlikte geçirmek istediğiniz birini bulmanızdır. Görüştüğünüz kişiyle kendinizi bir parkta dolaşırken veya yemek sonrası uzun bir yürüyüşe çıkmışken hayal edebiliyor musunuz? Onunla uzun saatler sohbet ettikten sonra yine de saatlerce gülüyor musunuz? Cinsellik, sağlıklı bir ilişkinin önemli bir parçası olsa da karşınızdaki kişi günlerini sizinle geçirmeye istekli değilse gerçek aşkı bulamamış olabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Neden Evlenemiyorum?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale