X

İnsan kendi cümleleriyle kendi hayallerini sınırlar mı?

Kurduğunuz cümlelerin, hedeflerin, hayallerin farkında mısınız? Uçsuz bucaksız, derya denizlerde mi geziyor? Herkese gönül rahatlığıyla bahsedebileceğiniz gibi mi? Yoksa belirli sınırları olan, az da olsa kafi, fazlasında gözüm yok cinsinden mi? Kendinizin dahil olduğu bir plandan bahsetmeniz gerektiğinde, arka planda sizi dürten, sizi o plana yaklaştıran heyecanı hissettiğinizde, aynısını hissedemeyeceğini düşündüğünüz birisine bunu anlatırken, planı üstün körü geçenlerden misiniz? Yoksa sizinle aynı heyecanı duyacağını düşündüğünüz kişiye tüm planınızı detaylarıyla anlatıp anlatıp, karşı tarafın tek cümleyle saldığı negatifliği çok mu ciddiye aldınız? Açıkçası ben hiç ciddiye almıyorum, şimdiye kadar almadım ve alacağımı da hiç zannetmiyorum. Bazen kafamdaki planları birisine danışmak ya da paylaşmak için bir gereklilik hissetmiyorum. Verecekleri tepkileri iyileştirmeye çalışmak yerine enerjimi kafamın içindeki planın işlevselliğini iyileştirmeye harcarım. En azından bu çabam pozitif sonuç elde etmeme imkan sağlar diye düşünüyorum.

Bu demek değil ki azla yetinmeyip hep büyük hep daha fazla şeyler istiyorum. Sadece “sınırlı” hayal kurmuyorum. Hep söylediğim bir şey vardır: “Ben hayal kurmam, hedeflerim var” diye. İnsanlara hedeflerimden bahsettiğimde, genellikle hayal kuruyorsun tepkisini alıyorum. “Peki, hayal kuruyorum” diye düzeltelim. Hayal nedir senin için? İmkansızı düşlemek mi? Neden imkansız diye bir şeyi düşleyesin ki? TDK bile imkansız dememiş. Açıp bazı sözcük anlamlarına tekrar bakmanız gerektiğini daha önceki yazılarımdan birisinde bahsetmiştim. Bu yazım vesilesiyle tekrar hatırlatayım istedim: Yaşam standartları, çevresel koşullar, negatif deneyimlerin çokluğu ile maruz kalınan düşünce yapıları, bazı kelimeleri var olan gerçek anlamlarının dışında kullanılmasına sebep oluyor ve zamanla zihnimize bu yanlış anlamları ile kazınıyorlar. İşin acı kısmı ise, bazen bunların hiç farkına varamıyoruz bile. Ya birisine kurduğumuz cümleyle onu yaraladığımızı bile fark etmiyoruz ya da kendimize çizdiğimiz “sınırları” fark etmediğimiz gibi bir de o sınırları gösterecek olan kişinin vay haline. O zaman çekiyoruz kılıç kalkanlarımızı, sınırlarımızı korumak için savunmaya geçiyoruz tüm gücümüzle. Neden? Her şey yanlış ya da eksik o kelime anlamından…

Mesela kendi deneyimlerimden yola çıkarsam eğer; o zannedilen gibi bir hayal olsaydı, şimdiye kadar hayal olduğunu işittiğim şeyleri yapamazdım. Ama yaptım, demek ki hayaller ulaşılabilir eylemler. Kim öğretti sana ulaşılmaz olduklarını?

Ben yine büyük hayallerimin peşinden gidiyorum bir süredir. Sadece ufak bir farkla. Genel itibarıyla çok dillendirmiyorum ancak bahsetmem gerekirse de genel hatlarıyla bahsediyorum. Yukarıda açıkladığım gibi, enerjimi doğru yere kanalize edebilmem için.

Bugün, bu yazımda, kendi zihin kalıplarımızın içerisinde nasıl sıkıştığımızı, nasıl hiç fark etmediğimizi, nasıl “sınırlı”, “dar”, “küçük”, güya “mütevazı” hayaller kurduğunuzu fark etmenizi istedim. Yaşadığımız hayatın çevresel tüm koşullarına rağmen, hayatınızda sizi şu an dibe çekmeye çalışan tüm negatif durumlara rağmen, kendi dünyanızın içerisindeki “sınırsızlığı” keşfetmeniz için bir ses olmak istedim. Hayal ya da hedef, adına ne derseniz deyin, sizin dünyanızın bir ürünü ve bu sizin yönlendirmeniz ile hayata geçecek olan bir ürün. Dışarıdan gelen bir ses ile değil, sizin içinizden, sizin yüreğinizin derinliklerinden gelecek sesle büyüyecek bir ürün bu.

Düşünce sonsuz, evren sonsuz, güç sonsuz… Kaynaklarımız sonsuzluk ise, hayallerimizi sınırlamamız sence de çok yersiz değil mi?

 

İlginizi çekebilir: Kendine karşı ne kadar nezaket barındırıyorsun?

Şebnem Pınar: Merhaba! Yazılarımda benim 'anlama yolculuğumu' okuyor olacaksınız. Beni anlamak için yazan birisi olarak tanımlamak da isteyebilirsiniz. Şimdi daha önceden edindiğiniz tüm varsayımları ve okurken yapacağınız tüm kritikleri bir kenara bırakıp, sadece okuyun. İdraki de doğal sürecine bırakın... Okuduğunuz an anladığınız şey az sonra değişebilir! Bunu hatırlayın. Bu sizin size yapabileceğiniz en güzel şey!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale