X

İnsan ilişkilerindeki kaosa son: Kurmak yerine konuşmaya ne dersin?

Suçlama kültüründe yaşıyoruz; “Hata kimde ve ben cezasını nasıl ödetirim?” diye düşünüyoruz. Boş laflarla birbirimize bağırmaya, parmakla göstermeye o kadar alışığız ki kavgadan yorgun düşüp sakinleyince manalı sonuçlar geliştirmeye halimiz kalmıyor.

Boş laf diyorum çünkü vardığımız kanıların çoğu yaptığımız varsayımlara dayanıyor. Ve genelde yanlışlar. Zihnimizde depoladığımız inançların %90’ından fazlası yalan ve maalesef acı çekmemizin sebebi bu yalanlara olan inancımız. Alışkanlıklarımız ve rutin davranışlarımız arasında varsayımda bulunduğumuzu fark etmiyoruz bile. Kafamızda yazdığımız hikayelere, yaptığımız varsayımlara öyle derinden inanıyoruz ki doğrusunu karşımızdakine sormak aklımıza bile gelmiyor. Varsayımda bulunur, kişisel alır, yanlış anlarız ve hiç yoktan koca bir dram yaratırız. Sadece görmek istediğimizi görür, işitmek istediğimizi duyarız. Daimî haklı olduğumuz için de karşı tarafı mütemadiyen suçlarız.

Kendi yaptığımız varsayımlar yetmiyormuş gibi, insanların da bizimle ilgili varsayımda bulunmasını isteriz. Karşımızdakinin bizi tanıdığını varsayar, ne hissettiğimizi açıkça söylemeden istediğimizi yapmasını bekleriz. Sonra bizim istediğimiz gibi davranmazsa alınırız. Okuyunca kulağa çok çılgın gelmiyor mu? Herkesin aynı inanmışlıklarla iletişim kurmaya çalıştığı bir dünyada, insan ilişkilerinde yaşadığımız kaosun sebebini görebiliyor musunuz? Ben daha kendimi tanıyamazken, resmen senin beni benden iyi tanımanı bekliyorum. Sen kendini ne kadar tanıyorsun, bana ne kadarını aktarıyorsun da ben senin aklından geçenleri okuyabileceğim? Çıldırmayın.

Oysa yapmamız gereken zihnin geçmiş yaşanmışlıklarından, ailemizden ve toplumdan öğrendikleriyle yazdığı hikayeleri, yaptığı varsayımları fark etmek. Başkasıyla ilgili bir kanıya varmadan evvel kendimize “Bu düşüncemin doğru olduğundan %100 emin olabilir miyim?” diye sormak. Bu soruya verdiğin dürüst yanıtla, varsayım yaptığını fark edince hala daha için rahatlamıyorsa, hikayenin gerçeğini öğrenmek için diğer kahramana soru sorabilirsin. En azından ben öyle yapıyorum. Karşımdakiyle ilgili hikaye yazmaya başladığımı yakaladığımda soru soruyorum. Anlamadığım her şeyi soruyorum. İçim rahat edene kadar, sorularımın cevabını alana kadar, incik cıncık soruyorum. Her şey açık ve net olduğu zaman varsayımda bulunmama gerek kalmıyor.

“Beni anlamıyor, duymuyor, isteklerimi yerine getirmiyor” gibi söylemlerle sorumluluğu karşı tarafa atmak yerine, önce iletişim şeklimize baksak diyorum. Biz şefkatli bir iletişim kuruyor muyuz? Yoksa fark etmeden karşı tarafı aşağılıyor, yargılıyor, suçluyor olabilir miyiz? Daha az öfke ve daha derin iletişim olsaydı fena mı olurdu? Daha az suçlasak ama sınırlara daha fazla saygı gösterseydik ilişkilerimiz nasıl olurdu?

İlginizi çekebilir: Büyük bir soru: Haklı mı çıkacaksın, mutlu mu olacaksın?

Yasemin Yapanar: Yasemin, Savannah College Of Art And Design - Güzel Sanatlar ve Fotoğrafçılık mezunu. Dört yıl boyunca Bernaylafem İletişim ve Marka Danışmanlığı’nda marka temsilciliği yaptı. Ajans tecrübesi sonrası, etkinlik ve marka yönetimi alanına “freelance” devam etti. Dünya dalış rekortmeni Şahika Ercümen, Pizza Emirgan/Gizli Kalsın gibi markalarla çalıştıktan sonra kendini, annesi olduğu Kolektif House’ta buldu. Kolektif’in kuruluşundan itibaren marka/kültür ve pazarlama departmanlarını yönetti. Tasarım, üyelik ve IK departmanlarına dokundu. Farklı alanlarda marka/kültür, pazarlama ve IK danışmanlığı vermeye devam ediyor. Yasemin’in en büyük ihtiyacı kırılganlıklarımızın konuşulması, gölgelerimizin dile gelmesi. Tüm gayesi gayreti; kendini olabildiğince samimi bir şekilde ortaya koyarak, hayatta aynı yerlerde zorlandığımızın ilhamı olmak. Bu hayalinin ilk ürünü; ‘Bilinçli Geyik’ isimli podcast’inde vücut buldu. Karşınızda kusurları, kırılganlıkları, korkularıyla olduğu ve deneyimlediği kadarıyla soyunuyor. Ve bi' tık tiye alıyor hallerini/hallerimizi. Zaman zaman kendini atıyor ortaya. Bazı bazı da konuk ağırlıyor. Bir diğer yandan Instagram’da kısa farkındalık video’ları çekiyor, orada burada makaleler yazıyor. ‘Kırılganlık Paylaşımları’ buluşmaları organize ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit

Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale