Aile planlamasının hem bireysel hem ailevi hem de toplumsal açıdan çok büyük öneme sahip olduğunu biliyor muydunuz? Çoğu zaman doğum kontrolü ile eş anlamlı olarak kullanılsa da aile planlaması, sadece doğum kontrolü yapmaktan çok daha fazlası. Üreme sağlığından cinsellik eğitimine kadar pek çok konuyu içine alan aile planlaması, hem annenin hem çocuğun hem de ailenin refahı ve toplumsal iyileşme için kritik bir rol üstleniyor. Global Wellness Institute’un In Pursuit of Wellness Serisi’ni ele aldığımız yazılarımızda geçtiğimiz hafta ‘Geleceği Tamamlamak’ konusuna değinmiştik; bu yazımızda ise seride yer alan “Aile Planlamasının Gücü”nü (The Power of Family Planning) konuşuyor olacağız.
Çiftlerin kendi ailelerinin büyüklüğünü belirlemelerine olanak tanımanın ötesinde aile planlaması, kadınların kendi güçlerini keşfetmeleri, ekonomik bağımsızlıklarını sürdürmeleri ve bütüncül iyi oluş hallerini destekleyebilmeleri açısından çok önemli. Ancak ne yazık ki dünya genelinde yeterince başarılı bir şekilde uygulanamıyor.
United Nations Population Fund’un sunmuş olduğu rapora göre dünya çapında 120 milyonun üzerindeki hamileliğin yaklaşık %50’si planlı değil. Yani, kadınlar istemeden, beklemeden hamile kalıyorlar. Planlı olmayan bu hamilelikler de en başta kadınlar açısından stres yaratan pek çok olumsuz durumun ortaya çıkmasına zemin hazırlayabiliyor.
Kadınlar, aileleler ve toplumlar için fark yaratan bir dünyaya kurmaya kendini adamış küresel sağlık hizmeti olan Organon’un araştırma ve geliştirme bölümü başkanı Sandy Milligan “Aile planlaması, tamamen seçim yapmakla ilgili ve dünya üzerindeki her kadın, hayatının yörüngesinin nasıl olacağını belirleme hakkına sahip.” diyerek önemli bir noktaya parmak basıyor. Diğer yandan, Aile Planlamasının Gücü videosunda planlı olmayan hamilelikler nedeniyle kadınların okulu bırakmak, işten ayrılmak ya da kariyerine ara vermek zorunda kaldığını belirten Milligan, tüm bunlardan dolayı eğitimli, yetişmiş ve kendini geliştirmiş kadınların topluma kazandırılmasının önlendiğini söylüyor.
Organon’un çalışmalarıyla 2030 yılından önce gelişmemiş ülkelerdeki istenmeyen, planlanmamış hamilelikleri 120 milyona kadar azaltmayı hedeflediğini söyleyen Milligan, özellikle gençlerin farkındalığını ve bilgi düzeylerini de artırmanın önemli olduğuna dikkat çekiyor. İlham verici ve bilgilendirici videonun tamamını izlemek ve aile planlamasına dair farklı bakış açıları edinmek isterseniz aşağıdaki linke tıklayabilirsiniz:
Video serisi ile ilgili şu ana kadar yazdığımız diğer başlıklara da göz atmak isterseniz ilgili yazılara ulaşabilirsiniz: