X

İlkbahar sebzeleriyle tarifler: Yemek, salata, tatlı; ne ararsanız burada

Bahar resmen başladı! Şimdilerde havada, diğer mevsimlerde bulamayacağımız enfes bir ferahlık var. Bazı çiçekler açtı, Güneş tenimizi iyiden iyiye daha iyi ısıtıyor ve manav tezgahları yavaştan çok sevdiğimiz mevsimlik sebze-meyvelerle doluyor… Yıl boyunca belirli meyve ve sebzeleri tüketirken, yılın en tatlı mevsiminde ıspanak, brokoli, havuç, enginar gibi ilkbaharda ekstra zengin ve lezzetli olan sebzelerle harika tarifler hazırlamak gibisi olamaz. Baharın tadını çıkarırken mutfağınızı zenginleştirmek için mevsimine uygun besinler kullanın. Unutmayın, sebzeler ne kadar taze olursa, yemeğinizin tadı da o kadar iyi olur. İşte ilkbahar sebzeleriyle hazırlayabileceğiniz birbirinden harika tarifler:

1. Havuç çorbası

Özellikle göz sağlığına faydalarıyla bildiğimiz havuçlar, bu ara raflarda en taze halleriyle duruyor. Elbette havucun tek faydası gözlere değil, bu lezzetli sebze ayrıca hafızayı güçlendirme, beyin sağlığını ve sindirim fonksiyonlarını destekleme, vücudu toksinlerden arındırma etkisine de sahip. İşte son derece hafif ve lezzetli bir havuç çorbası için gerekenler:

Malzemeler:

  • 4 adet havuç
  • 1 adet büyük boy soğan
  • 1 yemek kaşığı sıvı yağ
  • 1 yemek kaşığı tereyağ
  • 2 yemek kaşığı un
  • 6 su bardağı sıcak su
  • 1 çay kaşığı zerdeçal
  • 1 çay kaşığı karabiber
  • 2 çay kaşığı tuz
  • 1 çay bardağı süt
  • 1 tutam dereotu (üzerine)

Hazırlanışı:

  • Soğanı, havuçları iri bir şekilde doğrayın, tencereye alın ve sıvı yağda 5 dakika boyunca çevirin.
  • Tencereye tereyağı ve unu da ekleyip sotelemeye devam edin. Sıcak suyu ilave edip sebzeler yumuşayana kadar pişirin.
  • Piştikten sonra çorbayı blender’dan geçirerek pürüzsüz bir kıvama getirin.
  • Ilık sütü ve baharatları ekleyerek 5 dakika daha pişirin.
  • Çorbayı kaynayana kadar -ara ara karıştırarak- pişirin.
  • Üzerine dereotu serperek servis edin.

2. Şalgamlı kuskus salatası tarifi

Şalgam severler buraya! Şalgam bildiğiniz gibi sindirimi desteklediği için yemeklerde sıklıkla kullanılıyor. Ayrıca bağışık sistemi için de oldukça faydalı. İşte şalgamlı kuskus salatası tarifi için gerekenler:

Malzemeler:

  • 2 su bardağı kuskus
  • 3 su bardağı şalgam suyu
  • 1 su bardağı su
  • 2 adet kapya biber
  • 6-7 dal taze soğan
  • 6-7 dal dereotu
  • 6-7 dal maydanoz
  • 6-7 adet kornişon salatalık turşusu
  • 1 su bardağı tane mısır
  • Yarım limonun suyu
  • 3 yemek kaşığı nar ekşisi
  • 5-6 yemek kaşığı zeytinyağı

Hazırlanışı:

  • Şalgam suyu ile suyu tencereye alarak kaynatın. Kuskus makarnasını kaynayan suya ekleyin ve suyunu çekene kadar kapağı kapalı şekilde pişirin.
  • Pişen kuskusları bir karıştırma kabına alın ve soğumaya bırakın.
  • Başka bir salata kabının içine kapya biber, taze soğan, dereotu, maydanozu ve salatalık turşusunu küp küp doğrayın. Mısırı da ekleyin.
  • Kuskus ile salata karışımını birleştirin ve iyice karıştırın.
  • Salata sosu için nar ekşisi, limon suyu ve zeytinyağını küçük bir kasede karıştırın ve salataya ekleyin.
  • İsteğe bağlı dereotu ile süsleyerek servis edin.

3. Baklalı enginar tarifi

Baharın müjdecisi taze bakla ve enginarı buluşturan bir tarifle karşınızdayız. Taze bakla gerçek bir protein deposu, ayrıca bağırsak hareketlerini düzenlemeye, kan şekerini dengelemeye, cilt ve göz sağlığını korumaya da yardımcı oluyor. Enginar ise sağlıklı sindirimi destekliyor, karaciğerin temizlenmesine katkı sağlıyor. İşte sağlık zengini baklalı enginar tarifi için gerekenler:

Malzemeler:

  • 4 adet ayıklanmış enginar
  • 300 gram iç bakla
  • 1 adet kuru soğan
  • 1 adet havuç
  • Yarım demet dereotu
  • Yarım bağ taze soğan

Sosu için:

  • 1 yemek kaşığı toz şeker
  • 1 adet limon suyu
  • 1 yemek kaşığı un
  • Yarım çay bardağı zeytinyağı
  • Yarım su bardağı su
  • 1 çay kaşığı tuz

Hazırlanışı:

  • İç baklaları ortasından ince bir çizik atarak kabuklarından ayırın ve yıkayın.
  • Havucu soyarak küçük küpler şeklinde doğrayın. Baklalarla birlikte tabağa alın.
  • Soğanı yemeklik doğrayarak geniş bir tencereye alın. Zeytinyağını da ekleyin, kısık ateşte pişirmeye başlayın.
  • Soğanlar öldükten sonra ocaktan alın, enginar çanaklarını soğanların üzerine tencereye yerleştirin.
  • Üzerlerine iç bakla ve havuçları ekleyin.
  • Taze soğanı ve dereotunu doğrayın. Bakla ve enginarların üzerini bunlarla kaplayın.
  • Sosu malzemelerini bir kasede karıştırın.
  • Sosu enginarların üzerine gezdirin. Kapağı kapalı tencerede, gerektikçe su ekleyerek enginarlar yumuşayana kadar pişirin.
  • Servis tabağına dizin, ılık hale geldikten sonra buzdolabında soğutarak tüketin.

4. Ispanaklı pasta tarifi

Ispanakla tatlı mı olur demeyin; öyle bir oluyor ki! Bu sağlıklı sebzeyle harika tatlılar yapmak da mümkün. İşte ıspanaklı pasta tarifi için gerekenler:

Malzemeler:

  • 2 adet yumurta
  • Yarım su bardağı süt
  • Yarım su bardağı toz şeker
  • Yarım su bardağı sıvı yağ
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya
  • 1,5 su bardağı elenmiş un
  • 20 dal ıspanak

Kreması için:

  • 1,5 su bardağı süt
  • 2 yemek kaşığı toz şeker
  • 1 paket vanilya
  • 1 yemek kaşığı un
  • 1 yemek kaşığı nişasta
  • 1 yemek kaşığı tereyağı

Hazırlanışı:

  • 20 dal ıspanağı iyice yıkayın ve üstüne geçecek kadar su doldurup ocağa alın. Ispanaklar yumuşayınca suyunu süzerek soğumaya bırakın. Ardından el blenderı ile püre haline getirin.
  • Kekini hazırlamak için yumurta ve şekeri mikserle köpük haline gelene kadar çırpın.
  • Üzerine süt, şeker, yağ, kabartma tozu, vanilya ve unu ekleyerek karıştırın.
  • İçine ıspanak püresini de ekleyip iyice karıştırın. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine boşaltın.
  • Önceden ısıttığınız 170 derece fırında yaklaşık 25 dakika kadar pişirin.
  • Kek pişerken kremayı hazırlayın. Krema için tereyağı ve vanilya hariç tüm malzemeleri bir tencereye alarak sürekli karıştırın, koyulaşana kadar pişirin.
  • Koyulaşınca ocaktan alın ve içine tereyağı ile vanilyayı ekleyin. İyice karıştırın ve soğumaya bırakın.
  • Kek pişince soğumasını bekleyin. Ardından kekinizi ortadan 2’ye bölün.
  • Keserken içinden bir parçayı mutfak robotunda çekerek un haline getirin (üzeri için).
  • Kekin arasına ve üstüne krema koyun ve üzerini un haline getirdiğiniz kek kırıntılarıyla kaplayın.
  • Dilimleyerek ıspanaklı pastanızı servis tabağına alın.

5. Beşamel soslu brokoli tarifi

Brokoli kıştan bu yana bizimle olmaya devam eden sebzelerden. Hala tazesini bulabiliyorken bu sağlıklı sebzeyle harika bir tarif hazırlamaya ne dersiniz? İşte beşamel soslu brokoli tarifi için gerekenler:

Malzemeler:

  • 400 gram brokoli
  • 5 su bardağı sıcak su

Beşamel sos için:

  • 2 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 yemek kaşığı un
  • 4 su bardağı süt
  • 1 çay kaşığı karabiber
  • 1 çay kaşığı tuz
  • 1/4 çay kaşığı rendelenmiş muskat cevizi

Üzeri için:

  • 150 gram rendelenmiş kaşar peyniri

Hazırlanışı:

  • Tencereye tereyağını alın ve ocakta eritin. Üzerine unu ekleyerek kokusu çıkana kadar kavurun.
  • Üzerine süt ekleyerek sürekli karıştırarak pişirin. İçine tuz, karabiber, muskat cevizi rendesini ekleyin.
  • Brokolileri ayrı bir tencerede haşlayın.
  • Haşladıktan sonra buzlu suyun içine alın ve 2 dakika kadar bekletin.
  • Ardından brokolileri fırın tepsisine dizin ve üzerlerine beşamel sosu ekleyin.
  • Son olarak kaşar rendesini ekleyip önceden ısıtılmış 200 derece fırının ızgara ayarında üzeri kızarana kadar 15 dakika pişirin.
  • Sıcak bir şekilde servis edin.

6. Havuçlu çiğ kek tarifi

Taze havuçlarla yapabileceğiniz oldukça kolay ve lezzetli bir tatlı tarifi daha! İşte havuçlu çiğ kek tarifi için gerekenler:

Malzemeler:

  • 6 adet büyük boy havuç
  • 10 adet hurma
  • 3 yemek kaşığı agave şurubu
  • 2 yemek kaşığı yulaf ezmesi
  • 2 yemek kaşığı keten tohumu
  • 1 çay bardağı ceviz içi
  • 1 yemek kaşığı tarçın
  • Üzerine 2 yemek kaşığı rendelenmiş Hindistan cevizi

Hazırlanışı:

  • Havuçları soyun ve rendenin iri kısmıyla rendeleyin.
  • Hurmaların çekirdeklerini çıkarın, küp küp doğrayın.
  • Ceviz içini iri parçalar halinde kıyın.
  • Doğradığınız tüm malzemeyi ve havuçları bir karıştırma kabının içine alın.
  • Yulaf ezmesi, keten tohumu, tarçın ve agave şurubunu ekleyin. Güzelce karıştırın.
  • Hazırladığınız çiğ kek harcını silikon tart kalıplarına paylaştırın ve şekil verin. Kalıbınız yoksa küçük kaselere de koyabilirsiniz.
  • Buzdolabında 10 dakika soğuttuktan sonra servis tabaklarına ters çevirerek çıkartın.
  • Üzerini Antep fıstığı veya taze meyveler ve Hindistan cevizi ile süsleyerek servis edin.

Afiyet olsun!

Kaynaklar: yemek.com, nefisyemektarifleri

İlginizi çekebilir: Mevsim geçişlerinde hem bağışıklığınızı güçlendirecek hem damaklarınızı şenlendirecek lezzetli tarifler

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale