dummy

İlişkilerinizde sahip olmaktan sevgi olmaya dönüşmeye hazır mısınız?

osho armagan sevgi sevgi olmak

Kim bilebilir değil mi sizin ne hissettiğinizi, hangi aşk hikayenizi ne derece derin yaşadığınızı, nasıl coşup nasıl da değiştiğinizi, belki o kişi olmadan önceki halinizi bile hatırlamadığınızı? Şimdi diyeceksiniz ki sevginin hali olur mu yani sevgi bildiğimiz sevgidir, halleri arası geçiş olur mu?

dummydummy

Aslında sevginin türlü türlü hallerini gözlemliyoruz, örneğin bir kişinin bize karşı duyduğu sevgiye muhtaç olmamız durumu, yani sevgimizin tamamiyle karşımızdaki kişinin de aynı sevgide bulunmasına bağlı olması… Biraz daha açalım, çok sevdiğimiz sevgilimiz ile ayrıldığımızda ne yaparız; “ben de zaten ayrılmayı düşünüyordum”, “zaten ben sevmiyordum ki” veya “o kendini ne sanıyor ki” ye dönüverir cümlelerimiz. Belki bir süre üzülürüz fakat başka birinin bizi sevdiğine karşılık olan sevgi veya bir kişinin “bildiğimiz” özelliklerine dayalı olan sevme hali işte böyle gelip geçicidir, diğer bir değişle o kişin bize verdiklerine bağlıdır. Bu hal aslında sevmenin ilk derecesidir diyebiliriz, çok temel bir ilişki anlayışına dayalıdır.

Peki nedir o zaman en son varacağımız yer diye sorabiliriz, işte o nokta öyle anlatılamaz öyle tarif edilemez bir uçtur ki… Bu derecede, yani sevgi olma derecesinde öncelikle hiçbir beklenti yoktur. Yani siz sadece sevgi hali içerisindesinizdir, sevginiz öyle derin öyle saf öyle karşılık beklemeksizin vardır ki, karşıdaki kişinin sizi sevip sevmediği önemini kaybeder. Bu noktada belki biraz ilahi sevgiye de benzetebileceğimiz bu durum tam bir bilme halidir, sadece bu durumu bilirsiniz ve gerçekten deneyimleyinceye kadar bu dereceyi kelimeler anlatmaya yetmeyecektir.

Eşsiz sevgi olma hali

Osho’nun beni derinden etkileyen eseri Olgunluk bu eşsiz sevgi olma halini şöyle anlatır:

“İhtiyaç sevgi” ve “yoksunluk sevgi” diğer kişiye bağlıdır; o olgunlaşmamış sevgidir. Aslında o gerçek sevgi değildir; ihtiyaçtır. Diğerini kullanırsın, diğerini bir araç olarak kullanırsın. Sömürürsün, hükmedersin, manipule edersin…

İnsan ihtiyaç duymaktansa sevmeye başladığı anda olgunlaşır. Onun içinden birşey taşmaya başlar; vermeye başlar…

Olgun bir kimse verir. Yalnızca olgun bir kişi verebilir çünkü sadece olgun bir kişi ona sahiptir. O zaman sevgi bağımlı değildir. O zaman diğeri olsa da olmasa da sevebiliyor olabilirsin. O zaman sevgi bir ilişki değil, o bir durumdur…

osho - armagan sevgi - sevgi olmak (1)osho - armagan sevgi - sevgi olmak (1)

İşte sevgi olma halinde bizler karşımızdaki kişilere sevmeyi, mutluluğu ve aşk halinde olmayı bağlamıyor oluyoruz. Yani sadece o kişinin varlığını bilmek ve bu varlığa şükredebilmek olgunluğuna eriştiğimizde, o kişi gittiğinde sevgimiz de gitmiyor; şimdi şu anda bizimle kalıyor. Osho eserinde bu sevgiyi “armağan sevgi” veya “varlık sevgi” olarak tanımlıyor. Bu aslında aynı nehirlerin akması, ağaçların yeşermesi ve çiçeklerin açması gibidir. Yani sevgili evren bunları sadece biri bakıyor, biri mutlu olacak veya biri onu seviyor diye gerçekleştirmiyor, o sadece olma haliyle oluşunun en güzel formunu yaşıyor

Peki bu yolun önündeki en büyük engel nedir? Yine okları kendimize döndürüyoruz, çünkü herhangi bir ilişkide “karşımızdakine sahip olma” anlayışımız ancak karşımızdakinin sevgisin, açıkça görme ihtiyacı ancak bu olduğunda mutlu olabilmek ve ancak o kişi de bizi seviyor veya ilgi duyuyor ise sevgide kalabilmek yani hep daha fazlasını istemek noktasında “armağan sevgiye” giden yoldan çıkmış oluyoruz.

Sahip olma anlayışından armağan sevgiye giden yol

Olgunluk eserinde Osho bizler için bu resmi çok açıkça ortaya koyuyor;

…“Sevgi, varlığın bir yan ürünüdür. Sen var olduğunda, etrafında sevgi auran olur. Sen yoksan, bu aura etrafında olmaz. Ve etrafını çevreleyen bu auraya sahip değilsen diğerinden onu sana vermesini istersin. Sende sevgi olmadığında diğerinden onu sana vermesini istersin; sen bir dilencisin. Ve, diğeri de sana onu vermen için talepte bulunuyor. Şimdi, iki dilenci avuçlarını birbirlerine açıyorlar ve her ikisi de diğerinin ona sahip olduğunu umut ediyor… Doğal olarak her ikisi de sonuçta yenilgiye uğramış hissediyor, kandırılmış hissediyor.”

Bu yazımda bana eşlik eden sizlere eminim bu tanımlar çok tanıdık geldi, evet bunu ben de yapmıştım diye içinizden geçirdiğinizi duyabiliyorum. Ben de diyorum evet burada bahsettiğim herşeyi ben de yaptım, hem de en şiddetli şekilde. Sevgi olma halini başkasına yüklemek, sahip olmaya çalışmak ve onun sevgisini alamadığında yıkılmak… Fakat son dönemde yaşadığım bir deneyim beni tamamiyle dönüştürdü… Sahip olmadığımda yani sadece sevgi olduğumda, o kişiye çok derinden bir minnet hissettim ve evet “sadece olduğu için ona teşekkür ettim” dünyadaki varlığı ve bu varlığın farkında olabilme şansına sahip olduğum için… Sahip olmaktan o derece uzak bir his ve bilme halinde akmaktaydım ki bu duyguyu nasıl ehlileştireceğimi öğrenmem epey zamanımı aldı itiraf etmeliyim…

Ve daha sonra işte sevgili Osho’nun Olgunluk eserinde bu sevgi olma haline rastladığımda, bu durumun nasıl güzel anlatıldığına tanık oldum, işte hislerime tercüman olan bir bölüm;

…“Olgun bir kişi sevgi verdiğinde, ona bir ip bağlamadan verir; o basitçe verir. Olgun bir kişi sevgi verdiğinde, onun sevgisini kabul ettiğin için sana minnet duyar; tersi değil. Senin onun için şükran duymanı beklemez; hayır öyle olmaz, onun senin teşekkürüne ihtiyacı yoktur. O sana sevgisini kabul ettiğin için teşekkür eder.”

Eğer şu anda bu yazıyı okuyorsanız, ve ilişkinizde “sahip olmak” yolundan “sevgi olmak” yoluna dönüşmek istiyorsanız, rotanızı “armağan sevgiyi” aramaya çevirmenizi ve sevdiğinize “sevgi olmuş” bir kalple bakmanızı dilerim…

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Anne evi rahatlığında seçimler: Anneler Günü’ne özel içinizi ısıtacak hediye önerileri

“An-ne”; iki hecesine dünyaları sığdıran; güven, sıcaklık, huzur, sevgi ve daha nice güzel duyguyla bizleri kucaklayan, yorgun günlerin ilacı, mutlu anların ortağı, düştüğümüzde koştuğumuz, sevincimizi ilk paylaştığımız o eşsiz kahraman. İki hece ama içinde bir ömür saklayan… Anne demek bir evin kalbi demek, sevgiyle hazırlanmış sofralar, kahve fincanında biriken mutlu anılar, bir koltukta kurulan huzur, sıcak bir evin rahatlığı demek. Çünkü bir annenin dokunduğu her şey, dünyayı biraz daha yaşanır kılar. İşte bu yüzden Anneler Günü yaklaşırken bu yıl onlara sadece bir hediye değil, hissettirdikleri o tarifsiz sıcaklığı, huzuru, ‘anne evi rahatlığını’ hediye etmek gerek. Ne de olsa her şeyin en iyisini, güzelini, rahatını, konforlusunu hak eden onlar.



Geçmişten günümüze dönüşümler geçirmiş olsa da bu özel ve anlamlı günün değişmeyen en önemli özelliği, kalbimizde ayrı bir yeri olan annelerimizi onurlandırmak için bir fırsat sunuyor oluşu. Şüphesiz ki annelerimizin bize kattığı güzellikleri bir güne sığdırmak mümkün değil ama bu özel günde özenle seçeceğimiz küçük bir hediye, onların bizim için ne kadar değerli olduğunu hissettirmek için şahane bir fırsat olabilir. Önemli olan, seçtiğimiz hediyeye sevgimizi katmak; tıpkı onların her lokmaya, her bakışa kattığı sevgi gibi. İşte birkaç sıcak öneri:

‘Anne kucağı’ gibi: Konforu eve taşıyacak hediyeler

Anne kucağının o benzersiz sıcaklığı, en zor zamanların bile en güzel ilacı değil mi? Ve evet aslında hiçbir hediye tam anlamıyla o sıcaklığı vermeye yetmez ama yine de biraz da olsa yaklaşabilir. Film keyfi için sıcacık ve yumuşacık bir battaniye, polar bir sabahlık, rahat terlikler, evin her köşesini anne sıcaklığına büründürecek ev tekstili ürünleri, yastıklar, kırlentler ve çok daha fazlası ile annelerinize bu Anneler Günü’nde huzur ve konforu hediye edebilirsiniz.

‘Anne eli değmiş’ gibi: Kişisel bakım ürünleri

Annelerimizin dokunduğu her yeri güzelleştirdiği aşikar… ‘Anne eli değmiş gibi’ dendiğinde her ne kadar lezzetli yemekler akıllara gelse de, bir atkının düğümünde, bir buklenin düzeltilmesinde de aynı özen var. Bazen son bir anne dokunuşu her şeyi bambaşka yapabilir. Annenizin kendisine de en az başkalarına gösterdiği kadar şefkatle ve özenle yaklaşması için kişisel bakım ürünlerinden şahane hediyeler seçebilirsiniz. Parfümler, cilt bakım ürünleri, saç şekillendiriciler, makyaj setleri ve çok daha fazlası bu özel günde annenizin yüzünde güller açtırabilir.

‘Annemin tarzı’ gibi: Zamansız, şık ve özel parçalar

Bazı parçalar vardır, bize hep annemizi hatırlatır. Onun yıllardır severek taşıdığı bir fular, özel günlerde takındığı bir broş ya da gençliğinden kalma bir ceket… Şimdi, o hatıraların yanına çok daha özellerini eklemenin tam zamanı. Zarif elbiseler, şık altın takılar, birbirinden güzel aksesuarlar, rahat ayakkabılar, yazlık kombinlerini tamamlayacak parçalar ve çok daha fazlası Anneler Günü’nde harika hediyelere dönüşebilir.

‘Anne sofrasından fırlamış’ gibi: Sofralara renk ve lezzet katan detaylar

Anne sofrası; her tabakta ayrı bir hikaye, her kasede ayrı bir emek ama hepsinde aynı lezzet. Kimi zaman dört gözle beklenen bayram sofralarının, kimi zaman okuldan eve dönüşte karşılayan leziz yemeklerin yıldızı annelerin sofralarını daha da güzelleştirecek, mutfakta geçirdikleri zamanları kolaylaştıracak pratik ve şık ürünler harika hediyeler olmaz mı? Şık yemek takımları, renkli masa örtüleri, kahve makineleri, mutfak robotları, airfryer’lar ve çok daha fazlası tek bir tık uzağınızda.

Pazarama’da ‘anne evi rahatlığında’ alışveriş

Annenize hissettirmek istediğiniz tüm bu duygular, bir hediyeye sığabilir mi? Belki tam olarak değil, ama Pazarama’da, onun kalbine dokunacak seçenekler sizi bekliyor.

Pazarama, binlerce ürün seçeneği, avantajlı fiyatlar, çok kanallı erişim imkanı ve güvenli ödeme alternatifleriyle size anne evi rahatlığında bir alışveriş deneyimi sunuyor. Bir hediye seçin, içine sevginizi katın ve annenize onu ne kadar çok sevdiğinizi bir kez daha gösterin. Aradığınız her şey Pazarama’da.

Ayrıca Anneler Günü’ne özel şahane kampanyalar da sizi bekliyor. Pazarama üzerinden yapacağınız 750 TL ve üzeri alışverişlerde geçerli “HEDIYE125” kupon kodu ile 125 TL indirim fırsatı yakalayabilir, eğer Pazarama Plus üyesi iseniz aynı tutardaki alışverişleriniz için “PLUS200” kupon kodunu kullanarak 200 TL’lik özel indirimden faydalanabilirsiniz. Hepsi ve daha fazlası için hemen tıklayın, tam anneme göre’ diyeceğiniz hediyeleri kaçırmayın.  Her şeyin en iyisini hak eden anneler için, bu Anneler Günü’nde sadece bir hediye değil, bir “teşekkür” armağan edin.

*Bu yazı Pazarama katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale
whatsapp