X

İlişkilerde her an aranan huzur: Peki nerede?

“Eğer, yarım asırlık hayat bana bir şey öğretmişse şunu öğretmiştir; huzuru size kendinizden başka kimse sağlayamaz…” Dale Carnegie

Huzur… Bu ilişkide hiç huzur bulamadım diye yakınırız. Ne yaptıysam huzur veremedim diye söyleniriz… Ne huzursuz bir adam, ne huzursuz bir kadın, bana istediğim huzuru veremedi deriz. Oysa ki bir önceki sevgilimiz öyle midir? Onunla huzur bulabilmekteyizdir… O dışarıda olan, dışarıdan gelen bize “huzur” vermekle yükümlüdür kanaatimizce… Dışarıdan huzur “zerk edilecektir” damarlarımıza… Bugün içimizde büyütmekte olduğumuz dalga dalga huzursuzluğumuz öyle tek çırpıda “başkasının” hayatımıza gelmesi ile silinip gidiverecektir değil mi? Çözümü tabii ki dışarıda arayacağız, kendi “huzursuzluğumuzu” bir de kendimiz mi çözeceğiz? Öyle şey olur mu hiç?

Ben bugün sizlerle birlikte ilişkilerimizde karşımızdaki kişiye, sevdiğimize, canımız olmuşlara yüklediğimiz “huzur vericisi” sorumluluğuna daha yakından bakalım istiyorum. Bu konu hepimiz için oldukça hassas bir konu. Genel olarak sizlerden aldığım sorularda bu konuya açıkça dokunulmasa da sorularımız hep bu yöne doğru kayıyor “Ben bu ilişkide neden huzur bulamıyorum?” “Ben bu ilişkide neden huzursuzum?” “Sevgilim huzursuz sorumlusu ben miyim?” “Huzur bulmak bu kadar zor mu, neden bu ilişkim bu derece huzursuz bir sürece doğru ilerledi?

Şimdi gelin sorularımızın cevaplarını yine sorularımızın kendisinde aramakla başlayalım maceramıza… Ben bu ilişkide neden huzur bulamıyorum? Her ilişkide bizler başka bir insan oluruz. Bazı ilişkiler hayatımıza heyecan getirir, bazı ilişkiler bizlere dinginlik verir, bazı ilişkiler kanımızı daha hızlı akıtmaktadır, bazı ilişkilerde yumuşacık oluruz, bazı ilişkilerimizin doğasında ise farklı duygular ön plana çıkar… Ama huzur ilişkilerimizin olmazsa olmazıdır… Evet, bizler her ilişkimizde bir yap-bozun “eşi bulunmaz” parçası oluruz.

Eğer ki bu ilişki bizim “ait olmadığımız” bir yap-boz ise evirsek de çevirsek de o parçayı içeriğe yerleştiremediğimiz gibi bizler de bu ilişkide öncelikle kendimizi bulamayız. Bulamadığımızda da iç huzurumuz, yani huzurumuz “olmayacaktır”… Bu huzur “yoksunu” versiyonumuz etrafımıza sadece “huzursuzum” bilinci ile bakmaya başladığında karşımızdakini de huzursuz etmeye başlarız ve hatta başarırız. Gün gelir bu huzursuzluk o derece büyür ki biz daha fazla dayanamayız, o ilişkiden yap-bozun zaten o resme sığmayan parçası gibi fırlayıp kopuveririz… Burada anlamamız gereken ise huzurun karşımızdakinden bize verilemeyeceğidir. Huzur ancak ve ancak biz “gerçekten” içimizi huzura açtığımızda, kendimiz kendimizle huzurlu olduğumuzda mümkün olacaktır… Huzur ancak bizden başladığında bize akabilecektir. Huzur ancak ben kavramı ile özdeşleşebildiğinde hayatımızın bir parçası olabilecektir…

Sevgilim neden bu kadar huzursuz?” sorusunun cevabı yine o kişide saklıdır… Eğer bir ilişkide kendi kendine yeterince tatmin olmuyorsa, bu ilişkiyi taşıyamıyorsa, kendine yeterince dürüst değilse, hayatında bir veya birden çok alanda yeterince tatmin hissetmiyorsa bu o kişiyi “huzursuz” hale getirebilecek sadece birkaç sebepten bazısı olacaktır. Fakat sevgilinizin huzursuzluğu yine kendinden başlayıp kendinde biten bir durumdur… Mümkün olduğunca sebebi paylaştığınızda açıkça konuştuğunuzda bu “huzursuz” hal rahatlayabilir…

Ne yaptımsa huzur bulamadım” cümlesi ise bir ilişki ile ilgili gerçek duygularımıza inmemiz gerektiğini açıkça gösteren bir işarettir. Huzur bulmak dünyanın en zor şeyi değildir, sadece kendimiz gibi, kendimizle barışık, olduğumuz üzere olabildiğimizde bir ilişkide böyle olmaya izin verdiğimizde, kendi kendimize kendimiz gibi olmayı layık gördüğümüzde biz zaten “huzuru” bulabilmiş oluruz… Ne yaptıksa ve (hala) huzuru bulamadıksa kendimize daha derinden sormamız gerekir: “Gerçekten yaşamak istediğimiz nedir,” “bugün bu ilişkide olmayan fakat ihtiyacımız olduğunu hissettiğimiz nedir,” “bugün neden huzur bu derece yakınımızdayken bizim için bu derece uzağımızda durmaktadır”… Bu sorulara alacağımız cevaplar belki bizleri huzura bir adım daha yakınlaştırabilir…

“Bu ilişki, bu kadın, bu adam bana huzur vermiyor”... Ne beklemekteyiz? Tam olarak bir kadının veya adamın altın bir tepside bize huzur sunmasını mı? Sihirli bir değneğin hayatımızı değiştirmesini mi? Kendimize söyleyemediklerimizin, alamadığımız sorumluluklarımızın o “diğeri” tarafından alınıp halledilmesini mi? Kendi kendimize beceremediğimiz her şeyin bir başkası tarafından dışarıdan bizim için “hazırlanıp da” hayatımıza sokulmasını mı? Evet, hepsini beklemekteyiz; ve yine evet hiç biri o şekilde gerçek olmayacak… Daha çok bekleyeceğiz o adamın veya kadının bize huzuru vermesini… Huzur, biz kendimiz gibi olduğumuzda zaten yanıbaşımızdadır… Zaten  kolay olandır, zaten hayatımızda olandır… Onu bunca “elde edilemez yapan” yine bizleriz…

Bugün bu yazımda bana eşlik eden sen, hayatına ve ilişkilerine bakmanı dilerim; huzur sana verilmedi mi? Huzuru istediğince alamadın mı? Hala huzuru dışarıdan alabilmeyi mi beklemektesin? Huzur hayatının neresinde? Sen gerçekten kendin gibi olabiliyor musun? Başkasından beklemeden önce sen kendi kendine huzur dolabiliyor musun ve yine huzurla kalabiliyor musun?

Sen, bugün huzur dendiğinde, “dışarıdan” “X kişisinden” “Y sevgilisinden” yani başkasından beklemeden; evet kalbimde vücudumda içimde hücrelerimde “ben” olduğum için var diyebiliyor musun?

 

İlginizi çekebilir: Hayatta karşılık beklediklerimiz: Tüm bunları silmeye hazır mısınız?

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale