İlişkilerde en sık yapılan 5 hata: Sorunların altında ne yatıyor olabilir?

Kendi ilişkimizde ya da bir tanıdığımızın ilişkisinde sorunlar olduğunu düşündüğümüz an soluğu ya ilişkilerle ilgili makalelerde ya da videolarda alırız. Her şey harika giderken birden ne olmuştur da sorunlar ortaya çıkmaya başlamıştır?

Biz insanlar, ilişkilerimizle ilgili problemlerde hatayı öncelikle kendimizde aramaya meyilliyizdir. “Ne yaptım da soğuk davranıyor? Önceden hiç böyle değildi, çok değişti…”

Başlıkta “hata” kelimesi kullanılmış olsa da aslında bunlar çoğunlukla bilinçli yapılan hatalar olmuyor. Büyüdüğümüz çevreden, ebeveynlerimizin iletişim biçimlerine dek birçok etken bizim insan ilişkilerimizi şekillendirmede büyük rol oynuyor. Bu durum ilişkiler için de geçerli. O yüzden gelin ilişkilerde istemeden de olsa en sık yaptığımız hatalara bir göz atalım.

1. Partneri değiştirmeye çalışmak

Partnerimizi kafamızdaki ideal erkek/kadın şablonuna uydurmaya çalışmak ve bunun için kendisinden değişmesini beklemek ya da zorla değiştirmeye çalışmak ilişkiye verilen en büyük zararlardan biridir. Değiştirmeye çalışmak yerine onun da kendine özgü bir karakteri ve zevki olduğunu kabul etmek ve aynı anlayışı kendisinden de beklemek en doğru davranıştır. Ne siz partnerinizi değiştirmeye çalışın ne de siz onun için değişin.

2. Beklenti

İlişkide insanları belki de en çok mutsuz eden kavramdır beklenti. Bunu şu an romantik ilişkiler için konuşuyor olsak da genel anlamda tüm sosyal ilişkiler için de geçerlidir beklentide olmamak. Çünkü insanlardan beklediğiniz davranışı göremeyince hayal kırıklığına uğrar ve mutsuz olursunuz. Sevgilinizin özel bir günde size almasını istediğiniz (beklediğiniz) hediye yerine başka bir hediye ile karşılaşınca o anın güzelliğini kaçırıp mutsuz olursunuz. Beklentiye girmeden anda kalmaya çalışmak ve keyif almak mutluluğunuzu artıracaktır.

3. Kontrol etmek

Nereye gidiyor? Kimlerle gidiyor? Şu an ne yapıyor? Eve kaçta döndü? Telefona neden cevap vermedi? Bunlar gibi birçok soru aranızdaki güven bağının incelmesine neden olur. Partnerinizi gittiği yerden kontrol etmek, teknoloji sayesinde görüntülü arayıp kimlerle olduğuna bakmak, eve giriş çıkış saatlerini hesaplamak gibi davranışlar kendisinde hem sıkışmışlık hissi uyandırır hem de güvenilmediğini düşünür. Halbuki ilişkinin en temel taşı güven duygusudur. Karşılıklı olarak birbirinize güvenmeyi tercih etmelisiniz. Eğer güven zedeleyici davranışlar olduğunu düşünüyorsanız bunu açıkça paylaşmalı ve o bağı tekrar kurmak için bir çözüm yoluna gitmelisiniz.

4. İğneliyici konuşmak

İnsanoğlu sözlü olarak ve beden dilini kullanarak iletişim kurar. Sağlıklı iletişim için ise açık ve net olmak, dolaylı söylem yerine doğrudan konuşmak çok önemlidir. Bir şeye kızdığınızda hiçbir şey söylemeyip yüz ifadenizle belli etmeye çalışmak, ima, kinaye, iğneleme yoluyla partnerin anlamasını sağlamak ilişkinin kalitesini olumsuz olarak etkileyecektir. Neye kızdıysanız ya da ne söylemek istiyorsanız kırıcı kelimeler kullanmadan net olarak hislerinizi söylemeniz yerinde olacaktır.

5. Sürekli beraber vakit geçirmek

Biz terapistler çiftlere mutlaka kendi bireysel alanlarının olması yönünde tavsiye veririz. Birlikte vakit geçirmenin güzelliği tabii ki tartışılamaz ancak bireysel alanlarınızı korumak ve bazen farklı aktivitelerde bulunmak hem paylaşımlarınızı çoğaltacak hem de birbirinizi özlemenizi sağlayacaktır.

İlginizi çekebilir: Özgüven ve kıskançlık arasındaki ilişki: İlişkilerde kıskançlık ne anlama gelir?