Herkesin duygusal ihtiyaçları vardır. Hayatta kalmak için suya, havaya, gıdaya ve bir korunağa ihtiyacımız olması, fiziksel ihtiyaçlarımızın bir ifadesidir ancak yaşama bir anlam vermek için daha fazlası gerekir. Dostluk, bağlanma, güvenme veya takdir etme gibi şeylere dokunamaz ve onları göremeyiz ancak bunlar yine de önemlidirler. Aynısı duyulmak ve değer verilmek için de geçerlidir. Bir ilişkide bağınızın gücü, ihtiyaçlarınızın karşılanıp karşılanmadığı konusunda büyük bir fark yaratabilir. Her ilişki birbirinden farklı olabilse de partnerinizin ve sizin ilişkiden ihtiyaç duyduğunuz şeyleri alıp almadığınızı gösteren 10 temel duygusal ihtiyaca göz atalım:
Yakınlık
Çoğu ilişkide farklı türde yakınlıklar mevcuttur.
- fiziksel dokunuşlar
- cinsel yakınlık
- sevgi sözcükleri
- nazik jestler
Yakınlık bağ kurmanızı sağlar ve daha samimi olmanızı sağlar. Ancak herkes yakınlığı aynı şekilde göstermez ve partnerler genellikle bu ihtiyacın karşılanması için birbirlerinin kendilerine has yaklaşımlarına alışırlar. Birisinin “seni seviyorum” dememesi, onun sözlere değil eylemlere önem verdiğinin bir işareti olabilir. Eğer ilişkinizdeki yakınlık düzeyi bir anda değişirse, endişe etmeye başlayabilirsiniz. Pek çok ilişki problemi yakınlığın mevcut olmamasından kaynaklanır ve geçmişte yakın olmayı seven partnerinizin neden dokunuşlardan kaçtığı ve uzak durduğunu merak etmek çok normaldir. Ancak normalden daha az yakın duruyorsa, bu konuda konuşmak iyi bir fikirdir. Unutmayın ki sormadan ne olduğunu öğrenemezsiniz. Tartışmacı olmayan bir yaklaşım belirlemeyi unutmayın.
Kabullenilme
Partnerinizin sizi olduğunuz gibi kabullendiğini bilmeniz, ilişkide ait olma hissi yaratacaktır. Kabullenmek sadece sizi kabul etmesi anlamına gelmiyor. Aynı zamanda onun yaşantısına da uygun olduğunuzu göstermesi anlamına geliyor.
Kabullenilme hissi şunlar olduğunda artabilir:
- sizi aile ve arkadaşlarıyla tanıştırdığında
- birlikte yapılacak aktiviteler planladığında
- gelecek için hedefler ve hayaller kurduğunda
- karar verirken tavsiyenizi istediğinde
Kabullenilmiş hissetmezseniz, hayatınız uçurumun kıyısındaymış gibi hissedebilirsiniz ve bu da pek konforlu olmaz. Bazı insanlar kolayca açılmazlar ve sizi hayatının belli kısımlarına sokmama konusunda başka sebepleri olabilir. Aynı şekilde aidiyet hissetmediğiniz zaman kendinizi ilişkide uzun vadeli görmeniz zor olur. Burada denenebilecek bir taktik vardır: onu aile ve arkadaşlarınızla tanışmak için davet edin. Böylece sizin de onun hayatına dair fazla dahil olmak istediğinizi gösterin.
Doğrulanma
En yakın çiftler bile bazen aynı fikirde olmazlar ve bu sorun değildir. Tamamen anlaşmadığınızda bile onun endişe ve anlayışını duymanız önemli olacaktır.
2016 yılında yapılan bir araştırmaya göre çoğu çift aynı dalga boyunda olmanın önemli olduğunu düşünüyor. Partneriniz sizin bakış açınızı görme konusunda tamamen başarısız olduğunda, yanlış anlaşılmış hissedebilirsiniz. Eğer duygularınızı tamamen reddederse, saygısızlık edilmiş gibi hissedebilirsiniz. Genel olarak doğrulanmış hissediyorsanız ancak bir iki defa tersi olduysa, ters bir gününe denk gelmiş olabilirsiniz. Hislerinizi göstermek için bir sohbet fena olmaz. Ancak devamlı olarak görmezden geliniyormuş gibi hissediyorsanız, gücenebilirsiniz ve bu nedenle problemi en kısa sürede ele almak gerekir.
Bağımsızlık
İlişki derinleştikçe, partnerler benzer ilgi alanlarını, aktiviteleri ve diğer günlük şeyleri paylaşmaya başlarlar. İlerledikçe tek bir varlık haline gelmiş gibi hissedebilirsiniz. Ancak ilişkiniz ne kadar güçlü hale gelirse gelsin, kendinize dair hissinizi korumanız gerekir. Ortak pek çok şeyiniz olabilir ancak yine de özel hedefleri, arkadaşları ve değerleri olan iki ayrı insansınız ve bu iyi bir şeydir.
Eğer kimliğiniz onun kimliğine karışmaya başladıysa, durumu incelemek için bir adım geriye atın. Bu karışım siz yakınlaştıkça çok doğaldır ancak bir süre sonra ilişkinin başarılı olması için ona daha fazla benzemeniz gerektiğini düşündürebilir. Gerçekte, ayrı ilgi alanlarına sahip olmak birbirinize dair merakınızı korumanıza yardımcı olabilir ve bu da ilişkinizi güçlendirip eğlenceli tutar. Eğer ilişkide kendinizi kaybediyorsanız, arkadaşlarınızla tekrar bağ kurmaya çalışın ve eski hobilerinizden birisine geri dönün.
Güvenlik
Sağlıklı bir ilişkide güvende hissetmeniz gerekir ancak güven pek çok anlama gelebilir.
İlişkinizde güvende hissediyorsanız genelde şunlar olur:
- sınırlarınıza saygı duyduğunu bilirsiniz
- duygularınızı paylaşmakta sorun yaşamazsınız
- fiziksel olarak güvende hissedersiniz
- tercihlerinizi desteklediğine inanırsınız
Açık sınırlar koymak güvenlik hissinin artmasını sağlayabilir. Örneğin sesini yükselttiğinde cevap vermeyeceğinizi söyleyebilirsiniz. Eğer partneriniz istismarcı bir hale gelirse, profesyonel destek alın. Fiziksel istismarı tanımak genelde kolaydır ancak duygusal istismar güvensiz hissetmenize sebep olabilir ve tam olarak nerede sorun olduğunu fark bile etmeyebilirsiniz.
Güven
Güven ve güvenlik genelde el ele gider. Güvenemeyeceğiniz birisinin yanında fiziksel veya duygusal olarak güvende hissetmeniz olanaksızdır. Eğer ona dair şüpheleriniz varsa, davranışlara odaklanın. Örneğin gece açıklama olmaksızın geç saatlerde geliyor olabilir. Böylece neler olup bittiğini anlamanız daha kolay olabilir. Genel olarak güven duymak hemen oluşmaz. Zamanla beslenir ve gelişir ancak bir anda kaybedilir. Kırılan bir güven bazen tamir edilebilir ancak her iki partnerin de çabası gerekir ve genelde terapist desteği lazım olur. İlişkinizdeki güven problemleriyle nasıl başa çıkacağınıza dair açık olun. Duruma göre cevabınız değişebilir ancak muhtemelen kabullenemeyeceğiniz davranışlar konusunda bir fikriniz vardır. Bu fikrinize uyduğunuz için suçlu hissetmeyin.
Empati
Empati sahibi olmak, birisinin nasıl hissettiğini hayal edebilmek demektir. Bu yetenek romantik ilişkilerde temeldir çünkü insanların daha derin bağlar kurmak üzere birbirlerini anlamalarına yardımcı olur. Örneğin doğum gününüzü unuttu ve kızgın, üzülmüş hissediyorsunuz. 5 yıl birlikte geçirdikten sonra bunu nasıl yapabilir? Siz onun doğum gününü hiç unutmadınız.
Ancak ilk baştaki hayal kırıklığı ve kızgınlık geçtikten sonra, onun açısından görmeye başlayabilirsiniz. Son zamanlarda işinde zorlanıyor olabilir, bu da kaygılar nedeniyle uyku problemleri yaratıyor olabilir. Duygusal gücünün büyük kısmı işleri düzeltecek planlar yapmaya gidiyor olabilir. Tüm bunları düşündüğünüzde, doğum gününüzü unutmuş olabilmesi anlaşılabilir hale gelir. Duruma dair anlayışınız kabullenmenize yardımcı olur, merhamet ve affedicilik sağlar ve sizi yakınlaştırabilir. Ancak sorunu büyütmeye devam etmek, tartışmalara ve yollarınızın ayrılmasına sebep olabilir.
İlginizi çekebilir: Empati kurmayı ne kadar becerebiliyoruz: Birini dinlerken yapmamanız gereken 9 şey
Öncelik verme
Partnerinizin sizi öncelik haline getirmesini istemeniz çok normaldir. Ancak her insanın hayatında birden fazla önemli insan vardır. Örneğin bazen zorlu zamanlardan geçen bir arkadaş öncelik haline gelebilir. Ancak genel olarak hayatında öncelik sahibi olmadığınızı düşünüyorsanız, varlığınıza değer vermediğini düşünebilirsiniz. Bu da sizi ilişkiyle neden uğraştığınızı düşünmeye itebilir. Bir sohbet genelde yardımcı olur. İlk olarak öncelik verilmediğinizi hissettiğinizden bahsedin. Yargı dağıtmayın. Sonrasında bir çözüm sunun.
Bağ kurma
Her şeyi birlikte yapmamak sorun değildir. Hatta ayrı ilgi alanlarına ve arkadaşlıklara sahip olmak bireysel ruh sağlığınıza iyi gelebilir ve ilişkide bağımsızlık sağlayarak ilişki sağlığını koruyabilir. Ancak aynı zamanda bağlanmış da hissetmek isteyeceksiniz. Bu da anlaşılırdır. Yaşamı paylaşmıyorsanız ilişki nedir ki?
Bağ kuramazsanız, birlikte çok zaman geçirseniz bile yalnız hissetmeye devam edersiniz. Bu durumda sadece birlikte zaman geçirmeyi seven ve birlikte yaşayan iki insan gibi olursunuz. Muhtemelen ilişkinizin bu yönde ilerlemesini istemiyorsunuzdur. Ancak iyi haber: Eğer bu bağ hissinden yoksunsanız, tekrar bağlanmak ve etkileşime girmek mümkündür.
Bazı yardımcı olabilecek ipuçları şöyle:
- Daha önce düşünmediğiniz günlük yaşam unsurları hakkında sorular sorun.
- Birlikte deneyecek yeni bir aktivite önerin.
- Rutinlerin dışına çıkın ve günü bir yolculukta geçirin.
- Çocukluğunuzdan şeyler anlatın veya birlikte olan anılarınızı paylaşın.
İlginizi çekebilir: Gerçek sevgi, toprağa tutunamama haline de kalpte geniş bir yer açmaktır
Alan tanıma
Bağlanma önemlidir ancak alana sahip olmak da önemlidir. İlişkide alana sahip olmak, ikinizin de yapmak istediğiniz şeyleri yapmaya özgürlüğünüz olmasıdır. Desteklenmiş hissedersiniz ancak kendi tercihlerinizi de yapabileceğinizi bilirsiniz. Yani biraz kendi başınıza zaman geçirirsiniz. Bu iş yerinde farklı alanlar da olabilir, evde rahatlama da olabilir. Ayrıca duygusal bir alan da olabilir.
Dürüst olmak, aklınızdan her geçeni paylaşmanız gerekiyor anlamına gelmez. Örneğin kızgınsanız, biraz fiziksel ve duygusal olarak ayrılmak bunları sağlıklı şekilde değerlendirmenizi sağlayabilir ve partnerinize yüklenmenize engel olabilir. Bu nedenle alan ihtiyacınızı belirtmekten kaçınmayın.
Şunları düşünebilirsiniz:
- her gün biraz yalnız zaman geçirin
- evde kendinize bir oda ayırın
- dışarıda daha fazla vakit geçirin
İlişkide duygusal ihtiyaçlar söz konusu olduğunda birkaç şeyi de dikkate almak gerekiyor:
Duygusal ihtiyaçlar herkeste aynı değildir: Yaşamınız boyunca farklı ihtiyaçlarınız olabilir ve hatta bir ilişkide bile ihtiyaçlarınız değişim gösterebilir. Çünkü zamanla kendinizi daha fazla tanırsınız, gelişirsiniz ve bir çift olarak değişim geçirirsiniz. Zaman içerisinde adapte olmak çok normaldir ve geçmişte ihtiyaç duymadığınız şeylere de ihtiyaç duyabilirsiniz. Geçmiş deneyimlerin de etkisi olabilir. Geçmiş bir ilişkiden elde ettiğiniz deneyim, iletişimin ne kadar önemli olduğunu size öğretmiş olabilir.
İnsanların farklı ihtiyaçları olabilir: Duygusal ihtiyaçlar kişiden kişiye değişebilirler. Bazı insanlar sevgi yerine aidiyet isterler, bazıları tutku yerine güven isterler. Belli şeylere öncelik veriyor olabilirsiniz ancak partnerinizin öncelikleri tam tersi olabilir. Ancak bu durum ilişkinizin başarısız olacağı anlamına gelmez. Sadece iletişime daha fazla vakit ayırmak gerekir ve ortak bir nokta bulmaya çalışmak iyi olabilir.
Kimse ihtiyaçlarınızı karşılamak zorunda değil: Duygusal ihtiyaçlar ilişki tatmininde önemli bir rol oynarlar. Tatmin edilirlerse, keyifli, memnun ve heyecanlı hissedersiniz. Karşılanmadıklarında ise çileden çıkar, üzülürsünüz ve kafanız karışabilir. Bununla birlikte partneriniz tüm ihtiyaçlarınızı karşılamak zorunda da değildir. Güven ve iletişim gibi bazı ihtiyaçlar ilişkinin başarısını etkilerler ve güven ile açıklık olmadıkça ilişki genelde uzun vadeli olmaz. Ancak bazı ihtiyaçları karşılamalarını beklememelisiniz. Romantik ilişkilerde bile bazı şeyleri sizin de sağlamanız gerekir.
Sonuç olarak fark etmiş olabileceğiniz gibi, ihtiyaçların karşılanması genelde ortak bir problem çözme yeteneği gerektirir. Bunun temeli ise iyi iletişimdir. İhtiyaçlarınızı partneriniz ile paylaşmanız genelde en iyi başlangıç noktasıdır. Eğer iletişim kuramıyorsanız, muhtemelen ikinizin de ihtiyaçları tamamlanmayacaktır. Eğer zorlanıyorsanız, bir terapist endişelerinizi konuşmanız için güvenli bir ortam sağlayacaktır.
İlginizi çekebilir: Aşkı hep o ilk karşılaşma sandık; oysa aşk o ilk karşılaşma değil, birbirinin içinde yok olma haliymişAşkı hep o ilk karşılaşma sandık;
Kaynak: healthline