İlişkide zamanla azalan ilgiyi ve yakınlığı canlandırmanın yolları

Uzun süreli, düzenli ilişki yaşayan ya da evli olan çiftler, ilişkinin bir noktasında artık partnerleri tarafından görmezden gelinmeye başlıyor. İlişkinizin artık heyecanlı olmadığını, partnerinizin sizi eskisi kadar sevmediğini düşündüğünüz noktada bu durumun sebebi genelde bir tarafın ilişkiye ya da karşısındaki insana karşı ilgisinin azalması oluyor.

iliski problemleri

Her ilişkide bir tarafın ilgisinin azaldığı ve karşısındaki kişiyi görmezden geldiği, yalnız kalmak istediği zamanlar olabiliyor. Ancak bu dönem uzadığında, reddedilen ve istenmeyen taraf için sonuçları göründüğünden daha ağır. Partneri tarafından sürekli olarak görmezden gelinen kişiler zamanla özgüven problemi başta olmak üzere birçok psikolojik rahatsızlıkla karşı karşıya kalıyorlar. Sonuç olarak da, taraflardan birinin psikolojik sağlığının yerinde olmayışı, ilişkinin gidişatını olumsuz etkileyebiliyor.

Cinsel isteksizlik ve reddedilme duygusu

Evlerimizde banyo ve mutfak, ev kazalarının en çok yaşandığı ve fiziksel yaralanma riskinin en yüksek olduğu bölümler. Yatak odası da duygusal yaralanmanın ve ilişki kazalarının…

Partneriniz isteklerinizi sürekli tersliyor, yakın olma girişimlerinize bıkkınlıkla karşılık veriyor, onu öpmeye çalıştığınızda uzaklaşmaya çalışıyor, birlikte bir şey yapmaya çalıştığınızda bahaneler üretiyor, sık sık salonda uyuyakalıyor, baş başa çıktığınız yemeklerde her zamankinden daha fazla alkol tüketiyor ya da sürekli bir arada olmanızdan rahatsızlık duyduğunu gösteriyorsa bu durum size uzun vadede psikolojik olarak ağır hasar verecektir.

İlişkide olduğumuz kişinin bizden soğuduğunu hissettiğimiz anlarda, beynimizde fiziksel acıya tepki veren bölge uyarılır. Yani, psikolojik olarak duyduğumuz acı elimizin yanmasıyla ya da parmağımızın kesilmesiyle birlikte duymuş olduğumuz acıyla aynı hissettirebiliyor.

Partnerimizin ilgisizliği ve boşvermişliğinin bu kadar etkili olmasının en önemli sebebi de, o kişinin bizi en iyi tanıyan, en çok anlamasını beklediğimiz ve en çok sevgisine ihtiyaç duyduğumuz kişi olması. En yakınımız olan ve güvendiğimiz biri tarafından reddedilmek, karşı tarafın tutumunu kişisel algılamaya daha fazla eğilimli oluyoruz ve artık sevilmediğimizi hissetmemize neden olabiliyor. Uzun vadedeyse, ilişkideki taraflardan birinin psikolojik sağlığının bozuk olması ilişkinin gidişatına olumsuz etki ediyor. Zarar görmüş olan partner, ilişkide yaşanacak olan problemlerin önüne geçmek için çoğu zaman uzaklaşmayı seçiyor. Çözülemeyen problemlerse ilgi görmeyen ve dışlanan partnerde zamanla öfke ve depresyon semptomlarının görülmesine yol açabiliyor.

Partnerinizle ilgiye ihtiyacınız olduğunu konuşmanın yapıcı yolları

İlişkide ilgi görmeyen ve sürekli verici davranan taraf, bu konuyu partneriyle konuşmak istediğinde çoğu zaman duygularını kontrol edemeyerek saldırgan ve öfkeli bir tavır sergileyebilir. Kişinin özgüveni zedeleyen, sürekli tekrarlanan dışlanmışlık ve önemsenmeme hissi zamanla problemleri açıkça konuşma motivasyonunu da azaltıyor. Kişi zarar görmemek için konunun üstünü örtmeyi ya da kaçmayı tercih ediyor.

Ancak, konuşmamayı tercih ederek problemi geçiştirmek, kısa süreliğine problemden uzaklaşmanıza yardımcı olsa da, uzun vadede özgüveninizi tekrar geri kazanmanıza ve ilişkinizde mutlu olmanıza engel oluyor. Bu nedenle partnerinizi incitmeden ve kişiliğine herhangi bir saldırıda bulunmadan, sizi rahatsız eden konuları onunla konuşmanız ve çözüme ulaştırmanız gerekiyor.

Peki, ilgi ve yakınlık isteğinizi partnerinizle paylaşmanızın yapıcı yolları neler?

  • İkinizin de zamanının olduğu ve yalnızca birbirinizi duyabileceğiniz sakin bir ortamda partnerinize konuşmak istediğinizi belirtin ve belirlediğiniz süre boyunca sizi bölmeden, yalnızca dinlemesini isteyin.
  • Dikkatinizi tamamen birbiriniza odakladıktan sonra, durumu yargılama yapmadan ve çok dolandırmadan, özet şeklinde partnerinizle paylaşın. Karşınızdaki kişinin durumun farkında olmadığı ihtimalini de göz önünde bulundurarak, mümkün olabildiğince açık ve açıklayıcı olmaya çalışın.
  • Karşınızdaki kişinin davranışlarını ve size nasıl zarar verdiğini değil, davranışlarının sizde ortaya çıkardığı duyguları paylaşmayı deneyin. Örneğin; ‘Ben konuşurken telefonla ilgilenmen beni çok sinirlendiriyor.’ demek yerine ‘Ben konuşurken telefonla ilgilendiğinde kendimi çok sinirlenmiş hissediyorum.’ gibi kendi hissettiklerinizle ve duygularınızla ilgili paylaşımlarda bulunun. Kendinizi ifade ettikten sonra mutlaka partnerinize de kendisini ifade etmesi ve size yanıt vermesi için gerekli süreyi tanıyın.
  • Değişmesini istediğiniz şey her neyse, bunu açıkça partnerinize belirtin ve değişim talebinizi ona sunun.
  • Eğer partneriniz isteğiniz karşısında sinirlenirse ve değişime açık bir tavır sergilemezse, konuyla ilgili kendisinin ne düşündüğünü sorun ve problem çözümü için önerebileceği farklı seçenekler sunmasını isteyin.
  • Çözüm için gerekli olan değişim konusunda anlaştıktan sonra, değişimi gerçekleştirmek için atmanız gereken adımları birlikte belirleyin. Tüm değişimi partnerinizin gerçekleştirmesini beklemeyin. Ona bu ağır sorumluluğu vermek kendisini gergin hissetmesine sebep olabilir. Birlikte görev paylaşımı yapın ve bu süreçte anlayışlı davranmaya çalışın.

 

Uplifers
Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!