Partneriniz akşam eve geldiğinde size heyecanla başka bir ülkeden kaçırılmayacak bir iş teklifi aldığını söylüyor. Ancak kariyeriyle ilgili bu önemli değişim nedeniyle sizin işinizden ayrılıp onunla birlikte ülke değiştirmeniz gerekiyor. Böyle bir durumda onun mutluluğu ve ilişkinizin geleceği için işinizden, arkadaşlarınızdan, ailenizden ayrılmayı göze alabilir misiniz, ya da almalı mısınız? Onun kariyeri için vereceği bu önemli kararda yanında olabilmek için kendi istek ve ihtiyaçlarından ödün vermeli misiniz? Sizce ilişkide fedakarlık ne kadar olmalı?
Yakın ilişkilerin fedakarlık gerektirdiğini hepimiz biliyoruz. Selvi Boylum Al Yazmalım filminin unutulmaz repliği ‘Sevgi neydi? Sevgi emekti!’ sözünün de belirttiği gibi, birini sevmeyi çoğu zaman fedakarlıkla tanımlıyor, çoğu durumda sevginin tanımına kendimizden ödün vermeyi de dahil ediyoruz. Aşk ve fedakarlık arasındaki ilişkiyi inceleyen araştırmalar da, birbirleri için fedakarlık yapmaya istekli olan çiftlerin ilişkilerinde daha mutlu olduklarını ve ilişkilerinin daha uzun ömürlü olduğunu gösteriyor. Fedakarlığın derecesi bazen partnerinizle birlikte olmak için başka bir ülkeye taşınmak gibi yaşamınızı kökünden değiştirecek kararlar almanızı gerektirirken, bazen sizin istediğiniz değil onun istediği filmi izlemek gibi küçük ve sıradan gibi görünen şeyler olabiliyor.
Romantik ilişkilerde fedakarlık kaçınılmaz olsa da, bunu yapabilmek her zaman kolay olmayabiliyor. Fedakarlık yaparken ‘Neden ödün vermek zorunda olan benim?’ ya da ‘Onun keyfi için neden kendi isteklerimden vazgeçmek zorundayım?’ gibi zorlayıcı içsel çatışmalar yaşayabiliyoruz. İlişkinin başında yaptığımız fedakarlıklar çok da gözümüze batmazken, ödün veren tarafın sürekli kendimiz olması güç dengesizliğine sebep olarak uzun vadede mutsuz ve huzursuz hissetmemize neden olabiliyor. Çok sevdiğiniz biri için fedakarlık yapmak ona değer verdiğinizi göstermenin ve kendinizi iyi hissetmenin bir yoluyken, ödün veren tarafın sürekli kendiniz olduğunu düşünüyor ve içinizden gelmediği halde fedakarlık yapmak zorundaymışsınız gibi hissediyorsanız, ilişkinizde kendinizden ne kadar ödün verdiğinizi gözden geçirmenizin vakti gelmiş olabilir.
Yaptığınız fedakarlıkların ne kadarının fazla ne kadarının az olduğunu daha iyi değerlendirmeniz için ilişkinizde ödün verebileceğiniz ve asla ödün vermemeniz gereken şeyleri sizler için bir araya getirdik.
İlişkiniz için kendinizden fedakarlık yapabileceğiniz şeyler
Ne kadar süredir birlikte ve birbirinize ne kadar bağlı bir çift olduğunuza göre değişmekle birlikte, yaşamınıza başka birini dahil ettiğinizde, tek başınıza yaptığınız ya da sadece sizin kontrolünüzde olan bazı şeylerden fedakarlık yapmanız gerekebilir. İlişkinizin dinamiklerine ve kişilik özelliklerinize bağlı olarak, aşağıdaki durumların hepsinden ya da bir kısmından, ilişkiniz için fedakarlık yapmanızda bir sakınca olmayacaktır:
1. Boş zamanlarınız
Boş zamanınızın çoğunu kendi istediğiniz aktivitelerle ya da kendi hoşunuza giden etkinliklerle, tek başınıza geçirmeye alışkın olabilirsiniz. Ancak yakın ilişkide olmanın ve partnerinizle aranızdaki bağı güçlendirmenin en önemli gerekliliklerinden biri birlikte kaliteli zaman geçirmek olacaktır. Çoğumuzun gün içinde sorumluluklarımızdan arda kalan çok küçük bir zaman aralığı bulunuyor ve bu zaman aralığının bir kısmını kendinizle değil partnerinizle baş başa geçirmek için kullanmanız, sağlıklı bir ilişki sürdürebilmeniz için son derece önemli. Zamanınızı nasıl harcadığınız, neye daha çok değer verdiğinizi göstereceği için boş zamanlarınızdan ve kendinizle baş başa geçirdiğiniz zamanın bir kısmından ilişkiniz için ödün verebilirsiniz.
2. Ekran süreniz
Boş zamanlarınızı partnerinizle birlikte geçirmeniz elbette elinizde telefonla, bilgisayarla ya da joystickle ‘yanında’ olmanız anlamına gelmiyor. Sosyal medyada, oyun oynayarak ya da bir şeyler izleyerek geçirdiğiniz zamanın bir kısmını partnerinizle sohbet etmek, etkileşime girmek ve iletişim kurmak üzere feda etmeniz gerekiyor. Sevdiğiniz insanla bağlantı kurmanızın önüne geçmesine izin vermemek için, romantik ilişkinizde ekran sürenizden, en azından bir kısmından ödün verebilirsiniz.
3. Fiziksel ve zihinsel enerjiniz
İlişkilerde bağlılık arttıkça, o ilişki için harcanması gereken fiziksel ve zihinsel enerji de bir o kadar artmak durumunda. Hepimizin gün içindeki sorumluluklarına ayırabileceği enerjinin sınırlı olduğunu düşünürsek, enerjinizin bir kısmını kendinizin ya da partnerinizin ihtiyaçlarından ödün vermeden, ilişkinizi besleyecek aktivitelere yönlendirmeniz gerekiyor. Tıpkı zamanınız gibi, enerjinizi nereye ve ne kadar harcadığınız da öncelikleriniz hakkında önemli mesajlar taşıyor.
4. Mükemmeliyetçiliğiniz
Özellikle ilişkiler söz konusu olduğunda başka birinin sorumlulukları, beklentileri ve istekleri de devreye gireceği için mükemmeli arzulamaktansa ‘elden geldiği kadar’ıyla yetinmeyi öğrenmeniz gerekiyor. Mükemmeliyetçi beklentilerle ilişkinizle ilgili kararları ertelemeniz problemlere zemin hazırlayabileceği için, mükemmel olmadığını bilseniz de adım atmanız ilişkinizin devamlılığı için son derece önemli olabilir.
5. Bütçeniz
İlişkinin önemli bir parçası da özel günlerde anlamlı hediyeler almak, birlikte seyahat planları yapmak ya da partnerinizi sürpriz yemeklere çıkarmak gibi bütçenizden fedakarlık yapmanızı gerektiren aktiviteler olacaktır. Bütçenizin ayrıntılı bir hesabını tuttuğunuzda ve bu harcamalara yer açtığınızda, başka biriyle birlikte olmanın bütçenizden kısıtlı da olsa bir fedakarlık yapmanızı gerektirdiğini fark edeceksiniz.
6. Eski alışkanlıklarınız
Tek başınızayken yaşamınızı o kadar da etkilemeyen ancak başka biriyle birlikteyken sürdürmeye devam ettiğinizde ilişkinize zarar veren, özellikle iletişim tarzınızdaki işlevsel olmayan aşırı duygusallık, çatışmadan kaçınmak gibi alışkanlıklarınızdan ödün vermeniz, sağlıklı ve kaliteli bir ilişki sürdürmeniz için gerekli olacaktır. Kişisel alışkanlıklarınızı gözden geçirerek ve bu alışkanlıklardan ilişkinize zarar verebilecek olanları değiştirmeye çalışarak ilişkinizi güçlendirebilirsiniz.
İlginizi çekebilir: İlişkilerdeki sessiz beklentilerin yükü: Beklentilerinizi açıkça dile getirin
İlişkiniz için kendinizden ödün vermemeniz gereken şeyler
İlişkinizin sağlıklı ilerlemesi için fedakarlık yapabileceğiniz şeylerin yanı sıra, bazı konularda kendi sınırlarınızı koruyabilmeniz ve kişisel alana sahip olmanız da son derece önemli. Partnerinizi ne kadar seviyor olursanız olun, ilişkinizde asla ödün vermemeniz ve vazgeçmemeniz gereken şeylere gelecek olursak:
1. Yaşamdaki hedefleriniz ve tutkularınız
Kariyerinizle, ailenizle ya da kişisel gelişiminizle ilgili hedefleriniz, sizi bireysel olarak besleyeceği ve yaşamda anlam bulma çabanıza katkı sağlayacağından, ilişki için vazgeçmemeniz gereken şeylerin başında geliyor. İlişkiden önce ya da sonra, ne zaman belirlemiş olursanız olun bireysel olarak sizi tatmin eden ve önemli olduğunu düşündüğünüz hedeflerinizden asla ödün vermeyin. Sizin kişisel hedefleriniz ve başarılarınız partneriniz için o kadar da değerli değilse, sizden kendi hedefleriniz ve onlarınki arasında seçim yapmanızı istemeleri an meselesidir. Ve bu, karşınızdaki kişinin size ne kadar değer verdiğinin de önemli bir göstergesi olacaktır.
2. Hobileriniz ve ilgi alanlarınız
Hayatınızdaki kişi sevdiğiniz bir hobinizden ya da ilgi duyduğunuz aktivitelerden vazgeçmeniz için size baskı yapıyorsa, bu konuda sınırlarınızı korumaya ve hakkınızı savunmaya dikkat edin. Kendinizi iyi hissedebilmeniz, ilişkinizin sağlığı ve devamlılığı için de son derece önemli. Sırf başka bir insanı memnun edebilmek için kendinizi mutsuz etmeniz, uzun vadede ilişkinizde de problemlerin çıkmasına zemin hazırlayacaktır. Dans, spor ya da seyahat… İlgi alanınız ve size gerçekten yaşadığınızı hissettiren şeyler her neyse, sırf hayatınızdaki kişi istemiyor diye bu şeylerden vazgeçmeyin.
3. Arkadaşlarınız
Sizi önemseyen ve mutluluğunuzu düşünen birinin diğer yakın ilişkilerinize müdahale etme hakkı olmadığı gibi, siz de partnerinizle daha fazla zaman geçirebilmek için sizi farklı yönlerden besleyen ve zor zamanlarınızda destek olan dostlarınızdan uzaklaşmamalısınız. Partneriniz sizden yakın arkadaşlarınızla olan ilişkinizi sınırlandırmanızı istiyorsa, ilişkinizi yeniden değerlendirmek ve arkadaşlarınızla değil, partnerinizle olan ilişkinizi gözden geçirmeniz çok daha iyi olabilir.
4. Aileniz
Aile üyelerinizin hayatınızda ne kadar söz sahibi olacağına ya da onlarla ne kadar zaman geçireceğinize yalnızca siz karar verebilirsiniz. Bu nedenle partneriniz hiçbir durumda ailenizle ya da aileniz kadar yakın diğer sevdiklerinizle ne kadar zaman geçireceğinizi, onlara ne kadar ilgi göstereceğinizi ya da ne kadar destek olmanız gerektiğini kontrol etmeye çalışmamalı. Aile üyelerinizin desteğe ihtiyaç duyduğu zamanlarda onlara nasıl ve ne kadar destek olacağınız yalnızca sizin kararınıza bağlı.
5. Özgürlüğünüz
İlişkisi olsun ya da olmasın, yetişkin olan her birey bağımsızlığına ve özgürlüğüne değer vermeli ve kendi ayakları üstünde durabilmelidir. Sırf başka biriyle birlikte olmanız, o kişiyi bağımsızlığınız ve özgürlüğünüzle ilgili herhangi bir konuda söz sahibi yapmaz. Banka hesabınız, kariyerinizle ilgili seçimleriniz, sosyal medya hesaplarınız, arkadaşlarınızla olan yazışmalarınız ya da kişisel zamanınız sadece sizin kontrolünüzde olmalı. Bu nedenle hayatınızdaki kişinin en az kendi bağımsızlığına değer verdiği kadar sizin bağımsızlığınıza da değer vermesi gerektiğini unutmayın.
6. Kişisel sınırlarınız
Hepimizin yapmak istediği ve istemediği, hoşnut olduğu ya da olmadığı şeyler konsunda kendi kişisel sınırlarını korumaya ve o sınırlar içinde hareket etmeye hakkı var. Bu sınırları ihlal eden ve sizden ‘sevginizi kanıtlamanız için’ bu sınırları esnetmenizi bekleyen bir partneriniz varsa, ilişkinizi gözden geçirebilirsiniz. Sağlıklı bir ilişki için kişisel sınırlara saygı gösterilmesi son derece önemli. Bu sınırlar karşınızdaki kişiyi mutlu etmiyorsa ve ortak bir noktada buluşamıyorsanız, sınırlarınız yerine ilişkinizden vazgeçmek sizi uzun vadede daha mutlu edebilir.
7. Kişiliğiniz ve kimliğiniz
Bazı ilişkilerde partnerlerin birbirini değiştirme ve iyileştirme çabası çok sık gözlemlense de, sağlıklı bir ilişki iki tarafın da birbirini eksiklikleriyle ya da hatalarıyla, koşulsuz kabul etmesini gerektirir. Elbette kendi haklarımızı ihlal edebilecek tutum ve davranışlar karşısında kişisel sınırlarımızı korumamız önemli. Ancak bunun için karşımızdaki kişinin değişmesini ve bambaşka biri olmasını istemek gerçekçi bir beklenti olmayacaktır. Kimse, kendi kimliğinizi onunkiyle birleştirmenizi ve bireyselliğinizi bırakmanızı beklememeli. Kendi düşüncelerinizle, duygularınızla, değerlerinizle ve önceliklerinizle eşsiz bir insan olduğunuzu ve kimse için kişiliğinizden vazgeçmemeniz gerektiğini unutmayın.
8. Özgüveniniz
Sırf kendinize olan güveninizi yitirmemek için tabii ki ben merkezci ve empati yoksunu bir insan olmanız gerekmiyor. Ancak sürekli sizden bir şeyler talep eden, her özelliğinizden ve davranışınızdan şikayet eden, sizden çok fazla şey bekleyen bir partner özgüveninizi zedeleyebilir, kendinizi yetersiz hissetmenize ve tükenmenize neden olabilir. Özgüveninizden ödün vermemek için, gerekli durumlarda tartışma yaşamaktan, partnerinizi kızdıracak bile olsanız haklarınızı, sınırlarınızı ve ihtiyaçlarınızı savunmaktan vazgeçmemelisiniz.
9. Öz bakımınız
Öz bakım sadece romantik ilişkilerinizde değil, yaşamınızın her alanında önceliğiniz olmalı. Elbette partnerinizle daha fazla zaman geçirebilmek için öz bakımınızla ilgili konularda bazı değişiklikler yapabilirsiniz ancak kendiniz gibi hissetmek için ihtiyaç duyduğunuz hiçbir alışkanlığınızdan ve rutininizden ilişkiniz için ödün vermemelisiniz. Sizi gerçekten seven hiç kimse, sizden ihtiyaçlarınızı ikinci plana atarak kendi ihtiyaçlarını önceliklendirmenizi beklememeli.
10. Değerleriniz ve inançlarınız
Değerlerimiz ve inançlarımız bizi biz yapan, hayatta anlam bulma çabamızı kolaylaştıran ve daha mutlu bir yaşam sürdürmemizi sağlayan en önemli şeylerin başında geliyor. Yaşamınızdaki hiç kimse, dini ya da spiritüel inançlarınız ve değerleriniz konusunda sizi yargılayamaz ve değişmenizi bekleyemez. Partneriniz sizinle aynı şeylere inanmıyor ve farklı değerlere sahip olsa da, sizin değerlerinize ve inançlarınıza saygı duymalıdır.
İlginizi çekebilir: Fedakarlık psikolojisi: Çevremizdeki insanlara yardım etme içgüdümüzün altında yatan bilimsel gerçekler
Evet, her ilişki gibi romantik ilişkiler de fedakarlık gerektirir. Ancak sırf başka biriyle birlikte olabilmek için yaşamınızda ödün vermemeniz gereken şeylerin neler olduğunu ve nelerin fedakarlığa açık olduğunu çok iyi değerlendirmelisiniz. Artıları ve eksileri göz önünde bulundurmak, partnerinizle net ve açık iletişim kurmak, zor da olsa gerekli yerde gerekli soruları sormak ve ne için, ne kadar fedakarlık yaptığınızdan emin olmak son derece önemli. Doğru yerde, doğru zamanda ve dozunda bir fedakarlık partnerinizle olan bağınızı güçlendirebilir. Ancak yanlış nedenlerle ve yanlış şeyler için fedakarlık yapmanın, hiç fedakarlık yapmamaktan çok daha kötü olabileceğini unutmamalısınız.
Kaynaklar: Live Bold and Bloom, The Easy Wisdom, Boundless, Greater Good