X

İlişki içinde duygusal sorumluluk nasıl geliştirilebilir?

Pek çok insan, kendi duygularının farkına varmayarak negatif düşüncelerini ve hissiyatlarını partnerine ya da çevresindeki diğer bireylere bağlayabiliyor. Bu durum, bahsi geçen kişilerin duygusal açıdan sorumluluk alma yetisinin az olduğunu gösteriyor. Bu yeti üzerine düşünülmemesi veya gelişime açık bırakılmaması sonucunda başta romantik ilişkiler olmak üzere pek çok ilişki hasar alıyor. Bu yazımızda, her ilişki türü için kritik bir konumda bulunan duygusal sorumluluğu geliştirmek adına yapılabilecekleri sizler için kaleme aldık.

Duygusal sorumluluk nedir?

Duygusal sorumluluk, temelde benlikten çıkan duygusal tepkilerin ve davranışların sorumluluğunun kabul edilmesi anlamına geliyor. Duygusal sorumluluğu yüksek bireyler, kendi duygularının farkında olup bu duyguları kabul ediyorlar ve onların etkilerini yönetebiliyorlar. Duygusal açıdan sorumluluk almaya açık olmayan bireyler ise duygu dünyalarını kontrol etmekte sıkıntı yaşıyorlar.

Duygu dünyası bireysel bir şekilde ele alınsa da insan ilişkileri çeşitli duygulardan fazlaca etkileniyor. Bu nedenle, ilişkilerde duygusal sorumluluğun farkına varmak ve hissiyatlar açısından sorumluluk almaya gönüllü olmak büyük bir önem taşıyor. Pek çok insan, duygusal sorumluluğunu yükselttiği zaman partneriyle, aile bireyleriyle, arkadaşlarıyla veya diğer değer verdiği kişilerle daha iyi bir şekilde iletişim kuruyor.

Duygusal sorumluluğunuzu nasıl geliştirebilirsiniz?

Kalıcı ve sağlıklı bağlar kurmak istiyorsanız duygusal sorumluluğun kritik bir fenomen olduğunu fark etmelisiniz. Duygusal sorumluluğun önemini fark ettikten sonra aşağıdaki pratikleri uygulayarak bu yetinizi geliştirebilirsiniz.

1. Duygularınızı kabul edin

İlişkilerinizde duygusal sorumluluğunuzu geliştirmek için ilk olarak bireysel duygularınızı kabul etmelisiniz. Örneğin, romantik ilişkinizde mutsuz olduğunuzu düşünüyorsanız bu mutsuzluğu göz ardı etmemelisiniz. Pek çok birey, mutsuzluk gibi olumsuz duyguları genellikle görmezden geliyor ve bu durum sonucunda daha çok acı çekiyor. Bu yüzden, hissettiğiniz her duygunun doğal olduğunu ve bir süre sonra geçeceğini aklınızdan çıkartmamalısınız.

2. Öz farkındalığınıza odaklanın

Öz farkındalık, duygulardan, düşüncelerden ve inançlardan oluşan iç dünyanın etkili bir şekilde tanınması anlamına geliyor. Öz farkındalığı yüksek insanlar, kendi duygularını ve bu duyguların altında yatan sebepleri hızlıca fark edebiliyorlar. Bu sayede, bu bireyler hem benliklerini güçlendirebiliyorlar hem de etkili insan ilişkileri kuruyorlar.

Öz farkındalığınız için düzenli olarak kendinizi gözlemleyebilirsiniz. Bu süreçte meditasyon yapabilirsiniz, zayıf ve güçlü yönlerinizi anlamaya odaklanabilirsiniz ve ilişkilerde sizi tetikleyen noktaları fark edebilirsiniz. Bu basit pratikler sayesinde öz farkındalığınızı geliştirip her çeşit ilişkinizde duygusal açıdan daha sorumlu bir birey haline gelebilirsiniz.

3. Empati kurun

İlişkilerde sadece kendi duygularınız açısından değil, aynı zamanda partnerinizin hissiyatları açısından da sorumlu olmalısınız. Bu nedenle, kendi duygularınızı anlayıp kabullendikten sonra karşınızdaki bireyin duygu dünyasını da anlamalısınız. Daha sonra, bu kişiyle empati yaparak onun perspektifinden bakmaya çalışabilirsiniz. Bu sayede, hem kendinizi hem de ilişki kurduğunuz kişiyi duygusal açıdan memnun edebilirsiniz.

4. Sınırlar belirleyin ve saygılı olun

Duygusal sorumluluk, ilişkilerde çeşitli sınırların çizilmesini gerektiriyor. Örneğin, romantik ilişkinizde sizi sinirlendirecek bir davranış için partnerinizle bir sınır çizmelisiniz. Aksi takdirde, bu davranışla karşılaştığınız zaman çok büyük bir tepki vererek partnerinizi kırabilirsiniz ve duygusal açıdan sorumlu olma yetinizi kaybedebilirsiniz. Kendi duygusal sınırlarınızı belirledikten sonra karşınızdaki insanın sınırlarını öğrenip bunlara saygı duymalısınız. Sınırların her sağlıklı ilişkinin temel taşlarından biri olduğunu unutmadan hareket etmelisiniz.

5. Açık ve dürüst iletişim kurun

Duygusal sorumluluk, her zaman düzgün yapılandırılmış iletişim kanallarına ihtiyaç duyuyor. Bu nedenle, ilişkide olduğunuz insanlara duygularınızı açıkça ifade etmelisiniz ve karşı taraftan da bunu talep etmelisiniz. Bu sayede, açık ve dürüst bir iletişim kanalı oluşturarak duygu dünyasıyla alakalı problemleri daha hızlı bir şekilde çözüme kavuşturabilirsiniz.

Duygusal sorumluluğunuzu geliştirmek için başka insanların duygularının sorumluluğunu üstünüze almamalısınız. Aynı zamanda, kendi duygularınız için başkalarını da sorumlu tutmamalısınız. Diğer insanların duygularıyla kendi hisleriniz arasındaki farkları tespit ederek duygu ve düşünce dünyanızı etkili bir şekilde yönetebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Bir ilişki nasıl onarılır?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Orkid, “Sporla Güçlen” projesine verdiği destekle kız çocuklarının geleceğine ışık tutuyor

Bir kız çocuğu düşünün: Günün ilk ışıklarıyla birlikte koşuya çıkan, her sabah elinde topuyla antrenman yapan, büyük bir hevesle hem bedenini hem de zihnini beslemek için yıllarca gönül verdiği spor dalı uğruna çalışmaya devam eden ve uzun yıllar sonra gözlerinden ışıklar saçarak ilk kupasını milyonların önünde havaya kaldıran… Ne harika bir tablo, öyle değil mi?



Toplumun her köşesinde, binlerce kız çocuğu bu anı yaşamayı hak ediyor. Ancak, ne yazık ki birçoğu için spor; erişilmesi çok güç bir lüks, uzak bir hayal gibi kalıyor hayatları boyunca. Oysa spor, sağlığın, özgüvenin, azmin, başarının, kararlılığın, istikrarın temellerini atan, kız çocuklarının güçlü bireyler olarak yetişmesine katkı sağlayan en önemli araçlardan biri. Bu önemin farkında olan ve kız çocuklarını spor yoluyla güçlendirmek isteyen Orkid, Watsons iş birliği ile Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin (TMOK) Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da yürüttüğü “Sporla Güçlen” projesine destek veriyor.

Geleceğe atılan adımlar: Kız çocukları, ‘sporla güçleniyor’

Türkiye’de kadınları ilk kez hijyenik pedle buluşturan P&G’nin kadın bakım markası Orkid, 45 yılı aşkın süredir dünyadaki tüm kadınların hayatını kolaylaştırmak, onları her alanda desteklemek için imza attığı çalışmalarına bir yenisini daha ekleyerek “Sporla Güçlen” projesiyle kız çocuklarının yanında oluyor.

Kız çocuklarına sporla yeni yollar açmayı ve kız çocuklarının geleceğini aydınlatmayı hedefleyen Orkid, yürüttüğü bu iş birliğiyle kız çocuklarının eğitim ve spor yaşamlarını desteklemeyi, onların fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerine katkı sağlamayı amaçlıyor. Kız çocuklarının hayatta karşılaşacakları tüm zorluklar karşısında çok daha güçlü durmalarını sağlayan, onların bütüncül gelişimini desteklerken duygusal dayanıklılık kazanmalarına da zemin hazırlayan sporun gücü, yadsınamayacak kadar fazla. Öyle ki; Orkid’in, İpsos ile Türkiye genelinde gerçekleştirdiği araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kadınların %77’si, sporun bugün oldukları kişi olmalarına yardımcı olduğunu belirtiyor. Dahası, yapılan bu araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kızlar, istedikleri kişi olmalarına yardımcı olabilecek özgüven ve becerileri sporla kazanıyor.

Buna rağmen genç kızların neredeyse yarısının düzenli spor yapmadığı sonucuna ulaşan Orkid, TMOK ve Watsons iş birliği ile kız çocuklarının sporla güçlenmesi için onların yanında yer alıyor. Kız çocuklarının hem eğitimlerine hem de spora devam etmelerine yönelik gerekli spor malzemelerinin temin edilmesini destekleyen Sporla Güçlen projesi ile Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da bulunan okullardaki kız öğrenciler dönem boyunca badminton, basketbol ve voleybol dallarında eğitim alıyor.

Kadınların daha özgüvenli olmasını destekleyen ve spor ile olan bağlarını güçlendirmeye odaklanan bir marka olarak Orkid, hiçbir kız çocuğunun bu haklarından mahrum kalmaması için çalışıyor. Bu sayede geleceğin sağlıklı, özgüvenli, başarılı ve belki de milli sporcuları bugünden yetişmeye başlıyor. Gelecek nesillerin hayallerine ulaşmalarına yardımcı olmak için onların yanında olmaya ve onları cesaretlendirmeye devam eden Orkid, kız çocuklarına yeterli imkan sağlandıkça daha eşit ve aydınlık yarınların mümkün olduğuna inanıyor.



Kız çocuklarını genç yaşta sporla tanıştırarak onların kendi potansiyellerini keşfetmelerine olanak tanıyan bu projenin ve başta Orkid ile Watsons olmak üzere projenin tüm destekçilerinin ülkemize ve dünyaya ilham olması, kız çocuklarının ışıl ışıl bir geleceğe doğru çok daha emin adımlarla yürümesi hepimizin en büyük temennisi.

Güçlü kadınlar, güçlü yarınlar için, #SporlaGüçlen projesine destek veren Orkid ürünlerini Watsons’ta keşfetmek için tıklayın.

*Bu yazı Orkid katkılarıyla hazırlanmıştır.



Akbank’tan sürdürülebilirlik yolunda ilham veren bir rehber

Sürdürülebilirlik, günümüz dünyasında her zamankinden çok daha büyük bir öneme sahip. Çünkü, doğal kaynaklarımız hızla tükenirken yalnızca kendi geleceğimizden çalmakla kalmıyor, gelecek nesillerin sahip olabileceği yaşamdan da çalıyoruz. İklim değişikliği ve çevresel sorunlar bir yana, kişisel tercihlerimiz, hızla artan tüketim alışkanlıkları, teknolojik gelişmeler ve daha pek çok sebep, sürdürülebilirliğin ne kadar hayati bir gündem olduğunu defalarca gözler önüne seriyor. Artık yalnızca bugünü değil, yarınları da düşünerek doğal kaynaklarımızı korumak, geleceğimizi ve gelecek nesillerin geleceğini garanti altına almak, daha yaşanabilir bir dünya yaratmak için adımlar atmalı, değişimi geç kalmadan başlatmalıyız. Sürdürülebilirlik, artık bir tercih değil; kendimiz için, dünyamız için, geleceğimiz için benimsememiz gereken bir zorunluluk. Aksi halde yarınlar, hayalini kurduğumuz yarınlardan çok uzak olacak.



Bu bağlamda sürdürülebilirlik konusunu merkezine alan ve hem bireysel hem toplumsal farkındalığı artırmayı hedefleyen Akbank, sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için “Sürdürülebilirlik insan için, #Hepimizİçin” diyor ve sürdürülebilirlik odaklı bloguyla bizleri buluşturuyor. Sürdürülebilirliği yalnızca çevresel boyutuyla ele almayan, sosyal ve ekonomik boyutunu da göz önünde bulunduran Akbank, bu önemli konuda liderlik ederek sürdürülebilirliğin her yönüyle ilgili bilgi ve farkındalık dolu içerikleri kaleme alıyor. Hem sürdürülebilirlik konusunda neler yapabileceğini merak eden herkese hem de bu konudaki bilgi birikimini artırmak isteyenlere geleceğimizi koruma yolunda ilham verici bir rehber oluyor. Peki, bu rehberde başka neler var, gelin yakından bakalım.

Akbank Sürdürülebilirlik Blog’da neler var?

Akbank, sürdürülebilirlik konusundaki farkındalığı artırmayı amaçladığı bu blogda, bireyleri harekete geçmeye teşvik edecek güncel bilgileri ve sürdürülebilir alışkanlıkları hayata dahil etmenin pratik yollarını aktarıyor. ‘Herkes için sürdürülebilirlik’ mesajını paylaşarak toplumun tüm kesimlerini kapsamayı ve bireysel olarak atılabilecek adımlar konusunda da ilham vermeyi amaçlıyor.

“Sürdürülebilirlik, çevrenin yanında insan için, toplumun gelişmesi için” anlayışını benimseyen Akbank, eğitimden gönüllülüğe, yatırımdan sanata her alanda toplumun kalkınması ve sürdürülebilir yarınlar için çalışıyor. Bu bağlamda Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan, farklı alanlara hitap eden başlıklardan bazıları ise şöyle:

Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği

Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının hem toplumsal bilincin artmasında hem de kalkınmanın sağlanmasında kritik bir öneme sahip olduğunu biliyor muydunuz? Akbank, blogunda yer verdiği Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği yazısında bu konuyu detaylıca ele alıyor ve UN Women’ın verilerinden yola çıkarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının getireceği faydaları, ekonomik, sosyal ve daha pek çok açıdan sürdürülebilirlik bağlamında değerlendiriyor.

Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur?

Sürdürülebilir bir yaşam biçimi benimsemenin en önemli adımlarından biri de hiç şüphesiz bireysel olarak finansal sürdürülebilirliği sağlamaktan geçiyor, bunun da en etkili yolu bireysel yeşil bütçeler oluşturmak. Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur? yazısında Akbank, çevreyi korumaya odaklanan harcamaların nasıl planlanacağından yeşil bütçe oluşturmanın pratik yollarına kadar pek çok kolay uygulanabilir yöntem paylaşıyor.

5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş



Günümüzde hızla yaygınlaşan tüketim çılgınlığının hem bütçeye hem doğaya verdiği zarar aşikar. Bu tüketim alışkanlıkları, doğal kaynakların bilinçsizce harcanmasından karbon ayak izinin artmasına, çevre kirliliğinden biyoçeşitlilik kaybına kadar gezegenin doğal dengesini bozan pek çok olumsuz sonucun ortaya çıkmasına zemin hazırlıyor. Karşılığında ise ‘az, çoktur’ anlayışını benimseyen minimalizm, bu gereksiz harcama alışkanlıklarına bir panzehir olma görevi üstleniyor. Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan 5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş yazı da modern dünyada minimalist alışkanlıklar benimsemenin yollarını aktarıyor.

Sanatta Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilirliğin genellikle pek değinilmeyen ya da bağlantısı sorgulanmayan fakat aslında çokça göz önünde bulunan kısmı; sürdürülebilirlik ve sanat ilişkisi üzerine hiç düşündünüz mü? Sanat, yüzyıllardır toplumsal bilinci artırmada ve en zor görünen konuları bile daha anlaşılır kılmada güçlü bir iletişim aracı. Bu gücü onu sürdürülebilirlik konusunda da etkili bir özneye dönüştürüyor. Sanat eserlerinde kullanılan materyallerden sanatçıların toplumsal konulara farkındalık yaratmak amacıyla benimsedikleri yaklaşımlara kadar sanat ve sürdürülebilirlik bağını pek çok açıdan ele almak mümkün. Akbank Sürdürülebilirlik Blog’ta yer alan Sanatta Sürdürülebilirlik başlıklı paylaşım da bu bağın ne denli güçlü olduğuna dikkat çekiyor.

Sürdürülebilir Turizm, Karbon Nötr, Doğa Dostu Teknoloji ve dahası

Sürdürülebilirliği tüm yönleriyle ele alan Akbank, blogunda daha pek çok konuya dikkat çekiyor. Sürdürülebilir turizmden, karbon nötr kavramına, doğa dostu teknolojik gelişmelerden sürdürülebilirlik alanında öne çıkan yeni trendlere kadar yaşama, insana, dünyaya ve geleceğe dair her alanda sürdürülebilirliğin önemine ve etkisine değiniyor. Hayatın her alanına yayılan stratejilere ihtiyacımız olduğunun farkında olan Akbank, sürdürülebilirliğin kalbinde insan var diyor ve toplumsal dönüşüm için bütünsel bir yaklaşım benimsemenin gerekliliğini vurguluyor.

Siz de çok geçmeden bir adım atmak ve daha yaşanılabilir bir dünya için bugünden neleri değiştirebileceğinizi öğrenmek istiyorsanız Akbank’ın sürdürülebilirlik odaklı bu blogunu takip edebilir, hem kendiniz hem de gelecek nesiller için değişimi başlatabilirsiniz.

*Bu yazı, Akbank katkılarıyla hazırlanmıştır.



İlgili Makale