X

İçsel dengenizi bulmanıza yardımcı olacak ipuçları

Hayat inişli çıkışlı bir yolculuktur. Kimi günler başarılar, neşe dolu anlar, mutlulukla doluyken, kimi günler de bunların tam tersini deneyimleyebilirsiniz. Bunda şaşılacak veya normal dışı hiçbir şey yoktur, hayatın olağan akışı böyledir. Zorlu zamanlarda kendimizi kendi hissetmemiz de aynı derecede olağandır. Ancak böyle anları daha kolay atlatmanın da bir yolu var: İçsel dengemizi bulmak. İşte içsel dengenizi bulmanıza yardımcı olacak ipuçları…

1. Kendinize zaman ayırın

Meşgul olmanızın sebebi yapılacaklar listenizin kabarık olması değil, sizin bakış açınızdır. Eğer meşgul olmak istiyorsanız, sevdiğiniz, hatta rahatlamak için yaptığınız aktiviteler bile tamamlanması gereken görevler haline gelir ve hayatınızı olumsuz yönde etkiler.

Meşguliyet, arkasına saklanılan bir maske gibidir. Meşgul bireyler tamamlamaları gereken işleri bitirmekten çok, çevrelerindeki insanlara sürekli bir şeylerle uğraşmak zorunda olduklarını göstermek isterler. Bu nedenle çok meşgul olduğunuzu düşünüyorsanız, bu konu üstüne detaylı olarak düşünerek arkasında yatan sebeplere odaklanmalısınız. Bireysel işlere daha fazla zaman ayırmak ve gün içinde küçük boşluklar yaratmak, kişisel gelişiminizi olumlu yönde etkileyecek ve daha dengeli bir yaşama kavuşmanıza yardımcı olacaktır.

2. Her fırsatı değerlendirmeye çalışmayın

Yaşamımızın her alanında fırsatlar ayağımıza kadar gelebilir, ancak bu durum her fırsatın bizim için uygun olduğu ve değerlendirilmesi gerektiği anlamına gelmez. Bu nedenle ne istediğinizin farkında olmanız ve karşınıza çıkan her fırsatı değerlendirmek zorunda olduğunuz düşüncesini bir kenara bırakmanız gerekiyor.

Yaşamınızda size sunulan tüm fırsatları değerlendirmeye çalışmak, hayatınızın dengesini bozmaktan başka hiçbir işe yaramayacaktır. Bu nedenle içgüdülerinizle hareket etmek ve yalnızca gerçekten istediğiniz konulara odaklanmak, daha başarılı işler ortaya çıkarmanızı sağlayacaktır.

3. Baskının farkında olun

Yaşamınızda karşılaştığınız her problem, kendi başınıza çözmeniz gereken ya da sizden kaynaklanan sorunlardan ortaya çıkmaz. Arkadaşlar, aile üyeleri ya da çalışma arkadaşlarınız zaman zaman kendi problemlerini sizin omzunuza yüklemeye ve sahip oldukları ağırlıktan bu şekilde kurtulmaya çalışırlar. Dışarıdan gelen baskı, sizi istemediğiniz kararlar almaya zorlayabilir ve kendinizle çelişmenize neden olarak iç dengenize zarar verebilir.

Öncelikle kendinizi dinleyin; yetkinliklerinizi ve isteklerinizi fark edin ve kişiliğinizden ödün verebileceğiniz kararlardan uzak durun.

4.  Acele etmeyin

Özellikle büyük şehirlerde yaşayan kişiler, hayatlarının büyük kısmını koşturarak ve bir yerlere yetişmeye çalışarak geçirirler. Ancak yetişme çabası, her zaman başka bir engele takılır ve sürekli bir yerlere geç kalmış olduğunu düşünmek, bireylerde stres yaratır. Toplantıya yetişmek için kahvaltı zamanınızı feda edersiniz ama trafikte, kahvaltıda harcayacağınız zamandan çok daha fazla zaman harcarsınız. İş görüşmesine yetişmek için gömleğinizi ütülemeden evden fırlarsınız ancak görüşmeye gittiğinizde diğer adayların görüşmelerinin henüz tamamlanmadığını ve uzun bir süre orada beklemek zorunda olacağınızı fark edersiniz. Yani, aslında beklemek için acele edersiniz.

Hiç kimse, karşısındaki insanın zamanını nasıl değerlendirmek istediğine karışma hakkına sahip değildir. Herkesin ulaşmak istediği bir hedefi vardır ve bu hedefe ulaşmak için geçecek olan süre, yalnızca o bireyi ilgilendirir. Bu nedenle başkalarının isteklerini kendi amaçlarınızın önüne koymayın ve acele etmeden, istediğiniz hızda ilerlemeye gayret edin.

5. Anı yaşayın

Geçmiş, yapmak istediğiniz ancak yapamadığınız, sizi düşündükçe strese sokan şeylerle dolu olabilir. Gelecek de bilinmeyene yapılan bir yolculuk ve yapılması gerekenleri düşünerek bireyde stres yaratan bir unsur. Sürekli geçmişte ya da gelecekte yaşamak, geçmiş ve gelecek üstüne düşünmek hayatınızda dengesizlik yaratacaktır.

İçinde bulunduğunuz an, tüm yaşamınızın orta noktasında yer alır. Hayatınızda dengeyi yakalayabilmek için bugüne odaklanmalı, geçmiş ve gelecekle ilgili tüm düşüncelerinizi kafanızdan çıkarmalısınız.

Hayatınızda zaman zaman sizi mutluluktan havaya uçuracak, zaman zaman da dengenizi kaybetmenize neden olarak sizi yerlerde süründürecek şeylerin olması çok normaldir. İçsel dengenizi yakalayabilmek, yere daima sağlam basmanıza yardımcı olur, istekleriniz ve mantığınız arasındaki dengeyi tek başınıza bulabilmenizi sağlar.

İlginizi çekebilir: İş-özel yaşam dengesi nasıl kurulur: Bu dengeyi kurmanıza yardımcı olacak 3 ipucu

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale