İçimizdeki boşluk: Kendini beslemeye devam eden bir döngü
Günümüz toplumu özellikle 2000’li yıllardan itibaren gelişim hızını önceki yıllara göre artırarak devam etmektedir. Her geçen gün teknolojik gelişmeler ve sosyal medya, hayatımızın vazgeçilmez yapı taşları haline gelmektedir. Bu durum iletişim ve haberleşme hızını da arttırarak kültürel etkileşimin gelişimini de sağlamaktadır. Bu gelişim pek çok olumlu ve olumsuz durumu da beraberinde getirmektedir. İhtiyaç, arz ve talep dinamikleri de daha değişken hale gelmektedir.
En basit hali ile açıklayacak olursak bilmediğimiz, görmediğimiz haberimiz olmayan veya öğrenmediğimiz bir durum ve ürün hakkında isteğimiz de oluşmaz. İnsan ihtiyaçları her ne kadar gelişen toplum ile beraber farklılaşıyor gibi gözükse de temel olarak alt metni aynıdır. İhtiyaçlar konusunu anlamak açısından Maslow İhtiyaçlar Hiyerarşisi’ne değinmemiz yardımcı olacaktır. Nedir bu temel ihtiyaçlar?
- Fizyolojik İhtiyaçlar
- Güvenlik İhtiyacı
- Sevgi, Ait olma, Sosyalleşme İhtiyacı
- Saygı, Değer Görme İhtiyacı
- Kendini Gerçekleştirme İhtiyacı
Bu ihtiyaçlar hayatımızın belli bir döneminde karşılanmadığında veya karşılanmamaya devam ettiğinde içimizde boşluklar oluşmaya başlar. Bu boşluklar bir şekilde doldurulmak isterler. İçimizdeki boşlukları doldurma dürtüsü o kadar kuvvetli, o kadar güçlü olabilir ki kişi kendini bu uğurda birçok şeye feda edebilir.
Bazı örnekler verecek olursak; bu ebeveynlik olabilir, sevgili olabilir, eş olabilir, iş olabilir, para olabilir vb. aklınıza gelebilecek her şey olabilir. Hayatta en çok istediğiniz veya hırslandığınız konulara şöyle bir bakın bakalım. Deli gibi zengin olmak mı istiyorsunuz? Sürekli evlenmek ve çocuk sahibi olmak mı? Yoksa başarılı olmak mı? Sürekli takdir görmek mi? Bütün bu sorular artarak devam eder. Bütün bunları hangi boşluğu doldurmak adına istiyoruz?
Kendinizi gözlemlemek adına sürekli olarak çevrenizden beklentileriniz neler bakabilirsiniz. Soruları biraz daha artıralım:
- Güvende hissetmek için çok mu paramız olmalı?
- Sevilmek için çok mu yakışıklı veya güzel olmalıyız?
- Saygı görmek için statüye mi ihtiyacımız var?
- Kendini gerçekleştirme amacımız için bir şeyler yaratmalı veya icat mı etmeliyiz?
Bütün bu kodlar ailemiz, yakın çevremiz, okul, iş , toplum, sosyal medya gibi öğrenimler sonucunda ihtiyaçlarmış gibiye dönüşür. İçimizdeki boşluğu biraz daha büyütmeye devam eder. Biz de bunların peşinde koşmaya ve boşluğu doldurmaya çalışmaya devam ederiz.
Diyelim ki bunları elde ettik. Bu seferde bunları kaybetmemek uğruna olan çabalar ve korkular başlar. Döngü kendi içinde kendini beslemeye ve boşluğu artırmaya devam eder. Başarılı, zengin, güzel, yakışıklı… vb. sıfat ve maskeler olmadan kaçımız bütün hissedebilir. Kendinizde olanı başka yerde aramamamız dileğiyle. Yürüyeceğimiz yolda varacağımız evde bize çıkacaktır. İçimizdeki boşluğun sıfatlarla veya çevresel etkenlerle dolmadığı sosyal ve içsel varlığımızın koşullara bağlı olmadığı yollar sizin olsun.
İlginizi çekebilir: Hayatta kalmak ve yola devam etmek üzerine