Human Design sistemi son zamanlarda oldukça fazla talep gören kaynaklardan biri olmaya devam ediyor. Peki Human Design nedir?
Öncelikle Human Design insanın bir diğerinden nasıl farklı olduğunu gösterebilen bir farklılaşma bilimi. “İnsan insandır, nasıl birbirinden farklı olur?” diyorsanız, şu soruları cevaplamanızı isterim:
- Aynı fiziksel görünüme sahip birbirinin aynı kaç kişi tanıyorsunuz?
- Aynı ses tınısına sahip kaç kişi tanıyorsunuz?
- Aynı parmak izlerine sahip kaç kişi var hayatınızda?
Eğer tüm yaşamınızın içinde, hatta izlediğiniz filmlerde dahi bu sorulara yönelik bir kişi dahi bulamadıysanız sorunun cevabını almış oluyor musunuz?
Birilerinin yönlendirmeleriyle veya bir şeylere özenerek/imrenerek sahip olmaya, yapmaya, oldurmaya çalışılan kopyala-yapıştır hayatların ezber edildiği günümüzde hiçbir şeyin aslında öyle olmadığını bize yeniden hatırlatan sistem Human Design, kendimize uyanışı, yani kendimize farkındalık kazandıran, kendimizin en doğal haline, yeteneklerine, potansiyeline ulaştıran bir bilgi kaynağı.
Human Design bilgi kaynağının da tıpkı bizler gibi birçok parçası var. Human Design’ın parçalarını öğrenmeden bütününü öğrenmek mümkün değil. Tıpkı sizin kim olduğunuzu ortaya çıkaran parçalarınızı keşfetmeden kim olduğunuz tanımlanamayacağı gibi…
Human Design’ın parçalarının en önemlilerinden biri “TİP” olarak tanımlanır. Tipler, insanın sahip olduğu aura yapılarını tanımlar. Hani biz görmesek de etrafımızda var olan enerji alanımızı… O enerji alanının nasıl bir işlevi olduğunu, hangi ebatlarda olduğunu, nasıl harekete geçtiğini, beklentilerini, retlerini, kısacası huyunu suyunu TİP’ler tanımlar.
Ancak bilinmeli ki auramız ellerimiz, kollarımız ve bacaklarımız gibi tek başına bir işlevi olmayan parçalarımızdan sadece bir tanesi. Nasıl ki görünen ellerim, ayaklarım, gözlerim, kulaklarım, sırtım gibi görünmeyen organlarımla birleşerek “Nalan” olabiliyorsam hayatımızdaki her şeyin de böyle olduğunu kabul etmeliyiz. Sadece parçalardan bir sonuca gidilmeyeceğini, o parça doğrultusunda kararlar verilmeyeceğini kabullenmek gerekir.
Tipler de Human Design’ın böyle bir parçası. Tekdüzeleştirmemekte yarar var. Tekdüzeleştirmekten kastım bir durumu, bir bilgiyi tek bir cümleye sıkıştırıp sadece o cümle kadar görmek… Örneğin, sayısını bilemeyeceğim kadar çok kez bana burcum sorulmuştur ve ben “kova” demişimdir. Karşılığında aldığım tek bir yanıt olmuştur hep: “Özgür ve bağımsızsın ha!” Oysa kova burcu sadece bu mudur? Böyle bir tekdüzeleştirmekten söz ediyorum…
Uplifers’a gelen talepler üzerine yeni bir yazı dizisine başlıyorum “5 TİP” nelerdir, işlevleri nedir gibi tek tek Human Design tiplerini ve aura yapısını elimden geldiğince bir sonraki yazılarımda sizlerle paylaşmaya başlayacağım. Yazı dizisine başlamadan önce kendi tipinizi kavramanız ve auranızın işlevini hakkıyla ele alabilmeniz için de bu ön paylaşımı yapma ihtiyacı duydum. Bu ihtiyacı duydum çünkü okudukları kitaplardan veya internet kaynaklarından edinilen bilgilerle bana ulaşıp şu soruyu soruyorlar: “Ben jeneratörmüşüm, şimdi ne yapacağım?” Ne yapacağınızı bilmek için jeneratör olduğunuzu bilmenin yeterli olmayacağının anlaşılması benim için çok kıymetli…
Jeneratör/Manifestör/Reflektör/Projektör olduğunuzu bilmek yaşamınızda nasıl bir auraya sahip olduğunuzu, nasıl yaşam stratejileri kurabileceğinizi, auranızın nasıl bir çekim alanı olduğunu anlatır. Auranızın beklentilerini, sizi koruma potansiyeliyle karşılarsanız, auranızın sizi nasıl ödüllendireceğini öğrenirsiniz. Ardından hayatınızda bu bilgiyi test ederek, kendinizi keşfetmeye doğru bir adım atmış olursunuz.
Tipinizi bilmiyorsanız www.humandesignizmir.com web sitesinden en üstte “Tipinizi öğrenin” butonuna tıklayarak doğum bilgilerinizi girip Human Design vücut haritanızı indirebilirsiniz.
Yeni yazı dizimizde buluşmak üzere, sevgiyle kalın…
İlginizi çekebilir: Human Design’a göre insan tipleri: Enerjinizi yönetmek için tipinizi bulun