X

Hoş geldin yeni yaşım: Yolun yarısı, aslında yolun başı olabilir mi?

Ne dolu bir sayıymış 36… Çocukken rakamlar bana çok büyük gelirdi. Bir insanın 36 yaşında olduğunu duyduğumda kavramakta güçlük çekerdim. Ooo ne de yaşlıymış derdim içimden. Tarancı’nın “Otuz Beş Yaş” şiirini okuduğumda mesela, korkmuştum. Yolun yarısı mı gerçekten? 35 yolunda yarısıysa eğer, ben ikinci yarıya başladım mı demek oluyor bu?

Oysa ben daha yeni başlıyorum. Yeni fark ediyorum etrafımı. Sanki ilk kez görüyorum denizi, ilk kez içime çekiyorum iyot kokusunu. İlk kez kokluyorum bir nergis çiçeğini. 36 senelik ömrümün ne kadarını gerçekten yaşamadan geçirmişim meğerse, yeni fark ediyorum. Hayatımı cam bir fanusa koyup dondurmuşum da buzlarım sanki şimdi çözülüyor. Kurtuluyorum her bir yükümden her yeni yaşımda. Her bir yeni yaşımda daha da bir fark ediyorum kendimi. Benliğimi. Barışıyorum içimdeki her bir katmanla.

Canım Kadın!

İyi ki doğdun. İyi ki geldin bu dünyaya. Hayatın sana zaman zaman çok acımasız olduğunu sanman ne yanlışmış farkında mısın? Bu yol senin. Onu kendinle dost olarak geçirmen gerekirmiş, öğretiyor sana karşına çıkan her bir dik yokuş. Mesela, şu yalnızlık kavramıyla barışman gerekiyor. Hayatın sınavı sana bunu anlatıyor. Öğren diyor.

Her seferinde “Tamamım, yettim” dediğinde yalnızlığın bambaşka bir boyutu ile sınanıyorsun, fark ettin mi? Unutma canım kız, eğer bunla barışmazsan gelip hep seni bulacak. Ve bugün en güzel gün onunla barışıp, arkadaş olman için. Hadi, bu farkındalığını kutla, bir şölen havasında.

Belki de hayatın sana tek sınavı bu olacak. Ne şanslısın, fark et bunu. Herkese yetecek, kendi yaralarını saracak, başka insanlara sargı bezi olacaksın. Başka insanların hayatına dokunacak, onların cümlelerinin” iyi ki”si sen olacaksın kim bilir…

Belki, şu idealize edilen hayat olmayacak senin için. Ama bu seni değersiz kılmayacak hiçbir zaman. Tam tersi, gittikçe daha sağlam basacaksın toprağa, daha çok kökleneceksin. Buradayım diyeceksin, toplumun dayattığı tüm klişelere inat! Yalnızım, tekim ve biriciğim. Bütün dünya avucumda! Varsın bu yer kürede tek gezeyim. İçimden taşan sevgiyi sadece kendime vereyim. Kendi saçımı okşayıp, kendime şefkat göstereyim. Çoğalmayayım.. Çoklara karışıp, ruhumun katmanlarını çoğaltayım. Tanışayım, her bir yeni katmanımla. Kendimi dinleyeyim kalp kulağımla. Bazen dertli bir arkadaşı dinler gibi dinleyip kendime şifa vereyim.

Farkındayım!

Ben kendimle tanışmaya geldim bu dünyaya. Yanımda olan, benim tutmaya çalıştığım herkes benim birer yansımam ve bana fark etmediğim pek çok özelliğimi hatırlatmam için varlar, hayatımda. Onları da ağırlayacağım en güzel misafirimi ağırlar gibi ve gerektiğinde yol vereceğim teşekkür ederek, bana kattıkları için…

Canım Kadın!

Olmazı zorlama. Olana bak. Olmayacak duaya amin demek yerine, olana şükret, geç! Neden olmuyor yerine, nasıl daha iyi olurdu de!
İçindeki yaralı şifacıya koş, merhem ol. Sana sadece sen lazımsın unutma.
İçindeki küçük kırılgan kız çocuğuna sarıl. Herkesin her şeyi veya birinin biriciği olmaya çalışma. Kendinin neyi olabiliyorsun ona bak. Kendinin en yakını ol önce. Sen hepsisin unutma!

Canım kadın!

Varsın, tüm yolu yalnız yürü. Varsın manzarana eşlik edecek olmasın. Olsun!
Sen bil. Sen çıkar eşsizliğinin tadını. Sen kutla kendini, doğumunu.
İyi ki varsın! İçimdeki en derin sevgiyle kutluyorum seni..
İyi ki doğdun, iyi ki geçiyorsun bu hayattan.
Varsın kimse bilemesin değerini. Sen bil!
İyi ki doğdun. Nice yıllara.

İlginizi çekebilir: Yeniden doğmak için yaralarımızı nasıl sarmalıyız: Cevap bir kartalın uçuşunda gizli

Pınar Tümkaya: Selamlar, ben Pınar Tümkaya. 1984 senesinde sevimli bir Akdeniz kenti olan İskenderun’da doğdum. Çukurova Üniversitesi İktisat Bölümünden 2007 senesinde mezun olmadan hemen önce hep hayalini kurduğum İK alanında İşe Alım Uzmanı olarak çalışmaya başladım. Ama maalesef, kısa bir süre sonra rüzgar beni Mersin’e getirdi. Şuanda Mersin’de, uluslararası bir şirkette Finansal Kontrolör olarak görev almaktayım. Kendimi bildim bileli sıkıntımı, derdimi en çok yazarak anlatmayı sevdim. Ancak, yazar olmak hiç hayalim olmadı. Hayalim her zaman, insanlarla etkileşimde olarak, onların sorunlarına destek ve çözüm ortağı olmak oldu. Her ne kadar çalışmakta olduğum alan insanlardan çok rakamlarla ilgili olsa da kişisel gelişim aşkım hiç bitmedi. Geçtiğimiz Mart ayında bunu artık daha profesyonel bir hale getirmem gerektiğine karar vererek House of Human’dan Profesyonel Yaşam Koçluğu programını tamamlayarak Yaşam Koçu oldum. Bu platform sayesinde yaşayıp aştığım, her tökezlediğimde kendimce ürettiğim çarelerin başka insanların da çözümü olmasına vesile olmak, yazılarımla sesimi duyurabilmek en büyük mutluluğum olacaktır.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale