X

Hızlı akan hayatlarımızda farkındalık sürdürülebilir mi?

Geçenlerde, gece okumak için, oğlumun kitaplığında aralara karışmış bir kitabı tekrar bulduk. Kitabın adı “Mutlu Kaplumbağa”. Bir senedir kitaplıkta duran ve ara sıra okuduğumuz bu kitap geçen akşam benim için daha anlamlıydı. Hızlı ve farkındalığı düşük bir günün ardından elime geçmişti çünkü…

Mutlu kaplumbağa masalı

Kaplumbağanın yavaşlığına rağmen tavşanı yendiği hikayesi hepimiz biliriz. Yavaş olsa bile istikrarlı bir tutumla başarının geleceğini anlatmak ister. Bu hikayede yavaşlığa dikkat çekilmez pek.. Asıl konu başarıdır..

Akram Ghasempour’un Mutlu Kaplumbağa kitabı yavaşlığa vurgu yapmasıyla fark yaratıyor bence. Hıza alışkın bünyemize bazen çok fazla gelirken bazen de büyük bir farkındalık yaratıyor.

Hikaye şöyle; “kaplumbağa sabah uyanıp yaaaavaaaş yaavaaşş yürürken, güneşe selam verir. Yürümeye devam ederken mavi gökyüzüne, ağaçlara, erken kalkan ağaçkakana selam verir. Yaavaaaşça nehre girer. Nehre ve içindeki balıklara selam verir. Burada serinleyip yoluna, selam vererek devam ederken, tavşan hızla yanına gelir. Kaplumbağaya neden koşmadığını, koşmanın çok zevkli olduğunu söyler. Kaplumbağa düşünür. Hiç koşmamıştır hayatında ve bacakları buna uygun da değildir. Aklına tekerlekli bir araba yapıp, onunla hızlanmak gelir. Ağaçkakana gider ve yardım ister. Ağaçkakan dostu ona tekerlekli bir araba yapar ve sonunda kaplumbağa arabaya biner. Tekerlekler dönmeye başlar. Artık kaplumbağa çok hızlı gidiyordur. Ama bu hızla hiçbir şeyi göremediğini fark eder. “Merhaba” demek için hiç zamanı yoktur. Dostlarının, ağaçların, nehrin yanından hızlıca gitmeye devam eder. Araba daha da hızlanır. Kaplumbağa hızlı olduğu, kimseyi göremeden yola devam ettiği için çok mutsuzdur. İnmek ister ancak araba çok hızlanmıştır. En sonunda yokuş yukarı bir yolda araba yavaşlamaya başlar. Kaplumbağa iyice yavaşlayan arabadan aşağı iner. Tekrar yavaş yürüyebildiği için çok mutludur. Etrafındaki hayvanlara, ormandaki ağaçlara mutlulukla bakar ve güneşin batışını izler.”

Hız ile birlikte farkındalığımız öyle azalıyor ki, bilinçli farkındalık olmadıkça davranışlarımız, duygusal tepkilerimiz tamamen otomatikleşiyor.

Geçmiş yıllarda bir süre tavşan beslemişliğim oldu. Hızlı diye masallarda etiketlediğimiz tavşanın sadece ihtiyacı olduğunda koşan bir hayvan olduğunu gözlemlemiştim o zamanlar. Benim tavşanım günün çoğunu saksıdaki fesleğenlerimi yiyerek ve uyuyarak geçirirdi. Sadece oynarken ve korktuğunda koştuğunu hatırlıyorum. Hikayede tavşana haksızlık edilmiş belki ama anlatılmak isteneni de vurgulamak için iyi bir örnek.

Öncelikle kendimde fark ettiğim bir şey olarak hız döngüsüne girince, çıkmak için büyük bir irade gerektiği.. Hız ile birlikte farkındalığımız öyle azalıyor ki, bilinçli farkındalık olmadıkça davranışlarımız, duygusal tepkilerimiz tamamen otomatikleşiyor. İnsanlara, çevremize hatta kendimize olan empati ve duyarlılığımız son derece zayıflıyor. Şimdiki an farkındalığı düşük olduğunda da köklü korkularımız ve güvensizliklerimiz tarafından yönlendirilen bilinç dışı aracılığıyla kaçınılmaz olarak başka sorunlar da ortaya çıkıyor.

Beden-zihin-ruh bütünlüğünde, bedeni yavaşlatmak, zihni ve ruhu da sakinleştiriyor. Domino etkisi gibi birinde yaptığınız değişiklik diğerlerine de yansıyor. Gezegendeki bağlarımız, insanlarla ve birey olarak kendimizle olan ilişkimizin kalitesi için hayatı biraz yavaşlatmak, Budizmden Kızılderili bilgeliğine kadar şimdiki anın kıymetini bilmenin anahtarıdır.

Beden-zihin-ruh bütünlüğünde, bedeni yavaşlatmak, zihni ve ruhu da sakinleştiriyor.

Ünlü Kızılderili hikayesinde, şefin beyaz adama “çok hızlı gittik, bedenlerimiz burada ancak ruhlarımız gerilerde bir yerlerde kaldı, onları bekliyoruz” dediği gibi, belki de çok hızlı giden bedenlerimizin sınırlarına saygı duyma, biraz yavaşlama, geride kalan ruhumuzu bekleme zamanıdır.

İlginizi çekebilecek yazı: Farkındalık: Anlamlı ve dolu bir yaşam için odağı geliştirme zamanı 

Azize Şahin: 2006 yılında, Osho’nun meditasyonlarıyla yoga ve meditasyon öğrenciliğim başladı. Bu yolculukta bir workshop için gittiğim Hindistan’da eğitmen olmaya karar verdim ve ilk hocalık eğitimimi, 2009 yılında Zeynep Aksoy’dan aldım. Eğitimden hemen sonra Cihangir Yoga’da dersler vermeye başladım. David Cornwell ile Meditasyon Eğitmenlik Eğitimi, Mindfulness, Svagito Liebermeister ile Danışmanlığın Zen Yolu, İnsanlarla Çalışmak, Travmaları İyileştirmek, Somatic Experiencing gibi dönüşüm sağlayıcı eğitimler aldım. Çeşitli eğitimler ve sertifika programlarıyla özellikle aktif meditasyonlar, mindfulness ve bedensel terapi alanında kendimi geliştirmeye devam ederken, akademik olarak Üsküdar Üniversitesi’nde Uygulamalı Psikoloji alanında yüksek lisans yapıyorum. 2006 yılından beri hem kendi deneyimlerim hem de birlikte çalıştığım insanlarda, farkındalık çalışmalarının şifayı beraberinde getirdiğine tanıklık ettim. Her türlü konuda, çözüm dışardan değil, içerden geliyordu ve yöntemler alışık olduğumuz gibi karmaşık değil çok basitti. Bu farkındalığım, hayatımın amacını belirlememi sağladı: “Meditasyon öğretmek ve her insanın kendi içindeki bilgeliği ortaya çıkarmakta bir rehber olabilmek.” Bu amaç çerçevesinde, kişisel dönüşüme meditatif bir bakış açısıyla bireysel terapiler ve nörobilim temelli farkındalık, odaklanma ve stres yönetimi konularında workshoplar ve kurumsal eğitimler veriyorum.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale