X

Hiçbir şey yapmama sanatı: Hollandalıların “niksen” felsefesi ile tanışın

Hayatım boyunca elbet birçok şey oldu keyif alarak yaptığım. Düşünelim mesela; ailem ve sevdiğim insanlarla vakit geçirmek, yeni yerler, yeni tatlar keşfetmek, gezmek tozmak, kitap okumak, film izlemek, çocukluğumda ise yepyeni oyunlar keşfetmek… Şu an aklıma gelmeyen daha bir sürü şey olduğunu söyleyebilirim aslında. Ama tüm hayatım boyunca yapmaktan en, en, en çok keyif aldığım şeyi söylemem gerekirse o da “hiçbir şey.”

Hiçbir şey mi!?

Birçoğunuzun “Nasıl olur da hiçbir şey yapmadan durabilir ki insan?” dediğini duyar gibiyim. Hatta aklınıza ilk gelenlerin şunlar olduğundan bile eminim: “Boş boş oturmaktansa kitap oku, bir şey izle, madem vaktin var o zaman kendine bir uğraş bul. İnsan nasıl olur da hiçbir şey yapmadan durabilir ki? Ne yapıyorsun peki? Öyle oturmuş sadece duvara mı bakıyorsun?

Evet, aynen öyle. Meğer ben yıllardır Hollandalıların son yıllardaki trendlerinden biri olan nikseni uyguluyormuşum da haberim yokmuş. Niksen, yani diğer bir deyişle “hiçbir şey yapmama sanatı.” Enteresan değil mi?

Şaşkınlığınızı bir kenara bırakabilirseniz eğer, gelelim niksenin tam olarak ne olduğuna.

Niksen de son yıllarda Danimarka’dan çıkan Hygge ve İsveç’ten çıkan Lagom gibi bir akım aslında. Eskiden niksen kelimesi tembellik ve üretkenlikten yoksun olmak olarak görülürken, belki de son yıllarda hayatlarımızda stresi hat safhada hissetmemiz ve tembelliğe biraz olsun ihtiyaç duymamızdan dolayı, günümüzde dünya trendleri arasında yerini almış bir kavram.

Nikseni şu şekilde de tanımlayabiliriz sanırım; hiçbir şey yapmadan veya hiçbir şey düşünmeden oturduğunuz, belki müzik dinlediğiniz ya da sadece etrafınıza, pencereden dışarıya baktığınız anlarda uygulamış olduğunuz, zihninizi rahatlatan, günün tüm o yoğunluğundan ve koşturmasından uzaklaşmanızı sağlayan bir rahatlama şekli. Niksenin bizlere en önemli faydalarına gelecek olursak ise, üretkenliği artırdığı, stresi ve endişeyi azalttığı söyleniyor.

Son yıllarda birçoğumuzun hayatlarına girmiş olan mindfulness ve meditasyona benzer gibi görünse de, niksenin farklılığını herhangi bir şeye konsantre olmaya gerek duymamak olarak değerlendirebiliriz. Kısacası, tempoyu bir kenara bırakıp zihinsel, hatta fiziksel rahatlama anları olarak da özetleyebiliriz.

Oldukça basit gibi görünmesine rağmen, niksen uzmanlar tarafından biraz zorlayıcı olarak değerlendiriliyor. Niksen ile ilgili benim düşüncem ise, özellikle de 2020’nin getirdiği tüm o kaoslardan bir nebze olsun uzaklaşmak adına, her birimizin gün içerisinde ihtiyaç duyduğu, belki de günün en yoğun saatlerinde birkaç dakikamızı ayırıp sakinleşebileceğimiz bir rahatlama yöntemi. Kimileri için oldukça zor olan niksen, bazıları için (benim için olduğu gibi) günlük rutinlerinin bir parçasıdır belki de.

Son olarak eklemek istediğim, nikseni hayatlarımıza dahil ederken, hayatımızın her alanında olduğu gibi, niksenin de fazlasının bizlere zarar verebileceğini aklımızdan çıkarmamamız gerekir.

Daha huzurlu, daha yaratıcı günlerde buluşmak dileğiyle.

İlginizi çekebilir: Mutsuz anlarda modunuzu yükseltecek 6 öneri

Gizem Okut: 1986 yılında İstanbul'da doğdum ve Kıbrıslı'yım. 2010 yılında DAÜ'de Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünü bitirdikten sonra Londra'da moda yazarlığı da dahil olmak üzere moda ile ilgili kurslara katıldım. Bir buçuk senelik bir Londra macerasının ardından tatil için gittiğim İstanbul'da ailemle kalmaya karar verdim ve İstanbul'da çeşitli firmalarda Stil Editörlüğü, Sosyal Medya Yönetimi, Müşteri İlişkileri gibi farklı pozisyonlarda çalıştım. 2016'da Kıbrıs'a geri dönmem ile birlikte üniversite yıllarımda staj yaptığım ve ülkenin en eski otellerinden olan Dome Hotel'de Misafir İlişkileri ve Sosyal Medya Yönetimi pozisyonlarında 2 yıl çalıştım. Daha sonra turizm sektörüne ait olmadığıma karar vererek ani bir kararla birbirinden tamamen farklı sektörlerde, birbirinden farklı işlerde çalıştım ve çalışmaya da devam ediyorum. Yazı yazmak, kitap okumak, müzik dinlemek, plajda vakit geçirmek gibi vazgeçemeyeceğim hobilerimin yanı sıra, seramik objeler yaratmak, bahçe ile uğraşmak, farklı tarifler denemek gibi hobilerim de mevcut. Şu hayattan istediğim üç şey; sağlık, barış, huzur.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale