X

Hiç kimse, yaşanılan şeyin kötü insanı olursa hikayelerini geride bırakamaz, o yüzden herkes, mağdur ya da haklı kişidir

İyi niyet doğrultusunda yaşamanın bizi zayıf kılacağını ya da zor durumda bırakacağını düşünürüz oysa iyilik, insanın erişebileceği en büyük hazlardan biridir. Peki iyiliğin ölçüsü nedir? Kötülüğün sınırı nerede başlar?

Bu sınırları belirlemede insanın iki önemli noktası var. Akıl ve vicdan. Akıl, neyin doğru, neyin yanlış olduğunu ayırt edebilmemizi ve bunlar arasında bağlam yapabilmemizi sağlar ama yarattığı ilkeler, yanlış bir etik zemin üzerine kurulmuşsa o zaman akıl, bilinçli kötülük yaptığını kabul etmeyecek kadar, olanı çarpıtmakta ustadır. İnsan, kötülük yaptığında vicdanını rahatsız etmeyecek şekilde, yaşanılanı zihin aracılığıyla değiştirip, yeniden kurgulayabilir. Örneğin; hatalı davrandığınız bir olayın, en sıcak anında suçlu hissedersiniz ama zamanla ego der ki “sen öyle yapmadın”, “aslında onu demek istemedin” “o da sana böyle yapmasaydı” günler, haftalar geçtikçe hikaye zihninizde değişir ve bir bakarız ki bulanık ve çarpıtılmış olan yeni kurguda artık ben haklıyım. Ama gerçek, bazen de hikayelerin kötü kişisi bizizdir.

Zihin bu oyunları haklı ve iyi bir insan olduğuna inanıp, yola devam etmek için yapar. Çünkü hiç kimse kötü insan olarak hikayelerini geride bırakamaz. Herkes, yaşanılan şeyin mağduru ya da haklı kişisi olduğunu düşünür. Zihnin akıl aracılığıyla, vicdan üzerinde yaptığı bu aldatmacaya rağmen, eğer farkındalık doğru bir şekilde gelişirse, zihnin bu oyunlarına kanmam. Olanı olduğu gibi görme yeteneği kazanırım. Hatalıysam bunu düzeltmek için doğru bir çaba ya da kabul geliştiririm. O hatayı, eğip büküp egomu rahat ettirmek için yanlış çaba sarf etmem. Özür dilemenin insandaki en önemli erdemlerden biri olduğunu öğrenirim. Bir çiçek bahçesi gibi, her eylemde, doğru çaba göstererek bahçemi büyütürüm.

Bu bahçenin önemi, ektiğimiz ne varsa, orada yetişen tohumlarla şimdi ve gelecekte var oluruz. Nefret, kıskançlık, öfke ektiysek bugün ve yarın bu tohumlar filiz verir. Oysa ki, insan doğası gereği iyiye ön eğilimlidir ve aynı şekilde insan kötülüğe de eğilimlidir. O yüzden kötülüğün sınırını belirleyen şey, insanın özgür iradesiyle bahçesine ne ektiği, yani ortaya koyduğu erdemleridir. Hatalı söz, davranış ya da eylemde bulunmamak için doğruda kalmaya irade göstermemiz gerekir. Erdem, çabasızlıktan değil aksine doğru bir çabayla ortaya çıkar. İyiliğin ve kötülüğün sınırı, belirsiz gibi gelse de aslında herkes bu sınırı iç gözlemiyle bilir. Dilimin dedikoduya geçtiğini fark ederek, yargılayan bakışlarımı görerek, başkasını yok sayan davranışımı gözlemleyerek, bu sınırın nerede duracağını ben belirlerim. Vicdan, bu sınırla yani erdemlerimizle inşa ettiğimiz bir olgudur.

Huzursuz ekilen bir bahçeyle, zihnin mutlu olma şansı yoktur. İnsan, var oluşundaki bu iyilik halini korudukça, mutlu olma halini de gerçekleştirebilir. Berrak, doğru karar alabilen, canlı ve neşeli bir zihin daha önce yaptığımız eylemlerin sonucudur. Aristoteles, “İnsanı insan yapan, rasyonel hareket etmek, aşırı uçlara sürüklenmemek, akıllıca, vicdanlı seçimler yapmak ve bu şekilde eylemlerde bulunmak olmalıdır.” der ve bu uzun süreli iyi olma halinin insanda “mutluluk” yaratacağını ortaya koyar. Arınmış, farkındalıklı bir zihin, doğru eylem ve çaba sayesinde mutluluğu kendiliğinden inşa eder.

İlginizi çekebilir: Hisler, duyguları bir gölge gibi takip eder: Farkındalık, bu döngünün reset düğmesidir

Hazel Kurtuldu: Merhaba ben Hazel, 1988 İstanbul doğumluyum. Lisans ve Yüksek Lisans eğitimimi İstanbul Üniversitesi'nde tamamladım. Yogayla ilk tanışmam 2011 yılında oldu. Kişi tutkuyla sevdiği bir şeyde derinleşmeye başlarsa, oradan yaşamını dönüştürecek bir sihir çıktığına inanıyorum. Hem Türkiye'de hem de yurt dışında birçok eğitmenden aldığı eğitimlerle Hatha Yoga, Vinyasa, Yin ve Hamile yogası gibi ekollerde dersler vermekteyim. 2018 yılında tamamladığım Mindfulness Eğitmenliği ile, bu alanda düzenli eğitimler açıyor, hem özel gruplara hem de kurumsal firmalara seminerler veriyorum. Yaşamın hayatımı değiştirdiği yönüyle yeniden yüksek lisans yapmaya karar verdim ve şu anda özel bir üniversitede Felsefe yüksek lisans eğitimim devam ediyor. “Farkındalık Sanatı” ismiyle düzenli yayınlar yaptığım podcast kanalımda hem Doğu öğretileri hem de Batı felsefesini içeren içerikler hazırlıyorum. Burada olmaktan ve sizinle buluşmaktan dolayı çok mutluyum, yazılarımda buluşmak üzere...

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale