X

Hiç incinmemiş gibi sevmeye hazırım, her şeye rağmen ayaktayım!

Yıllar geçer, bizler yaşadıkça “yaş alırız” ve yaşlandıkça daha çok biliriz değil mi? Hani büyüklerimiz vardır “ben senin yaşındayken” diye başladıkları cümleler kurarlar, yirmili yaşlardayken bunları kulak arkası ederiz, otuzlara geldiğimizde biraz daha “şimdi anlıyorum” olur ve daha da ileri gittiğimizde (ki henüz resmi yaşım olarak varamadığım için affınıza sığınarak yorum yapamıyorum) belki de “işte şimdi oldu, ne dediyse doğruymuş” diyeceğiz…

Ben bu yazımda sizlerle bir söz üzerinden hayatlarımıza ve yaş aldıkça hayata olan bakış açımıza, belki bugün etrafımızdan çokça duyduğumuz “çok haksızlığa uğradım, hayat bana istediklerimi getirmedi, ben bir türlü bana değer verecek insanlarla karşılaşamıyorum hep ezildim hep çile çektim” veya “beni kandırdı beni aldattı beni hayata küstürdü” gibi mesajlarla dolu olan çevremize, sözlerimize bir yakından bakalım istiyorum… Sevgili Mark Twain işte bugün bize pusula olacak bir söz söylemiş bakın nasıl cümleler kurmuş:

“Hiç kimse izlemiyormuş gibi dans et, hiç incinmemiş gibi sev, hiç kimse dinlemiyormuş gibi şarkı söyle, dünya cennetmiş gibi yaşa.”

Şimdi bu söyleri yanımıza alalım ve gelin güzel uzun bir yolculuğa çıkalım birlikte ama özellikle birlikte bakmak istediğim yer o “hiç incinmemiş gibi sevmek” hali…. Tabi ki bu öncelikle aşk ilişkilerimizi kapsayacak, sonra belki kardeşimizi sonra belki dostumuzu arkadaşımızı sonra belki yıllarca beslediğimiz ama yine de vefatı ile dünyamızı terk eden can-ım köpeğimizi… Ama bizler sizinle birlikte korkmadan yol alacağız kendimize doğru…

Öncelikle tabi ki kendimden vereceğim örneklerle ve zor da olsa itiraflar ile başlayacağım evet… Hiç incinmemiş gibi sevmek, ben çokça kaçtım, evet binlerce sebebim vardı evet aldatılmıştım, sevilmeye layık olmadığıma derinden inanmıştım. Bir erkeğin bir kadını sevebilmesine olan inancım sıfırdan daha da aşağıya inmişti ki bir erkeğin bir kadına arkadaşlık bile duyabilmesi benim için “inanılmayan” bir kavram olmuştu. Yıllar boyunca kimse ile bir daha birlikte olamadım, çünkü ben o derece incinmiş o derece kırılmıştım ki işte tam da bu sözde anlatıldığı üzere “incinmiştim”… Hem de ne incinmek, paramparça olmuştum, yerle bir olmuştum, sevdiğim bir adamın yokluğuna alışmam gerekmişti hemde başka bir kadın ile olduğunu bile bile, hem de boşanma sürecimiz de dahil olmak üzere bu durumun farkında olacak ve sabır dileyerek geçen günlerim olmuştu evet itiraf edeyim… Çok zaman kimseye göstermeden döktüğüm gözyaşlarım, insanlar evliliklerini sevdiklerini gelecek planlarını anlatırken başımı eğdiğim, içimden geçen binlerce isteği şimdi değil diye susturduğum çok derin ve çok sessiz zamanlar oldu… Evet çokça incinmiştim…

Sonra öyle bir sevgi ile kutsandım ki hayatım “sevginin” yepyeni bir tanımı oldu, bir erkeğin bir kadına verebileceği en temiz en güzel duygunun… Belki tecrübe edilecek o muhteşem sevmek halinin yani hiç incinmemiş gibi “yola devam etmek”, öyle bir güç ile geldi ki sadece şükür kaldı geriye onlarca incinmişlikten, yaradan, korkudan ve ne olacak düşüncesinden, endişesinden… Fakat işte o incinmişliği hala tam olarak atamamıştım, bir nokta geldi çattı ve ben daha fazla korktum, daha fazla düşünür oldum “yine aynı şeyler mi olacak” sorusuna daha fazla takılır oldum. Orada bir seçim yaptım, evet bir sevgiden gitmek seçimi; tekrar incinmeyi göze alamadığım için…

Bugün ise yepyeni bir noktadayım, o gün bir yola çıkmıştım, ilahi sevgiyi yani incinse de ve her ne yaparsa yapsın bir insanı insan olduğu için sevmeye devam edebilmek haline… Her ne olursa olsun affedebilmek ve yeniden bir şans verebilmek haline… Yeniyi kucaklayabilmek, sevginin muhteşem gücü ile kutsandığımızı ve bu yetinin insana bahşedilmiş olan en güzel şey olduğuna tüm kalbimle inanmak halime… Bugün bir sevginin sahip olmak olmadığına ve birlikte bir zaman geçirilecek ise ve bir şey öğrenilecekse bunun muhteşemliğine, buna sadece derin derin şükredebilmeye… İncinirim, kırılırım, yine “aynı yollardan geçerim” diye korkmadan, evet seviyorum, hayat teşekkür ederim ve deli gibi sevmeye ve incinsem de denemeye devam edeceğim diyebilecek cesareti kendimde bulmaya…

İşte ben bugün yepyeni bir serüvenin başında bu incinmişliklerimi de yanıma alarak durmaktayım, yeni adımlar yeni yolum önümde açıldı bile bugün bu yolculuğa sonuna kadar karanlıkları da olsa yağmuru ve fırtınası da olsa beni sarsan keşiflerden geçecek de olsa tüm kalbim ile razıyım; ben incindim ve ayağa kalktım… Evet yürümeye hazırım…

Bugün bu yazımda bana eşlik eden sen, karşında duran muhteşem sevgiye hazır mısın, sana ulaşan aşk olmak hallerine eski “incinmişliklerle” yükler yükleyip sırtını bir türlü doğrultamamakta mısın? Herkesi çevrenden uzak tutup daha fazla kırılmak istemiyorum diye yeni sevgilerden mi intikam almaktasın? O beni aldattı sen de beni aldatacak mısın diye yanındaki can-ım sevgiliyi boşu boşuna suçlamakta mısın? Ve en önemlisi gibi işte “hiç incinmemiş gibi sevme”yi becermeye, başarmaya ve bugün yepyeni sevdalara adım atmaya gönüllü müsün?

Eğer cevabın “evet” ise, haydi gel tut ellerimden ve “hiç incinmemiş gibi sev”…

Pınar Özeken (Ulus): 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü ile Kimya bölümlerini bitirdi. Aynı üniversitede Biyomedikal Mühendisliği ve İspanya Pompeu Fabra üniversitesinde master derecelerini aldı. Özellikle 2011’den bu yana moda ile ilgili çalışmalara ağırlık verdi ve hala moda üzerine yazı dizileri, farklı moda kaynaklarında yayınlanmaktadır. Yoga eğitmeni olma yolunda ilerleyen Pınar, bir Arjantin Tango aşığı. Gerçek tutkularından bir diğeri ise seyahat etmek."Dünya üzerinde ayak basılmadık toprak kalmasın" mottosu ile dünyayı dolaşmaya devam ediyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit

Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale