X

Heyecan uyandıran bir hayat deneyimi yaşamak üzerine

Herkesin hayattaki yolculuğu birbirinden çok farklı, en azından birkaç noktasıyla. Bir hayat yolculuğu tariflemeye çalışsam, eminim planın çok dışında şeyler olurdu içinde. Biyografiler okumak ve hayat hikayeleri dinlemek sanıyorum küçüklüğümden beri benim için ilham veren bir hobi. Yakın zamanda yine bir hayata tanıklık ettim. Anthony Bourdain’in çok satanlarda yer alan kitabını okumadım, kendisini tanımam Netflix’teki belgeseliyle oldu. Hem çok ünlü hem de çok fazla iç dünyasını dışarıya yansıtmaktan kaçınan, aile ve sevdiklerine çok önem veren hatta sevginin ötesinde çok sahiplenen biri. Tanınır biri olması 30’lu yaşlarının sonuna, ünlü olması ise 40’larının başına dayanıyor. 

İşini iyi yaptığı şüphesiz, öte yandan bence kendi hayatındaki şansı kendi yaratmış birisi. Hayat hikayesini çok farklı yanlarıyla uzunca düşündüm. Richard Wiesman’ın şansın 4 faktörü üzerinden bunu anlatmak istedim sizlere.

Öncelikle sahip olduklarına giden yolda şansın en önemli etkenlerinden biri denemek, denemekten hiç korkmamış. Yılın 250 günü evinden uzakta dilini ve kültürünü bilmediği ortamlarda insanlarla bir araya gelip onların tatlarını tatmak, birlikte bir şeyi yapmaya ikna etmek konusunda çok başarılı, buna adaptasyon süreci ise bir o kadar hızlı. Bunu yaparken kendi gibi olmaktan vazgeçmemiş, inandığı değerleri savunmuş birisi Anthony, show yapmak için insanları, savaşı, kıtlığı bir araç olarak kullanmamış. 2006’da Beirut’a programını çekmek için gittiğinde savaş arasında buluyor kendini. Bunu önemli bir fırsat olarak reytinge çevirebilirdi ama orada yaşananları yaşayan kişiyi incitmeyecek şekilde filtreleyip paylaşmıyor.

İkinci bir konu hisleriyle yaşaması ve kararlarını iç sezilerine güvenerek vermesi. Şanslı insanların karar zamanı gelince mantıktan çok hislere başvurması ortak noktaları diyor Richard Wiesman, hem ilişkilerinde hem işiyle ilgili konularda sezgilerini çok kullanmış. Duygularla aldığı kararlar ona başarılı iş sonuçları getiriyor. Pişmanlık duygusunu çok görmüyoruz hayat hikayesinde. Tek gördüğüm kızıyla yılın çoğunda ayrı kalmaktan dolayı kendisini kötü bir baba olmakla suçluyor. Bu da bir tercihinden kaynaklı aslında.

Kaynak: newonnetflix

Son iki faktörle ilgili olarak direkt bir korelasyondan bahsedemiyorum çünkü aslında küçük bir sahil kasabasında melankolik bir modla uzun yıllar geçirmiş Anthony. Burada da en iyi şeylerin kendi başına geleceğini çok düşünmemiş olduğunu zannediyorum, en azından daha karamsar bir ruh halini yansıtıyor izlediklerim. Şansını kullanabilen insanlar için önemli bir nokta da iyi şeylerin kendilerinin başına geleceğine dair güçlü bir inanç taşımaları, hayatlarında en az bir hedeflerine mutlaka ulaşacaklarından emin olmaları. 

Son olarak güçlü bir dayanıklılık sahibi şanslı insanlar. Bu yaşam hikayesi aslında kırılgan bir sonla bitiyor olduğu için belki tam anlamıyla buna sahip olduğunu söylemek zor fakat özünde yılın %65 ini bilmediğin yerlerde otel odasında geçirmek ve sevdiklerinden ayrı kalmak güçlü bir dayanıklılığın eseri diye düşünüyorum. İlişkilerinde, işinde çok farklı ve fazla sayıda insanla iletişimde. Buna rağmen özel hayatında daha kısıtlı bir çevresi var. Deneyim ve insan ilişkileri konusunda değişimi ve çeşitliliği yönetmiş biri uzun yıllar boyunca.

Sonuca baktığımızda şansın bazı yerlerde merkezinde bazı yerlerde çok uzağında bir yerde ele alınabilir bir hayat hikayesi ama süreç ve deneyimi bence oldukça ilham verici. Fırsat bulursanız “Roadrunner”ı izleyerek bu bahsettiklerimi farklı bir gözle yorumlayabilirsiniz. Yolculuğunuzda şansı yaratmanız ve sürdürmeniz dileğiyle.

İlginizi çekebilir: Kendinizde dönüştürebildiğiniz anlar üzerine

Didem Sümer Tiryaki: Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji lisans eğitimi ardından Galatasaray Üniversitesi'nde işletme yüksek lisansını tamamladı. Yaklaşık 10 senedir özel sektörde İnsan Kaynakları alanında çalışıyor. Kadın Girişimciler Derneği'nin Geleceğin Kadın Liderleri programından 2013 yılında mezun oldu. Kagider ve Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği'nde öğrenci veya yeni mezun kadınlara mentorluk yaptı. BÜMED'in yürüttüğü Next-Gen programında mentorluk çalışmalarına devam ediyor. Deneyimsel oyun terapisi eğitimleri ardından supervizyonlarını tamamladı ve Oyun Terapisi Uygulayıcısı oldu, son iki senedir gönüllü olarak 2-11 yaş arası çocukları destekliyor. Öğrenmeyi, gezerek/okuyarak veya deneyimlerek yeni bilgiler keşfetmeyi, bu öğrenme ve keşiflerinden insan doğasına dair çıkarımlar yapmayı ve bunları yazmayı seviyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale