X

Herkesin savaşı başka: Kendi hayatını ne kadar sahipleniyorsun?

Sizin de hayatınızda insanlar var mı özendiğiniz; fikirlerine, ürettiklerine, aşklarına, hayatı yaşayış şekillerine? Hatta biraz da kıskandığınız belki?

Benim vardı birkaç gün öncesine kadar. Sonra olmayacak bir şey oldu ve bir şekilde o kişilerin iç dünyalarına şahit oldum hiç bilmediğim, görmediğim ve tahmin etmediğim.

İlk tepkim şaşırmak oldu. Benim özenip sahip olmak istediğim bazı şeylerin aslında o kişilerin hayatına ağırlık yaptığını gördüm. Ya da özendiğim duruşların arkasında aslında kendine güvensizliklerin, çaresizliklerin olduğunu fark ettim. Sonra hatırladım. Özendiğimiz kişilerin de bizden hiçbir farkı olmayan, kendilerine has korkuları olan insanlar olduğunu hatırladım.

Başkalarını büyütürken de farkında olmadan kendimizi küçültmeye başlıyoruz birçoğumuz.

Hayran olduğumuz, özendiğimiz kişilerin hayatlarını aslında hiç bilmiyoruz. Kendi içlerinde ne savaşlar veriyorlar, geldikleri yere gelmek için nasıl yollardan geçtiler, bizim iyi/hoş diye gördüğümüz şeyler, aslında onların kendileri için de aynı anlamı ifade ediyor mu? Fark ettim ki biz sadece dışarıdan gördüğümüz durumlar hakkında sadece hikaye yazıyoruz. Gerçek konusunda hiçbir fikrimiz yok. Hikaye yazıyoruz ve yazdıkça gözümüzde büyütüyoruz. Aslında başkalarını büyütürken de farkında olmadan kendimizi küçültmeye başlıyoruz birçoğumuz.

Bunları düşünürken ben elimden geldiğince yapmamaya çalışsam da yine hatırlattım kendime. Herkes kendi içinde bir savaş veriyor. Bu hayatta kimseyi yargılama.

Dışarıdan ne göründüğüne, nasıl göründüğüne çok da aldanmamak gerek kişinin kendi iç dünyasını dinlemedikçe. Bilemeyiz. Sadece gördüklerimizden yola çıkarak ürettiğimiz hikayeler olur elimizde o kadar. Aslında en kızdığımız, öfkeden kudurduğumuz insanlar bile kendi dünyalarından dinlenmeyi, şefkati hak ediyorlar. Hepimiz hak ediyoruz.

Aslında ben bile örnek olabilirim tam karşı noktadan bakıldığında. Allah’a çok şükür sağlığa, aileye, başımı koyabileceğim güzel bir eve, istediklerimin birçoğunu yapabildiğim rahat bir hayata sahibim dışarıdan bakıldığında. Hiç unutmayacağım hatta bir arkadaşımın bir gün bana söylediği cümleyi:

“Senin hayatını yaşamak istiyorum.” 

Şok olmuştum çünkü kendi iç dünyamda çok büyük sıkıntılardan, güvensizliklerden, çaresizliklerden ve birçok şeyden geçiyorum hepimiz gibi. Nasıl bir insan benim hayatımı yaşamak isteyebilirdi ki? Ne kadar büyük bir cümle. Duyduğum da çok iyi oldu tabi o ayrı; bana sahip olup göremediğim birçok şeyi hatırlattı sağ olsun. Sonrası hep sonsuz şükür tabi.

Aslında en kızdığımız, öfkeden kudurduğumuz insanlar bile kendi dünyalarından dinlenmeyi, şefkati hak ediyorlar

Ben özendiğim kişilere o cümleyi kursam muhtemelen onlar da benimle aynı tepkiyi vereceklerdir. Ne komiğiz değil mi? Özeniyoruz ama neye de özendiğimizi tam olarak bilmeden…

Ayrıca, sen kendini daha aşağılarda görürken, belki o hayatını beğendiğin kişi de sana özeniyordur, seni örnek alıyordur nereden biliyoruz? Hemen bir örnekle açıklayayım.

Mesela ben şu ana kadarki hayatımda süreçleri başkalarına göre nispeten daha yavaş ilerleyen biriydim. Bunun için de hep çok üzülmüşümdür. Başkaları ilerlerken ben çoğu zaman yerimde sayıyormuş hissiyle yaşadım. İnanın korkunç bir his! Benim hayatım eğer böyleyse, nasıl insanlara özenebilirim sizce? Tabi ki hayatında hızlı ilerleyen, yol alan insanlar benim genelde imrenerek baktığım insanlar oldu. Örneğin ilişkisi biter, benim kendime gelmem aylarımı alırken, kişi bir ay sonra başkasıyla aşk yaşamaya başlamıştır bile. Ya da ben henüz bir proje üretmişken aynı zaman diliminde başkası on proje üretmiştir gibi sonu gelmeyecek örnekler sıralayabilirim hayatın her alanında. Bu egonun var olmak için bize dayadığı “kıyas” ise bizi küçültür, silip süpürür ve başka da bir işe yaramaz. Ayık olmazsak bu oyuna öyle güzel geliriz ki, hiç anlayamayız bile.

Şimdi şu açıdan bakalım bir de. Hızlı üreten kişiyi düşünelim. Belki de o kadar çok üretiyor ki hangisiyle baş edeceğini, neye yetişeceğini şaşırıyor ve arada sıkışıp kitleniyor. Bu defa elinde çok fazla şeyi olmasına rağmen hareket edemiyor, sahip olduklarını dünyaya akıtamıyor. O kişi de belki benim gibi ağır ama sakin, net adımlarla ilerleyen birine özeniyordur? Belki de benim şikayetçi olduğum ve beni mutlu etmeyen özelliğim bir başkası için ilhamdır?

Değiştirmek isteyip de değiştiremeyeceğimiz şey var mı bu hayatta? Gerçekten istersek yok.

Bu sebeplerden dolayıdır ki odağımızı başkalarının hayatına yöneltip onları büyütüp kendimizi daha da beğenmeyeceğimize, sahip olduğumuz enerjiyi sadece kendi hayatımıza akıtmalıyız. Kendi yaptıklarımıza odaklanıp kendi ruhumuzu büyütelim, kendi hayatlarımızı genişletelim. En önemli noktalardan bir tanesi ise kendi yolumuzu olduğu gibi, olduğu haliyle kabul edelim. Ben nispeten daha ağır isem eğer bu hayatta, başkalarının hızına bakıp üzülmek yerine benim için bu yolun ağır ilerlediğini kabul edip bu kabulle ilerlemektir belki de kendim için yapacağım en güzel şey. Hem değiştirmek isteyip de değiştiremeyeceğimiz şey var mı bu hayatta? Gerçekten istersek yok. Ben de o yüzden hayatımın şu ana kadarki bölümü ağırdı diye belirttim özellikle; bundan sonrasını bilemeyiz değil mi?

Yani, ben diyorum ki; dışarıdan bakıp kimsenin içinde hangi yollardan geçtiğini bilemeyiz. Özendiğimiz insanlar aslında belki de içlerinde bize özeniyorlardır. Hiç öyle hafife almayın kendinizi. Hayran olun kendinize! Başkalarından ilham alın ama sadece kendinize hayran olun.

İşte o zaman daha bir özgür ve dingin bir yerden yaşanıyor hayat.

Sevgiyle…

 

İlginizi çekebilir: İnsanları gerçekten tanıyabilmek için sözlerinin ötesini görebilmek gerekir

Yazarın diğer yazıları için tıklayın.

Gamze Baytan: Selamlar, Gamze ben. Meditasyon ve yoga hocasıyım. 7/24 çalıştığım organizasyon sektöründen bir anda "Ne yapıyorum ben kendim için" diyerek çalışma hayatımda ne istediğime karar vermek adına verdiğim arada; kendimi bir anda bol kitap, bol sorgulama, bol seans ve bol yazının içerisinde buldum. Yol yolu açtı ve ben artık izlemek yerine hayata katılmayı seçtim. Eylül '15'te Ezgi Sorman'dan aldığım Meditasyon Eğitimi Eğitmenliği'nden mezun oldum. Şu an toplam 2 günden oluşan ve içerisinde “stres nedir, bedene etkileri nedir, sağlıklı seçimler yapmamız nasıl mümkündür, meditasyon nedir, ne işimize yarar, faydaları nedir, biz aslında kimiz” gibi soruların cevabını konuşup; her birimizin modu her an değişkenlik gösterdiği için tek bir tekniğe kendimizi sıkıştırmak yerine, esnek olabilmek adına 3 ayrı varyasyonun deneyimendiği eğitimler ve grup meditasyonları yapmaktayım. Yollar bitmez tabi hayat boyu; görebildiğimiz sürece. Ayık ve uyanık olarak yakalayabildiğimiz takdirde hayatı. Ve Cihangir Yoga'da Berivan Aslan Sungur'un Yin Yoga Eğitmenliği eğitimiyle kesişti yolum. Temmuz '17’de de meditasyon hocalığımın yanı sıra yin yoga hocalığına tam anlamıyla adım atmış oluyorum. Ben ruh-zihin-beden ile bütünüyle çalışmaktan çok keyif alıyorum. Yeni şeyler keşfediyorum. Hayatta hem daha güçlü hem daha esnek durabiliyorum artık. Her şey artık hem daha derin hem daha hafif. Ve bütün bu deneyimleri daha rahat anlamamı, içselleştirmemi, görmemi sağlayan en büyük araç da kelimelerim. Yazıyorum çünkü yazı benim bu hayatta ruhumla özgürce dansedebildiğim en özgür alan. Yazıyorum çünkü yaşadığımız, başımıza gelen herhangi bir şeyde yalnız olmadığımızı, çaresiz olmadığımızı bilelim, kuvvetimizi yine birbirimizden alalım, birbirimize yayalım ve şifa olalım diye.. Tüm insanlığa yayılmak niyetiyle. Mail adresim: gamzebaytan@gmail.com

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale