X

Herkesin bir köpeği olmalı çünkü onlardan öğreneceğimiz çok şey var

Mark Twain 1867’de İstanbul’a geldiğinde “Hayatımda hiç bu kadar mahsun bakışlı ve kalbi kırık sokak köpeği görmedim” demiş. 1867’ de söylemiş bunu ve o tarihten bugüne kadar, biz bu bakışları değiştiremedik, o kırık kalpleri sarıp sarmalayamadıksa, çok ama çok yazık bize. Hiç mi yol katedemedik! Ne yaşıyoruz biz?

Hayatımın her döneminde bana eşlik eden bir küçük dostum oldu. Bazen fanusta bir balık, bazen bir kedi, bazen minik bir muhabbet kuşu… Çok şükür hiç yalnız olmadım. Çok erken tanıştım bu saf sevgi ile, fakat en büyük aşkım en son girdi hayatıma. Bir gün ansızın çıkıp geldi; “Sokakta bulduk, çok minik sokakta yaşayamaz, sen yuva olur musun?” dediler. Yapamayacağın söz verilir mi? Bir açık kapı bıraktım, “Deneyelim birbirimizi sevecek, alışacak mıyız, bakalım…” dedim ama sonra günleri hiç saymadım.

“Alıştık mı? Sevdik mi?” diye sorgulamadım. Sevgi sorgulatmaz çünkü, içine alır seni, aradan altı yıl geçmiş. Bu altı yılda ne çok şey biriktirdim kendimde, ne çok sevildim, ne çok şey öğrendim, nasıl anlatılır ki? Ama anlatmalıyım, bu sevgiden mahrum yaşayanlar, bu mahrumiyetin farkına varmalı, belki bir cana yuva olmalı. Bunu kendileri için yapmalı, ancak o zaman ne kadar eksik kalmış olduklarını görecekler.

O yüzden diyorum ki herkesin bir köpeği olmalı. Evet, olmalı! Evinde olmasa bile sokakta baktığınız, başını okşadığınız, sevdiğiniz, koruduğunuz bir köpeğiniz, hatta o da yetmez mama verdiğiniz, sevgi gösterdiğiniz, bir, belki birkaç kediniz de olmalı.

Her ırk farklıdır. Mesela kediler evlerini severler, başka bir eve gidince huzursuzlanırlar, onların kalesi kendi evleri ve düzenleridir. O yüzden kedi sahipleri bir yere giderken kedilerini evde bırakırlar, hatta birkaç gün yalnız bile kalabilir bir kedi; maması, suyu olduğu sürece sorun yoktur. Bağımsızdır o, keyfine göre davranır.

Köpeklerin evi sahibidir. Onlara en sevdiği mamayı bile bırakıp gitseniz siz gelinceye kadar asla yemez, farklıdır köpekler. Onlar için mekan önemli değildir. Sahibi neredeyse evi orasıdır. Sizsiz mutsuz, sizinle cennettedir. Başka bir şey istemez köpek. “Evim sensin”i hissettirir sana, iliklerine kadar hissedersin. Hatta aynı evin içinde bile seni bir süre görmezse oda oda aramaya çıkar. Yanı başında saatlerce oturur. Sahibine asla zarar vermez bir köpek, ne olursa olsun dişini bile göstermez, çünkü o gerçekten sever. Sevgi zarar vermez! Sadece sevmekle kalmaz, sana da öğretir karşılıksız sevmek ne demektir diye. Gözleriyle anlatır, öyle bir bakar ki içine işler. Konuşmak için kelimelere ihtiyacın olmadığını öğretir sana. Üzgün olduğunda yanından ayrılmaz, hisseder o ve görev edinir yanında durmayı, ta ki sen iyi olana dek…

Zamanla sana benzer baktığın can. Sen sakin ve huzurluysan aynı senin gibi olur, agresifsen o da agresif olur, aynan olur zamanla.

İlk kez annem uyandırmıştı beni bu konuda, “Bu köpek sana benziyor” demişti bana. Düşündüm, evet, kesinlikle benziyor! Huylarımız, korkularımız, hatta tipimiz bile benziyor…

Bir sabah yürüyüşünde bir anda köpeğim (kızım) ortadan kayboldu. 4 saat süren bir kayıp süreci yaşadım. 2. saatin sonunda umudumu kaybedip eve döndüğümde; yerde minderi, sepetinde oyuncakları, mama kabı, yani eşyalarını görünce, hayatımda hiç bir gidenin ardından tek damla gözyaşı dökmeyen ben, koyverdim kendimi; endişem “Ya sokakta biri ona vurursa, ya bağırırlarsa, o çok korkar”dı. Bulunduğunda o da korkudan tir tir titriyordu, o minicik kalbi pır pır atıyordu. Öyle naif, öyle duygusallar ki! Nasıl kıyılır onlara? Nasıl canları yakılır?

Ve şimdi insanların hayvanlara yaptığı zulme inanasım gelmiyor. Yüreğim dayanmıyor. Aklım almıyor. Keşke o insanlar da bu sevgiyi bilselerdi. Keşke hayatlarımızda sevgiyi bilen, sevilmiş insanlar olsaydı. O zaman şiddet kalmazdı.

Herkesin bir köpeği olmalı. Sadakati öğretmeli ona, karşılıksız sevgiyi öğretmeli, bakışlarından aşk akmalı, gece sizinle uyumalı… Göğsüne dokunduğunuzda huzur veren o kalp atışını duymalısınız. Hayatın ritmi kalp atışları… Sadece bir saat bile yanından gitseniz döndüğünüzde yıllardır görmemiş gibi nasıl karşılanır göstermeli size… Görmelisiniz… Bir köpeği olmalı herkesin, zalimlik ancak sevgiyle bitebilir. Sevmeyi en kolay böyle öğrenebiliriz. Katılaşmış yüreklerimiz böyle yumuşayabilir.

Nefis bir alıntı ile bitirmek istiyorum. Onların bize öğrettikleri öyle çok ki… İşte bazıları…

Köpeklerden öğrendik ki:

  1. Bir şeye uzun uzun gözlerinizi dikip bakarsanız, eninde sonunda onu elde edersiniz.
  2. Gün içinde bir yere kıvrılarak iyi bir uykuya mutlaka vakit ayırmak lazımdır.
  3. İnsanlara sıcak ve samimi davranırsanız karşılığını görürsünüz.
  4. Yanlış bir şey yaptığınızda en azından gözlerini yere indirerek bunun sorumluluğunu almak gerekir.
  5. Islak olmayan öpücük gerçek öpücük değildir.

İlginizi çekebilir: Hayatın kıymetini bilmek için tutunduğunuz her şeyi bırakın

Çiğdem Acarsoy: Okur-yazar, vejetaryen, iflah olmaz bir optimist, gezenti bir yay burcu, kahvekolik, duygu durumu değişken... Okuma aşkı okumayı öğrenince başladı ve bitmiyor; yanına yazma aşkı da geldi. Kendini bildi bileli yazıyor. İnsan sevgisi onu Davranış Bilimleri okumaya yöneltti, Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde yaptığı psikoloji stajı hayatının dönüm noktası oldu. Hayata bakışı değişti. Birçok psikoloji ve koçluk eğitimlerine katıldı, hayatın yaşamaya değer olduğunu anlatmaya çalıştı, motivasyon ve kişisel gelişim üzerine bir kitap yazdı. Kurumlara eğitimler veriyor ve yazıyor, yazıyor, yazıyor… :)

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale