X

Unutkanlık üzerine: Her şeyi çok çabuk unutuyorum ne yapmalıyım?

“Her şeyi çok çabuk unutuyorum ne yapmalıyım?” diyorsanız öncelikle unutmanın hayatın bir parçası olduğunu söyleyelim. Öyle ki araştırmalar, bilgilerin yaklaşık %56’sını bir saat içinde, %66’sını bir gün sonra ve %75’ini altı gün sonra unuttuğumuzu gösteriyor! İnsan beyni etkileyici yeteneklere sahip olsa da ayrıntıları saklama ve hatırlama kapasitesi sınırlı. Ve bir şeyleri unutmanın birkaç farklı nedeni var.

Unutkanlık sebepleri nelerdir?

Unutmak daha önce kısa süreli veya uzun süreli bellekte depolanan bilgilerin kaybolması veya değişmesi şeklinde tanımlanabilir. Bir şeyi aniden veya yavaş yavaş unutmak mümkündür. Genellikle normaldir ancak aşırı veya sıra dışı unutma, ciddi sağlık sorunlarının işareti de olabilir. Aşağıda “Neden unutuyorum” sorusunun farklı olasılıklarını inceleyebilirsiniz.

1. Çürüme teorisine bağlı unutma

Daha önce hiç bir şeyin hafızanızdan kaybolduğunu fark ettiniz mi? Ya da üzerine düşünüp asla hatırlayamadığınızı? Bir anıyı geri getirememe, unutmanın en yaygın nedenlerinden biri. Bunun olası bir nedeni ise çürüme ya da bozunma teorisi olarak biliniyor. Buna göre, beyinde her yeni bilgi oluştuğunda bir hafıza izi yaratılır. Ve zamana bağlı olarak bu izler solmaya, kaybolmaya başlar. Yani bilgi tekrarlanmazsa, zaman nedeniyle sonunda kaybolur.

2. Bozucu etki teorisine bağlı unutma

Bir şeyi unutmanızın altında bozucu etki olarak bilinen bir fenomen de yatıyor olabilir. Buna göre anılar beyinde rekabet eder ve diğer anılarla etkileşime girer. İlgili bilgi, daha önce bellekte saklanan diğer bilgilere çok benziyorsa, bozucu etkinin meydana gelme olasılığı daha yüksektir. İki temel bozucu etki vardır:

  • Proaktif müdahale: Bellekteki eski bir bilginin, yeni bir bilgiyi hatırlamayı zorlaştırması veya imkansız hale getirmesidir.
  • Geriye dönük müdahale: Yeni bilgiler, daha önce öğrenilen bilgileri hatırlama yeteneğinize müdahale ettiğinde ortaya çıkar.

Bazen bir şeyi hatırlama eylemi de başka şeylerin unutulmasına yol açabilir. Araştırmalar, bazı bilgilerin bellekten silinmesinin, geriye dönük müdahaleden kaynaklanabileceğini gösteriyor.

3. Depolamamaktan kaynaklı unutma

Çabuk unutma neden olur, yanıtlamaya devam ediyoruz. Bazen, bir bilgiyi kaybetmek unutmaktan çok, onu hiçbir zaman uzun süreli belleğe almamış olmamız gerçeğiyle ilgilidir. Beyindeki kodlama hataları bazen bilgilerin uzun süreli belleğe alınmasını engeller.

Bir deneyde, araştırmacılar katılımcılardan farklı metal paraların yer aldığı bir grup çiziminde, ABD’nin metal parasını tespit etmelerini istedi. İnsanlar bu her gün kullanılan nesneye aşina olsalar da önemli ayrıntıları algılamada şaşırtıcı derecede kötü çıktılar. İşte bunun nedeni, ilgili detayların uzun süreli bellekte kodlanmamış olması. Çünkü metal bir parayı tanımlamak için üzerinde bulunan resim ve yazıları tam olarak bilmeniz gerekmez. Bu bilgiye ihtiyacınız olmadığı için de çoğunlukla bunları ezberlemez veya hafızanıza almazsınız.

4. Motivasyona bağlı unutma

Bazen de anıları, özellikle travmatik veya rahatsız edici olanları unutmak için aktif olarak çalışabiliriz. Bu tür anılar üzücü ve kaygı verici olabilir, bu yüzden onları ortadan kaldırmak isteyebilirsiniz. Motivasyona bağlı unutmanın iki temel biçimi ise “bilinçli bastırma” ve “bilinçsiz bastırma”dır. Bu noktada bastırılmış anılar kavramının, tüm psikologlar tarafından kabul edilmediğini belirtelim. Bastırılmış anılarla ilgili sorunlardan biri, bir anının bastırılıp bastırılmadığını bilimsel olarak incelemenin imkansız değilse bile zor olmasıdır.

5. Diğer nedenler

Son olarak, aşağıdaki nedenler de unutkanlık yaşamaya yol açabilir:

  • Alkol: Alkol tüketimi hafıza üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir.
  • Depresyon: Depresyonun yaygın semptomları arasında olumsuz ruh hali ve ilgi kaybı yer alır, ancak depresif bozukluklarda konsantrasyon güçlüğü ve unutkanlık da görülebilir.
  • Uyku eksikliği: Uyku, hafızanın birleştirilmesinde önemli rol oynar, bu nedenle uyku eksikliği hafıza üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir.
  • İlaçlar: Antidepresanlar, yatıştırıcılar, soğuk algınlığı ve alerji ilaçları gibi bazı ilaçlar hafızayı etkileyebilir.
  • Stres: Hem akut hem de kronik aşırı stres de unutkanlığa neden olabilir.
  • Yaş: İnsanlar yaşlandıkça belirli bilişsel gerileme türleri yaşama eğiliminde oldukları için yaşa bağlı unutma yaygın ve normaldir.

Unutkanlık normal mi? Hangi unutkanlık masum, hangisi tehlike işareti?

“Araba anahtarını nereye koydum? Daha önce tanıştığım şu adamın ismi neydi?” Bu tür hafıza boşlukları hepimizin başına gelir. Ancak bazen unutkanlığın normal olup olmadığını merak edebilir ve bunun için endişe duyabilirsiniz. Aşağıdaki ipuçları, normal unutkanlık ile daha ciddi bir unutkanlık arasındaki farkı anlamanıza yardımcı olabilir.

Normal unutkanlık

  • Genelde elinizdeki aktiviteye çok dikkat etmediğinizde meydana gelen dalgınlık.
  • Ara sıra bir şeyleri nereye koyduğunuzu unutmak.
  • Zamanla unutmak.
  • Daha sonra hatırladığınız, anlık bir bellek sürçmesi yaşamak.
  • Hatırlamanıza yardımcı olması için hatırlatıcılardan yararlanmak.
  • Söz konusu bilgiyi hatırlamamanıza rağmen ruh haliniz aynı kalırsa, bu da muhtemelen unutkanlığın altında ciddi bir şey olmadığının göstergesidir.

Hangisi normal değil?

  • Kelimeleri veya hatıraları hatırlamak için sık duraklamalar yaşamak.
  • Yakın zamanda yaşanan olayları unutmak.
  • Yakınlarınızın yaşadığınız hafıza kaybını sizden önce fark etmesi.
  • Ruh hali değişimleri ve kişilik değişiklikleri.
  • Faturaları ödemek ve giyinmek gibi basit, rutin görevleri yerine getirmede zorluk.
  • Tanıdık yerlerde kaybolmak.
  • Aynı konuşmayı defalarca tekrarlamak.

Bazen unutkanlık, yaşam tarzı alışkanlıkları ile de ilgili olabilir. Böyle durumlarda rutininizi değiştirdiğinde sorunun ortadan kalktığını görürsünüz.

Elbette demans veya alzheimer hastalığında da unutkanlık söz konusudur. Bu hastalığın semptomlarının en bariz olanı kişisel bakımda düşüştür. Yaşanan hafıza sorunları işi, hobileri ve sosyal aktiviteleri etkiler.

Her şeyi çok çabuk unutuyorum ne yapmalıyım?

Görüldüğü gibi genelde unutmak normaldir ve altında genellikle endişe edilmesi gereken bir neden yatmaz. Elbette ciddi hafıza sorunları yaşadığınızı düşünüyor veya çevrenizden böyle bir geri bildirim alıyorsanız tanı ve tedavi için mutlaka bir sağlık uzmanına başvurmalısınız.

Bununla birlikte “Her şeyi çok çabuk unutuyorum ne yapmalıyım” diyenler önemli bilgileri hafızalarında kalıcı kalmak için bazı stratejilerden yardım alabilir:

  • Egzersiz: Araştırmalar, fiziksel egzersiz yapmanın hafıza işlevinde hızlı gelişmelere yol açabileceğini gösteriyor. Daha da iyisi, bunun için koşu bandında veya spor salonunda saatler harcamanıza gerek yok. Araştırmanın sonuçlarına göre kısa, çok hafif egzersizler bile hafıza işlevinde hızlı gelişmelere yol açabilir!
  • Yeterli uyku: Uyku, bildiğiniz gibi hem fiziksel hem de zihinsel sağlık için önemli. Uyku ihtiyaçları değişiklik gösterse de yetişkinler için tipik tavsiye geceleri 7-9 saat arası uyumak.
  • Tekrar: Bazen bir şeyi hafızaya kaydetmenin ve unutulma ihtimalini azaltmanın en iyi yolu tekrar etmektir. Bu nedenle unutmak istemediğiniz şeyleri tekrar tekrar gözden geçirebilirsiniz.
  • Not etmek: Tüm çabanıza rağmen unutuyorsanız, daha sonra ulaşabileceğiniz şekilde önemli bilgileri not edebilirsiniz. Bazen söz konusu bilgileri yazmak da daha uzun süreli hafızaya yardımcı olabilir.

Sonuç olarak unutmak, önleyebileceğimiz bir şey değil. Ve bazen, bilgileri ve deneyimleri hatırlayabilmemizi, bir dizi faktör etkileyebilir. Bu faktörleri anlamak ise hafıza geliştirme stratejileri benimsemek için faydalı olabilir.

İlginizi çekebilir: Neden unuturuz: Hafıza, anılar ve unutmanın anatomisi

Kaynaklar: verywellmind, telehealth.keckmedicine.org

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.

Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.



21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.

Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?



İlgili Makale