X

Kasım ayı ‘ertelenen işler’ challenge: Her gün 20 dakikanızı ayırarak ertelediğiniz tüm işleri bitirin

Yılın sonuna yaklaştığımızın, yılbaşı ruhunun, kış mevsiminin habercisi; sonbahar mevsiminin son ayı: Kasım. Hoş geldin! Yeni ay, birçoğumuz için yeni haberler, yeni gelişmeler, yeni başlangıçlar, yepyeni umutlar demek. Biz de Uplifers olarak yeni aya yakışacak bomba bir liste hazırladık: Ertelenen işler takvimi! Evet, yeni yıla ertelenmiş hiçbir iş bırakmamak için bu ayı harika bir şekilde değerlendirebiliriz. Hepimizin çoğu zaman yapmak istediği ama bir türlü vakit ayıramadığı ya da üşenip ertelediği ufak tefek küçük işler mutlaka vardır. Ama biz erteledikçe o küçük işler gözümüzde iyice büyür ve ürkütücü bir hal alabilir. Oysa ki 20 dakika kuralı, her birinin üstesinden kolayca gelmemize yardımcı olabilir. Psikoloji alanında önemli bir yer tutan 20 dakika kuralı, her gün sadece 20 dakikamızı ayırarak herhangi bir işi kolayca, kendimize yüklenmeden ve sıkılmadan yapabileceğimizi vurgulayan bir çeşit iyi yaşam taktiği.

İşler dağ gibi biriktikçe başlamak çok zor görünebilir ama parça parça ufak adımlarla koca bir yığın iş bitebilir. Siz de yeni ayın başlamasını fırsat bilerek hem yaşamınızın farklı alanlarına çekin düzen vermek hem de uzun zamandır ertelediğiniz işleri tamamlayarak zihninizi rahatlatmak isterseniz her güne bir iş koyarak hazırladığımız takvimimizden faydalanabilirsiniz. Çoğu yaklaşık 20 dakika içerisinde tamamlanabilecek işler olsa da bir kısmını yapmak muhtemelen 20 dakikanızı bile almayacak, daha kısa sürecektir. Biz ilk günden 30.güne kadar aylık bir plan oluşturmak için sıraladık ama siz dilediğiniz işten başlayabilirsiniz:

1. gün

Yiyeceklerin son kullanma tarihlerini kontrol edin: Paketli tüm ürünlerin son kullanma tarihlerine bakın, tarihi geçmiş olanları atın, tarihleri yaklaşanları bir an önce tüketmek için ayrı bir yere alın.

2. gün

Kavanozlardaki bakliyatları kontrol edin: Mercimek, fasulye, nohut ve benzeri kuru bakliyatları paketlerinden çıkarıp kavanozlara koyduğumuzda son kullanma tarihlerini göz ardı edebiliyoruz ve uzun zaman geçtikten sonra içerisinde küf, güve gibi oluşumlar meydana gelebiliyor. Tazeliklerinden emin olmak için tüm kavanozlarınızı gözden geçirin.

3. gün

Buzdolabının raflarını silin: Sürekli yeni bir şeyler eklendikçe hiç boş kalmayan buzdolabını temizlemek için içini boşaltmak şart. Tüm ürünleri çıkarın ve rafları, sürgülü kapakları silin. Enerji kaybını ve gıdaların ısınmasını önlemek için hızlı hareket etmeyi unutmayın.

4.gün

Fırın, ocak ve davlumbazı temizleyin: Yemek yaparken, özellikle de yağlı ve kızartmalı öğünlerden sonra fırın, ocak ve davlumbaz üçlüsü fazlasıyla kirlenir ve yağlar yapış yapış bir hal alabilir. Temizlenmediklerinde ise çıkarması daha da zorlaşır. Bu nedenle hepsini pırıl pırıl yapmakta fayda var.

5.gün

Mutfak dolaplarının içini silin: Tabaklar, bardaklar, tencereler ve daha nicesi her gün en az bir bazen daha da sık kullandığımız mutfak eşyaları arasında. Mutfak dolaplarını açıp kapattıkça dolapların içerisine toz girişini kolaylaştırabiliyoruz. Bu nedenle ara sıra tüm dolapları boşaltıp güzelce silmek hem sürdürülebilir temizliğe hem de mutfak düzenine yardımcı olabilir.

6.gün

Kahve makinesini temizleyin: Tam anlamıyla bir kahve sever iseniz hemen hemen her gün farklı tür kahveler hazırlıyor olabilirsiniz. Türk kahvesi, espresso ya da filtre kahve gibi lezzetli kahveleri elektronik bir makine ile yapıyorsanız daha uzun ömürlü ve sağlıklı olmaları için düzenli olarak temizlemekte fayda var. Filtre ya da karaf temizliği, kahvenin neden olduğu renk değişimleri ya da kireç birikmesi gibi etkenleri ortadan kaldırarak hem daha sağlıklı hem de lezzetli kahveler hazırlayabilirsiniz.

7. gün

Süpürgenin parçalarını temizleyin: Evi her süpürdüğünüzde elektrik süpürgesinin tüm parçalarını söküp temizlemeniz gereksiz olsa da ara sıra yapmanız hem süpürgenizin performansını hem de evinizin hijyenini artırmanıza yardımcı olabilir. Tüm parçalarını söküp tozlardan arındırabilir, yıkanmaya uygun parçaları sudan geçirebilirsiniz.

8. gün

Kitapların tozunu alın ve sınıflandırın: Toz alırken genellikle rafları silsek de tek tek kitapları kaldırmayı atlayabiliyoruz. Ancak, kitap araları tozların en sevdiği yerler arasında. Kitaplarınızın tek tek tozunu alabilir, bu esnada da aradığınızı kolayca bulmak için renklerine ya da türlerine göre sınıflandırabilirsiniz.

9. gün

Ivır zıvır çekmecesini düzenleyin: Şüphesiz ki her evin bir ıvır zıvır çekmecesi vardır. Kopuk düğmeler, bitmiş piller ya da işe yaramayan ama atılmaya da kıyamayan tam olarak ‘ıvır zıvır’ olarak tanımladığımız eşyalar, aslında çoğu zaman hiç kullanılmaz. Eğer sizin de böyle bir çekmeceniz varsa elden geçirmenin tam zamanı olabilir.

10. gün

Evdeki tüm perdeleri yıkayın: Genellikle toz alırken ya da iç-dış tüm camları, pervazları silerken atladığımız yer perdelerdir. Ancak, perde ve tüller de en az camlar kadar toz biriktirir. Eğer tülleriniz makinede yıkamaya uygunsa hemen yıkayabilir, değilse kuru temizlemede yıkatabilir ve evinizin havasını tazeleyebilirsiniz.

11. gün

Çekmeceleri boşaltın, silin ve yeniden yerleştirin: Çekmeceler, şüphesiz ki en hızlı karışan ve kalabalıklaşan yerlerdir. Çünkü genelde elimize ne geçerse ortadan kalksın diye çekmecelerin içine atarız. Öyleyse, tüm çekmeceleri elden geçirmek, temizlemek ve düzenlemek için yeni ay güzel bir fırsat olabilir.

12. gün

Normalde uzanamadığınız dolap üstleri, raf vb. yerleri silin: Gardırop üstleri, avizeler ya da yüksekteki çerçeveler, panolar genellikle pratik temizliklerde atlanır ve bu nedenle buralarda çokça toz birikebilir. Hızlıca bir merdivenden destek alarak ya da uzun bir temizlik sopasının üzerine nemli bez geçirerek buraların tozunu alabilirsiniz.

13. gün

Giymediğiniz veya üzerinize olmayan kıyafetleri ayırın: Gardırobunuzda size zaman ve enerji kazandırması için giymediğiniz tüm parçaları eleyin. İster satın ister bağışlayın ama kullanmıyorsanız boşuna dolabınızda tutmayın.

14. gün

Gereksiz fiş, makbuz, fatura vb. kağıtları eleyin: Özellikle bankadan, marketten, alışverişten geldikten sonra elimizde kalan fiş, fatura gibi kağıtları daha sonra unutabiliyoruz ve evde gereksiz dağınıklık oluşabiliyor. İşinize yaramayan makbuz ve benzeri kağıt parçalarını bir araya toplayıp inceleyin ve gereksizleri atın ya da uygunsa geri dönüştürün.

15. gün

Ayakkabılarınızı temizleyin ve havalandırın: Hem ayak hijyenini sağlamak hem de ayakkabılarınızın bakımını yapmak için giymediğiniz bir gün havalandırın ve materyaline uygun bir temizleyici ya da hafif ıslak bir bezle temizleyin.

16. gün

Ekran görüntülerini gereksizse silin: Özellikle sosyal medyada zaman geçirirken beğendiğimiz içerikleri (film, kitap ismi, söz, şarkı ve benzeri) kaydetmek için hızlıca ekran görüntülerini alıp daha sonra unutabiliyoruz. Eğer sizin de telefonunuzda birikmiş birçok ekran görüntüsü varsa işinize artık yaramayanları silerek hem telefonunuzun hafızasını rahatlatabilir hem de dijital temizlik yapabilirsiniz.

17. gün

Saç ve makyaj fırçalarını temizleyin: Hemen hemen her gün kullandığımız saç ve makyaj fırçaları bakteri oluşumu için uygun yerler olduğu için gözümüzle baktığımızda kir, leke ve benzeri bir şey görmüyor olsak da düzenli temizlenmeleri şart. Ilık su, uygun bir temizleyici veya nemli bir bezle hepsini steril hale getirmek mümkün.

18. gün

Telefondaki fotoğraf ve videoları yedekleyin: Aradığınızı bulmak, anılarınızın kaybolmasını engellemek için düzenli olarak fotoğraf ve videolarınızı yedeklemenizde fayda var. Hard disk veya yüksek kapasiteli birkaç flash bellek ile telefonunuzdaki her şeyi yedekleyebilir, üstelik bu esnada gereksiz dosya, fotoğraf ve benzeri içeriklerden de kurtulabilirsiniz.

19. gün

Notları temize çekin: İş, okul, proje, toplantı veya herhangi bir eğitim sırasında tuttuğunuz notları ‘sonra hallederim’ deyip bir kenarda biriktiriyorsanız gelin zihninizde yer edinen bir işten daha kurtulun ve hepsini düzenleyerek temize çekin.

20. gün

Makyaj malzemelerinizi elden geçirin: Nasıl ki yiyeceklerin son kullanma tarihleri var, makyaj malzemelerinin öyle… Rujlar, farlar, bazlar… Hepsini elden geçirin ve tarihi geçmiş olanları atın, eğer üzerinde son kullanma tarihi göremiyorsanız dokuları bozulduysa ya da alalı 2 yıldan fazla olduysa vadesi dolmuş demektir. Cildinizin bakımı için zamanı geçmiş ürünleri kullanmayın.

21. gün

Biten pilleri değiştirin: Kumanda, çalar saat, radyo ve benzeri elektronik aletlerin biten pilleri hep unutulur; ‘sonra değiştiririm’ deyip bir kenara atılır. Hazır her şeyi elden geçiriyorken pilli tüm cihazlarınızı kontrol edip biten pillerini değiştirebilirsiniz. Daha tasarruflu ve çevre dostu bir kullanım için şarj edilebilir pilleri tercih edebilirsiniz.

22. gün

Terzi işlerinizi halledin: Paçası kısaltılacak pantolonlar, daraltılacak ceketler ya da kopmuş düğmeler… Muhtemelen hepimizin evlerinde en fazla ertelenen işler arasında olabilir. Haydi o zaman dikilecek, sökülecek ne varsa toplayın ve kendiniz yapabildiklerini evde halledin, yapamadıklarınızı ise terziye götürün.

23. gün

Doktor randevularınızı ayarlayın ve check up yaptırın: Sağlık, en önem vermemiz gereken konu olduğu halde en fazla ihmal ettiğimiz alanlardan biri. İlk başta diş kontrolü olmak üzere (çünkü, muhtemelen hepimizin en çok korktuğu ya da ertelediği alan olabilir), tüm ihtiyaç duyduğunuz bölümlerden doktor randevularınızı alarak detaylı bir taramadan geçin.

24. gün

Öz geçmişinizi güncelleyin: Genellikle iş başvuru süreçlerinde apar topar veya alel acele hazırlanmaya çalışılan özgeçmişlerin pek de verimli olmadığını söylemek mümkün. Hazır bir ayın her gününü ertelenmiş işlere ayırmışken CV’nizi de detaylı bir gözden geçirin ve uygun ekleme, düzenlemeleri yapın.

25. gün

Uzun zamandır konuşmadığınız birini arayın: Hepimizin zaman zaman aklına gelen ama bir türlü aramaya fırsat bulamadığı ya da hep unuttuğu eski bir arkadaşı vardır. Sizin de aramayı uzun zamandır ertelediğiniz bir sevdiğiniz varsa hal hatır sormak için iyi bir zaman olabilir.

26. gün

Çalışmayan elektronik alet, kablo, usb vb. eşyaları ayırın: Teknoloji geliştikçe eskiden kullandığımız birçok elektronik alet ve aksesuar gereksiz hale gelebiliyor. Çalışmayan kablolar, kullanılmayan bilgisayarlar evde boşu boşuna yer işgal ediyor. Oysa ki hepsini değerlendirmenin bir yolu var. İsterseniz geri dönüşüme götürebilir dilerseniz de https://tegv.org/atma-bagisla ‘ya bağışlayarak sosyal sorumluluğunuzu yerine getirebilirsiniz.

27. gün

Bitkilerin topraklarını değiştirin: Eğer evinizde çokça yeşil canlı varsa sadece düzenli sulamanın onların bakımı için yeterli olmadığını bilmelisiniz. Düzenli olarak toprak ve eğer büyümeye başladılarsa saksı değişimi yapmak da şart. Bir gününüzü yeşil dostlarınıza ayırarak tüm bakımlarını yapabilirsiniz.

28. gün

Bilgisayar veya tabletinizdeki gereksiz dosya ve uygulamaları silin: Sadece evdeki ya da gardıroptaki eşyaları düzenlemek, ayırmak yetmez, kullandığımız teknolojik aletlerin de hafiflemesi şart. Bilgisayar veya tabletinizdeki işinize yaramayan, eskiden kullandığınız ama artık ihtiyaç duymadığınız dosya, program, video ve benzeri tüm içerikleri temizleyerek dijital kalabalıktan kurtulabilirsiniz.

29. gün

Şarkılarınızı seçin ve çalma listelerinizi düzenleyin: Müzik, ruhun gıdası. Ve şüphesiz ki hepimiz sevdiğimiz şarkıları dinlemekten keyif alıyoruz. Ancak, bazen hangi ruh halimizde ne tür şarkı dinleyebileceğimiz karışabiliyor. Sevdiğiniz şarkıları kategorilere ayırarak ve çalma listelerinizi düzenleyerek müzik zevkinizi ikiye katlayabilirsiniz.

30. gün

Bonus: Uplifers’ın kaçırdığınız içeriklerini okuyun! Her gün iyi hissettiren, kişisel gelişime, bütüncül sağlığa, iyi oluşa katkı sağlayan birçok içeriği siz Uplifers okuyucularıyla buluşturduğumuz web sitemiz ve Instagram hesabımızdan kaçırdığınız her şeyi yakalamak için bu ay harika bir fırsat olabilir!

Siz de Kasım ayını değerlendirmek için ertelenen işlere bir yerden başlamayı kafanıza koyduysanız aklınıza gelen ve varsa bizim unuttuğumuz işleri de bizimle yorumlarda paylaşabilirsiniz!

Güzel bir Kasım ayı olsun…

İlginizi çekebilir: Bahar temizliği zamanı: Evinizi temizlemek ve düzenlemek için pratik ipuçları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale