dummy

Hayvansal kaynaklı ve bitkisel kaynaklı protein arasındaki fark nedir?

Son dönemlerde sürdürülebilirlik ve karbon ayak izi konularından ötürü bitkisel kaynaklı proteinler ile hayvansal kaynaklı proteinleri hem çok daha fazla duymaya hem de daha fazla ayrıştırmaya başladık. Peki, hangi protein çeşidini tercih etmeliyiz veya bitkisel kaynaklı proteinler herkes için mi gerçekten çok yararlı? Cevapları bu yazıda paylaşacağım…

dummydummy

Günlük beslenme düzeninizde yeterli protein dengesini sağlamak genel sağlığınız için önemlidir. Protein, vücudun yapı taşı olması nedeniyle bağışıklık fonksiyonu, hücresel yenilenme ve yapılanma, hücre yapısı ve büyüme gibi kritik süreçler için gereklidir. Bu nedenle, düzenli olarak yeterli miktarda protein tüketmek önemlidir. Bitkiler ve hayvanlar da dahil olmak üzere birçok besin kaynağından protein alabilirsiniz.

Bitkisel ve hayvansal kaynaklı proteinlerin amino asit içeriği farklı olabilir

Proteinler amino asitlerden oluşur. İnsan vücudu protein oluşturmak için yaklaşık 20 farklı amino asit kullanır. Vücudunuz bazı amino asitleri kendisi üretebilir, ancak bunlardan dokuzunu -esansiyel amino asitler olarak bilinenler- beslenmeden almanız gerekir. Protein kaynakları da içerdikleri amino asit türlerine göre büyük farklılıklar gösterebilir. Genel olarak, hayvan proteinleri dokuz temel amino asidin tümünü içerirler.

Bezelye proteini ve soya fasulyesi de dahil olmak üzere bazı bitkiler de yüksek protein kaynakları olsa da, diğer birçok bitki gıdası esansiyel amino asitleri içermezler. Kuru fasulye, yer fıstığı ve buğday gibi bitkisel gıdalar toplam protein açısından zengin olsa da, bir veya daha fazla temel amino asitten yoksun olduklarından, hayvansal kaynaklı proteinlerin açığını kapatmak için belirli besin birlikteliklerine ihtiyaç duyarlar.

Hayvansal protein kaynakları

  • Yumurta
  • Balık ve deniz ürünleri
  • Kırmızı et
  • Kümes hayvanları
  • Süt, yoğurt ve peynir gibi süt ürünleri

Genel olarak hayvansal protein kaynakları, B12 vitamini ve hem demiri adı verilen bir demir türü de dahil olmak üzere diğer önemli besinleri de sağlar. Hem demiri, hem olmayan demir olarak bilinen bitkisel gıdalarda bulunan demirden daha kolay emilir.

Bazı hayvansal kaynaklı proteinlerin diğerlerinden daha yağlı ve daha az protein içeriğine sahip olabileceğini de her zaman göz önünde bulundurun. Örneğin işlenmiş etler (sosis, salam gibi) veya derili tavuk kanatları veya sakatatlar kronik hastalığı olan kişiler, ek gıdaya başlayan bebekler, büyüme ve gelişme çağındaki çocuklar için doğru protein kaynakları olmayabilir. Bunun yerine bütün yumurta, somon, tavuk, hindi ve balık gibi besleyici hayvansal protein kaynaklarının tercih edilmesi sağlıklı olacaktır.

Bitkisel protein kaynakları

  • Bezelye
  • Mantar çeşitleri
  • Fındık, badem, ceviz
  • Baklagiller
  • Tofu, tempeh ve edamame gibi soya fasulyesi ürünleri
  • Buğday, karabuğday, kinoa gibi tahıllar
  • Chia çekirdekleri
  • Spirulina

Bitkisel gıdalar değişen miktarlarda farklı amino asitler içerdiğinden, tüm temel amino asitleri yalnızca bitki bazlı bir diyetle almak için belirli kombinasyonlara ihtiyaç duyulabilir. Çeşitli bitkisel kaynaklı proteinleri bir araya getirerek esansiyel amino asitlerin alımı sağlanabilir. Örneğin humus ve esmer ekmek veya bezelyeli makarna veya kurufasulye ve pilav ikilileri genelde iyi bir amino asit örüntüsüne sahiptir.

Yapılan bazı çalışmalar, vejetaryen diyeti uygulayan kişilerin et yiyenlere göre daha düşük vücut ağırlığına, daha düşük kolesterol düzeylerine ve daha az felç, kanser ve kalp hastalığından ölüm riskine sahip olma eğiliminde olduğunu gösterirken farklı bir çalışma ise tam tahıllar, sebze, kabuklu yemişler ve tohumlar gibi zengin bir bitki bazlı diyetin kalp hastalığı riskini azalttığına işaret ediyor.

Hayvansal proteinlerin de sağlığa faydaları vardır

Düzenli olarak balık yemek, daha iyi bir hafıza ve kalp sağlığı da dahil olmak üzere birçok sağlık yararıyla ilişkilendirilmiştir. Hayvansal protein yemek aynı zamanda artan yağsız kas kütlesi ve yaşla birlikte meydana gelen kas kaybında azalma ile bağlantılıdır.

Yapılan bazı çalışmalar başta işlenmiş ve yağlı kırmızı et tüketiminin olumsuz sağlık etkilerini artırabileceğini göstermekte. Farklı bir çalışma ise sağlıklı yöntemler ile pişirilmiş, önerilen porsiyonlarda tüketilen yağsız kırmızı etin kalp hastalığı riskini artırmadığını bulmuş. Bununla birlikte başka bir çalışma, büyük miktarlarda işlenmemiş kırmızı et yemenin kalp hastalığı riskinde %9’luk bir artışla, çok miktarda işlenmiş et yemenin ise %18’lik bir artışla ilişkili olduğunu göstermiş. Bu sağlık risklerinin balık, hindi, tavuk gibi yağsız etleri yemekle bağlantılı görülmediğini belirtmek gerekir.

Sonuç olarak, hayvansal ve bitkisel protein kaynakları arasında seçim yaparken birçok husus devreye girebilir. Hem hayvansal hem de bitkisel proteinlerin faydaları kadar dezavantajları da vardır. Birini veya diğerini tüketmeye odaklanmak yerine, hem birçok vitamin ve mineral, lif gibi besin ögeleri açısından yoğun bitkisel proteinlerin hem de yağsız ve küçük porsiyonlarda hayvansal proteinlerin olduğu, çeşitli bir beslenme programına odaklanmak daha sağlıklı bir yaşam biçimi olabilir.

İlginizi çekebilir: Sürdürülebilir sağlıklı beslenmeye başlamak için 10 küçük adım

Diyetisyen Müge Bozok: 2008 yılında Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünden başarı ile mezun oldu. Türkiye’nin ilk Tıp Merkezi İntermed’de kariyerine başladı, bu merkezde çeşitli branşlarda doktorlar ile hastalıklarda beslenme tedavisi, sağlıklı beslenme, obezite tedavisi, adölesan çağı beslenme eğitimleri, hamile ve emzirme döneminde beslenme gibi birçok alanda çalıştı. 2011 - 2017 yılları arasında Prof. Dr. Osman Müftüoğlu’nun kurucusu olduğu Yaşasın Hayat! Kliniğinde mesleğine devam etti. Diyetisyenlik mesleğinin yanı sıra sağlıklı yaşamın yapıtaşları olan beslenmenin ve egzersizin vazgeçilmez olduğunu düşünerek, uluslararası çeşitli eğitimlerden geçerek profesyonel olarak pilates eğitmeni oldu. 4 senelik profesyonel pilates eğitmenliğinin yanı sıra çok sevdiği yoga seanslarının ileri seviyesine giderek çeşitli yoga eğitimlerinde katılıp “Yoga Alliance” sertifikasını almaya hak kazandı. 2017 yılında ise mesleki bilgi ve tecrübesiyle danışanlarına ve öğrencilerine daha kapsamlı hizmet verebilmek için “Revita” isimli kendi beslenme danışmanlık ve pilates - yoga stüdyosu yaşam merkezini kurmuştur.

Anne evi rahatlığında seçimler: Anneler Günü’ne özel içinizi ısıtacak hediye önerileri

“An-ne”; iki hecesine dünyaları sığdıran; güven, sıcaklık, huzur, sevgi ve daha nice güzel duyguyla bizleri kucaklayan, yorgun günlerin ilacı, mutlu anların ortağı, düştüğümüzde koştuğumuz, sevincimizi ilk paylaştığımız o eşsiz kahraman. İki hece ama içinde bir ömür saklayan… Anne demek bir evin kalbi demek, sevgiyle hazırlanmış sofralar, kahve fincanında biriken mutlu anılar, bir koltukta kurulan huzur, sıcak bir evin rahatlığı demek. Çünkü bir annenin dokunduğu her şey, dünyayı biraz daha yaşanır kılar. İşte bu yüzden Anneler Günü yaklaşırken bu yıl onlara sadece bir hediye değil, hissettirdikleri o tarifsiz sıcaklığı, huzuru, ‘anne evi rahatlığını’ hediye etmek gerek. Ne de olsa her şeyin en iyisini, güzelini, rahatını, konforlusunu hak eden onlar.



Geçmişten günümüze dönüşümler geçirmiş olsa da bu özel ve anlamlı günün değişmeyen en önemli özelliği, kalbimizde ayrı bir yeri olan annelerimizi onurlandırmak için bir fırsat sunuyor oluşu. Şüphesiz ki annelerimizin bize kattığı güzellikleri bir güne sığdırmak mümkün değil ama bu özel günde özenle seçeceğimiz küçük bir hediye, onların bizim için ne kadar değerli olduğunu hissettirmek için şahane bir fırsat olabilir. Önemli olan, seçtiğimiz hediyeye sevgimizi katmak; tıpkı onların her lokmaya, her bakışa kattığı sevgi gibi. İşte birkaç sıcak öneri:

‘Anne kucağı’ gibi: Konforu eve taşıyacak hediyeler

Anne kucağının o benzersiz sıcaklığı, en zor zamanların bile en güzel ilacı değil mi? Ve evet aslında hiçbir hediye tam anlamıyla o sıcaklığı vermeye yetmez ama yine de biraz da olsa yaklaşabilir. Film keyfi için sıcacık ve yumuşacık bir battaniye, polar bir sabahlık, rahat terlikler, evin her köşesini anne sıcaklığına büründürecek ev tekstili ürünleri, yastıklar, kırlentler ve çok daha fazlası ile annelerinize bu Anneler Günü’nde huzur ve konforu hediye edebilirsiniz.

‘Anne eli değmiş’ gibi: Kişisel bakım ürünleri

Annelerimizin dokunduğu her yeri güzelleştirdiği aşikar… ‘Anne eli değmiş gibi’ dendiğinde her ne kadar lezzetli yemekler akıllara gelse de, bir atkının düğümünde, bir buklenin düzeltilmesinde de aynı özen var. Bazen son bir anne dokunuşu her şeyi bambaşka yapabilir. Annenizin kendisine de en az başkalarına gösterdiği kadar şefkatle ve özenle yaklaşması için kişisel bakım ürünlerinden şahane hediyeler seçebilirsiniz. Parfümler, cilt bakım ürünleri, saç şekillendiriciler, makyaj setleri ve çok daha fazlası bu özel günde annenizin yüzünde güller açtırabilir.

‘Annemin tarzı’ gibi: Zamansız, şık ve özel parçalar

Bazı parçalar vardır, bize hep annemizi hatırlatır. Onun yıllardır severek taşıdığı bir fular, özel günlerde takındığı bir broş ya da gençliğinden kalma bir ceket… Şimdi, o hatıraların yanına çok daha özellerini eklemenin tam zamanı. Zarif elbiseler, şık altın takılar, birbirinden güzel aksesuarlar, rahat ayakkabılar, yazlık kombinlerini tamamlayacak parçalar ve çok daha fazlası Anneler Günü’nde harika hediyelere dönüşebilir.

‘Anne sofrasından fırlamış’ gibi: Sofralara renk ve lezzet katan detaylar

Anne sofrası; her tabakta ayrı bir hikaye, her kasede ayrı bir emek ama hepsinde aynı lezzet. Kimi zaman dört gözle beklenen bayram sofralarının, kimi zaman okuldan eve dönüşte karşılayan leziz yemeklerin yıldızı annelerin sofralarını daha da güzelleştirecek, mutfakta geçirdikleri zamanları kolaylaştıracak pratik ve şık ürünler harika hediyeler olmaz mı? Şık yemek takımları, renkli masa örtüleri, kahve makineleri, mutfak robotları, airfryer’lar ve çok daha fazlası tek bir tık uzağınızda.

Pazarama’da ‘anne evi rahatlığında’ alışveriş

Annenize hissettirmek istediğiniz tüm bu duygular, bir hediyeye sığabilir mi? Belki tam olarak değil, ama Pazarama’da, onun kalbine dokunacak seçenekler sizi bekliyor.

Pazarama, binlerce ürün seçeneği, avantajlı fiyatlar, çok kanallı erişim imkanı ve güvenli ödeme alternatifleriyle size anne evi rahatlığında bir alışveriş deneyimi sunuyor. Bir hediye seçin, içine sevginizi katın ve annenize onu ne kadar çok sevdiğinizi bir kez daha gösterin. Aradığınız her şey Pazarama’da.

Ayrıca Anneler Günü’ne özel şahane kampanyalar da sizi bekliyor. Pazarama üzerinden yapacağınız 750 TL ve üzeri alışverişlerde geçerli “HEDIYE125” kupon kodu ile 125 TL indirim fırsatı yakalayabilir, eğer Pazarama Plus üyesi iseniz aynı tutardaki alışverişleriniz için “PLUS200” kupon kodunu kullanarak 200 TL’lik özel indirimden faydalanabilirsiniz. Hepsi ve daha fazlası için hemen tıklayın, tam anneme göre’ diyeceğiniz hediyeleri kaçırmayın.  Her şeyin en iyisini hak eden anneler için, bu Anneler Günü’nde sadece bir hediye değil, bir “teşekkür” armağan edin.

*Bu yazı Pazarama katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale
whatsapp