X

Hayatta mutluluktan daha önemli bir şey var: Anlamlı bir hayatın peşinden gitmek

Eylül 1942’de Viyana’nın önde gelen Yahudi psikiyatr ve nörologlarından Viktor Frankl tutuklanmış, karısı ve diğer aile üyeleriyle birlikte bir Nazi kampına götürülmüştü. Üç yıl sonra kamp dağıtıldığında, hamile karısı da dahil olmak üzere ailesinden birçok kişiyi kaybetmişti. Ancak o, 119104 numaralı mahkum olarak hayatta kalmayı başarmıştı. Frankl, 1946’da çıkardığı ve dönemin en çok satan kitapları arasına giren “İnsanın Anlam Arayışı“nı (Man’s Search for Meaning) dokuz günde yazmış ve kampta yaşadıklarını anlatmıştı. Frankl kitabının sonunda, yaşayanlarla ölenler arasında tek bir fark olduğunu yazmıştı; o da anlam… Bu, Frankl’in çok erken yaşlarda öğrendiği bir şeydi. Daha lisede öğrenciyken, fen bilimleri öğretmenlerinden biri sınıfta “Hayat, bir yanma sürecinden, oksitlenme sürecinden başka bir şey değildir” demiş, Frankl ise oturduğu yerden fırlamış ve “Öğretmenim, eğer dediğiniz gibiyse hayatın anlamı ne olabilir” diye sormuştu.

“Biricik ve tek olma, her bir bireyin kendini fark etmesini ve varlığına bir anlam vermesini, yaratıcı işlerle meşgul olmasını ve en çok da insanlığı sevmesini sağlayan şey. “

Frankl’in kampta tanık olduğu şey, en korkunç şartlar altındayken bile bir anlam bulabilenlerin, acıya karşı daha dayanıklı kişiler olduğuydu. Frankl kitabında bunu şöyle anlatmıştı:

Bir insanın elinden her şeyi alabilirsiniz ancak tek bir şey hariç; o da insanın herhangi bir durum karşısındaki davranış şekli, kendi seçtiği yol.

Kampta terapist olarak çalışan Frankl, kitabında intihara meyilli iki oda arkadaşından örnekler vermişti. Buna göre kamptaki birçok kişi gibi bu iki erkek de umutsuz ve hayattan hiçbir beklentileri olmadığını düşünen, yaşayacak hiçbir şeyleri olmadığını sanan insanlardı. Frankl, “Her iki vaka için de hayattan hala bir şeyler bekleyebileceklerini, gelecekten bir şeyler bekleyebileceklerini fark etmelerini sağlamak bir meseleydi” diye anlatmıştı. Daha sonra onları hayata bağlayan şey ise biri için yabancı bir ülkede yaşayan oğlu, diğeri için de bitirmesi gereken kitapları olmuştu. Frankl, bu durumu kitabında şöyle özetlemişti:

Biricik ve tek olma, her bir bireyin kendini fark etmesini ve varlığına bir anlam vermesini, yaratıcı işlerle meşgul olmasını ve en çok da insanlığı sevmesini sağlayan şey. Bir kişinin yerine geçmenin imkansız olduğu fark edildiğinde, insan kendi varlığının sorumluluğunu daha iyi anlıyor. Bir insan bu sorumluluğun bilincine vardığında, kendisini bekleyen işleri ve özellikle de kendi hayatını hiçbir zaman bir kenara atıp bırakmıyor. Varlığının ‘nedenini’ çok iyi biliyor ve bunu ‘nasıl’ yönlendirmesi gerektiği üzerine çalışıyor.

1991 yılında Kongre Kütüphanesi ve Book-of-the-Mont-Club Frankl’in kitabını, ABD’nin en etkileyici 10 kitabından biri arasında göstermişti. Üzerinden onlarca yıl geçmesine rağmen kitap hala anlamını ve önemini korumaya devam ediyor.

Yapılan birçok araştırma da hayata dair bir amacı ve anlamı olan insanlarda refah, hayattan tatmin, zihinsel ve fiziksel sağlık, dayanıklılık ve özsaygının daha fazla olduğunu, depresyon riskinin daha düşük olduğunu gösteriyor.

Hayatın anlamı sadece insanın kendinin ötesine geçmesi değil, şimdiki zamanın da ötesine geçmektir.

Bununla birlikte sadece mutluluğun peşinden gitmek ise insanları daha az mutlu bireyler haline getiriyor. Araştırmacıların, salt mutluluğun peşinden gidilmesine karşı çıkmasının sebebi de bundan ileri geliyor. Journal of Positive Psychology‘de yayımlanacak yeni bir araştırmaya göre psikologlar yaşları 18 ile 78 arasında değişen 400 Amerikalıya hayatlarını anlamlı ve/veya mutlu bulup bulmadıklarını sordu. Yaklaşık bir ay boyunca araştırmaya katılanları gözlemleyen uzmanlar, bunun sonunda anlamlı bir hayat ve mutlu bir hayat kavramlarının zaman zaman örtüşse de en nihayetinde tamamen farklı şeyler olduğunu tespit etti. Buna göre mutlu bir hayat sürmek “alıcı” olmakla ilişkilendirilirken, anlamlı bir hayat “verici” olmakla ilişkilendiriliyor. Araştırmayı yapanlar bu durumu “Anlamı olmayan mutluluk; sığ, kendi kendine absorbe edilen ve bencil bir yaşam ortaya çıkarıyor” diye özetliyor.

Peki mutlu bir yaşam ve anlamlı bir yaşam nasıl birbirinden ayrışıyor? Mutluluk, sadece iyi hissetmekle ilgili bir durum. Araştırmacılara göre mutlu olduğunu düşünen kişiler, hayatın kolay ve kendilerinin de fiziksel olarak iyi durumda olduklarını düşünüyor. Sosyal bir bakış açısıyla yaklaşıldığında ise sadece mutluluğun peşinden gitmek bencillikle ilişkilendiriliyor. Psikologlar bunu açıklamak için evrimsel bir örnek veriyor: Eğer bir ihtiyacınız veya isteğiniz varsa, örneğin açlık, bunu tatmin edersiniz ve mutlu olursunuz. Bir başka deyişle, insanlar istediklerini elde ettiklerinde mutlu olur.

Ancak istediğini elde edince mutlu olan sadece insan değil, hayvanlar da aynı şekilde. Böyle düşünüldüğünde mutluluğun peşinden gitmek hem insanlarda hem de hayvanlarda görülür. Ancak anlamın peşinden gitmek sadece insanlara özgü bir davranıştır. Biz insanlar, başkalarını da dikkate alır, onları da önemseriz. Bu hepimizin hayatını daha anlamlı yapabilir ancak her zaman daha mutlu yaptığı söylenemez.

Öte yandan hayatın anlamı sadece insanın kendinin ötesine geçmesi değil, şimdiki zamanın da ötesine geçmektir. Mutluluk, sadece burada ve şimdi hissedilen bir duygu olarak kısa bir süre sonra yok olur. Anlam ise kalıcıdır. Geçmişi, şimdiki zamanı ve geleceği birbirine bağlar. Geçmişi ve geleceği düşünmek insanı mutsuz yapsa bile hayatı daha anlamlı kılar.

Tüm bunlar bizi Frankl’in hayatına geri getiriyor. Onun kamplara götürülmeden önceki hayatı ve kampta geçirdiği günler, tam olarak anlam ve mutluluğun peşinden koşmanın farkını vurgulayan bir durum. Frankl, ailesiyle birlikte Nazi kampına götürülmeden önce Viyana’nın ve dünyanın sayılı psikiyatrlarından biri olarak gösteriliyordu. Daha 16 yaşındayken, bir gün Sigmund Freud‘a iki sayfalık bir makale yazıp göndermişti. Frankl’in yeteneğinden çok etkilenen Freud ise makaleyi International Journal of Psychoanaylsis yayınına göndermiş ve genç Frankl’e de yanıt olarak “Umarım karşı çıkmazsın” diye yazmıştı. Frankl, tıp fakültesindeyken çalışmalarını daha da ileri götürerek gençler için intiharı önleme merkezleri açmakla kalmayıp, klinik psikoloji alanında da çok önemli çalışmalara imza atmıştı. 1941 yılında Viyana Rothschild Hastanesi’nin Nöroloji Şefi olarak çalışmalarını sürdürüyordu ve o yıl hayatının en önemli kararını verdi. Nazi askerlerinin geleceğini bilen Frankl, ABD vizesine başvurmuş ve olumlu sonuç almıştı. Ancak Nazi askerlerinin gelip annesini ve babasını götüreceğini biliyordu. Genç bir bilim insanı olarak ABD’de çalışmalarına devam edebilirdi fakat anne ve babası kamptayken, onları yalnız bırakmamak için Frankl’in de onlarla birlikte olması gerekiyordu. Sonuçta Frankl, ABD’de gitmemeye karar verdi.

Kaynak:
The Atlantic

İlginizi çekebilecek diğer yazılar:

Yüksek bilinç seviyesi ne anlama geliyor ve nasıl yakalanabilir?

Hayatın anlamını ararken farklılıklarımız ve farkındalıklarımızın önemi

Yaşamınızı anlamlı kılmanıza yardımcı olabilecek 6 mucizevi an

Hayatın anlamını keşfetmeye çalışırken yapılan en büyük hata: Zihne odaklanmak

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale