X

Hayatınıza yön veren nedir: Beyninizin gücünü hafife alıyor olabilir misiniz?

“Evren sınır koymaz. Biz inançlarımızla sınırlandırırız kendimizi.”
Jack Ensign Addington

“Kanserin çaresi yok.”
“İyi insanlar zaten çabuk ölürler.”
“Hayat çok zor.”
“Para kirlidir.”
“Ekmek aslanın ağzında.”
“Çok şansızım.”

Bu cümleler sizlere tanıdık geldi mi sevgili okurlarım? Muhtemelen pek çok sefer annenizden, babanızdan, yakınlarınızdan duymuşsunuzdur bu cümleleri. Hatta itiraf edelim pek çoğumuz gündelik hayat içinde sıkça kullanırken yakalarız kendimizi. Yukarıda saydığım bu programlar; başka bir deyişle beynimizin içinde dönen bu kaset kayıtları bizlere kolektif (toplumsal) bilinçten akan inançlardan sadece birkaçı. Sizler bu inançları tekrar tekrar dile getirdikçe, yarattığınız gerçeklik de bu söylemlerinize paralel olacak.

Önceki yazılarımda da çok kez dile getirmiştim; Evren enerjidir, siz enerjisiniz. Ve her canlı/cansız varlık gibi sizin de kendinize özel bir titreşiminiz var. Hayatınıza sözlerinizle, düşünce ve inançlarınızla uzun süreli yaydığınız bu titreşimler, bir süre sonra maddeye dönüşmeye başlıyor. Evrenin bu en temel kanununu ünlü fizikçi Einstein “enerji= madde (E=mc2)” formülü ile açıklıyor. Bu öylesine bir evrensel ve kadim bir gerçektir ki Einstein’dan binlerce yıl önce yaşamış bilgeler/ üstatlar bile inançlarımızın gücünü keşfetmiş; bunlarla ilgili çok sayıda öğüt vermişlerdir.

“Bu dünyayı yaratan, zihninizdir.”
Buddha (MÖ 563-483)

Şimdi gelin 2003 yılında yayınlanan “Plasebo: Tıbbı Aşan Zihin” belgeselinde bahsi geçen bir olayı dünyaca ünlü biyolog Prof. Dr. Bruce H. Lipton’ın kaleminden dinleyelim:

“Yıl:1974. Sam Londe emekli bir ayakkabı satıcısıdır ve yüzde yüz öldürücü olduğu düşünülen yemek borusu kanserine yakalanmıştır. Londe kanser tedavisi görmektedir ancak tıp camiasında onun durumunu gören herkes kanserin tekrarlayacağını ‘bilmektedir’. Dolayısıyla Londe’a teşhis koyulduktan sonra birkaç hafta içinde ölmesi şaşırtıcı değildir.

Esas şaşırtıcı durum Londe’nin ölümünden sonra yapılan otopsi sonucu ortaya çıkar. Vücudunda çok az miktarda kansere rastlanır. Bu miktar kesinlikle onu öldürebilecek kadar fazla değildir. Karaciğerde iki akciğerde ise bir kanserli bölge vardır ancak herkesin ölüm nedeni olarak gördüğü yemek borusu kanserinden eser yoktur.

Eğer Londe yemek borusu kanserinden ölmediyse neden öldü? Öleceğine inandığı için mi öldü? Açıklanması zor nosebo durumları gösteriyor ki, doktorlar, veliler ve öğretmenler sizi güçsüz olduğunuza inandırarak umudunuzu kaybetmenize neden olabilirler.”

Biliyorsunuz “Nosebo” olumsuz koşullanma durumu. Latince’den gelen bu kelime “zarar vermeliyim” anlamına geliyor. 1961 yılında Walter Kennedy tarafından kullanılan sözcük, zararlı olduğuna gerçekten “inandığımız” şeylerin bize gerçekten zarar verebileceğinin kanıtı niteliğinde. Yani Sam Londe gibi taşıdığımız düşüncelerimiz sonucunda yalnızca psikolojik değil; aynı zamanda fiziksel zararlara da uğrarız.

Ben inanıyorum ki her insan, her toplum kendi kaderinin yaratıcısıdır. Ve her şey ufak bir farkındalıkla başlar, her ateşin ufak bir kıvılcımla başlaması gibi. Gelin önce söylemlerimizi değiştirelim. Bir süre sonra yaşadığınız gerçekliğin de değiştiğini göreceksiniz. Daha iyi bir siz, daha iyi bir gelir, daha iyi bir yaşam… Her şey mümkün ve anahtarı da sizin elinizde. Bu anahtarla kapıyı kilitlemek de, kilidi açıp kendi kuantum sonsuz olasılıklar evreninize açılmak da sizin elinizde. Öyleyse neden bekliyorsunuz? Hareket zamanı…

Sizler de Thetahealing yöntemiyle ilgili ayrıntılı bilgiye www.esindemir.com sitesinden ulaşabilir; her türlü sorunuz için benimle Instagram hesabımdanwww.esindemir.com sitesinden ulaşabilir; ve info@esindemir.com mail adresim üzerinden iletişime geçebilirsiniz.

Tekrar görüşünceye kadar sevgiyle kalın…

İlginizi çekebilir: Bilinçaltınızdaki kayıtları keşfedin: Kas testi

Esin Demir: 2010 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünü bitirdi. Spiritüel gelişim merakı 2009 yılında, Japonya’ya bir yaz stajı programı ile gittiğinde başladı. Bu ilginç ada ülkesinde pek çok tapınak gezdi, bu tapınaklarda yapılan dini ritüelleri yakından görme imkanı buldu. Türkiye’ye dönüp profesyonel iş yaşamına başladıktan sonra ruhsallık ve kişisel gelişim ile ilgili araştırmalarını daha da derinleştirirken; beyin, bilinçaltı ve kuantum fiziğine de ilgi duymaya başladı. Bu sırada ThetaHealing® bilinçaltı temizlik tekniği ile tanıştı. O günden itibaren bu teknik ile ilgili aldığı çok sayıdaki uygulayıcılık eğitimini, Valencia’da aldığı ThetaHealing® eğitmenliği ile taçlandırdı. Esin şimdi bir taraftan profesyonel kariyerine devam ederken, diğer yandan ThetaHealing® grup eğitimleri ve bireysel seanslar veriyor. Thetahealing yöntemi ile ilgili detaylı bilgiye www.esindemir.com adresinden ulaşabilirsiniz. Esin’in en büyük arzusu, Dünya’nın yaşanacak daha sevgi dolu bir yer olması...

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit

Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale