Meditasyon yapıyorsunuz; adeta bir gökkuşağı altında gibisiniz. Hedefleriniz belli. Sevgi ve huzur sarmalını içinizde duyumsuyorsunuz. Herkesin kendi “girdabında” ya da “var olduğu” yerde hissettikleri farklı farklı. Ancak sorumuz hayatın akışına nasıl varabileceğimiz değil; hayatın akışına ne kadar ayak uydurabildiğimiz oluyor.
Muhteşem bir meditasyondan sonra hayata karşı duruşunuz ve deneyimleriniz değişebilir. Uzunca bir yapmanız gerekenler listesi oluşturmanın yanı sıra, olası en kötü senaryoları da sürekli aklınızın bir köşesinde tutabilirsiniz. Peki, tüm bu laflar da neyin nesi? Hayatın daha da yüksek enerjisiyle işbirliği içine girersek, gözümüzün önünde canlandırdığımız anlatımların da ilgisini çekebilir ve bunu dış dünyaya en yüksek oranda yansıtabiliriz. Bütün canlılar, bir şeyleri öğrenmek ve tecrübe etmek üzere fiziksel bir şekle bürünmüştür. Yüksek hedeflerimiz doğrultusunda bizi eğitmenin bir yolu olarak bu düşünceleri sunmak ve yansıtmak ise evrenin çekim yasasıdır.
Uplifers olarak hayatın akışına ayak uydurma konusuna eğildik ve hayattaki kaynağın bizzat kendisi olan benliğinizle uyum içinde olduğunuzu, hayatın akışına ayak uydurduğunuzu gösteren 7 olumlu belirtiyi sizler için sıraladık:
Mutluluğa kolayca erişirsiniz
Hayatın akışına ayak uydurduğunuzda adeta hafiflemiş gibi, sakin ve çevrenizdeki herkesle bağlantı içinde hissedersiniz. Mevcut anın tadını çıkarır ve her şeyi olması gerektiği gibi kabullenirsiniz.
Eş zamanlı olaylar yaşarsınız
Metrodan geçiyorsunuz; billboardlarda tam da sizin yapmaya çalıştığınız türden bireyselliğinizi ön plana çıkaran, kendinize güvenmenizi salık veren afişler gördünüz. Afişteki cümleler de manidar; her neyi düşlüyor ve yürekten istiyorsanız, bunu yapabilecek gücünüzün olduğu mesajları iletiliyor. Size bir rastlantı gibi gelebilir ama tesadüf diye bir şey yok, hayatın akışındasınız.
İnsanlar sizden ilham alır
Kendi ‘girdabınızda’ yaşadığınızda, sizden bir şekilde yardım istemiş insanlar adeta size hücum eder. Fark edilmeyi bekleyen ruhlarına ayna tutan bir mevcudiyet kazandırırsınız. Övgüler alabilir ve muhtemelen kolayca yeni arkadaşlar edinebilirsiniz.
Karşınıza çıkan işleri kolayca halledersiniz
Strese kapılmayın, negatif şeyler düşünmeyin; ne de mevcut duruma suç atıp bahaneler yaratın. Hayatın akışına ayak uydurduysanız, olası her bir engeli sizi daha da güçlendirecek bir hediye olarak görmekle kalmaz, bunu bir şekilde tatmanız gerektiğini kabullenirsiniz. Üretken bir birey olarak bir yer edinir edinmez, ileriye doğru sağlam ve bilinçli adımlarla yürüyerek bunu göstermeye çabalayabilirsiniz.
Kendinize güvenir ve güçlü hissedersiniz
Gerçek benlikte tahmine yer yok. Gerçek benlik tamamen ‘bilen’dir ve güçlüdür. Benliğinizin en üst noktalarını belirgin kıldığınız zaman, mükemmeli, yani bir üretken olarak kendinizi de ortaya koyarsınız. Sanatçılar da benzer şekilde kendi ‘bölge’lerine girer ve dışarıdan esinlenerek dehalarına yön verir. Bunu nasıl mı başarırlar? Çünkü “akış” içerisindelerdir; bu akışın güzel aydınlatıcı ışığı sayesinde yaratıcılıklarını konuştururlar. Eşsiz güzellik ve yeteneklerini onurlandırmanın yanı sıra, bunu dünyayla paylaşarak kendilerine güven duyarlar. Siz de aynı şeyleri başarabilirsiniz, çünkü bunlar sizin hakkınız ve hatta amacınız olmalıdır.
Kaosa geçit vermezsiniz
Hayatınızda çılgınca şeyler olduğunda durumu kontrol etmeye çalışmaz, bunu bir şekilde yaşamanız gerektiğine inanarak olayları akışına bırakırsınız. Kendinizle uyum içerisinde bir yaşam sürüyorsanız küçük ayrıntılara takılmanız mümkün değil; çünkü eninde sonunda her şeyin yoluna gireceğini bilirsiniz.
Şu an olup bitenin geçici olduğunu bilirsiniz
Hayatı akışında yaşayarak bu hayatın koca sonsuzluk denizinin içinde küçücük bir damla olduğunu bilirsiniz. Dünya fani, ancak hayatınızı renklendirmek ya da cehenneme çevirmenin sizin elinizde olduğunun farkındasınız.
Kaynak
The Unbounded Spirit