Hayatı birlikte ‘dans etmeye’ ne dersiniz?
Beden dilimizi kullanarak kendimizi ifade etmenin miladı çok eskilere dayanıyor. İlk insanlar henüz anlamlı sesleri bir araya getirip konuşmaya başlamadan çok önce, bir şeyler anlatmakta bedenlerini kullanıyorlardı. Günümüz dünyasında ise, kendimizi ifade etme yollarımız, emoji kullanmaya kadar geldi. Fakat bu emojiler de yazının beden dili değil miydi?
Teknoloji ne kadar ilerlemiş olursa olsun; jestlerin, mimiklerin, beden dilinin neden olduğu samimi etkileri oluşturmada halen yetersiz kalıyor. Antik çağlarda dans ile başlayan süreç, yani beden dili ile kendini ifade etme, bugün tüm iletişimlerde en etkili baş aktör!
İlgili yazı: Dünyanın farklı yerlerindeki müzik ve dansların ortak bir noktası var
Hayatımızın en unutulmaz anlarında dans var
Günümüzde ise dans, sanatsal değeri dışında normal hayatımızda hala yer alan güzel bir seremoni. Herkesin anlayabildiği ortak bir dil. Çoğunlukla mutlu anlarımızın resmi. Örneğin, nikahta ‘Evet’ demenin dışında beden dilimizi de kullanarak düğün dansımızda başka insanların önünde hayat arkadaşımıza sevgimizi adeta tescilliyoruz!
Artık antik çağlarda değiliz; yıl 2016 ve biz hala hayatımızın en unutulmaz anlarından birinde kendimizi yine dansla ifade ediyoruz. Bütün danslar olmasa da Arjantin Tango gibi eşli danslar ya da bazı kolektif dans çalışmaları tıpkı gerçek hayattaki iletişimlerimizde yer alan benzer ögeler barındırıyor. Bundan fayda/faydalar sağlayabiliriz. Nasıl mı? Elbette dansın ilişkilerimize yansıyan pozitif etkilerinden faydalanarak.
Dansın ilişkilerimize yansıyan 9 pozitif etkisi
1. Karşımızdakini iyi tanımak
Dansta olduğu gibi hayatta da herkesin bir rolü var. Karşımızdakinin rolünü iyi kavradığımızda bu, davranışlarımızı şekillendiriyor ve iletişimlerimize olumlu katkı sağlıyor.
İyi bir gözlemle partnerimizi tanıyabilir ve kırmızı çizgilerini keşfedebiliriz.
Tıpkı danstaki gibi çizgileri gözeterek, birbirimizin ayağına basmadan, aynı yolda rahatlıkla hayatı paylaşabiliriz.
2. Uyumlu olmak
Başarıya giden yolda anahtarlardan biri kabul ediliyor.
Başarılı liderlerin arkasında birbiri ile uyumlu ilerleyen ekipler görüyoruz. Aynı şekilde birbirleriyle uyumlu çiftlerin tıpkı danstaki gibi ortak bir ritimleri var ve bunu yakaladıklarında mutlu bir şekilde yaşamlarını sürdürebiliyorlar.
3. Empati kurmak
Üzerine kitaplar yazılıyor, seminerler veriliyor. Günümüzde insanlar bu yeteneklerini geliştirmek için egzersizler yapıyorlar. Şirketler çalışanları için bu konuda özel etkinlikler düzenliyor.
Kendimizi karşımızdakinin yerine koyarak anlayış geliştirme, çözüme giden yolda hep kolaylık sağlıyor. Büyük tartışmaların önüne geçiyor. Empati; kapıları kapatmak yerine, hem karşımızdakinin kendisini açmasına hem de kendimizin çözülmesini sağlıyor, her seferinde çözüm getiriyor.
4. Rakip değil, BİR olmak
Hayatı paylaştığımız kişilerin bizim rakiplerimiz değil, tam aksine birlikte keşifler yaptığımız, birlikte ürettiğimiz, değer kattığımız yol arkadaşlarımız olduğunu fark etmek, huzur vermekle birlikte heyecanlı bir mutluluğa vesile oluyor.
Yaptığımız iyi veya kötü şeyler, ilişki içinde olduğumuz kişi ya da kişileri de aynı anlamda etkiliyor. İşte bir olmak bu yüzden çok değerli.
5. Eğlenmek
‘İşinize ve hayatınıza oyun katın’ diye boşuna söylememişler. Hayatımızın hangi alanında olursa olsun, eğlence yaratıcılığımızı ve üretkenliğimizi artırıyor.
Keyif aldığımız ilişkiler, çoğunlukla daha uzun soluklu oluyor. Gülmek için her zaman vakit olmalı 🙂
6. Güvenmek
Herhangi bir ilişkide kişiler arasındaki güvenin, başarının ve beraberindeki mutluluğun mihenk taşı olduğunu söyleyebiliriz sanırım.
Birbirine güvenen çiftler evlilikte ya da ilişkide mutluluğu çok daha kolay yakalıyor. Güven ortamında kişiler kendilerini daha net ve açık şekilde ifade edebiliyor. Şeffaflık beraberinde samimiyeti getiriyor.
7. Öz güven
Şeffaf bir ilişkide, bireyler kendilerini daha rahat ifade edebiliyorlar. Bu durum taraflar için öz güven artışına neden oluyor.
Yapılan araştırmalar gösteriyor ki; ilişkide ‘kendisi gibi olanların’ ilişkileri daha nitelikli ve uzun soluklu oluyor.
8. İyi bir dinleyici olmak
Bir söyle, iki dinle!
Dans ederken, karşımızdaki kişiyi dinleriz. Onu anlamanın ve birlikte devam etmenin ilk aşaması budur. İlişkide dinlemeyi bilen, kazanan oluyor. Bunu tüm ilişkilerimizde gözlemleyebiliriz.
9. Aynı anda birden fazla şeyi yapabilmek
Dans etmek, motor becerilerimizi geliştiriyor. Bedenimizin farklı bölümlerini eş zamanlı kullanmak, normal hayat akışımızda da kolaylıklar sağlıyor.
Zamanın altın kabul edildiği bir çağda yaşıyoruz. Verimli değerlendirebildiğimiz her dakika bizim yaşam kalitemizi artırıyor. Kaliteli bir yaşam, kaliteli ilişkiler için de elbette ki iyi bir atmosfer oluşturuyor.
‘ İnsanlar dans ederek hayatlarını birleştiriyorlar. Sonrasında da dans ediyor gibi hayatlarını sürdürseler; hiçbir sorun kalmayacak aslında. Hayatta birlikte dans etmenin tek yolu bu.’