X

Hayat sembollerle konuşur bizimle: Onu nasıl daha iyi duyabiliriz?

Kapı çalınıyor.
Elinde koca bir paket, üstü başı kir pas içinde duran bir adam, isminizi söylüyor.
“Evet, benim” diyorsunuz.
Hem bir merak var içinizde hem de bir gözünüzle adamı sürüyorsunuz. Pantolonu bir garip, elleri bakımsız, gözleri ferfecir okuyor. Pek de haz etmediniz.
Paketi alıyorsunuz.
Adam diyor ki, “Benim önümde açmalısınız, gönderenin talebi böyle. Aldığınızdan emin olmak istiyor.”

Biraz garipsiyorsunuz ama paketi açıyorsunuz.
İçinden yüzünüzü daha yaşlı ve öfkeli gösteren bir ayna çıkıyor.
O kadar öfkeleniyorsunuz ki gördüğünüz yansımanıza, o kadar sevmiyorsunuz ki aynayı alıp kargocunun kafasına atıyorsunuz.
“Seni pis adam, seni gözleri ferfecir okuyan iblis! Sen kim oluyorsun da bu paketi bana getiriyorsun?”

Adam şaşkın, “Lütfen yapmayın, ben sadece paketi taşıdım, kargocuyum! İçinde ne olduğunu bile bilmiyorum!” diyor.
“Hayır!” diyorsunuz, “Sen getirdin, senin suçun! Seni parçalayacağım. Hadsiz!”
“Ben kargocuyum, sadece paket taşırım! Bana ne içindekinden, sakinleşip beni dinleyin” diyor.
Sakinleşemiyorsunuz. “Bu nasıl bir insan? Böyle çirkin bir şeyi bana nasıl verdi?”

Ama sormuyorsunuz, bunu bana kim gönderdi?

Hayatımıza gelen olaylar da aynen böyle bir absürtlükte cereyan ediyor.
Her birimiz bir diğerimiz için postacıyız/kargocuyuz ve içinde ne olduğunu bilmediğimiz paketler taşıyoruz birbirimize.
Tanrının, evrenin habercileri olarak her karşılaşmada bir mesaj, bir paket devrediyoruz.
Bazıları seviliyor, bazılarından nefret ediliyor. Sevmediğimiz zaman, gördüğümüzden hoşlanmadığımız zaman, bize aracı olanı suçlamaya başlıyoruz.
Onun suçu!
Oysa yaşadığımız duyguyu tetiklemesi için sistemin bize gönderdiği kargocudur o.

Paketi alın, kargocuyu bırakın!

Sonra mesajın sevilir veya sevilmez olmasının sebeplerine kendi içinizde bakın..

Yaşadığımız hiçbir şey tesadüf değil, hiçbir duygu rastgele değil. Duygularımızı tetikleyenler, tetikleyen sözler, olaylar, kişiler, ajandaları ne olursa olsun, iyiliğin için, boşboğazlık yaptıkları için, kendi bilgilerini aktarmak istedikleri için, her ne ise, sizin boşluğunuza küçük bir mesaj atıveriyor. Kendi bile bilmeden, nasıl bir etki oluşturacağını tahmin edemeden, hatta bu konuşmayı neden yaptığını bile aslında içinde bilmeden…

Bizler çok boyutlu varlıklarız. Kendi gördüğümüz, idrakinde olduğumuz bir bilincimiz, bir de daha idrakine erişemediğimiz bir bilincimiz var. İdrakine erişemediğimiz kısmımız, sistemin içinde oyunun yürümesi için hareket ediyor (belki kadersel hareketi böyle örneklendirebiliriz). Söylediğimiz bir söz, bizim için sadece karşımızdakini mutlu edecek bir şey boyutundayken, onun dünyasında varoluşunun bir onayı, beklediği bir haberin müjdesi, yürümesi gereken yolun bir haritası olabiliyor.
Ya da negatif bir çağrışım, bir uyarı olabiliyor.

Burada karşımızdakini suçlamak, yaşadığımız şoku yaratan kişiye mal ederek durumun mesajından uzaklaşmaktansa, “Bu ne demek?” diye bakmak, bundan negatif veya pozitif etkilenmemizin sebebini bulmak bizi daha güçlendirecek bir seçenek olabilir.

Senden başka kimse yok.
Dışarıda kimse yok.
Sen varsın ve senin mesajların. Her yerden her an, herkes ve her varlıkla beraber taşınan mesajların…
Soru şu: Sen bu mesajlar ile ne yapıyorsun?

A- Bağcıyı dövüyorum.
B- Olduğum yeri, durduğum noktayı görüyorum.

Yani, varoluştaki yerini ve boyutunu sezebiliyor, görebiliyorsun.

Yaşam semboller ile, düşler ile konuşuyor. Uyanman için, kendini anlaman için birçok etki geliyor.
Bu etki, yemeğinden çıkan bir taş olabilir, sokaktaki dilenci olabilir, yola çıkarken fark ettiğin inmiş araba lastiğin olabilir, arkadaşının bir sözü, bir yerde rast geldiğin tartışma, öpüşen bir çift, ağlayan bir çocuk olabilir… Gözünün gördüğü her şey ama her şey sana bir şey anlatıp bir duygunu tetikliyor. Bazıları şiddetli, bazıları çok süptil. Bu etkiler ile ruh durumun değişiyor. Bu değişim içinde, bir sonraki olaya bakış açın, algılayış şeklin değişiyor. Sen hiçbir şey yapmadan tüm algın dönüşüyor.

Sistem böyle işlerken, bizi doğrudan ilgilendiren konularda gelen kargoculara mesajdan daha fazla gerçeklik vermek bizi, resmedilmiş illüzyon dünyasında, yani dualitede tutsak olarak bırakıyor.
Olayın deriniyle değil, paketi ile kavga etmekten ilahi düzenin şarkısını kaçırıyoruz. O spiritüel bağımızı inceltiyoruz.

Yaşamı okurken özel işaretler beklemek yerine, sıradan gördüğümüz her olaya, her deneyime daha dikkatli bakmakta fayda görüyorum.
Onaylandığımızı anlamak için saatin 11.11 olmasını beklemek gerekmez. Sadece tesadüfen yolda yürürken göz göze geldiğim bir yabancının saliselik bakışından hissettiğim “buradalık” aynı anda hem oyunda hem de bütün olduğumuzu, yalnız olmadığımızı hatırlatabilir, güven hissini tetikleyebilir. Varoluşun gözü her yerde ve her şekilde beden, söz, varlık bulur.
Bunu okuyabilmekteki ustalığımız yolumuzu dar bir patikadan geniş aydınlık sokaklara çevirir.
Birlik hissinin idrakini, güven hissinin evrensel tınısını işler içimize.

Bu hafta, belki biraz da bu gözlerle bakarız etrafımıza, kendimize… Ne dersiniz?

İlginizi çekebilir: Ateş her zaman yakmaz, bazen de dönüştürür

Esra Uyman: Lise yıllarında başlayan kişisel gelişim, ruhsal gelişim ve metafizik konularına duyduğu yoğun merak onu yurt içi ve yurt dışında birçok özel eğitim çalışmalarına katılmaya yönlendirdi. İlk eğitmenlik diplomasını ‘World Initiatives School of Esoteric Studies’den alan Uyman’ın katıldığı çalışmaların bazıları; Organizasyon Konstelasyonu, Aile Sergileri, Vernon Frost eğitimleri, Louis Franco’dan aldığı çeşitli eğitimler, Anthony Robbins Unleash the Power Within San Jose semineri, Charlie Morlay Lucid Dreaming eğitimi, Tayland da Tantrik Yoga (RYT-200) eğitmenliği eğitimi, Peru, Amerika, Şili, G.Afrika ve Türkiye’de katıldığı Şamanik çalışmalar ve seremonilerdir. Bunların yanı sıra TGA İleri Seviye Metafizik Semineri, Ziya Azazi’nin Dervish in Progress Çalışması gibi pek çok özel çalışmaya katıldı ve eğitmenlik eğitimini aldı. Masssuma Altın Enerji I-II enerji uyumlamasını alan Esra Uyman, Avi Gören-Bar Jungian Coaching School (ICF) (ACSTH) dan koçluk sertifikasını aldı. Tüm bu çalışmalar ve eğitimlerle kendi uyanış deneyimini birleştiren Esra Uyman, farklı başlıklar altında bireylere ve kurumlara yönelik, birbirinden güçlü çalışmalar tasarlayıp sunuyor. Kişilerin iç dünyalarına yönelik farkındalıklarını artıran, çarpıcı bir vizyon ve perspektif değişimi sunan, yaşamda üstlendikleri sorumluluklarda anlam bulmalarını sağlayan, merak, heyecan ve umut duygularını yükselten, tüm insanlık deneyiminin derinliğini kavramaya yardım eden ve çarpıcı yüzleşmeleri şefkatle yaşamalarını sağlayan eğitimler gerçekleştiriyor. Yaşamın Sorumluluğunu Almak, Kendimiz Olmak, Bizi Engelleyen İnançlar, Metafizik ile Özgürleşme Yolculuğu, Seçimlerimiz ve Biz, Gözlemci Bilinci, Nefes ve Meditasyon Teknikleri başlıkları altında kurumlara webinar ve uygulamalı eğitimler veriyor.

LEGO’dan hem çocukları hem yetişkinleri mutlu edecek en mükemmel yılbaşı hediyeleri

Yeni yıl, soğuk günleri sıcacık bir sevgiyle sarmalayan, neşe ve heyecan dolu büyülü bir dönem. Öyle ki yalnızca taptaze başlangıçların değil; sevdiklerimizi mutlu edecek fırsatların da habercisi. Bu özel dönemi daha da unutulmaz kılmanın ve yılbaşı coşkusunu sevdiklerimizle paylaşmanın en keyifli yollarından biri ise hiç şüphesiz gözlerden kalpler çıkaracak mükemmel yeni yıl hediyeleri. Peki ama gerçek anlamda mükemmel bir hediye bulmak mümkün mü?



Çocukken çok kolay olan hediye seçimi konusu, ne yazık ki yetişkinlikte zor bir hal alabiliyor. O zamanlar en sevdiğimiz karakterin yeni çıkan bir kitabı ya da havalı yeni bir oyuncak, bizi mutlu etmeye yeterdi. Ama büyüdükçe işler biraz karıştı… İhtiyaçlar, istekler, beklentiler, arzular, hepsi değişti, karmaşıklaştı. Haliyle, bir yetişkini ‘gerçekten’ mutlu edebilecek o ‘mükemmel’ hediyeyi bulmak da zorlu bir sanata dönüştü. Ama çözüm, sandığımızdan çok daha yakında olabilir. Belki de oyuna ve yaratıcılığa yeniden kucak açmak, tüm bu karmaşıklığı alıp götürmeye yetebilir. Siz de bu yıl sevdiklerinizi gerçekten heyecanlandıracak bir hediyenin peşine düştüyseniz aradıklarınızı LEGO’da bulabilirsiniz. Çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de oyunun, yaratıcılığın ve rahatlamanın kapılarını aralayan LEGO’da herkese uygun yüzlerce çeşit var:

Estetik ve dekoratif dokunuşları sevenlere özel

Çevrenizde gördüğü her boş duvarı doldurmak için hemen zihninde tasarım yapmaya başlayan ya da boş rafları estetik detaylarla dekore etmeye bayılan sevdikleriniz varsa, onlar için en iyi yılbaşı hediyesi bir LEGO’dan bir sanat eseri, doğadan bir parça veya mimari bir detay olabilir:

  • LEGO® Art Mona Lisa: Dekorasyonun yanı sıra sanat ve tarih meraklısı sevdikleriniz için Mona Lisa’nın 3D versiyonu şahane bir yeni yıl armağanı olabilir. Sevdiklerinizin duvarlarını süsleyerek yaşam alanlarına enerji katacak bu özel hediye, onların yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.
  • LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu: Doğanın dokunuşlarını yaşam alanlarına taşıyacak LEGO® Icons Yalıçapkını Kuşu, canlı renkleriyle sevdiklerinize yılbaşı coşkusunu yansıtırken mutluluktan gözlerinden kalpler çıkartabilir.

Enerjisini doğadan alanlara özel

Doğaya, yeşile, bitkilere düşkün, enerjisini, ilhamını büyüleyici çiçeklerden ve renklerden alan sevdikleriniz için de en mükemmel hediyeler, yine LEGO’da:

  • LEGO® Icons Orkide: Orkidelerin bitkiler aleminde çok özel bir yeri olduğu tartışılmaz. Siz de sevdiklerinize onların sizin için ne kadar özel olduğunu hissettirmek istiyorsanız bu seti kaçırmayın. 5 taban yaprağı ve 2 hava kökü ile gerçekçi bir görünüme sahip bu ikonik orkide setini görenler canlısından ayırmakta zorlanabilirler 🙂
  • LEGO® Icons Erik Çiçeği: Bu set, sevdiklerinize güzel bir kırmızı çiçeği tomurcuktan açmaya ve tam çiçeklenmeye kadar inşa etme fırsatı sunuyor. Üstelik sevdikleriniz bu seti sergilemekten de büyük haz duyacak. Hem şık bir dekor hem de yaratıcı bir yapım süreci, ikisi de bu mükemmel hediyede.

Hız, heyecan ve adrenalin tutkunlarına özel

Hız, şüphesiz ki büyük bir tutku. Özgürlüğüne düşkün, heyecanı seven, teknolojiye ve otomobil dünyasına meraklı herkes için LEGO’da şahane hediyeler bulabilirsiniz:

  • LEGO® Technic Mercedes-Benz G 500 Professional Line: Mercedes-Benz tutkusu olan herkesi heyecanlandıracak, otantik özelliklerle dolu ikonik G Serisi’nden bir model, mükemmel bir yılbaşı hediyesinden çok daha fazlası olabilir. Baştan sona adeta bir mühendislik deneyimi sunan bu modelin sevdiklerinizi çok mutlu edeceği kesin.
  • LEGO® Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat: Maceranın sudaki halini seven ve yelken sporuna da merak duyan sevdiklerinizi mutlu etmek için fazla düşünmenize gerek yok. Aradığınız hediye LEGO Technic Emirates Team New Zealand AC75 Yat. Biraz çılgın, biraz heyecanlı, en çok da kusursuz… Emin olun sevdikleriniz bu seti hem yaparken hem de sergilerken çok keyif alacak.

Sinemaseverlere özel

Beyaz perdenin büyüsüne kapılan sevdiklerinize, onların bu tutkusunu daha da derinleştirecek hediyelerle unutulmaz deneyimler sunabilirsiniz:

  • LEGO® Star Wars™ Millennium Falcon™: Çoğu sinemaseverin gönlünde taht kurmuş en özel serilerden biri hiç şüphesiz ki Star Wars. Star Wars™ Millennium Falcon’un kokpiti, uydu çanağı, topları ve diğer ikonik detaylarıyla sevdikleriniz inşa sürecini tamamlarken kendilerini galaksinin derinliklerinde bir macerada da hissedebilirler.
  • LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba: Sevdiklerinizin sinema tutkusunu nostaljik rüzgarlarla buluşturmak isterseniz, aradığınız mükemmel hediye yine LEGO’da. Onları LEGO® Disney™ Genç Aslan Kral Simba ile çocukluk anılarına doğru bir yolculuğa çıkarabilirsiniz.

Oyunculara ve uzay meraklılarına özel

Uzayın sınırsız gizemini merak eden ya da en zorlu oyunları bile tek hamlede geçmeyi başarabilen sevdikleriniz varsa, onlar için de en mükemmel yeni yıl hediyeleri LEGO’da:

  • LEGO® Super Mario™ Super Mario World™: Mario ve Yoshi: Mario, şüphesiz ki hem çocukların hem yetişkinlerin gönlünde büyük yer tutan en ikonik oyunlardan biri. Eğlenceli bir nostaljik tur, keyifli bir oyun deneyimi ya da rahatlatıcı bir aktiviteden çok daha fazlasını sunacak bu set, sevdiklerinize yepyeni bir dünya yaratmak için ilham verebilir.
  • LEGO® Technic NASA Apollo Ay Taşıtı – LRV: Kozmik maceracılar için en şahane hediye: NASA Apollo Ay Taşıtı (LRV) modeli. Sevdiklerinizi yıldızlara götürüp geri getirecek bu özel hediye, bambaşka dünyaların kapısını onlar için aralarken yaratıcı duygularını da harekete geçirebilir.

Bonus: Mırmır Pati ile eğlenceyi geri getirin

LEGO’nun sonsuz olasılıklarla dolu dünyasında en mükemmel hediyeler de eğlence de oyun da bitmez… Mırmır Pati, oyunu her yaştan insan için geri getiriyor ve herkesi yılın bu büyülü zamanını çok daha keyifli geçirmeye davet ediyor.

Mutlu bir yer inşa etmek isteyen herkes için mükemmel hediyeler ve çok daha fazlası LEGO’da. Hemen tıklayın ve sevdiklerinizi mutlu etmeye erkenden başlayın.

*Bu yazı LEGO katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlgili Makale