Hayallerimizi bile ezberlemiş olabilir miyiz: Kendi hayalini kurmak
Kardeşimin henüz yayınlanmamış yeni kitabında okudum ilk önce herkesin hayallerinin aynı olduğunu, koca insanlığın sadece tek bir hayali olduğunu. Fark etmemişim o ana kadar. Ardından da şu an adını hatırlamadığım fakat aynı gün izlediğim bir filmde bir adamın: “Sizin hepinizin hayalleri aynı. Yok ben öyle yapmayacağım” dediğini duydum. Daldım, gittim.
Daha önce hiç böyle düşünmemiştim. Dünya üzerinde 7 milyar insan vardı ve bu aslında en az 7 milyar hayal demek olmalıydı. Herkes birbirinden farklı, özel, kendine hastı. Yoksa değil miydi? Öyleydi tabii ama bedenen, görünüş olarak tek bir kalıba girmeye çalıştığımız gibi hayallerimizi de tek bir kalıba sokmaya çalışmışız meğer. Şimdi sokağa çıksak ve insanlara hayalini sorsak tahminimce yarısı bir sahil kasabasına yerleşmek der, diğer yarısı da ünlü olmak. Buna ben de dahildim inanın.
Neden?
Çünkü hayallerimizi bile ezberlemişiz. Hayallerimizi bile düşünmemişiz. Hayallerimizi bile kendimiz çizip süslememişiz. Hayallerimiz sandıklarımız aslında başkalarının ezberleriymiş.
Şu andan itibaren her şeyin üzerini çiziyorum. Tüm bildiklerimi unutuyorum.
Ve yeniden başlıyorum.
Sadece kendime ait hayaller çizmeye başlıyorum kendime. Kocaman olmayabilir, başkaları tarafından komik karşılanabilir, alay edilebilir, küçümsenebilir ya da aksine hiçbiri olmayıp bir sürü insana ilham olabilir! İyi ya da kötü başkalarının hiçbir önemi yok! Çünkü onlar sadece benim hayallerim olacak! Beni mutlu eden, düşündüğümde yüzümü kocaman gülümseten hayallerim. Bana ait hayallerim.
Siz de benim gibi hayallerinizin bile ezberletilmiş olduğunu fark ettiyseniz şu an, hepsini silin ve unutun. Ve başlayın kendinize özel hayal çizmeye.
Bu da kendinize bugüne kadar vermiş olduğunuz en büyük, en anlamlı hediyeniz olsun.
Güle güle düşleyin. Sevgiyle…
İlginizi çekebilir: Tutku ve inancın gücü: Ayağınıza takılan taşları bile sevebilirsiniz