Hatalarımızdan ders çıkarmamız ve değişmemiz mümkün mü?
Herhangi bir ilişkide hatalı olduğunuz zamanlar vardır. İş yerinde bir meslektaşınıza fırça çeker, sevgilinizi terslersiniz. Bencil davranışlar sergilersiniz. Ancak ilişkinizi onarmak için sorumluluk almanız gerek. Böylece, gelecekte ilişkinizi düzeltmek için kendinizi değiştirmeye çabalayabilirsiniz. Sorumluluk üstlenmek değişmenize yardımcı olacaksa, o halde değişime olan inancınız da davranışlarınızın sorumluluğunu üstlenme eğiliminizi etkilemelidir. Peki gerçekten öyle mi?
Uplifers olarak, neden bazı insanlar hatalarını üstlenirken diğerlerinin görmezden geldiğini merak ettik ve değişime olan inancın kişilik üzerindeki etkilerini sizler için kaleme aldık:
Kişiliğinizin değişeceğine inanıyor musunuz?
Karina Schumann ve Carol Dweck, Kişilik ve Sosyal Psikoloji Bülteni’nde yayımlanan bir yazıda bu soruyu ele aldı. Araştırmada, katılımcıların kişiliklerinin değişip değişmeyeceğine dair inançları ölçüldü. Araştırma sonucunda kişiliğin değişip değişmeyeceğine dair inançların insanların hareketlerinden ötürü özür dilemeleri üzerinde etkisi olmadığı ortaya koydu. Ancak, insanların değişebileceklerine dair inançları güç kazandıkça, yaptıkları hataların sorumluluğunu üstlenme olasılıkları da arttı.
Yapılan ikinci deneyde ise, bir gruba kişiliğin görece sabit kaldığına dair bilimsel bir makale okutulurken, diğer gruba değişimin gerçekleşeceğine dair bir makale okutuldu. Daha sonra katılımcılar, bir başkasına kusurlu bir harekette bulunduklarını hayal ettirecek bir sürü senaryo okudu. Ardından ise, davranışlarının sorumluluğunu üstlenip üstlenmeyeceklerine dair sorunun da yer aldığı birtakım sorulara cevap verdiler. Deney sonucunda, kişiliğin değişime açık olduğunu okuyanlar davranışlarının sorumluluğunu üstlenmeye daha istekli çıktı. Bu da gösteriyor ki, insanların değişebileceklerine olan inançları manipüle edilebilir ve bu inançları manipüle etmek sorumluluk üstlenme eğilimlerini etkiler.
Üçüncü deneyde de benzer yöntem kullanılarak insanların değişime olan inançları manipüle edildi. Ayrıca, katılımcılardan eksik kelimeleri tamamlamaları istendi. Eksik kelimeler, stresle alakalı bir kelime türetilebilecek şekilde seçildi. Önceki deneylerde de olduğu gibi değişebileceklerine inandırılan katılımcıların sorumluluk üstlenme olasılıkları daha yüksek çıktı. İlginç olan ise, değişemeyeceğine inanan katılımcılar, stresle ilgili kelimeler türetecek şekilde boşlukları doldurdu.
Değişeceğinize inanın ve hatalarınızın sorumluluğunu üstlenin
Tüm bunları göz önünde tutacak olursak, değişime dair inancın güçlü etkisi ortaya çıkıyor. Davranışınızın değişebileceğine inandığınızda, sorumluluğunu üstlenmeye daha da istekli olursunuz. Hatalı davranışınızı kendinize itiraf ettiğiniz anda, bu hatanın farkına varır ve sorunu çözmeye uğraşırsınız. Değişemeyeceğine inanan insanlar ise hatalarıyla yüzleşmekten dolayı stres altına girer, çünkü söz konusu hataları kim olduklarına dair önemli şeyler söyler.
Biraz çaba gerektirmesine karşın, eninde sonunda insanlar davranışlarını düzeltebilir. Burada önemli olan ise hatanızı fark etmek ve hatalarınızdan ders çıkarmaktır. Değişebileceğinize inanmak, hal ve hareketlerinizi düzeltme konusunda en iyi fırsatı sunar.
Kaynak
greatergood.berkeley.edu