Sen de hata yapmaktan ödü kopanlardan mısın? Eğer öyleysen hataya ve hatta hayata çok farklı bir açıdan bakmaya başlamak için okumaya devam et!
Çoğumuzun günlük hayatta karşılaştığı bir sorun hata yapma korkusu. Özellikle mükemmeliyetçilik gibi zehirli bir kalıba sahipsek, hata yapmaktansa o işe başlamamayı, o konuşmayı yapmamayı, geride durmayı ya da ertelemeyi tercih ediyoruz. Bu da hedeflerimizi gerçekleştirmemizi, gelişmemizi ve potansiyelimizi ortaya çıkarmayı engelleyen bir durum yaratıyor. Kendimizi gerçekleştiremiyoruz…
Bunun sebebi aslında basit, çocukluğumuzdan beri hata yapmak, bizlere kaçınılması gereken bir unsur olarak öğretildi. Ama düşünsene yürümeyi öğrenirken düşen ya da “hata yapan” sen vazgeçseydin ya da korktuğun için adım atamasaydın bugün yürüyebilir miydin? Bu örnek ister istemez şu soruya yol açıyor; “Ya hata yapmanın farkında olmadığımız katkıları varsa? O zaman ondan bu kadar kaçınmamız doğru mu?” Bu sorunun cevabını bulmak ve konuyu derinleştirmek için biraz beynin nasıl çalıştığına bakmak gerekiyor.
Kolayca yaptığımız işler sırasında beyinde olanlar
Kahveni içmek için bardağa uzanmandan yazı yazmak için düşünmeye, sevgiline duyduğun özlemden trafikte sana pes dedirten sürücüye hissettiğin öfkeye kadar her şey… Beynimizdeki aktivitelerin sonucu olarak ortaya çıkıyor.
Peki beynimizde ne oluyor? Beyni nöron hücreleriyle çevrili kocaman bir elektrik şebekesi gibi düşünebilirsin. Ortalama 1 milyar nöron var ve onların çoğu birbirleri ile bağlantılı durumda. Bağlantılı sinir hücreleri arasında elektrik akımları oluşuyor. Örneğin belli bir cümle kurmak için, sinirlerin arasında elektrik akımı olması gerekiyor ki sözcükler ağzından çıkabilsin. Çok teknik bilgiler gibi gelebilir ama burası önemli; sinir hücrelerinin içinde elektrik aktarımını sağlayan myelin adlı bir bölge var. Bu myelin ne kadar güçlüyse elektrik o kadar hızlı iletiliyor. Çok geniş bir otobanda hız yapmak nasıl kolaysa, myelinin güçlü olduğu nöral kümeler arasında da elektrik akımı o kadar hızlı olabiliyor. Akımın hızlı olduğu kümeler bizim kolaylıkla yapabildiğimiz eylemleri, başka bir deyişle becerilerimizi temsil ediyor.
Ustalaşmak için hata yapmak
Peki myelinin güçlü olması bu kadar önemliyse onu nasıl güçlendirebiliriz? Hepimiz biliriz, bir beceri kazanmak için çok sayıda tekrar yapmamız gerekir. İşte yapılan her tekrarda aslında myelini beslemiş ve büyütmüş oluyoruz. Ama beceri kazanmanın altında çok daha enteresan bir olgu var. Sürekli aynı zorlukta tekrarlar yapmak myelini geliştirmiyor. Myelini geliştirmek için ihtiyacımız olan bir şey var: HATA YAPMAK! Myelin, hata yapıp hatayı düzelttiğimizde gelişiyor. Örneğin gitar çalışırken sürekli bildiğin şarkıyı tekrar edersen myelin gelişimi sağlayamıyorsun. Yeni, bilmediğin bir şarkıya çalışmaya başladığında ve hatalar yaparak onu öğrendiğinde myelini geliştirmeye başlıyorsun.
Kısaca şöyle diyebiliriz; bir beceride ustalaşmak için hata yapma ve düzeltme sürecinden geçmek gerekir. Başka bir deyişle “ustalaşmak için hata yapmak zorundasın”. Tabii tek bir hatadan sonra vazgeçip o işi bırakırsan beceri gelişmiyor. O nedenle hatadan sonra vazgeçmeyip devam etmek de, en az hata yapmak kadar önemli.
Bundan böyle hata yapma endişesiyle konuşmaktan, bir şeye başlamaktan ya da adım atmaktan korktuğunda kendine şunu sor; “Hayatımın bu evresinde, bu konuda gelişmek istiyor muyum?” Cevabın evetse, hata yapmanın beceri gelişimine katkılarını da hatırlayarak cesurca adım at. Unutma;
“Ustalık hatalar yaparak ulaşabileceğin bir mertebedir.”
Hayatı hataların getirdiği ustalıkla yaşaman dileğiyle! Kocaman sevgilerimle…
İlginizi çekebilir: Bakış açını değiştir, dünya değişsin: Düşünce simyasının formülü bakış açısı, umut ve güç