X

Haşlanmış Patates Kaç Kalori?

Patates, patates bitkisinin toprak altında yetişen kök kısmından oluşur. Domates, tütün gibi bitkilerin bir akrabası durumundadır.

Güney Amerika kıtasına ait bir sebze olan patates, Avrupa’ya ilk olarak on altıncı yüzyılda gelmiştir ve günümüzde dünyanın her yanında sıklıkla yetiştirilmektedir.

Genel olarak haşlanarak, fırınlanarak veya kızartılarak servis edilen patates, ana yemek de olabilir yemeklerin yanına da eklenebilir.

Patatesin kolay erişilebilir olması ve lezzetli bir gıda olması onu Türk mutfağında da hatırı sayılır bir yere koymuştur. Bu nedenle onun kalori ve besin değerlerine, faydalarına ve diğer dikkat edilecek noktalarına kısaca bir göz atalım.

Patates Kaç Kalori, Besin Değeri Nedir?

Kabuklu pişmiş patates iyi bir vitamin ve mineral kaynağıdır ve bunlar arasında potasyum ve C vitamini de bulunur.

Taze olduğunda su oranı yüksek olan patates, temel olarak karbonhidratlardan oluşur ve dikkat çeken düzeyde protein ve liflere de sahiptir. Ancak neredeyse hiç yağı yoktur.

100 gram kadar haşlanmış ancak kabukları soyulmamış olan patatesin besin değerleri şu şekildedir:

  • Kalori: 87 kcal
  • Su: %77
  • Protein: 1.9 gram
  • Karbonhidrat: 20.1 gram
  • Şeker: 0.9 gram
  • Lif: 1.8 gram
  • Yağ: 0.1 gram

Karbonhidratlar

Patates temel olarak karbonhidrattan oluşur ve bunlar da temel olarak nişastadırlar. Karbonhidratlar kuru ağırlığının %66-90’ını oluştururlar.

Sukroz, glukoz ve fruktoz gibi basit şekerler de az miktarda bulunurlar.

Patates genelde glisemik endeks değeri yüksek bir gıdadır ve bu nedenle diyabeti olanlara pek önerilmez. Glisemik endeks ölçütü, yedikten sonra kan şekerini ne kadar hızlı yükselttiğini gösterir.

Ancak bazı patateslerin endeks değeri ortalarda olabilir. Bu değer pişme yöntemi ve türüne göre değişim gösterebilir.

Patatesi pişirdikten sonra soğutmak kan şekeri üzerindeki etkilerinin azalmasını sağlar.

Lifler

Patates yüksek lifli gıdalar arasında yer almasa da, düzenli olarak tüketenler için ciddi bir lif kaynağı olabilir.

Lifler en çok kabuğundadırlar ve patatesin %1-2’sini oluştururlar. Hatta kurutulmuş olan kabuğunun %50’si liften oluşur.

Patates lifleri arasında pektin, selüloz ve hemiselüloz vardır ve bunlar çözünemez liflerdir.

Ayrıca çeşitli miktarlarda dirençli nişastaya da sahiptir. Bu nişasta türü bağırsaklardaki faydalı bakterileri besler ve sindirim sağlığına iyi gelir.

Dirençli nişasta kan şekeri kontrolünü de iyileştirebilir, öğünlerden sonra kan şekeri artışını sınırlandırır.

Soğuk patateste sıcak patatese göre daha fazla dirençli nişasta vardır.

Protein

Patatesin protein değerleri düşüktür. Tazesinin %1-1.5’u, kuru ağırlığının ise %8-9’u proteindir.

Buğday, pirinç ve mısır gibi pek çok yaygın tahıl arasında patates en düşük protein oranına sahitpir.

Ancak patatesin protein kalitesi bir bitki için çok yüksektir. Soya fasulyesi ve diğer baklagillerden daha yüksek kalitelidir.

Patatesteki temel protein patatindir ve bazı insanlarda alerjik tepkiler yaratabilir.

Vitamin ve Mineraller

Patates bazı mineral ve vitaminler için iyi bir kaynaktır ve özellikle C vitamini ve potasyum içeriği dikkat çeker.

Vitamin ve mineral değerleri pişme sırasında biraz düşer ancak kabuğuyla birlikte haşlamak veya fırında pişirmek bu azalmanın önüne geçmeye yardımcı olabilir.

  • Potasyum: Patatesteki temel mineraldir ve en çok kabuğunda vardır. Kalp sağlığına fayda sağlayabilir.
  • C vitamini: Patateste bulunan temel vitamindir ama pişme sırasında ciddi miktarda azalır. Kabuklu pişirmek bu azalmayı düşürür.
  • Folat: Kabuğunda bol bulunur ve en çok da etli kısmı renkli patateslerde vardır.
  • B6 vitamini: Alyuvar üretiminde kullanılan B vitaminlerinden birisidir ve çoğu gıdada vardır. Eksikliği nadirdir.

Diğer Bitkisel Bileşenler

Patates biyoaktif bitkisel bileşenler bakımından zengindir. Bunlar temel olarak kabuğunda bulunurlar.

Mor veya kırmızı kabuğu olan patateslerin kabukları bir antioksidan türü olan polifenoller bakımından en yüksek değerlere sahiptirler.

  • Klorojenik asit: Bu patatesteki temel polifenoldür.
  • Katekol: Polifenol içeriğinin 1/3’ünü karşılar ve en çok mor patateste vardır.
  • Lutein: Sarı etli patateslerde vardır ve göz sağlığına fayda sağlayabilen karotenoid bir antioksidandır.
  • Glikoalkaloidler: Patatesin kendini böcek ve diğer tehditlerden korumak için ürettiği toksik bir fitobesindir. Çok miktarda tüketildiklerinde zararlı olurlar.

Patatesin Faydaları Nelerdir?

Kalp Sağlığına İyi Gelir

Yüksek tansiyon, kan basıncının anormal düzeyde yüksek olmasıdır ve kalp hastalıkları için temel risk faktörleri arasındadır.

Patateste tansiyonu düşürmeye yardımcı olabilecek pek çok mineral ve bitkisel bileşen vardır.

Özellikle potasyum değerlerinin yüksek olması dikkat çekicidir.

Çeşitli gözlem çalışmalarında ve randomize kontrollü deneylerde, yüksek potasyum alımının tansiyon ve kalp hastalıkları riskinde azalma sağlayabildiği görülüyor.

Patateste tansiyonu düşürmeye yardımcı olabilecek diğer maddeler arasında klorojenik asit ve kukoaminler de bulunuyorlar.

Tokluk ve Kilo Yönetimi

Çok doyurucu olan gıdalar kilo kontrolüne yardımcı olabilirler çünkü yedikten sonra tokluk verirler ve gıda ile kalori alımını azaltmaya yardımcı olurlar.

Patates diğer yüksek karbonhidratlı gıdalara nazaran doyurucu olması ile dikkatleri üzerine çeker. Yaygın bulunan 40 gıda ile yapılan bir çalışmada, patatesin en doyurucu olan olduğu farkedilmiş.

Bu nedenle patates genel kalori alımınızı azaltarak kilo vermeye yardımcı olabilir.

Çalışmalara göre proteinaz inhibitör 2 adlı patates proteini, iştahı bastırmaya yardımcı olabilir.

Bu protein saf formunda alındığında iştahı bastırabiliyor ancak patatesteki kadar az alındığında ne kadar etkili olduğu henüz bilinmiyor.

Patatesin Zararları Nelerdir?

Patates yemek genelde sağlıklı ve güvenlidir.

Ancak bazı durumlarda tüketimini sınırlandırmak veya tamamen kaçınmak gerekebilir.

Patates Alerjisi

Gıda alerjileri çok yaygındırlar ve belli gıdalardaki proteinlere karşı verilen immün tepkiler ile kendilerini ortaya koyarlar.

Patates alerjisi görece nadirdir ancak bazı insanlarda patetin alerjisi olabilir.

Latekse alerjisi olanlar da patatin proteinine karşı tepki gösterebilirler.

Patatesteki Toksinler

Patates gibi nightshade ailesine dahil olan bitkilerde glikoalkaloidler adı verilen toksin fitobesinler bulunurlar.

Patatesteki temel glikoalkaloidler arasında solanin ve kakonin vardır.

Patates yedikten sonra yaşanan glikoalkaloid zehirlenmeleri hem insanlar hem de hayvanlarda görülüyorlar.

Ancak zehirlenme vakaları nadir ve çoğu zaman fark bile edilmez.

Düşük dozlarda glikoalkaloidler baş ağrısı, mide ağrısı, ishal, bulantı ve kusma gibi hafif belirtilere sebep olurlar.

Daha ciddi vakalarda ise belirtiler arasında nefeste hızlanma, yüksek nabız, düşük tansiyon, ateş ve hatta ölüm gibi belirtiler olabilir.

Farelerde uzun vadeli glikoalkaloid alımının beyin, akciğer, meme ve tiroid kanseri riskinde artışa yol açtığı görülmüş.

Başka deneylerde ise bu maddelerin insanlarda inflamatuvar bağırsak hastalıklarının şiddetlenmesine sebep olabilecekleri görülmüş.

Patateste normalde eser miktarda glikoalkaloidler bulunur. Ölümcül doz için 70 kg olan birisinin 2 kilogram kadar patatesi kabuğuyla birlikte çiğ olarak tüketmesi gerekir.

Ancak bu az miktar bile yan etkilere yol açabilir.

Glikoalkaloid düzeyleri kabukta ve filizli kısımlarda daha fazladır. Bu nedenle patatesin filizlerini yemekten kaçınmak gerekir.

Glikoalkaloidler bakımından zengin patatesin tadı daha kekremsidir ve ağızda yanma hissi bırakır. Bu da potansiyel bir zehre karşı uyarılmanızı sağlar.

Sonuç Olarak

Patates içinde pek çok sağlıklı vitamin, mineral ve bitkisel bileşen barındıran yüksek karbonhidratlı bir gıdadır. Ancak buna karşın kilo vermeye yardımcı olabilir ve kalp hastalıklarının önlenmesine destek sağlayabilir.

Kaynaklar;

https://www.verywellfit.com/are-potatoes-good-for-you-2506382

https://www.healthline.com/nutrition/benefits-of-potatoes

https://www.healthline.com/nutrition/foods/potatoes#vitamins-and-minerals

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale