X

Haşhaş tohumunun 6 faydası

Haşhaş bitkisi yüzyıllardır geleneksel bir ilaç gibi kullanılıyor. Doğu Akdeniz bölgesi kökenli olan haşhaş, pek çok çiçek rengine sahip olabilir ancak genellikle beyaz ve sarı çiçekler açan türü bulunur. Bu çiçeklerin tohumları, yetiştirildikleri yere göre siyah, gri veya kahve renginde olabilirler ve küçük, yuvarlak şekilli olurlar.

Genellikle hamur işlerinde ve yemeklerde kullanılan bu tohumların ve ayrıca onların yağlarının sağlığa çeşitli faydaları vardır ve bunlar arasında baş ağrısını tedavi etmekten tutun da öksürük, astım ve uykusuzluk tedavisine kadar pek çok şey vardır. Ancak bu faydaların bilimsel olarak desteklenip desteklenmediklerine de göz atmak gerekiyor.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Besinler ve antioksidanlar bakımından zengindir

Çoğu tohum gibi haşhaş tohumu da lifler, bitkisel yağlar ve besinler bakımından zengindir. Bir yemek kaşığı kadar miktarı 9 gram tutar ve şu besin değerlerine sahiptir:

  • Kalori: 46 kcal
  • Protein: 1.6 gram
  • Yağ: 3.7 gram
  • Karbonhidrat: 2.5 gram
  • Lif: 1.7 gram
  • Manganez: Günlük önerilen miktarın %26’sı
  • Bakır: Günlük önerilen miktarın %16’sı
  • Kalsiyum: Günlük önerilen miktarın %10’u
  • Magnezyum: Günlük önerilen miktarın %7’si
  • Fosfor: Günlük önerilen miktarın %6’sı
  • Çinko: Günlük önerilen miktarın %6’sı
  • Thiamin: Günlük önerilen miktarın %6’sı
  • Demir: Günlük önerilen miktarın %5’i

Haşhaş tohumları özellikle manganez bakımından çok zengindirler ve bu element kemik sağlığı ve kan pıhtılaşması için önemlidir. Ayrıca bedenin amino asitleri, yağları ve karbonhidratları kullanmasına da yardımcı olur.

Benzer şekilde bakır bakımından da zengindir ve bu mineral bağ dokuların üretiminde ve demir transferinde kullanılır.

Tohumları soğuk presten geçirip yağını elde etmek mümkün ve bu yağ omega-6 ile omega-9 yağları bakımından zengindir. Ayrıca az miktarda omega-3 yağ asitlerine de sahiptir.

Araştırmalara göre bu yağlar bakımından zengin bir beslenme genel sağlığa iyi geliyor ve kalp hastalıkları riskini azaltıyor.

Bununla birlikte omega-6 oranının omega-3’e göre yüksek olduğu beslenme türlerinde inflamasyon ve hastalık riski artabiliyor. Bu nedenle haşhaş yağı ve diğer omega-6 zengini yağları düzenli olarak tüketmemek gerekiyor.

Haşhaş tohumu ve onun yağı iyi bir polifenol kaynağıdır. Bu antioksidan kalp hastalıkları gibi hastalıkların riskini azaltır.

Ağrı kesici bileşenler içerebilir

Haşhaş bitkisinde morfin, codeine, thebaine ve diğer opium alkaloidleri vardır ve bunların ağrı kesici, sakinleştirici ve yatıştırıcı etkileri vardır. Bu bileşenler genellikle ilaçlarda kullanılırlar.

Bu alkaloidler normalde bitkinin kabuğundaki sütte bulunurlar. Tohumlarında bu maddeler doğal yoldan bulunmazlar ancak toplama esnasında veya böcek hasarı sonucunda tohumlara bulaşabilirler.

Bu nedenle tohumlar satılmadan önce genellikle temizlenirler.

Ancak yine de yıkanmamış tohumlar alırsanız içlerinde bu opioidler bulunabilirler. Bunlar çoğunlukla bazı ağrı kesici ilaçlara karşı doğal bir alternatif olarak sunulurlar.

Fakat yıkanmamış olanların ölüme sebep olma riskleri doğar ve bu nedenle sadece tıbbi gözetim altında kullanılmalıdırlar.

Kalp ve cilt sağlığına iyi gelebilir

Haşhaş yağı özellikle tekli ve çoklu doymamış yağlar bakımından zengindir ve bu nedenle kalp ve cilt sağlığına fayda sağlayabilir.

Araştırmalara göre doymamış yağlar bakımından zengin beslenme, kalp krizi ve inme riskini %17 oranında azaltıyor. Doymuş yağlar yerine doymamış yağları beslenmeye sokmak faydalı olabilir.

Ancak omega-6 oranı omega-3’ten çok yüksek olan bir beslenme inflamasyon ve hastalık riskini arttırabilir. Bu nedenle omega-6 zengini yağları düzenli olarak çok miktarda tüketmemek gerekiyor. Bazı ek araştırmalara göre haşhaş yağı yaraların iyileşmesine yardımcı olduğu gibi yara izlerinin oluşmasına da engel oluyor. Bunun için cilde doğrudan uygulanması gerekiyor. Fakat bu konuda daha fazla araştırma gerekli.

Diğer faydaları

Haşhaş tohumu genellikle sindirimi iyileştirme, cildi ve saçı güzelleştirme, baş ağrısını, öksürüğü ve astımı tedavi etme gibi diğer faydaları için de kullanılıyor.

Bu konuda doğrudan araştırmalar bulunmasa da, bazı araştırmalara göre içeriğindeki besin ve bileşenler bu etkileri yaratabilirler.

  • Sindirime yardımcı olabilir: Haşhaş tohumunda lif miktarı yüksektir ve bu nedenle bağırsak sağlığını iyileştirebilir ve kabızlığı azaltabilir.
  • Bazı hastalıklara karşı koruyabilir: Haşhaş tohumundaki antioksidanlar bedeninizi hücre hasarına ve çeşitli hastalıklara karşı koruyabilirler.
  • Doğurganlığı arttırabilir: Bazı araştırmalara göre haşhaş tohumu yağı ile elde edilmiş bazı ürünleri fallop tüplerini yıkamak için kullanan bazı kadınlarda doğurganlıkta artış meydana gelebiliyor.

Bu sonuçlar umut verici olsalar da daha fazla araştırma gerekiyor.

Potansiyel riskler

Haşhaş tohumu güvenilir yerlerden alındığında ve az miktarda tüketildiğinde genelde güvenli görülür. Bununla birlikte dikkat edilecek bazı riskler vardır.

Sık sık uykuya yardımcı olması için tüketilir

Haşhaşın kauçuğunda uyku getiren opioid bileşenler vardır.

Bunun sonucunda bazı insanlar haşhaş çayının veya haşhaş tohumu ılık bir sütün uykusuzluğa doğal yoldan iyi geldiğini düşünürler.

Ancak bu tohumlarda opium ürünleri bulunmaz ve sadece toplama esnasında bulaşma olursa bu durum tersine döner.

Ticari olarak satılan haşhaş tohumları satılmadan önce temizlenirler ve bu nedenle marketten veya aktardan alınan bir tohumda uykusuzluk ile savaşan hiçbir bileşen kalmaz.

Yıkanmamış olanlarını almak mümkün olsa da tüketimi riskli görülür. Bunlarla hazırlanan çaylarda ölümcül dozda morfin bulunabilir ve bu sebeple bazı ölüm vakaları kaydedilmiştir. Ayrıca bu şekilde tüketimi diğer kimyasal bağımlılıklara benzer bir bağımlılık oluşturur. Bu nedenle uykusuzluk tedavisinde kullanılması önerilmez.

Uyuşturucu testleri

Bu tohumları tüketmek uyuşturucu testlerinde pozitif çıkmanıza sebep olabilir. Örneğin az miktarda codeine ve morfin, haşhaş tüketiminin 48 saat sonrasında bile idrarda tespit edilebilir halde kalıyor.

Pozitif test sonucu için gereken tam miktar testi yapan laboratuvara bağlıdır ve ayrıca tohumların ne kadar iyi yıkandığına da bağlıdır.

Genel olarak konuşmak gerekirse ne kadar haşhaş tohumu tüketirseniz, opium bileşenleri bakımından testinizin pozitif çıkma ihtimali o kadar artar.

Yan etkileri ve sağlık tehlikeleri

Yıkanmamış haşhaş tohumları ve ondan elde edilen ürünler genelde ağrı kesici ve doğal uyku ilacı olarak satılıyorlar ancak bunlarda bağımlılık potansiyeli olduğu gibi aşırı doz ile ölüm ihtimali de vardır. Bu nedenle tıbbi gözetim altında olmadıkça kullanımları önerilmez.

Benzer şekilde haşhaş tohumu yağında genelde çeşitli miktarlarda opioid bileşenleri de vardır ve bilim insanları bunun kullanılan tohumlara bağlı olduğunu belirtiyorlar. Bu yağın cilde sürülmesi ise genelde güvenilir görülür. Ancak ağrı, kaşıntı, kızarma yaparsa kullanmamak daha iyi olur.

Haşhaş tohumu manganez gibi besinler bakımından zengin sağlıklı bir bitkisel gıdadır. Tohumlar ve yağları doğurganlığı ve sindirimi iyileştirebilir ancak bu faydalar üzerine daha fazla araştırma gerekiyor.

Yıkanmamış haşhaş tohumlarında ağrı kesici, sakinleştirici ve yatıştırıcı opium bileşenleri bulunabilirler ancak sağlık risklerinden dolayı bunları tüketmemek daha iyi olur. Marketlerde ve aktarlarda satılan haşhaş tohumları yıkanmış oldukları için bu tür riskler bulunmaz.

Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Her bireyin beslenme ihtiyaçları ve çeşitli besin gruplarına gösterdiği tolerans ve hassasiyet kendi metabolizma işleyişine göre farklılıklar gösterebilir. Olası risk durumlarına karşın sağlığınızı ilgilendiren her türlü konuda mutlaka uzman görüşüne başvurun.

Kaynak: healthline

İlginizi çekebilir: Safranın sağlığa faydaları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Orkid, “Sporla Güçlen” projesine verdiği destekle kız çocuklarının geleceğine ışık tutuyor

Bir kız çocuğu düşünün: Günün ilk ışıklarıyla birlikte koşuya çıkan, her sabah elinde topuyla antrenman yapan, büyük bir hevesle hem bedenini hem de zihnini beslemek için yıllarca gönül verdiği spor dalı uğruna çalışmaya devam eden ve uzun yıllar sonra gözlerinden ışıklar saçarak ilk kupasını milyonların önünde havaya kaldıran… Ne harika bir tablo, öyle değil mi?



Toplumun her köşesinde, binlerce kız çocuğu bu anı yaşamayı hak ediyor. Ancak, ne yazık ki birçoğu için spor; erişilmesi çok güç bir lüks, uzak bir hayal gibi kalıyor hayatları boyunca. Oysa spor, sağlığın, özgüvenin, azmin, başarının, kararlılığın, istikrarın temellerini atan, kız çocuklarının güçlü bireyler olarak yetişmesine katkı sağlayan en önemli araçlardan biri. Bu önemin farkında olan ve kız çocuklarını spor yoluyla güçlendirmek isteyen Orkid, Watsons iş birliği ile Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin (TMOK) Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da yürüttüğü “Sporla Güçlen” projesine destek veriyor.

Geleceğe atılan adımlar: Kız çocukları, ‘sporla güçleniyor’

Türkiye’de kadınları ilk kez hijyenik pedle buluşturan P&G’nin kadın bakım markası Orkid, 45 yılı aşkın süredir dünyadaki tüm kadınların hayatını kolaylaştırmak, onları her alanda desteklemek için imza attığı çalışmalarına bir yenisini daha ekleyerek “Sporla Güçlen” projesiyle kız çocuklarının yanında oluyor.

Kız çocuklarına sporla yeni yollar açmayı ve kız çocuklarının geleceğini aydınlatmayı hedefleyen Orkid, yürüttüğü bu iş birliğiyle kız çocuklarının eğitim ve spor yaşamlarını desteklemeyi, onların fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerine katkı sağlamayı amaçlıyor. Kız çocuklarının hayatta karşılaşacakları tüm zorluklar karşısında çok daha güçlü durmalarını sağlayan, onların bütüncül gelişimini desteklerken duygusal dayanıklılık kazanmalarına da zemin hazırlayan sporun gücü, yadsınamayacak kadar fazla. Öyle ki; Orkid’in, İpsos ile Türkiye genelinde gerçekleştirdiği araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kadınların %77’si, sporun bugün oldukları kişi olmalarına yardımcı olduğunu belirtiyor. Dahası, yapılan bu araştırmaya göre; ergenlik döneminde spor yapan kızlar, istedikleri kişi olmalarına yardımcı olabilecek özgüven ve becerileri sporla kazanıyor.

Buna rağmen genç kızların neredeyse yarısının düzenli spor yapmadığı sonucuna ulaşan Orkid, TMOK ve Watsons iş birliği ile kız çocuklarının sporla güçlenmesi için onların yanında yer alıyor. Kız çocuklarının hem eğitimlerine hem de spora devam etmelerine yönelik gerekli spor malzemelerinin temin edilmesini destekleyen Sporla Güçlen projesi ile Diyarbakır, Gaziantep ve Şanlıurfa’da bulunan okullardaki kız öğrenciler dönem boyunca badminton, basketbol ve voleybol dallarında eğitim alıyor.

Kadınların daha özgüvenli olmasını destekleyen ve spor ile olan bağlarını güçlendirmeye odaklanan bir marka olarak Orkid, hiçbir kız çocuğunun bu haklarından mahrum kalmaması için çalışıyor. Bu sayede geleceğin sağlıklı, özgüvenli, başarılı ve belki de milli sporcuları bugünden yetişmeye başlıyor. Gelecek nesillerin hayallerine ulaşmalarına yardımcı olmak için onların yanında olmaya ve onları cesaretlendirmeye devam eden Orkid, kız çocuklarına yeterli imkan sağlandıkça daha eşit ve aydınlık yarınların mümkün olduğuna inanıyor.



Kız çocuklarını genç yaşta sporla tanıştırarak onların kendi potansiyellerini keşfetmelerine olanak tanıyan bu projenin ve başta Orkid ile Watsons olmak üzere projenin tüm destekçilerinin ülkemize ve dünyaya ilham olması, kız çocuklarının ışıl ışıl bir geleceğe doğru çok daha emin adımlarla yürümesi hepimizin en büyük temennisi.

Güçlü kadınlar, güçlü yarınlar için, #SporlaGüçlen projesine destek veren Orkid ürünlerini Watsons’ta keşfetmek için tıklayın.

*Bu yazı Orkid katkılarıyla hazırlanmıştır.





Akbank’tan sürdürülebilirlik yolunda ilham veren bir rehber

Sürdürülebilirlik, günümüz dünyasında her zamankinden çok daha büyük bir öneme sahip. Çünkü, doğal kaynaklarımız hızla tükenirken yalnızca kendi geleceğimizden çalmakla kalmıyor, gelecek nesillerin sahip olabileceği yaşamdan da çalıyoruz. İklim değişikliği ve çevresel sorunlar bir yana, kişisel tercihlerimiz, hızla artan tüketim alışkanlıkları, teknolojik gelişmeler ve daha pek çok sebep, sürdürülebilirliğin ne kadar hayati bir gündem olduğunu defalarca gözler önüne seriyor. Artık yalnızca bugünü değil, yarınları da düşünerek doğal kaynaklarımızı korumak, geleceğimizi ve gelecek nesillerin geleceğini garanti altına almak, daha yaşanabilir bir dünya yaratmak için adımlar atmalı, değişimi geç kalmadan başlatmalıyız. Sürdürülebilirlik, artık bir tercih değil; kendimiz için, dünyamız için, geleceğimiz için benimsememiz gereken bir zorunluluk. Aksi halde yarınlar, hayalini kurduğumuz yarınlardan çok uzak olacak.



Bu bağlamda sürdürülebilirlik konusunu merkezine alan ve hem bireysel hem toplumsal farkındalığı artırmayı hedefleyen Akbank, sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için “Sürdürülebilirlik insan için, #Hepimizİçin” diyor ve sürdürülebilirlik odaklı bloguyla bizleri buluşturuyor. Sürdürülebilirliği yalnızca çevresel boyutuyla ele almayan, sosyal ve ekonomik boyutunu da göz önünde bulunduran Akbank, bu önemli konuda liderlik ederek sürdürülebilirliğin her yönüyle ilgili bilgi ve farkındalık dolu içerikleri kaleme alıyor. Hem sürdürülebilirlik konusunda neler yapabileceğini merak eden herkese hem de bu konudaki bilgi birikimini artırmak isteyenlere geleceğimizi koruma yolunda ilham verici bir rehber oluyor. Peki, bu rehberde başka neler var, gelin yakından bakalım.

Akbank Sürdürülebilirlik Blog’da neler var?

Akbank, sürdürülebilirlik konusundaki farkındalığı artırmayı amaçladığı bu blogda, bireyleri harekete geçmeye teşvik edecek güncel bilgileri ve sürdürülebilir alışkanlıkları hayata dahil etmenin pratik yollarını aktarıyor. ‘Herkes için sürdürülebilirlik’ mesajını paylaşarak toplumun tüm kesimlerini kapsamayı ve bireysel olarak atılabilecek adımlar konusunda da ilham vermeyi amaçlıyor.

“Sürdürülebilirlik, çevrenin yanında insan için, toplumun gelişmesi için” anlayışını benimseyen Akbank, eğitimden gönüllülüğe, yatırımdan sanata her alanda toplumun kalkınması ve sürdürülebilir yarınlar için çalışıyor. Bu bağlamda Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan, farklı alanlara hitap eden başlıklardan bazıları ise şöyle:

Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği

Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının hem toplumsal bilincin artmasında hem de kalkınmanın sağlanmasında kritik bir öneme sahip olduğunu biliyor muydunuz? Akbank, blogunda yer verdiği Sürdürülebilir Kalkınma İçin: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği yazısında bu konuyu detaylıca ele alıyor ve UN Women’ın verilerinden yola çıkarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının getireceği faydaları, ekonomik, sosyal ve daha pek çok açıdan sürdürülebilirlik bağlamında değerlendiriyor.

Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur?

Sürdürülebilir bir yaşam biçimi benimsemenin en önemli adımlarından biri de hiç şüphesiz bireysel olarak finansal sürdürülebilirliği sağlamaktan geçiyor, bunun da en etkili yolu bireysel yeşil bütçeler oluşturmak. Yeşil Bütçe Nasıl Oluşturulur? yazısında Akbank, çevreyi korumaya odaklanan harcamaların nasıl planlanacağından yeşil bütçe oluşturmanın pratik yollarına kadar pek çok kolay uygulanabilir yöntem paylaşıyor.

5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş



Günümüzde hızla yaygınlaşan tüketim çılgınlığının hem bütçeye hem doğaya verdiği zarar aşikar. Bu tüketim alışkanlıkları, doğal kaynakların bilinçsizce harcanmasından karbon ayak izinin artmasına, çevre kirliliğinden biyoçeşitlilik kaybına kadar gezegenin doğal dengesini bozan pek çok olumsuz sonucun ortaya çıkmasına zemin hazırlıyor. Karşılığında ise ‘az, çoktur’ anlayışını benimseyen minimalizm, bu gereksiz harcama alışkanlıklarına bir panzehir olma görevi üstleniyor. Akbank’ın sürdürülebilirlik blogunda yer alan 5 Adımda Minimalist Yaşama Geçiş yazı da modern dünyada minimalist alışkanlıklar benimsemenin yollarını aktarıyor.

Sanatta Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilirliğin genellikle pek değinilmeyen ya da bağlantısı sorgulanmayan fakat aslında çokça göz önünde bulunan kısmı; sürdürülebilirlik ve sanat ilişkisi üzerine hiç düşündünüz mü? Sanat, yüzyıllardır toplumsal bilinci artırmada ve en zor görünen konuları bile daha anlaşılır kılmada güçlü bir iletişim aracı. Bu gücü onu sürdürülebilirlik konusunda da etkili bir özneye dönüştürüyor. Sanat eserlerinde kullanılan materyallerden sanatçıların toplumsal konulara farkındalık yaratmak amacıyla benimsedikleri yaklaşımlara kadar sanat ve sürdürülebilirlik bağını pek çok açıdan ele almak mümkün. Akbank Sürdürülebilirlik Blog’ta yer alan Sanatta Sürdürülebilirlik başlıklı paylaşım da bu bağın ne denli güçlü olduğuna dikkat çekiyor.

Sürdürülebilir Turizm, Karbon Nötr, Doğa Dostu Teknoloji ve dahası

Sürdürülebilirliği tüm yönleriyle ele alan Akbank, blogunda daha pek çok konuya dikkat çekiyor. Sürdürülebilir turizmden, karbon nötr kavramına, doğa dostu teknolojik gelişmelerden sürdürülebilirlik alanında öne çıkan yeni trendlere kadar yaşama, insana, dünyaya ve geleceğe dair her alanda sürdürülebilirliğin önemine ve etkisine değiniyor. Hayatın her alanına yayılan stratejilere ihtiyacımız olduğunun farkında olan Akbank, sürdürülebilirliğin kalbinde insan var diyor ve toplumsal dönüşüm için bütünsel bir yaklaşım benimsemenin gerekliliğini vurguluyor.

Siz de çok geçmeden bir adım atmak ve daha yaşanılabilir bir dünya için bugünden neleri değiştirebileceğinizi öğrenmek istiyorsanız Akbank’ın sürdürülebilirlik odaklı bu blogunu takip edebilir, hem kendiniz hem de gelecek nesiller için değişimi başlatabilirsiniz.

*Bu yazı, Akbank katkılarıyla hazırlanmıştır.





İlgili Makale