X

Hamilelikte antidepresan kullanımının yeni doğan üzerindeki etkileri

Yeni bir araştırmaya göre; fetüsün yaygın olarak kullanılan serotonin geri alımını önleyici ilaçlara maruz kalması, yeni doğanlarda beyin aktivitelerini etkiliyor. Araştırmacılar, bu ilaçların beyin işlevlerindeki etkilerinin daha dikkatli değerlendirilmesi, koruyucu ilaçların ciddi şekilde gözden geçirilmesi ve hamilelik sırasında depresyon ve kaygı bozukluğu tedavisinin öncelikle ilaç dışı yöntemlerle sağlanmaya çalışılması getektiğini ifade ediyorlar.

İlginizi çekebilir: 5 adımda ‘Zen hamilelik’ ile hamilelik döneminizde mutlu aile hikayenizi yazın. 5 adımda ‘

Yapılan araştırmalar, hamilelikte depresyon kullanımının fetüsün beyninde değişikliklere yol açtığını söylüyor.

Helsinki Üniversitesi Çocuk Hastanesi Bebek Merkezi başkanı Profesör Sampsa Vanhatalo, konuyla ilgili şunları ifade ediyor: “Serotonin geri alımını önleyici ilaçların yeni doğanların beyin aktivitelerinde yaptığı birçok değişikliğe rastladık. Bu değişikliklerin annenin psikiyatrik semptomlarıyla bir ilgisi olmadığı için, ilaç kullanımının yan etkisi sonucu olduğunu düşünüyoruz.”

Depresyon ve kaygı, genellikle, beynin serotonin metabolizmasını etkileyen serotonin geri alımını önleyici ilaçlarla tedavi ediliyor. Bu ilaçların hamilelikte kullanımı güvenli ve kaldırılabilir olarak düşünülüyor, çünkü ciddi bozukluklara yol açtığı görülmemekte. Ayrıca hamile kadınlarda bu ilaçları kullanma oranının yüzde 5 olduğu hesaplanıyor.

Ne var ki hayvanlar üzerinde yapılan çeşitli araştırmaların ortaya çıkardığı sonuç, serotonin geri alımını önleyici ilaçların fetüsün beyin yapısında mikroskobik değişikliklere yol açtığı ve nöronal sinyal vermeyi değiştirdiği yönünde. Yeni doğanlarda bu ilaçların hali hazırda bilinen bir yan etkisi var: İlk günlerde ortaya çıkan solunum yolları sorunları. Ayrıca Helsinki ve Turku Üniversitelerinde yapılan uzun süreli başka bir araştırmada da fetüsün bu ilaçlara maruz kalmasının çocukluk depresyonu olasılığını artırdığı ortaya çıkarıldı.

İlginizi çekebilir: Gebelikte acro yoga yapmak bebeklerin daha dengeli olmasını sağlıyor.

Yapılan araştırmalar ne ifade ediyor?

Helsinki’de yapılan güncel araştırmada, öncelikle ilaçlara doğrudan maruz kalmanın, yeni doğanların beyin aktivitelerindeki etkilerine bakıldı. Araştırmada ilaca bağlı gelişimsel etkilerin, doğum sonrası çevresel etkilerden ve lohusa depresyonuna bağlı anne-bebek ilişkisindeki değişimler gibi olası etkilerden ayırt edilebilmesi amaçlandı. Yeni doğanların elektriksel beyin işlevlerinin detaylı değerlendirilmesinde kullanılan metodoloji, Helsinki Üniversitesi Çocuk Hastanesi Bebek Merkezinde dikkatle geliştirildi. Geliştirilen bu metodoloji sayesinde yeni doğanların beyin işlevlerinin detaylı şekilde incelenmesi ve hayvanlarda yapılan araştırmalarla insanlarda yapılanlar arasında daha iyi bir bağ kurulması mümkün oldu.

İlaç kullanan 22 anneyi ve kullanmayan 62 kişilik kontrol grubunu kapsayan çalışmada; fetüsün ilaç kullanımına maruz kalması veya annenin psikiyatrik semptomlarının yeni doğanların nörolojik gelişimine ve beyinlerindeki elektriksel aktiviteye nasıl etkileri olduğunun incelenmesi amaçlandı.

İlaçların yeni doğanlarda, yapılandırılmış davranışsal ve nörolojik açıdan etkileri önemsiz boyuttayken; beynin elektriksel aktivitesi konusunda çalışma grupları arasında çeşitli farklılıklar gözlemlendi. En önemli bulgular, beynin iki tarafı arasındaki iletişimin daha az düzenli olması ve kortikal düzenler arasındaki zayıf senkronizasyondu.

Hamilelikte depresyon için alternatif öneriler

Çalışmada psikiyatrik danışmanlık yapan Kanada McGill Üniversitesi’nden Yardımcı Profesör Outi Mantere, hamile kadınların depresyon ya da kaygı belirtileri göstermeleri durumunda tedaviye ihtiyaçları olduğunun altını çizip ifadelerine şu sözlerle devam ediyor: “Ancak başlangıç tedavisinin ilaç harici terapilerle yapılması gerekir. Eğer ilaç kullanan bir kadın hamilelik planlıyorsa, ilaçsız tedaviler ve yakın takip düşünülmelidir. Son grup terapisi deneyimleri, hamilelikte depresyon ve kaygı tedavisinde umut vaat ediyor.

Profesör Vanhatalo ise; yaptıkları çalışmanın, hamilelikte depresyon ve kaygı tedavisiyle ilgili uluslar arası düzeyde devam eden etkili alternatif arayışlarına katkıda bulunması temennisinde olduklarını ifade ediyor.

İlginizi çekebilir: 9 aylık mucizeyi 4 dakikada her yönüyle yaşayın.

Kaynak: 

psypost.org

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale