Halo Etkisi nedir: Güzellik, bir kişiye dair algımızı nasıl şekillendirir?
“Bir insana dair ilk izlenimimiz, onun hakkında oluşturacağımız tüm düşünceleri, yargıları ve duyguları etkiler.”
Sokakta gördüğünüz bir yabancıda ya da yeni tanıştığınız birinde dikkatinizi çeken ilk ne oluyor? Fiziksel özellikleri mi? Mizacı mı? Dış görünüşü mü? Peki, bu özelliklere bakarak hiç tanımadığınız o kişi hakkında genel bir çıkarım yapar mısınız? Yaptığınız çıkarım doğrultusunda o kişiye başka özellikler de ekler misiniz?
Birçoğumuz ilk defa tanıştığımız birinin olumlu ya da olumsuz özelliklerini baz alıp ona başka olumlu ya da olumsuz özellikler atfederiz. Bu yaptığımıza da Halo Etkisi deriz. İlk defa Birinci Dünya Savaşı yıllarında Amerikalı psikolog Edward Thorndike tarafından ortaya atılan bu kavramı örneklemek gerekirse, çok güzel bir kadın ya da çok yakışıklı bir erkekle tanıştığınızı düşünün. Şık giyinmiş, atletik ve sağlıklı görünen bir vücut yapısında, çok güzel gülüyor ya da diksiyonu çok iyi. Bu edindiğimiz ilk izlenim bizi o kişiye ait daha fazla olumlu özellikleri olduğuna dair bir yargıya ulaştırır. Güzel/yakışıklı ve şık biriyse eğitimi de çok iyidir, donanımlıdır, sosyo-ekonomik durumu yüksektir, eğlencelidir, zekidir gibi birçok olumlu özelliği bu kişiye yüklememizdir Halo Etkisi.
Halo Etkisi ilk olarak psikolog Thorndike tarafından Amerikan ordusundaki üst rütbeli askerlerin astlarını değerlendirmesiyle ilgili bir araştırmada ortaya çıkmıştır. Komutanlardan askerleri değerlendirilmeleri istendiğinde komutanlar, güçlü yapısı olan askerlerin iş becerisi ve sadakat duygusunun daha yüksek olduğunu, daha çelimsiz görünen askerlerin daha olumsuz özelliklere sahip olduğunu söylemişlerdir.
Halo Etkisi her ne kadar olumlu önyargı gibi gözükse de yanıltıcı olabilir, bu da ciddi bir hayal kırıklığına sebebiyet verir. Bu nedenle Halo Etkisi’ne çok kapılmamak için;
- Beklentiyi düşük tutmalı.
- Yeni tanışılan kişi hakkında yorum yapmadan önce onu iyice tanımaya çalışmalı.
- Dış görünüşün yanıltıcı olabileceği seçeneğini unutmamalı.
İlginizi çekebilir: Zeigarnik etkisi: Yarım kalan ilişkiler, tamamlanmamış işler neden akılda kalır?