Genelde kadınlar için güzellik ve yaşam enerjisi açısından ideal yaşların 20’ler olduğuna dair yaygın bir algı var. Özellikle güzellik endüstrisinde kadının kariyerinin en geç 38’de son bulacağı düşünülür.
Geçtiğimiz hafta bu genel yargıları yıkan bir kadının konuşmasına tanıklık ettim. Turkish Women’s International Network (TurkishWIN) toplantısında kendisini yakından dinleme fırsatı bulduğum efsanevi güzel Dayle Haddon’ın yüzünü çocukluğumdan beri biliyordum. Ama bu yüzü sosyal sorumluluk projeleriyle nasıl değerlendirdiğinden haberim yoktu. Çocukluğumdan bu yana hep kozmetik markalarının yüzü olarak tanıdığım, ekranlarda 40 yaşının üstünde güzellik ikonu olarak karşılaştığım yegane kadınlardan kendisi.
Güzelliğin gençlik kalıbına sokulmasına karşı mücadele eden Haddon, endüstri içinde çok basit bir düşüncenin benimsenmesi için çabalıyor: “Her yaşın ayrı bir güzelliği vardır.”
Güzel kadın yirmisinde de güzeldir, otuzunda da, kırkında da, ellisinde de…
Güzelliği ve zarafetiyle hala daha takdire şayan bir duruşa sahip olan Haddon’ın bunları söylemesi kolay diye düşünebilirsiniz. Ama kendisi “kadının artık güzel olarak kabul edilmediği” 40’lı yaşlarda güzellik ikonu olarak ekranlarda boy gösterebilecek kadar cesur bir kadın.
“40’lı yaşlar kadının en güzel yaşlarıdır. Kendini gerçek anlamda tanımaya başlar ve kendini gerçekleştirme gücünü bu yaşlarda bulur. Ben 60 yaşımdayım, hiç daha iyi hissetmemiştim. Her yaşın apayrı bir gelişimi ve güzelliğine apayrı bir katkısı var” diyor.
Uzun yıllar güzellik ikonu olarak modellik ve oyunculuk yapmış olmasına rağmen 2 bestseller kitabın da yazarı: Ageless Beauty (Zamansız Güzellik) ve “5 Principles of Ageless Living” (Zamansız yaşamanın 5 kuralı).
Hala modellik yapsa da, hayatının temel odak noktası kadınlar. “Kadınlar her zaman veriyor ve kendine bir şey almayı unutuyor. Herkes de bundan faydalanıyor. Kadınların da artık kendilerine yatırım yapmalarının vakti geldi.” diyor Haddon ve bu amaçla kadınlar için hazırladığı sosyal sorumluluk projeleriyle, kadın eğitimine olanak sağlıyor.
UNICEF’in barış elçisi olarak dünyanın çeşitli yerlerindeki kadınların yardımına koşuyor. Bununla beraber kendi inisiyatifi olan WomenOne projesiyle de, Türkiye de dahil olmak üzere dünyanın birçok yerinde kadınların ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyor.
Bunca yıl ürünlerini tanıttığı kozmetik markalarına bu projeleri sunuyor ve uygulanmasına ön ayak oluyor. Yakında Türkiye’de de göreceğimiz bu çalışmaları takip etmek için, Dayle Haddon’ın Twitter hesabını takibe alabilirsiniz.
İnsanın en büyük mutluluğunun vermekten ve yardım etmekten geçtiğini tekrar hatırlatarak, Uplifers okuyucularını bu tip projelere destek vermeye davet ediyoruz. İnsanın güzelliği gençliğinde değil, ruhunun olgunluğundadır ve her yaş özeldir.
İyi pazarlar..
Yazarın diğer yazıları için tıklayın.