X

Duygusal rahatlama ve kaos içinde düzen: Günlük tutarak duygularınızı yansıtın

Kendinizi sık sık olmuş bitmiş bir olay hakkında tekrar tekrar düşünürken buluyor musunuz? Olumsuz bir durumu, olayı, günlerce, aylarca kafanızda döndürüp döndürüp duruyor musunuz? Cevaplarınız evetse sizi bu girdaptan kurtaracak etkili bir yöntemle tanıştıralım: Günlük tutmak. Olumsuz düşünceler uykunuzu kaçırıyor, başka işlere odaklanmanıza engel alıyor, sürekli sizi strese sokuyorsa, içinizde savaş verdiğiniz öfke, kızgınlık, kırgınlık gibi duyguları biriktirmeden atabilirsiniz.

Günlük tutmanın faydaları

Pek çok bilimsel araştırma, günlük yazmanın duygularla başa çıkmaya ve onları en sağlıklı şekilde işlemeye yardımcı olacağına dikkat çekiyor. Günde sadece 10-15 dakika ayırarak kendinizle etkileşim kurabilir, duygularınıza erişebilir, olup bitenleri zihninizde döndürüp durmak yerine kağıda dökebilirsiniz.

Gelin, günlük tutmanın faydalarına daha yakından bakalım:

  • Stresi azaltmaya yardımcı olur.
  • Kan basıncını düşürür.
  • Modu yükseltir.
  • Olumsuz düşüncelerden uzaklaşmaya alan açar.
  • Duyguları tanımlamaya ve etiketlemeye destek olur.
  • Kişinin kendini keşfetmesini sağlar.
  • Yeni çözüm yolları bulmaya yardımcı olur, yaratıcı düşünceyi destekler.
  • Kaygı yönetimini kolaylaştırır.
  • Depresyonun semptomlarını azaltır.
  • Sorunları, korkuları ve endişeleri fark etmeye yardımcı olur.
  • Olumlu iç sesi destekler.
  • Bakış açısını zenginleştirir.
  • Öz kontrolü iyileştirir.

Kısacası, günlük tutmak, yaşadığımız olumsuz duygularla ve onların yarattığı stresle baş etmek, duygularımızı işlemek ve yönetmek için en etkili araç olabilir.

Günlük tutarken, tüm duygusal deneyimlerinizi yazılı bir şekilde ifade edebilirsiniz. Duygularınızı tanımlamak, isimlendirmek ve ifade etmek, onları anlamlandırmanıza ve işlemenize yardımcı olacaktır. Ayrıca, günlük tuttuğunuz süre boyunca duygusal durumunuzu ve değişimlerinizi izlemek için de harika bir fırsat bulabilirsiniz.

Duygu dalgalanmalarınızın farkına varabilir, daha önce neler yaşadığınızı, nasıl hissettiğinizi ve başa çıkmak için neler yaptığınızı görebilirsiniz. Günlük tutarken negatif düşüncelerinizi ifade etmek ve zihninizi rahatlatmak için kendinize uygun çıkışlar da bulabilirsiniz, böylece toksik düşüncelerinizi serbest bırakarak onların yerine daha yapıcı düşüncelerin yerleşmesine alan açabilirsiniz. Peki, günlük tutmaya nasıl başlayacağım, diye merak ediyor olabilirsiniz. Hemen cevaplayalım:

Günlük nasıl yazılır?

Çocukken rengarenk, cıvıl cıvıl, hatta küçük anahtarlı kilitli günlükler vardı… Ve tahmin ediyoruz ki birçoğumuz günlük tutardık. Peki ne oldu da bu güzel alışkanlığı bıraktık? Büyüdük… Büyüdük de aslında günlük tutmaya olan ihtiyacımız daha da arttı. Neyse ki hiçbir şey için geç kalmış sayılmayız… Hemen bugün günlük tutmaya başlayabilir, duygularımızı daha sağlıklı bir şekilde işleyebiliriz. İşte nereden, nasıl başlayacağınızı bilemiyorsanız size yol gösterecek adımlar:

1. Kendinizi motive etmek için gerekli araçları edinin: Belki renkli kalemler, belki eskisi gibi kilitli defterler, belki farklı emojileri görselleştiren stickerlar… Size ne iyi gelecekse, günlük tutmak için nasıl motive olacaksanız ihtiyacınız olan araçları hazırlayın. Sonuçta, kırtasiye alışverişini kim sevmez ki .

2. Zamanınızı belirleyin: Sizin için günün günlük tutmaya en uygun saati hangisi? Belki sabah uyandığınızda ilk iş ya da gece yatmadan hemen önce yazmak isteyebilirsiniz. Alışkanlığı oturtana kadar kendinize bir zaman dilimi belirleyin ve ona sadık kalmaya çalışın. Zaman geçtikçe zaten ne zaman yazmaya ihtiyacınız olduğunu fark edecek ve o an hemen günlüğünüze sarılmak isteyeceksiniz.

3. Başlayın: Defteriniz, kalemleriniz hazırsa, sizin için en ideal zamanı da seçtiyseniz hemen yazmaya başlayın. Ne yazdığınızın, nasıl yazdığınızın hiçbir önemi yok. Unutmayın, o defter sizin özeliniz, duygularınızı nasıl aktarmak istiyorsanız öyle yazın, kendinize karşı açık olun, cümlelerinizin üstünü örtmeye çalışmayın. Yazacak olan da okuyacak olan da sadece sizsiniz. Başkası okur endişesi ile gerçek duygularınızı gizlemeyin. Unutmayın, duygularınızı, kendinizi daha iyi tanımak için günlük tutuyorsunuz. Kendinize karşı dürüst olmazsanız istenilen verimi alamazsınız.

4. Serbest yazın veya bölümlere ayırın: Eğer ne yazacağınızdan, nasıl başlayacağınızdan emin olamıyorsanız, İki farklı yöntem deneyip hangisinin size daha iyi geldiğine bakabilirsiniz. Serbest yazabilir ya da başlıklar koyabilirsiniz. Serbest yazma tekniğinde o an aklınızdan ne geçiyorsa, kendinizle ne hakkında konuşmak istiyorsanız onları yazmaya başlayabilirsiniz. Emin olmanın yazmanın büyülü gücü, sizi ihtiyacınız olan yere taşıyacaktır. Diğer yandan, kendinize başlıklar çıkarak günlüğünüzü bölümler halinde tutabilirsiniz. Örneğin, duygularım, beklentilerim, yapmak istediklerim, pişmanlıklarım, hayal kırıklıklarım, bugün yaşadığım olaylar ve benzeri başlıklarla kendinize doğru bir yolculuğa çıkabilir, kendinizi keşfettikçe daha da derinlere inebilirsiniz. Merak etmeyin, kaleminiz yazarken adeta akıp gidecek.

Diğer yandan, şükran günlüğü tutmayı da deneyebilirsiniz. Her gün en az 3 tane şükrettiğiniz şeyi yazabilir, olumlu duygularınızı pekiştirebilirsiniz.

Son olarak günlük tutma alışkanlığınızı birtakım iyi yaşam pratikleriyle de birleştirerek kendinize daha fazla fayda sağlayabilirsiniz. Yoga, meditasyon, nefes egzersizleri, mindfulness gibi pratikler hem iyi oluşunuzu desteklemeye hem de duygularınızla, düşüncelerinizle bağlantı kurarak kendi yolunuzu belirlemeye yardımcı olabilir.

İlginizi çekebilir: Yazı yazmanın şifalı gücü: Yazmanızı kolaylaştıracak 4 ipucu

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale