Cildimiz, adeta bizi koruyan bir kalkan görevinde ve bu sebeple de sürekli dış dünyadan gelen olumsuz faktörler ile temas halinde. Havadaki kirleticiler, tozlar, dumanlar, zararlı gazlar, güneş ışınları, kimyasal oda kokuları, parfümler, kısacası pek çok uyaran ne yazık ki cilt sağlığımızı olumsuz etkileyebiliyor. Tüm bunların yanı sıra yaş almanın etkileri, sağlıksız beslenme ve stres gibi tetikleyiciler de cilt sağlığına karşı büyük bir tehdit oluşturabiliyor.
Yaşamın doğal bir döngüsü olan yaş alma sürecinden kaçış olmasa da, yaşlanma sürecinin etkilerini yavaşlatacak, olumsuz çevresel faktörlerin etkisini azaltacak, cildimize hak ettiği değeri gösterecek bir bakım rutini geliştirebiliriz. Cilt bakım ürünleri günümüzde bu kadar çok çeşitlenmişken ve cilt bakım rutinleri ‘çok’ fazla adım içermeye başlamışken doğru bakımı uygulamak gün geçtikçe zorlaşıyor, çünkü çoğumuzun kafası bu konuda karışık… Ama çoğu cilt bakım uzmanının hemfikir olduğu bir konu var ki o da; cildi gündüz korumak, gece onarmak. Peki, nasıl? İşte cilt bakımında işinize yarayacak rehber niteliğindeki o ipuçları…
Gün içinde cildinizi korumanıza yardımcı olacak ipuçları
Sabah uyandınız ve hemen kendinize gelmek, cildinizi canlandırmak istiyorsanız… Belki de ‘güzel bir peeling yapıp arınmalıyım’ diye düşünüyorsanız… Durun ve derin bir nefes alın, aceleci davranmayın. Cildinizi güneş ışınları ile buluşacağı dakikaların öncesinde yormak, yıpratmak istemezsiniz, öyle değil mi? Peeling ürünlerini, maskelerini bir kenara bırakın. Doğru bir temizlik ve bakım için güne başlarken ve gün içinde dikkat etmeniz gerekenler işte şöyle:
- Cilt tipinize uygun bir temizleyici kullanın: Kaliteli, temiz içerikli, doğal ve cilt tipinize uygun bir temizleyici, cildinizin en büyük dostu! Cilt bakımının en temel ve en önemli bu adımını sakın atlamayın. Cilt tipinize uygun bir temizleyici ile -yağ bazlı, su bazlı, hassas ciltler için, kuru ciltler için vb.- nazikçe temizleyin. Cilt tipinizi öğrenmek için bir dermatoloji uzmanına veya eczacınıza danışabilirsiniz. Cildinize uygun olan bu temizleyici ile sabahları yüzünüzü yıkarken sert ve ani hareketlerden kaçının. Cildinizi çizebilecek, tahriş edebilecek dokunuşlardan uzak durun. Narince yıkayın ve cildinize çok bastırmadan kurulayın.
- Cildinizi nemlendirmeyi unutmayın: Yine cilt tipinize uygun olarak kaliteli bir nemlendirici edinin. Su bazlı veya yağ bazlı, vitamin ve mineraller bakımından zengin, cildinizi besleyecek bir nemlendirici ile güzelce cildinizin ihtiyaç duyduğu neme doymasını sağlayın. Nemlendiricinizi uygularken, hafif ve yumuşak dokunuşlarla cildinize masaj yapabilir, dairesel hareketlerle, cildinize zarar vermeyecek şekilde nemlendiriciyi yedirebilirsiniz.
- Bol su tüketin: Hem güne başlarken hem de gün içinde bol bol su tüketmeyi ihmal etmeyin. Nemlendirici kremler, cildinizi beslemek ve nemlendirmek için çok önemli olsa da tek başına yeterli değil, cildinizi içeriden de beslemeniz gerekiyor. Ve yeterli su tüketmek bu konuda çok önemli. Eğer unutuyorsanız telefonunuza hatırlatma kurabilirsiniz.
- Güneşten koruyun: Yaz aylarında evden çıkmadan önce güneş kremi sürmeyi bir şekilde hatırlasak da, bahar ve kış aylarında -nasılsa güneş yok diye düşünerek- güneş koruyucu kullanmayı ihmal edebiliyoruz. Eğer, bu durum sizin için de geçerliyse, cildinizin en büyük düşmanlarından birinin güneşin zararlı ışınları olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Mevsim ne olursa olsun, her gün cildinizi güneşin zararlı etkilerinden korumak, lekelenmeleri, cildinizin tahriş olmasını önlemek ve yaşlanmanın etkilerini azaltmak için güneş koruyucu kullanın. Kimyasal veya mineral güneş kremlerinden size uygun olanı seçebilirsiniz.
- Sağlıklı beslenin: Tıpkı yeterli su tüketmek gibi cildi içten beslemenin en önemli kriterlerinden biri de sağlıklı yeme alışkanlıkları. Gün içerisinde neler yediğinize, tükettiğiniz gıdaların yüksek miktarda işlenmiş yağ ve şeker içerip içermediğine dikkat edin. Mevsiminde beslenerek, taze meyve ve sebzeleri öğünlerinize ekleyerek, bedeninize iyi gelmediğini hissettiğiniz gıdaları beslenmenizden çıkararak cilt sağlığınızı iyileştirebilirsiniz.
- Stresten mümkün olduğunca kaçının: Günümüzün çoğu zaman ‘kaotik’ geçen zamanlarında stresten kaçınmak pek olası bir durum değil, ancak stresi yönetmeyi öğrenebilirsiniz. Stres, pek çok organımıza zarar verebildiği, vücudumuzdaki sistemlerin işleyişini olumsuz etkileyebildiği gibi, cilt sağlığımız için de büyük bir tehdit. Dolayısıyla günlük rutinlerinize rahatlatıcı pratikler ekleyerek, stresle baş edebilirsiniz. Meditasyon, nefes egzersizi, yoga gibi pratiklerden faydalanabilirsiniz.
- Zararlı alışkanlıkları terk edin: Alkol tüketmek ve tütün ürünleri kullanmak, sağlık açısından pek çok zararının yanı sıra cildin doğal yapısını kaybetmesine ve hızla yaşlanmasına da sebep oluyor. Bu nedenle, hem cilt sağlığınızı hem de bütüncül sağlığınızı korumak için bağımlılık yaratan zararlı alışkanlıklardan uzak durun.
- Bonus; ellerinizi, yüzünüzden uzak tutun: Belki de en zor adım; elleri ciltten uzak tutmak. Gün içinde elleriniz sürekli yüzünüze gidiyorsa, devamlı saçlarınızla oynuyorsanız ya da sivilce, yara, siyah nokta gibi cilt kusurlarına dokunmak için karşı konulmaz bir dürtü hissediyorsanız bu adım sizin için çok zor olabilir. Ancak, gün içinde pek çok zemine dokunan ellerimiz, çoğunlukla mikrop ve bakteri barındırabiliyor. Cildinizi temiz tutmak için ellerinizi özellikle yüzünüzden uzak tutun, el hijyeninize de özen gösterin ve ellerinizi sık sık sabunla yıkayın veya dezenfekte edin.
Dilerseniz cilt bakım rutinlerinizde kullanabileceğiniz, her cilt tipine uygun olacak şekilde seçtiğimiz cilt bakım ürünlerini Cilt Bakım listemizde bir arada bulabilirsiniz.
Gece uyurken cildinizi onarmanıza yardımcı olacak ipuçları
Yoğun ve yorucu bir günün ardından eve geldikten sonra ‘ekstra’ bir şey yapmak pek içinizden gelmeyebilir. Ancak, hem beden hem zihin sağlığınızı korumak istiyorsanız, kişisel bakım pratiklerini mutlaka gece rutinlerinize eklemelisiniz. Cilt sağlığınızı korumak ve iyileştirmek içinse kendinize en uygun gece cilt bakım rutinini geliştirebilir, sonrasını uykuya bırakabilirsiniz… Evet, kaliteli bir uyku cildinize onarıcı bir etki yaratabilir, ancak uykuya nasıl hazırlandığınız çok önemli. Dolayısıyla bazı adımları takip etmenizde fayda var:
- Mutlaka makyajınızı silin: Makyaj kalıntılarının etkisi, cildinizi hızla yaşlandırabilir, gözenekleri tıkayarak cildin nefes almasını önleyebilir, kısacası cilt sağlığını bozabilir. Ne kadar yorgun olursanız olun, gün sonunda makyajınızı silmeden yatağa gitmemeyi alışkanlık haline getirin. Cildinizi tahriş etmeyecek, cilt yapınıza ve kullandığınız makyaj ürünlerinin yapısına uygun makyaj temizleyici ile makyajın tüm kalıntılarını iyice çıkarın.
- Temizleyin, tonikleyin, nemlendirin: Yalnızca makyajı silmek yetmez, günün tüm yorgunluğunu ve cildinizde birikmiş toz ve kirleri atmak için yine cilt tipinize uygun bir temizleyici ile cildinizi güzelce yıkayın. Ardından cilt yapınıza uygun, cildinize zarar vermeyecek ve gözeneklerinizi tıkamayacak bir tonik ile cildinizi derinlemesine temizleyin ve uykuya geçmeden önce Nemlendirme aşamasını uygulamadan önce peeling veya maske uygulaması yapacaksanız ya da spesifik bir cilt sorununa karşı kullandığınız bakım ve sağlık ürünleri varsa onlara öncelik verin.
- Peeling veya bakım maskesi uygulayın: Peeling ürünleri ve bakım maskeleri günlük kullanım için pek tavsiye edilmiyor, diğer bir deyişle her gün bu bakım ürünlerini kullanmanıza gerek yok. Cildinizin yapısı ve ihtiyacına göre haftada yaklaşık 2-3 kullanmanız yeterli olacaktır. Dolayısıyla her gece peeling yapmanız veya bakım maskesi uygulamanız gerekmiyor. ‘Less is more’ yani ‘az, çoktur’ yaklaşımı cilt bakımında da geçerli. Aksi halde, cilt bariyeriniz zarar görebilir, cildiniz tahriş olabilir. Doğru sıklıkla uygulandığında ise fayda görebilirsiniz. Peeling ürünleri ile cildinizi sertçe ovalamadan, nazikçe uygulayarak ölü deriden arındırabilir, bakım maskeleri ile cildinizi besleyebilir hem de kendinizi şımartabilirsiniz. Yoğun nemlendirme özelliğine sahip maskeleri tercih edebilir veya cildinizin ihtiyaçlarına yönelik uygun cilt bakım maskelerini tercih edebilirsiniz.
- Onarıcı bakım ürünlerini kullanın: Cilt kusurları veya lekeler için doktorunuzun kullanmanızı önerdiği dermokozmetik ürünler varsa, aksi belirtilmediği takdirde bu tür bakım ürünlerini gece kullanmak en iyisi, çünkü cildinizin mümkün olan en az uyaran ile karşılaşması için gündüz kullanımından kaçılması gerekiyor. Benzer bir şekilde son zamanlarda cilt bakım ürünleri arasında gördüğümüz retinol ve AHA ve BHA türündeki cilt bakımında kullanılan asitler için de en ideal uygulanma zamanı akşam saatleri. Çünkü bunlar cildi onarma görevi gören bakım ürünleri ve cildin kendini yenilediği doğal bir döngünün aktif olduğu uyku zamanında en verimli sonuçları verebilirler, ayrıca uygulandıktan sonra cildin güneş ışınları ile temas etmemesi de önemli.
- Göz çevresi kremini unutmayın: Göz çevresi, yüzün diğer bölümlerinden daha hassas ve ince bir yapıda olduğu için ayrı bir bakıma ihtiyaç duyuyor. Dolayısıyla gece cilt bakım rutininizi tamamlamadan önce göz çevresi için hem kırışıklık önleyici hem de nemlendirici özellikli bir gece kremi kullanabilirsiniz. Sonuçta, yorgunluğun ciltte kendini ilk gösterdiği yer gözler, o yüzden canlı bir görünüş için göz çevresi bakımını ihmal etmeyin. Gece boyunca gözlerinizin çevresi ihtiyaç duyduğu bakımı alınca siz de ertesi güne çok daha canlı bir görünümle başlayabilirsiniz.
- Kolajen takviyesi alın: Son zamanlarda sosyal medyada en sık karşımıza çıkan iyi yaşam rutinlerinden biri de sabah kahvesine kolajen eklemek. Sizin de halihazırda böyle bir alışkanlığınız varsa, bir değişiklik yapmanıza gerek yok -doktorunuz da uygun gördüğü sürece-. Ancak yaşamın yoğun temposunda sabah kolajeninizi almayı unutursanız, akşam rutininize ekleyebilirsiniz. Uzmanlar, kolajenin günün herhangi bir saatinde alınmasının uygun olduğunu Eğer kendinize bir gece içeceği hazırlamak isterseniz, kolajeni uyumadan önce de tüketebilirsiniz.
- Saçlarınızı toplayın: Hem rahat bir uyku çekmek hem yüzünüzü korumak ve saç tellerinden çizilmesini önlemek hem de saç tellerinizin kırılmasını, dökülmesini engellemek için saçlarınızı özellikle de uzun saçlıysanız toplamayı alışkanlık haline getirmenizde fayda var. Ama çok sıkı toplamamaya da özen gösterin, bu hem uyku esnasında kafa derinizi rahatsız edeceği için uyanmanıza neden olabilir hem de saç tellerinizi kırabilir. Saçınızı örerek uyumak en doğru yaklaşım olabilir. Eğer at kuyruğu şeklinde toplayacaksanız da saçınıza zarar vermeyecek bir toka ile çok sıkmadan toplayabilirsiniz.
- Yatak odası sıcaklığını kontrol edin: Aşırı sıcak bir odada uyumak, hem uyku kalitenizi hem de cilt sağlığınızı olumsuz etkileyebilir. Kışın soğuk günlerinde sıcacık bir odada uyumanın hayalini kuruyor olsanız dahi sağlığınızı korumak ve cildinize uyku esnasında bakım yapabilmek için odanızın çok sıcak olmaması gerekiyor. Ayrıca, çok sık ağız kuruluğundan dolayı uyanmak, öksürürken uykunuzu bölmek istemiyorsanız ve daha rahat ve hızlı bir şekilde uykuya dalarak kaliteli bir gece uykusu almayı bekliyorsanız, oda sıcaklığınızı 16-19 derecede tutabilirsiniz. Bu sıcaklıklar arasındaki bir yatak odasında uyumak, uyku hormonu olarak bilinen melatoninin salgılanmasını artırdığı için daha kolay uykuya dalacak, cildinizi dinlendirebilecek, günün tüm yorgunluğunun izlerini silebilmek için kaliteli bir uyku deneyimi yaşayabileceksiniz.
- Yastık kılıfını dikkatli seçin: Sert, kaşındıran, tahriş eden kumaşlardan üretilen yastık kılıfları, cildinizi hızla yaşlandırabilir, yüzünüzde ince çizgilerin ve kırışıklıkların oluşmasına neden olabilir. İpek veya saten bir yastık kılıfı kullanarak bu sorunları önleyebilirsiniz. Ayrıca, en az haftada bir kez yastık kılıfınızı değiştirmeyi de unutmayın. Bu, hem uyku kalitenizi artıracak hem de uyku esnasında cildinizin zarar görmesini önleyecek. Saten veya ipek kumaşın şımartıcı dokunuşları da cabası…
- Kaliteli gece uykusu almaya özen gösterin: Tüm hazırlıklarınızı yaptıktan ve cildinize hak ettiği bakımı verdikten sonra, artık cildinizi, uykunun güvenli kollarına teslim edebilirsiniz. Ancak, uykunun görevini yapabilmesi, yani gece boyunca cildinize çok iyi bakabilmesi için kaliteli olması şart. Ses, ışık, sıcaklık gibi çevresel faktörleri kontrol altına alarak, rahat, terletmeyen ve nefes alan kumaşlardan üretilmiş pijamalar ve nevresimler ile yatak odanızı hazırlayarak, her gün aynı saatte uyuyup uyanmayı alışkanlık haline getirerek kaliteli bir gece uykusunu destekleyebilirsiniz. Öğlen 2’den sonra kafein tüketmemeye de özen gösterin.
Tüm bu adımları takip ederken unutmayın ki, her cilt farklıdır. Dolayısıyla her cildin ihtiyaç duyduğu bakım da. Kendi ihtiyaçlarınız doğrultusunda bakım rutininizi uyarlayabilir, sağlıklı beslenme, stres yönetme teknikleri ve kaliteli uyku ile cilt sağlığınızı destekleyebilirsiniz.
Dilerseniz cilt bakım rutinlerinizde kullanabileceğiniz, her cilt tipine uygun olacak şekilde seçtiğimiz cilt bakım ürünlerini Cilt Bakım listemizde bir arada bulabilirsiniz.
İlginizi çekebilir: Dermatologların en sık karşılaştığı cilt problemleri ve cilt sorunlarına özel beslenme ve çözüm önerileri