X

Gün içinde uygulayacağın ritüellerle zihinsel enerjini iyi yönet

Sizce, siz enerjinizi verimli bir şekilde mi kullanıyorsunuz? Yoksa onu gereksiz şeyler için mi harcıyorsunuz? Burada hem fiziksel hem de zihinsel enerjimizden bahsediyorum. Hayatınıza katacağınız ufak tefek değişikliklerle daha enerjik hissetmeye, dahası enerjinizi daha verimli harcamaya başlamaya ne dersiniz?

Enerjinizi nasıl yönettiğinizi anlamak için işe bir çizelge yaparak başlayabilirsiniz. Bir deftere uyuma ve uyanma saatlerinizi yazın. Yeterince iyi uyuyor musunuz? Beslenme düzeniniz nasıl? Egzersiz, hayatınızın neresinde? Fiziksel enerjiniz ve onu artırmanın yolları hakkında doktorunuzdan ve beslenme düzeniniz için de bir diyetisyenden bilgiler alabilirsiniz.

Gelelim zihinsel enerjimizi nasıl yöneteceğimize. Bu sefer defterinize şunları yazın. Gün içinde ruhsal bakımınız için neler yapıyorsunuz? Yine gün içinde zihninizin içinden kendinizle nasıl konuşuyorsunuz? Ne tür filmler ve diziler seyrediyorsunuz? Duygu ve düşüncelerimizin enerji seviyemizi nasıl etkilediğini siz de gayet iyi biliyorsunuz. Kafanızın içinin negatif düşüncelerle dolu olduğu ve dünyaya olumsuz gözlerle baktığınız zamanlarda kendinizi pek de enerjik hissetmediğinize eminim. Peki zihnimizin, enerji seviyemizi olumsuz etkilememesi için neler yapabiliriz?

Eğer sizi sinir eden insanlar sürekli zihninizi meşgul ediyorlarsa, onlarla zihninizin içinden kavga ediyorsanız enerjinizi boş yere harcıyorsunuz demektir. Yine sosyal medyayı çok kullanıyorsanız, orada yazılan kötü yorumlar sizi rahatsız ediyorsa enerjinizi kötü kullanıyorsunuz demektir. Bu gereksiz aktivitelere harcayacağınız zamanı, zihninizi güzelliklerle besleyerek harcayabilirsiniz. Kafanızın içinden ettiğiniz kavgalara veda edin.

Sosyal medyayı çok az kullanın, ve sık sık sosyal medya detoksu yapın. Size ilham veren, ruhunuza iyi gelen kitaplar okuyun. İçinde şiddet olmayan filmler seyredin. Zihninize dinlenme molası vermek için meditasyon yapın. Haberleri o kadar çok izlemeyin. Değerli zamanınızı bir konu hakkında sizinle aynı fikirde olmayan insanları ikna etmek için harcamayın. Hayatınıza katacağınız bazı ritüellerle zihninizi sakinleştirip, dikkatinizi bu ana vermeyi alışkanlık haline getirin. Gün içinde vereceğiniz molalarla zihninizi şarj edip, enerji seviyenizi artırın. İşte bunun için size üç tane öneri.

1. Zihninle savaşma, onu kabullen ve dikkati ana ver.

Biliyorum bu söylediğim kulağa biraz bulmaca gibi geliyor ama, özellikle Zen Budizm gibi Doğu öğretilerinde bu durumla ilgili birçok teknik var. Diyelim zihninizin içinde kendinize kötü laflar ettiğiniz bir gününüzdesiniz. Zihninizin içinden geçen laflarla savaşmak, onları değiştirmeye çalışmak yerine, onların varlığını kabullenin ve dikkatinizi bu ana verin. Dikkatinizi bu ana vermekte işinize yarayacak tekniklerden biri daha önceki yazılarımdan birinde de bahsetmiş olduğum “5-4-3-2-1 Tekniği”. Bu tekniği nasıl mı uygulayacaksınız?

5: Etrafınızda gördüğünüz 5 şeyin farkına varın. Bu, salonunuzdaki vazo ya da koltuğunuzdaki battaniye olabilir.
4: Etrafınızda dokunabileceğiniz 4 şeyin farkına varın. Bu, yastığınız, oturduğunuz sandalye ya da kitabınız olabilir.
3: Etrafınızda duyduğunuz 3 şeyin farkına varın. Bu, üst komşunuzun ayak sesleri, camı açtığınızda evinizin içine giren kuş cıvıltıları olabilir.
2: Etrafınızda koklayabileceğiniz 2 şeyin farkına varın. Bunlar parfümünüz ya da sabununuz olabilir.
1: Etrafınızda tadını alabileceğiniz 1 şeyin farkına varın. Örneğin evinizdeki bir meyveyi dikkatinizi sadece ona vererek tadın.

5, 4, 3, 2, 1 tekniği sayesinde dikkatinizi içinde bulunduğunuz ana, şimdiye getirmeye çalışın. Zihnimiz yapısı itibarıyla ya geçmiş ya da gelecek odaklıdır. Kendinizi zihninizin içinde kaybetmeye başladığınızı hissettiğinizde bu tip tekniklerle zihninizi ana geri getirmeyi alışkanlık haline getirin.

2. Çay meditasyonu yapın. 

Çay meditasyonu, çayımızı yaparken ve içerken tüm dikkatimizi çayın rengine, kokusuna ve çay içme eyleminin kendisine vermektir. Bu meditasyonu yapmak için sevdiğiniz herhangi bir çay türünü içebilirsiniz. Çay seremonisi Zen meditasyon ritüellerinin bir parçasıdır. Zaten efsaneye göre çay bitkisinin ortaya çıkışı Zen Budizm’in kurucusu olan Bodhidharma ile ilintilidir. Günlük hayatınıza çay meditasyonu gibi rahatlatıcı bir aktiviteyi katmak, zihninizi güzel bir şekilde şarj etmenize yardımcı olacaktır. Çay içmenin meditatif etkisini Vietnam’lı Budist rahip ve aktivist Thich Nhat Hanh çok güzel bir şekilde anlatır: “Çay içtiğimde sadece çay ve ben varım. Dünyanın geri kalanı eriyip gider. Ne gelecek için kaygı var, ne de geçmiş hatalara takılıp kalmak.Çay meditasyonunun nasıl yapıldığını ilgili Uplifers yazısından öğrenebilirsiniz

3. Şükran günlüğü tutun.

Senelerden beri verdiğim bir tavsiyeyi tekrardan veriyorum, çünkü gerçekten de çok önemli. Gün içinde ne kadar çok şikayet ediyoruz değil mi? Oysa hayatımızda şükredecek ne kadar çok şey var. 2012 yılında Personality and Individual Differences’da yayınlanan bir araştırma, yaşadıkları hayata sık sık şükreden insanların, şükretmeyen insanlara göre kendilerini daha sağlıklı hissettiklerini ortaya koymuş.

Şükretmek konusunda dünyanın önde gelen araştırmacılarından biri olan Doktor Robert A. Emmons’ın yaptığı araştırmalara göreyse şükretmek bizi kin, kıskançlık gibi toksik duyguların olumsuz etkilerinden koruyabiliyor. Bugünden itibaren Şükran Günlüğü tutarak şükretmeyi hayatınızın bir parçası haline getirme yolunda bir adım atabilirsiniz. Kırtasiyeciden sevdiğiniz bir defteri alın ve her gün sizi mutlu eden, şükredeceğiniz üç konuyu defterinize yazın. Ay sonunda kendinizi çok daha iyi hissetmeye başlayacaksınız.

Enerjinizi nasıl harcadığınızı anlamak için, her gün kendinize şu soruyu sormayı alışkanlık haline getirin: “Bugün zihinsel enerjimi kendime güzel duygular yaşatmak ve hayata faydalı olacak eylemlerde bulunmak için mi kullanıyorum, yoksa kendimi kötü hissetmek için mi?

Enerjimizi iyi yönetmeyi öğrenip, tüm enerjimizi kendimizi ve dünyayı güzelleştirmek ve iyileştirmek için harcamamız dileklerimle. 2021 yılı “Kendini Sevme ve Hayatı Güzelleştirme Yılı” ilan ettim. Her hafta @ranakutvan kullanıcı isimli Instagram hesabımdan bu konuyla ilgili psikoloji ödevleri paylaşıyorum. Hadi hep beraber kendimizi sevmeye ve dünyayı güzelleştirmeye. Bu arada sizlere bir eğitim haberim var. Zoom üzerinden birebir görüşmeler şeklinde ilerleyen üç haftalık “Öz Sevgi” eğitimimle ilgileniyorsanız bilgi için rsolaker@gmail adresine yazabilirsiniz.

Bu yazının tüm hakları Rana Kutvan’a ve Uplifers’a aittir. İzinsiz ve uygun şekilde referans verilmeksizin kopyalanması, çoğaltılması ve başka mecralarda paylaşılması kesinlikle yasaktır.

İlginizi çekebilir: Durma hakkınızın farkında mısınız: Kendinizi şarj etmeye zaman ayırın

Psikolog Rana Kutvan: İstanbul doğumlu olan Rana Kutvan lise öğrenimini Nişantaşı Kız Lisesi’nde tamamladı. Önce LCC’de bir sene akabinde de İstasyon Sanat Merkezi’nde iki sene süren bir moda eğitimi aldıktan sonra çeşitli firmalarda stilist olarak görev aldı. 1997-2008 tarihleri arasında New York’ta ikamet etti. Türkiye’de almış olduğu moda eğitimini Parsons School of Design’dan almış olduğu derslerle pekiştirdi. Kutvan moda eğitiminin yanı sıra City University of New York’a bağlı Hunter College’da Psikoloji ve Sanat Tarihi üzerine çift anadal lisans eğitimi görerek cum laude (yüksek onur) derecesiyle mezun oldu. Hunter College’a devam ettiği süre zarfında dünyanın önde gelen psikologlarından Albert Ellis’in Enstitüsünde staj yaptı. Bu staj süresince Ellis’in bulmuş ve de geliştirmiş olduğu Rational Emotive Behavior Therapy (REBT)’i yakından inceleme fırsatı buldu. Kutvan, Albert Ellis Enstitüsündeki stajının yanı sıra New York’un önemli psikoloji enstitülerinin düzenlediği workshoplara katıldı. Kutvan 2008 Mayıs ayında Türkiye’nin ilk Kişisel Gelişim ve Stil Danışmanlığı merkezi Karakter A’yı kurdu. Kurumsal ve bireysel hizmetler veren Rana Kutvan’ın referansları arasında Braun, CNN TÜRK, Aras Kargo, TURKCELL, Kuveyt Türk, Doğan Holding gibi şirketler vardır. Kutvan bireylere ve kurumlara Stres Yönetimi, Kadın Liderliği, İş Özel Yaşam Dengesi, Zaman Yönetimi, Kadın Ruhu isimli workshop çalışmaları düzenlemektedir. Kutvan Karakter A’nın yanı sıra 2008-2012 tarihleri arasında Profesör Dr. Kerem Doksat’dan süpervizyon aldı. Kutvan psikoloji ve kişisel gelişim çalışmalarında holistik bir yaklaşım uygulamaktadır. Rana Kutvan anadili olan Türkçe’nin yanı sıra anadili düzeyinde İngilizce, iyi derecede Fransızca, İtalyanca konuşmaktadır.

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale