X

Gün içinde şekerleme yapmak hafızayı güçlendiriyor

Biz uyurken de beynimizin tıkır tıkır işlediği, çoktandır bilinen bir gerçek. Derin uykunun zihin aktivitesi üzerinde etkileri ve rüyaların oluşumuyla ilgisi olduğu gibi, gün içinde yapılan kısa şekerlemelerle de ilgili bilimsel araştırmalar tüm hızıyla sürüyor. Bunların sonuncusu ise, Nisan ayında yayınlanan, Almanya’da yapılan bir araştırma.

Bilim insanları bu son araştırma ile “power nap” (güç uykusu) adı verilen şekerlemelerin bedeni olduğu kadar zihni de yenilediğini ortaya koydu. Buna göre; gün içinde biraz kestirmek, öğrenilmiş bilginin beyinde saklanma kapasitesini etkileyerek hafızayı 5 kata kadar artırıyor.

İspanyolların bir bildiği var

Gündüz çalışan ve düzenli yaşayan insanlar için öğleden sonra uykusunun, yani sabah uyandıktan yaklaşık 6-8 saat sonrasının en verimli saatler olduğu söyleniyor. Yani İspanyolların, çoğumuzun tembellik olarak adlandırdığı “siesta”ları ile aslında en ideal şekerleme saatlerini belki de hiç fark etmeden saptadıkları, araştırmalarla kanıtlanmış oldu.

Sadece 45 ila 60 dakikalık bir şekerleme, beynin hipokampüs adı verilen hafıza ve yön bulmadan sorumlu bölgesini etkileyerek hafızadan bilginin çekilmesini, yani hatırlama işlevini artırıyor. Yeni edinilen bilgi, şekerleme sırasında tabir-i caizse “etiketlenerek” daha sonra daha kolay hatırlanır hale geliyor.

40 dakikalık şekerleme bile, hafızayı büyük oranda etkiliyor

Bir süre önce Nature Neuroscience dergisinde yayımlanan bir araştırmada “anıların beynin hipokampus ile neokorteks bölümleri arasında aktarımının, uykunun ilk dakikalarında başladığı, sadece 40 dakikalık uykudan sonra anıların büyük kısmının beyinde depolandığı” sonucuna varılmıştı. Bu araştırma kapsamında 24 gönüllüden, üzerlerinde çeşitli resimlerin bulunduğu 30 kartı ezberlemeleri istendi ve daha sonra gönüllülerin yarısı 40 dakikalık bir uykuya yattı. Her iki grubun da kartları hatırlama oranı karşılaştırıldığında, şekerleme yapanların kartların ortalama yüzde 85’ini, yapmayanlarınsa yüzde 60’ını hatırlayabildiği belirlendi.

Nisan ayında yayınlanan son araştırma ise, “uyku ekseni” adı verilen bir saniyelik, senkronize edilmiş ani bir elektrik aktivitesinin hafızayı kuvvetlendirmede önemli rol oynadığını ortaya koydu. Bunlar, uyku esnasında çekilen EEG (elektroensefalogram) ile belirlendi.

Uyku eksenleri, bilgiyi beyindeki beyaz çıkıntıdan (beynin derinlerinde anıların yapıldığı küçük alan), uzun süreli depolama yapan, beynin alın lobunun önünde olan beyin zarına aktarıyor. Bir diğer deyişle, yeni bilgilere yer açmak için mevcut hafıza başka bir diske kaydediliyor da diyebiliriz. Bu esnada, bilinçaltında önemli olarak etiketlenen bilgiler daha çok önem kazanıyor ve daha kolay hatırlanacak şekilde öne çıkıyor.

Uyku ihtiyacı ve şekli kişiden kişiye değişir

Her yaş ve devinime sahip insanın uyku ihtiyacı değiştiği gibi, en çok verim aldığı uyku şekli de değişkenlik gösterebiliyor. Örneğin, yenidoğanlarda 14-17 saat arası uyku süresi normal iken, bu süre yaş ilerledikçe azalarak 65 yaşından sonra 7-8 saate iniyor. Bununla beraber yaşlılarda kesintisiz gece uykusu yerine kısa kestirmelere olan ihtiyaç da artıyor.

Liderlik ve koçluk üzerine uzmanlaşan yazar Ray Williams, uykuyu iki çeşit olarak tarif ediyor: Monofazik (bir seferde yaklaşık 8 saatlik gece uykusu) ve polifazik (gün boyunca pek çok kısa uyku evresi). Uykunun evrimini bu iki faza ayıran Williams’a göre, uykuyu günün çeşitli saatlerine bölenler sadece yaşlılar değil. Leonardo da Vinci, Thomas Edison, Margaret Thatcher gibi pek çok ünlü isim, hayatı boyunca polifazik uykudan daha çok verim alanlardan sadece birkaçı.

Kendi işini yapmayan insanlar için gündüz uykularına sadık kalmak daha zor olsa da, en azından kendimize kalan zamanda, örneğin hafta sonlarında bunu uygulamak mümkün. Sabahları hafta içi ile aynı saatlerde kalkıp, gün içinde şekerleme yapma alışkanlığı edinmek bakalım bizde de yenileyici ve hafızayı tazeleyici etkiyi gösterecek mi?

Kaynak

Psychology Today
Psychology Today
Science Direct
Kigem

Şule Kulein: Lisede “yapabildiği için” sayısal bölümü seçti ve Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’ne girdi. Üniversitede katıldığı Mühendislik Kulübü’nün dergisi StepS’e aşık olduğunda, içine sözelci kaçmış bir sayısalcı olduğunu fark etti. Yazım kuralları konusunda etrafındakileri itinayla delirten Şule, 2 yıl boyunca StepS’in editörlüğünü yaptı, üniversitede ve sonrasında okul ve şirket dergileri ile çeşitli bloglara yazılar yazdı. Seyahat etmeyi, okumayı, öğrenmeyi seviyor. Basılı materyalin hastası, fakat çevrimiçi de fena durmuyor. Şule kendini bildi bileli yazıyordu; artık bir de Uplifers’ta yazıyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale