X

Gözlerimiz, düşündüğümüzden çok şey anlatıyor

Yeni tanıştığımız birinin karizmatik olduğunu düşünmemiz, büyük ölçüde bakışlarına ve bizimle kurduğu göz temasına bağlıdır. İletişimin sadece yüzde 7’si sözlü ifadelerden oluşurken, bakışlar da dahil olmak üzere beden dili yüzde 93’ünü kapsar. Ayrıca kişilerin söyledikleri ve jestleri birbirine zıt mesajlar içerdiğinde, karşılarındaki kişinin hareketlere söylenenlerden 5 kat daha fazla inandığı, yapılan araştırmalarla kanıtlanmıştır.

Gözlerimiz başlı başına, yüzümüzdeki diğer tüm organlardan fazla mesaj iletir. Baron-Cohen ve ekibinin bir araştırmasında, insan yüzü ya da sadece gözlerini içeren pek çok fotoğraf katılımcılara gösterildi ve ilettikleri duygunun anlaşılma seviyeleri ölçüldü. Sonuçlar gösterdi ki; sadece gözlere bakmak, kişinin duygu durumuyla ilgili sadece dudaklara ya da yüzün başka bir bölümüne bakmaktan çok daha fazla fikir veriyor.

Göz temasında sınırı nasıl ayarlarız?

Göz temasında sınırlar, içinde bulunduğumuz duruma bağlıdır. Örneğin, insanlar birebir konuşmalarda, topluluk içinde olduklarından daha çok göz teması kurmaya meyillidirler. Grup içinde 3-5 saniye süren bir göz teması, iki kişinin karşılıklı sohbetinde 7 ila 10 saniyeye kadar çıkabilir. Ayrıca, bir sohbetin yüzde 30 ila 60’ında karşımızdaki kişiye bakmak olağan sayılır. Genellikle dinlerken bu yüzde artar, konuşurken ise azalır.

Gözlerimiz zaman zaman umduğumuzdan daha güçlü sinyaller gönderebilir. Bir kişi bize uzun uzun baktığında, o kişi hakkında hiçbir şey bilmeksizin bu bakışın sevgi ya da nefret dolu olduğunu söylemek ise oldukça zor olabilir. İçeriğe hakim olmadan, güçlü bir duygunun ne olduğunu kestirmek güçtür. İçerik ise çoğu kez oldukça belirgindir: Mum ışığında yemek yiyen bir çiftin uzun uzun bakışmasının birbirlerini öldürmek istedikleri için olduğunu kimse düşünmez. Bu noktada, birbirine aşık çiftlerin gerçekten aşık olmayanlara kıyasla daha çok bakıştıklarını da ekleyelim.

Bazı durumlarda ise uzun bir bakış oldukça korkutucu olabilir. Yapılan bir araştırmada, bir testi çözmeleri istenen kişilerin, kendilerine dik dik bakan bir sınav gözetmeni sebebiyle performanslarında gözle görülür bir düşüş görüldüğü kanıtlandı.

Farklı kültürlerde göz teması

Göz temasında normal seviyeyi belirleyen bir diğer etken de değişik kültürler arasındaki fark. Örneğin Doğu Asyalılar daha az göz teması kurulmasını normal karşılıyor ve fazla göz teması kurulduğunda karşılarındaki insanı daha kızgın ve rahatsızlık verici olarak algılıyorlar (Batı Avrupalılara göre). Japonlar göz göze gelmemeyi bir saygı sembolü sayarken, batılılarda bu durum güvensizlik ve güçsüzlük hissi yaratıyor. Öte yandan, bazı Arap ülkelerinde, batı kültüründen bile fazla göz teması kurulduğu da bir gerçek.

Bir diğer araştırmada, daha güçlü ve özgüvenli kişilerin karşılarındaki kişiyi göz hapsine almak konusunda daha cesur oldukları ortaya çıktı. Batılılar arasında, artan göz temasını girişkenlik ve güçlü liderlik vasıflarına bağlayanlar da çoğunlukta.

Göz temasının ikna edici gücü

“Yalan söylemenin birinci kuralı göz temasından kaçınmaktır” gibi yaygın bir kanının yanlış olduğu da yapılan çalışmaların sonucunda ortaya çıktı. Aksine, kişi karşısındakinin yalan söylediğini anlayıp anlamadığını daha iyi gözlemleyebilmek için yüzüne daha uzun süre bakmaya meyilli oluyor.

Göz temasının bir diğer etkisi ise ikna edicilik. Bir pazar araştırmasına katılmaları teklif edilen kişilerden, yüzlerine bakılarak konuşulanlar teklifi kabul etmeye daha yatkın oluyorlar. Benzer şekilde, iş görüşmelerinde ya da pazarlık yaparken karşımızdakini etkilemek ya da taleplerimizi kabul ettirmek için göz teması kurmak büyük önem taşıyor.

Kaynak

PsyBlog

Şule Kulein: Lisede “yapabildiği için” sayısal bölümü seçti ve Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’ne girdi. Üniversitede katıldığı Mühendislik Kulübü’nün dergisi StepS’e aşık olduğunda, içine sözelci kaçmış bir sayısalcı olduğunu fark etti. Yazım kuralları konusunda etrafındakileri itinayla delirten Şule, 2 yıl boyunca StepS’in editörlüğünü yaptı, üniversitede ve sonrasında okul ve şirket dergileri ile çeşitli bloglara yazılar yazdı. Seyahat etmeyi, okumayı, öğrenmeyi seviyor. Basılı materyalin hastası, fakat çevrimiçi de fena durmuyor. Şule kendini bildi bileli yazıyordu; artık bir de Uplifers’ta yazıyor.

Geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenmek isteyenlere: Fine Life Fermente Kajulu İçecek

Son yıllarda sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketim alışkanlıklarının, daha önce hiç olmadığı kadar ilgi gördüğü kesin. Veganlık, vejetaryenlik, fleksitaryen gibi bitki bazlı beslenme türleri, sadece etik ve çevresel nedenlerle değil, aynı zamanda bütüncül sağlık açısından sunduğu çeşitli faydalar nedeniyle de dünya genelinde hızla yayılmaya devam ediyor. Bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına yönelik talepler hızla artarken çok sayıda bitki bazlı ürün de raflardaki yerini alıyor. Özellikle süt ürünlerine alternatif arayanlar için çok sayıda ürün piyasaya sürülüyor. Bu konuda öncü isimlerden biri olan Metro Türkiye de “Sofrada herkese yer var!” mottosuyla tüketicilerin ihtiyaçlarına, yenilikçi ürünlerle cevap veriyor.



Raflarında 400’den fazla bitki bazlı ürün sunan Metro Türkiye, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeden bitki bazlı beslenme alışkanlıklarına sahip olmanın en leziz yollarını sunuyor. Ve güzel haber; Türk mutfağının favori içeceklerinden ayrana bitki bazlı alternatif sağlıyor: Fine Life Fermente Kajulu İçecek.

Lezzetli, vegan, fermente: Ayrana bitki bazlı alternatif

Herkes için sağlıklı beslenme ve sürdürülebilirlik anlayışıyla hareket eden Metro Türkiye, beslenme trendlerine ve değişen tüketici taleplerine verdiği önemle Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i raflara getiriyor. Geleneksel lezzetimiz ayrana bitki bazlı bir alternatif olarak öne çıkan Fine Life Fermente Kajulu İçecek, bitki bazlı beslenme alışkanlıklarını benimseyen ya da benimsemek isteyen herkesin beğenisine sunuluyor.

Metro Türkiye raflarında yerini almaya başlayan bu yenilikçi ürün, %27 oranında kaju fıstığı, tuz ve çeşitli probiyotikler içeriyor. Bunun yanı sıra katkı maddesi, koruyucu ve gluten içermemesiyle de dikkat çeken Fine Life Fermente Kajulu İçecek, hem bitki bazlı ürünleri tercih edenlerin hem de laktoz tüketmemeye önem verenlerin favorisi olmaya aday. Ayran alternatifi olarak soğuk tüketilebilen bu ürün, 250 ml’lik cam ambalajlarda satışa sunuluyor. Vlabel etiketiyle otel ve restoran gibi yeme içme işletmelerinde rahatça kullanılabilecek Fine Life Fermente Kajulu İçecek, menülere yeni vegan bir alternatif getirirken, müşteri memnuniyetini de artırma potansiyeli taşıyor.

Geçtiğimiz yıllarda süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler sunmuş olan Metro Türkiye, Metro Chef Veggie Bademli ve Fındıklı içecekler ile yoğurda alternatif Metro Chef Veggie Fermente Süzme Kaju’yu ve Metro Chef Veggie Meze Serisi’ni tüketicilerle buluşturmuştu. Bu yıl ise Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden ayrana bitki bazlı bir alternatif getirerek hem sağlıklı hem de yenilikçi bir seçeneği yani Fine Life Fermente Kajulu İçecek’i tüketicilerle buluşturuyor.

Elbette Metro Türkiye’nin raflara taşıdığı yenilikçi ürünler sadece süt ve yoğurt gibi hayvansal gıdalara bitki bazlı alternatifler ile sınırlı değil. Çok daha fazlası, raflarda çoktan yerini aldı.

Bitki bazlı geniş ürün yelpazesi: 400’den fazla çeşit



Metro Türkiye’nin raflarındaki vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; falafel çeşitlerinden pizzaya, ranch sostan çamaşır yumuşatıcısına kadar 50’ye yakın çeşitte gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sunuyor. Eğer tüm bu ürünleri ve çok daha fazlasını incelemek isterseniz hemen tıklayıpvegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine;vegan ürün yelpazesi içerisinde bitkisel bazlı hamburger ekmekten köfteye, mayonezden çikolataya çok sayıda çeşit bulunuyor. Üstelik gıda dışı vegan ürünlerin de sayısı oldukça fazla. Vegan yumuşatıcı, şampuan, sabun, hatta yağ çözücü bile bu geniş yelpazede yer alıyor. Dahası, Metro markalı ürün portföyünü de yenilikçi çeşitlerle sürekli genişleten Metro Türkiye, kendi markaları altında içli köfteden lahmacuna paçanga böreğinden haydari, havuç tarator gibi meze seçeneklerine; Metro Türkiye’nin Bitki Bazlı & Vegan Katalogu’nu keşfedebilirsiniz.

Temel gıdadan temizlik ürünlerine, kişisel bakımdan atıştırmalıklara aradığınız her şeyi bulabileceğiniz Metro Türkiye ile sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam tarzına ulaşmak artık çok daha kolay.

*Bu yazı Metro Türkiye katkılarıyla hazırlanmıştır.

İlginizi çekebilir: Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’nin zengin vegan ürün yelpazesini keşfedinVegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’Vegan beslenenlere müjde: Metro Türkiye’

 

İlgili Makale