X

Türkiye’de doğup dünyaya yayılan Global Wellness Day hakkında kurucusu Belgin Aksoy’la konuştuk

Global Wellness Day’in kurucusu Belgin Aksoy, hayatını “Bir gün tüm yaşamınızı değiştirebilir.” sloganı ile yaşıyor. 13 Haziran Cumartesi günü Maçka Parkı’nda gerçekleşecek olan iyi yaşam günü etkinliği öncesinde kendisiyle keyifli bir röportaj yaparak merak ettiğiniz tüm detayları sizler için sorduk.

Kendinizden bahseder misiniz? Belgin Aksoy kimdir?

1995 yılında Institute Hotelier Cesar Ritz’ten mezun olduktan sonra Richmond İstanbul otelinin muhasebe departmanında başlayan çalışma hayatıma, bugün Aksoy Grup Yönetim Kurulu Üyesi ve Richmond International kreatif direktörü olarak devam ediyorum. Bir yandan da Türk Kalp Vakfı Mütevelli Heyet Üyesi ve İcra Kurulu Başkan Yardımcılığı görevini üstleniyor. Sağlık vakıflarını desteklemenin yanı sıra, sosyal wellness projelerine liderlik ediyor ve uluslararası Spa& Wellness organizasyonlarına konuşmacı olarak katılıyorum. Global Wellness Day’in kurucusu iyi yaşam hayatımın odak noktasını oluşturuyor.

Global Wellness Day’in hikayesi nasıl başladı? Temel amacı nedir?

Yeryüzünde yedi milyar insan yaşıyor. Tüm insanlığın ortak tek bir hayali var; daha iyi bir yaşam sürmek. Dünyada birçok özel gün varken “İyi Yaşam”a adanmış bir gün olmadığını fark ettim. Bu düşünce 2012 yılında aklımda şekillendiğinde biraz araştırma yaptım. “Bu kıymetli gün neden Türkiye’den çıkmasın?” dedim. 2012 yılında serüvenine başlayan Global Wellness Day’in Türkiye sınırları dahilinde yayılmasını sağladığımız hareket, dünyanın dört bir yanında çok büyük ilgi gördü. 2015 yılında geldiğimiz nokta ve halen ülke sayısının artması, ne kadar doğru bir yolda yürüdüğümüzü gösteriyor.

Global Wellness Day, her yıl Haziran ayının ikinci Cumartesi günü kutlanan, Türkiye’de doğup 5 kıtada 71 ülkeye yayılmış “İyi Yaşam”a adanmış ve hiçbir ticari amaç gütmeyen uluslararası bir özel gündür.

Global Wellness Day Türkiye’deki aktiviteleri nelerdir? Dünya çapında neler yapıyor?

2012 yılından bu yana kutlanan Global Wellness Day, bu sene 13 Haziran 2015 Cumartesi günü Maçka Parkı’nda iyi yaşama gönül vermiş herkesi bir araya getirerek 5 kıta ve 71 ülke ile aynı anda kutlanacak.

GWD etkinlikleri tüm gün boyunca Ayşe Tolga ile İyi Yaşam sohbeti, Dr. Ayşegül Çoruhlu ile Alkali Beslenme, Ayşegül Demirsoy ile Zumba, Cenk Özyılmaz ile Fit Cook, Eser Mutlu ile Kahkaha Terapisi, Gem Akcan ile Yoga, Gül Kaynak ile Detoks ve Sağlıklı Beslenme, Dr. Halit Yerebakan ile Hayatın Ritmi, Murat Tavman ile Fiziksel Değişim ve İyi Yaşam, Neslihan Yavuzcan ile Nefes Semineri, Şah Yaycı ile Yaşının İyisi Ol semineri, Happy Nest ve Beden Atölyesi ile çocuk aktiviteleriyle sürecek. Giriş herkese açık ve ücretsiz olacak.

Dünyada ise Global Wellness Day kutlamaları, Fiji’de gün doğumu ile başlayıp Hawaii’de gün batımı ile sona erecek. Moskova ‘da günde binlerce yolcuyu hava alanlarına taşıyan Aeroexpress GWD partneri olarak trenlerinde Global Wellness Day infografik filmini yayınlıyor. Yunanistan Mykonos, Selanik ve Atina’da GWD etkinlikleri düzenlenecek. Etkinlikler kapsamında yoga ve sağlıklı yemek pişirme dersleri olacak. Avusturya’nın en lüks otellerinden Schwarz Alpine’de sabah erken saatte otel misafirleri dağın tepesine tırmanıp gün doğuşu ile beraber yoga yapacaklar. Dünyaca ünlü dağcı Thomas Huber bir sunum yapacak. Filipinler’de büyük bir etkinlik düzenlenecek. Macau’u da plajda gün doğuşu bootcamp ile başlayan yoga & meditasyon, wellness kahvaltısı, beslenme uzmanı konuşması, vücut kompozisyonu taraması, 4km aile koşusu, Zumba, Çocuklar için fitness / engel kursu, Wellness koçu konuşması gibi “12 saat Wellness” başlığıyla aktiviteler düzenleyecekler. ABD’ de Los Angeles Times Global Wellness Day ile ilgili bir haber çalışması yapıyor. Venedik yakınlarından yelken açmış olacak olan Dünya’nın en büyük ve seçkin rezidans yatı The World’de yapılacak aktiviteler; 1 saat GWD ve Wellness ipuçları hakkında konferans, 1 saat Pranayama workshop, The World’un şefi tarafından hazırlanmış özel Global Wellness Day menüsü sunumu, 45 dakika VibraHealing Meditasyonu. Fransa’da 50, Belçika’da 10 ve Hollanda’da 3 noktada gün boyu Global Wellness Day kutlama etkinlikleri düzenlenecek.

Ülkemizde “iyi yaşam” felsefesinin uygulandığını düşünüyor musunuz?

Ülkemizde son zamanlarda okullarda dengeli beslenme konusunda birtakım çalışmaların yapılmakta olduğunu memnuniyetle izliyorum. Hastanelerde aşılardan sonra ağlamayan, uslu duran çocuklara, bir sağlık görevlisi olan hemşireler tarafından ödül olarak şeker verilmediği günleri görebilmeyi umuyorum. Çok basit gibi görünen bu yanlış kodlamanın önlenmesiyle, çocukların ilerleyen yaşlarda çağımızın en büyük tehlikesi olan obeziteyle karşılaşmamaları sağlanabilir.

İyi yaşam, her şey gibi öncelikle aileden başlıyor. İyi insanlar olabilmeyi çocuklarımız ancak büyüklerinden öğrenebilir. Ağaç yaşken eğiliyor. Doğaya ve hayvanlara duyarlı, pozitif düşünebilen çevresindekileri karşılık beklemeden sevindirebilen iyi insanlar yetiştirebilmek ailelerin önceliği olmalı.
Çocuklarımızı yapay şekerden, konsantre içeceklerden, paketlenmiş ürünlerden, doğal olmayan tüm gıdalardan uzak tutmalıyız. Çocuklar artık oyunları bile tabletten oynuyorlar ne yazık ki. Hareket etmelerini sağlamalı, onları hem zihinsel hem bedensel olarak en iyi arkadaş olan sportif aktivitelere yönlendirmeliyiz.

Sizin “iyi bir yaşam” için olmazsa olmazlarınız nelerdir?

Yaşam bizlere verilen en güzel hediye. Vücudumuz en önemli mabedimiz ve ona çok iyi bakmalıyız. Sağlığımızın önemini anlamak için muhakkak hasta olana kadar beklememiz gerekmiyor. Beslenme, egzersiz ve uyku üçlüsüne çok önem vermeli ve yaşamımızda önümüze çıkan her engeli her zaman çok da ciddiye almamalıyız. İnsan hayatında “önemli” ve “önemsiz” mevhumu zaman içerisinde değişebiliyor. Her birimizin bir iyi yaşam felsefesi olması, kendimiz için yapacağımız en büyük iyilik.

Benim iyi yaşam felsefem, neden nefes alıp verdiğimi fark etmek. Beden, zihin ve ruh ahengini yakalayabilmek. Gülümseyebilmek. İyi yaşam konusundaki farkındalığa tüm dünyanın ihtiyacı var. Global Wellness Day işte bu noktada tüm dünya insanlarını kucaklıyor.

13 Haziran Cumartesi günü Maçka Parkı’ndaki GWD etkinliğinde katılımcıları neler bekliyor?

Tüm aile fertlerinin bir arada gelebileceği 7’den 70’ e herkese yönelik bir etkinlik programımız var. Global Wellness Day’de çocukları da unutmadık. Happy Nest ve Beden Atölyesi ile çocuk aktiviteleri tüm gün boyunca çocuklara eğlenceli ve eğitici aktiviteler sunuyor olacak. Ayrıca Doğa Koleji standında çocuklara fidan dikme aktivitesi yapılacak.

Global Wellness Day’in dünyada ve Türkiye’de gelecek yıllardaki planlarından bahseder misiniz?

Global Wellness Day şu anda dünyada 71 ülkede kutlanıyor, bundan sonrasındaki hedef Birleşmiş Milletler ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından onaylanıp tüm dünyada kutlanan resmi bir gün haline gelmesini sağlamak olacak.

Programın detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

‘Evdeki herkes barista’: Bosch VeroBarista ile kahve deneyiminizi zirveye taşıyın

Kahve, şüphesiz ki pek çoğumuz için lezzetli bir içecekten çok daha fazlası; adeta bir tutku, bir ritüel… Sabahın ilk ışıklarında enerji veren, gün içindeki küçük molalarda kendimizi şımartmamızı sağlayan, bazense sohbetlerin tadını ikiye katlayan en keyifli eşlikçi. O yüzden günün farklı anlarını, farklı kahvelerle taçlandırmak gibisi yok; ne de olsa her anın kendine has bir kahvesi var. Güne enerjik bir başlangıç yapmak için yoğun aromalı bir americano ya da gün içinde en sevdiğimiz tatlının yanında yumuşak içimli bir cappuccino en iyi seçim olabilir.



Peki ya bu seçimlerimizi evde barista ustalığıyla hazırlayabilir miyiz? Elbette. Bosch Tam Otomatik Kahve Makinesi VeroBarista ile günün her anına ve her damak tadına uygun lezzetli kahveler hazırlamak mümkün; çünkü VeroBarista ile evdeki herkes barista. Her fincanınızı ustalık eserine dönüştürmeye hazırsanız, işte VeroBarista ile yapabilecekleriniz:

Kahve çekirdeklerini dilediğiniz gibi öğütebilirsiniz

Barista ustalığında lezzetli kahveler hazırlayabilmenin ilk adımı, kahve çekirdeklerini doğru bir şekilde öğütmekten ve tazeliği korumaktan geçiyor. Güzel haber; VeroBarista tüm bunları sizin için yapıyor. CreamDrive, yüksek kaliteli seramik kahve öğütme ünitesi ve özel aroma koruyucu çekirdek haznesi ile günün her saati taze çekilmiş kahve çekirdekleriniz hazır.

Üstelik çekirdek öğütme inceliğini de dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Arka arkaya iki öğütme ve ısıtma sayesinde ekstra güçlü kahvenizi tadı daha az acı olacak şekilde hazırlayabilirsiniz. AromaDouble Shot Fonksiyonu ile kahve aromasından ödün vermeden ekstra yoğun kahveler hazırlamak da mümkün. E bir barista daha ne ister, öyle değil mi?

Farklı anları, farklı kahve çeşitleriyle taçlandırabilirsiniz

Taze çekilmiş kahve çekirdeklerinin mis kokusunun yanı sıra kahve hazırlamanın en güzel yanlarından biri de hiç şüphesiz her damak zevkine uygun farklı seçenekler yapabilmek. Sert tatları sevenler, yumuşak içim tercih edenler ya da daha eğlenceli köpüklü bir şeyler arayanlar… VeroBarista’da herkes için bir şeyler var. Cappuccino, flat white, latte macchiato, sütlü kahve, OneTouch Function ile hepsini tek tuşla hazırlayabilirsiniz. Dahası, yoğun tatları seviyorsanız americanonuz da VeroBarista ile hazır.

Belirtmekte fayda var ki; bir barista ustalığında kahve hazırlayabilmek için özellikle sütlü kahvelerde doğru lezzeti yakalayabilmenin en önemli sırrı sütün sıcaklığını ve kıvamını doğru ayarlayabilmek. Neyse ki VeroBarista, ideal demleme sıcaklığı konusunda tam bir usta. Sütlü kahvelerde bile mükemmel sıcaklığı yakalıyor, süt köpüğü ve sıcak su hazırlama seçenekleri ile her kahve türünü lezzetten ödün vermeden hazırlıyor. Ayrıca sütlü kahveleriniz için de hortumlu süt adaptörü sayesinde esnek çözümler sunuyor. İster kutudan, ister şişeden, ister kendi termosundan süt alın, VeroBarista ile sonuç hep aynı; hep mükemmel.



Kişisel tercihlerinizi kaydedebilirsiniz

Geçek bir barista kahve hazırlarken mutlaka kişisel dokunuşlarıyla fark yaratır; VeroBarista da evdeki herkesin kendi ‘barista’ dokunuşunu ekleyebilmesi için kişiselleştirilmiş tercihlere göre 4 adede kadar favori kahve kaydedebilme özelliğine sahip. Böylece her yudumda tam da istediğiniz gibi bir lezzete kavuşabilirsiniz. Ayrıca evinizde baristalığı başkasına devretmeniz gereken anlarda da kahvenizin yine tam istediğiniz gibi hazırlanacağından da emin olabilirsiniz 🙂 Sıfır risk, bol lezzet…

En sevdiğiniz kahveyi, en sevdiğiniz fincanda içebilmeniz için de VeroBarista üstüne düşeni yapıyor ve yüksekliği ayarlanabilir kahve çıkışı sayesinde 15 cm yüksekliğe kadar ayarlanabiliyor. En uzun latte macchiato bardaklarınızı bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Zamandan ve enerjiden tasarruf edebilirsiniz

Kahve hazırlarken lezzet kadar önemli bir şey daha varsa; o da şüphesiz ki zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmek. VeroBarista, minimum ısınma süresiyle 45 saniye gibi çok kısa bir zamanda kahvenizi hazır hale getiriyor. Ayrıca her kahveden sonra autoMilkClean süt temizleme sistemi ile tam otomatik temizlik sunuyor ve kolayca çıkartılabilir damlama tepsisi, kahve posası kabı ve süt ağızlıkları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor. Yani kahve keyfiniz bittiğinde sizi temizlikle hiç yormuyor. Ve son olarak ZeroEnergy Auto-off otomatik kapanma özelliği ile belirlenen saatten sonra enerji tasarrufu yapmak için kapanıyor, sizi düşündüğü kadar çevreyi de düşünüyor. Kim hem çok lezzetli kahveler yapan hem de akıllı özellikleriyle kahve hazırlamayı mükemmel bir deneyime dönüştüren böylesi bir yardımcıyı evinde istemez ki?

Siz de evinizin baristası olmaya hazırsanız, en lezzetli kahveleri kendi damak tadınıza göre ayarlamak ve her defasında mükemmel sonuçlar elde etmek için hemen tıklayabilir, VeroBarista ile tanışabilirsiniz.

*Bu yazı Bosch katkılarıyla hazırlanmıştır.





21 Günde Ustalaş: Hayatınızı dönüştürmenin kısa rehberi

Günümüz dünyasında insanlar hızlı ve etkili çözümler ararken, uzun vadeli değişikliklerin ne kadar süre gerektirdiği sorusu akıllarda yer ediyor. Araştırmalar, bir alışkanlık kazanmanın 21 günlük bir süreç olduğunu belirtiyor. Bu gerçek, “21 Günde Ustalaş” serisini şekillendiren temel düşünce. Omega Yayınları’nın yayımladığı ve Marie-Claire Carlyle, Leon Nacson ve David A. Phillips gibi alanında prestijli yazarların katkıda bulunduğu seri, hayatın farklı alanlarında bir dönüşüm yaşamak isteyen okurlara kısa ama derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Peki, bu serinin her kitabı, okura nasıl dokunuyor? Gelin, seriye birlikte göz atalım.



Marie-Claire Carlyle-Para Mıknatısı: Zenginliğe Giden Yolda Bir Yol Haritası

Serinin ilk kitabı olan Para Mıknatısı, parayla olan ilişkimize yeni bir perspektif getiriyor. Carlyle, paranın sadece maddi bir unsur olmadığını, aynı zamanda kişisel değerimizin ve başkalarına sunduğumuz katkının bir yansıması olduğunu öne sürüyor. Kitap, okuyucuları “zengin” olmanın ötesine taşıyarak, yaşamlarında gerçekten neye değer verdiklerini sorgulamalarına yardımcı oluyor. Paranın bir enerji olduğu fikri üzerine kurulu bu kitap, hayata daha fazla refah çekmek isteyenler için önemli adımlar sunuyor. Okur, mevcut finansal alışkanlıklarını gözden geçirmeye ve “para mıknatısı” olma yolunda ilerlemeye davet ediliyor. Carlyle’ın dili basit ama etkileyici. Kitap, “Paranın Değeri” ve “Niyet Etmenin Gücü” gibi bölümlerle, paraya olan bakış açınızı tamamen değiştirebilir. Ancak bu kitap, sadece bir kişisel gelişim kitabı değil; alışkanlıkları kökten dönüştürmek isteyen herkes için bir rehber niteliğinde. Para ve refah konusunda mevcut düşünce kalıplarını yıkmak isteyen okurlar için güçlü bir başlangıç noktası sunuyor.

Leon Nacson-Rüyalar: Bilinçaltınızı Keşfetmek İçin Bir Araç

Serinin ikinci kitabı olan Rüyalar, sadece uyku sırasında yaşadığımız olayların ötesinde, bilinçaltımızın derinlerine bir yolculuk yapmamıza yardımcı oluyor. Nacson, rüyaların anlamını çözebilmek için onları hatırlamanın önemini vurgularken, okuyuculara kendi rüya günlüğünü tutmanın faydalarından bahsediyor. Modern yaşamın karmaşasında, rüyalarla ilgili sembollerin ve temaların nasıl çözüleceğine dair pratik bilgiler sunuyor. Kitap, rüya yorumlamada bireysel deneyime önem vererek okuyucunun kendi rüyalarının dilini öğrenmesini sağlıyor. Rüyaların sembolizmi üzerine yoğunlaşan bölümler, okurun bilinçaltına dair ipuçlarını yakalamasını kolaylaştırıyor. “Düşmek, Uçmak ve Kovalanmak” gibi herkesin yaşamış olabileceği rüya temalarına açıklık getirirken, kişinin ruhsal yolculuğunda bir rehber olma niteliği taşıyor. Nacson, rüyaların günlük hayatımızdaki yansımalarına dikkat çekiyor; bu da kitabı okura bilinçaltıyla ilgili derin bir keşif fırsatı sunan önemli bir araç haline getiriyor.

David A. Phillips-Numeroloji: Sayıların Gizemli Dünyası

Üçüncü kitap Numeroloji ise, yaşamın derin sırlarını anlamak için sayıların gücüne odaklanıyor. Phillips, Pisagor’un öğretilerine dayanan bu kadim bilim dalını modern hayata uyarlayarak, insanların kendilerini ve çevrelerindekileri daha iyi anlamalarına yardımcı olmayı hedefliyor. Numeroloji, sadece kişilik analizi değil; aynı zamanda kariyer seçimleri, ilişkiler ve ruhsal gelişim açısından da rehberlik sunuyor. Phillips, kitabında sayılara dair teorik bilgilere ek olarak, gerçek dünyadan ünlü örnekler sunarak konuyu daha somut bir hale getiriyor. “Ruh Sayıları” ve “Adların Gücü” gibi bölümler, okurların kişisel yaşamlarına dair önemli çıkarımlar yapmasına olanak tanıyor. Numerolojiye ilgi duymayanlar bile, bu kitap sayesinde yaşamlarını yeni bir gözle değerlendirmeye başlayabilir.

21 Günlük Yolculuk: Alışkanlıklar ve Dönüşüm

Bu seri, alışkanlıkların nasıl şekillendiğine ve yaşamda yeniye yer açmanın neden önemli olduğuna dair kapsamlı bir rehber niteliğinde. Her kitap, 21 gün boyunca okuru derin bir içsel yolculuğa çıkarıyor ve bir yandan kısa süreli bir rehber gibi görünse de her birinin arkasında büyük bir felsefi altyapı bulunuyor. Para Mıknatısı, finansal refahın anahtarlarını sunarken; Rüyalar bilinçaltımızı çözmemize yardım ediyor ve Numeroloji kişisel potansiyelimizi anlamamıza kapı aralıyor. Bu serinin en büyük gücü, herkesin hayatında bir noktada değişiklik yapma ihtiyacını hissetmesi ve 21 gün boyunca süren bu küçük ama etkili adımların, büyük dönüşümlere yol açma potansiyelinde yatıyor. Her kitap, farklı bir tema etrafında dönse de ortak payda: Bireyin kendi gücünün farkına varmasını sağlamak ve bunu bir alışkanlığa dönüştürmek.



Sonuç olarak, “21 Günde Ustalaş” serisi, hayatta bir adım öne geçmek ve yeni bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham verici bir çalışma. Her kitabın derinliği, okurun kendine dair yeni keşifler yapmasına olanak tanıyor. Seriyi okurken hem kişisel gelişiminize katkıda bulunacak hem de alışkanlıklarınızı yeniden gözden geçireceksiniz. Hayatta yeni bir sayfa açmak için siz de bu 21 günlük yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?

Bu yazı Deniz Poyraz tarafından kaleme alınmıştır.

İlginizi çekebilir: Yaratıcılık bir hayal mi? Yaratıcı olmak mümkün mü? İyi ama nasıl?





İlgili Makale